Aziz kardeşim,
Hakikaten senin bu sualinin çok ehemmiyeti var.
Fakat Risale-i Nur'un en ehemmiyetli vazifesi
beşeri dalâletten ve küfr-ü mutlaktan kurtarmak olmasından,
bu çeşit meselelere sıra gelmiyor, onlardan bahis açmıyor.
Selef-i Salihîn dahi çok bahsetmemişler.
Çünkü öyle gaybî ve görünmeyen işlerde, su-i istimal düşer.
Hem şarlatanlar, hodfuruşluklarını bir vesile yapabilirler.
Nasılki şimdi ispritizmacılar "cinlerle muhabere" namıyla şarlatanlık yapıyorlar;
dinin zararına âlet ederler diye çokça medar-ı bahis edilmez.
Hem Hâtemü'l-Enbiyadan sonra, cinlerde peygamber gelmemiş.
Hem Risale-i Nur, bu zamanda bir tâun-u beşerî olan
maddiyyunluk fikrini iptal etmek için,
cinnî ve ruhanîlerin vücutlarını katî hüccetlerle ispat etmeye çalışmış,
bu meseleye üçüncü derecede bakmış, tafsilini başkalara bırakmış.
Belki inşaallah Risale-i Nur'un bir şakirdi,
Sûre-i Rahmân'ı tefsir edip bu meseleyi de halleder.
şualar - 298