Giriş yapmadınız.

1

11.06.2005, 07:39

[Kitap] Urfa Günlüğü

Üstadimiz hakkinda Urfa Günlügü adli yeni bir kitap cikmis duyduguma göre...bu kitap hakkinda bilgisi olan arkadaslar yardimci olabilirler ise cok sevinirim...cok güzel bir kitap oldugunu düsünüyorum,insa'allah en kisa zamanda elimize ulasir,okumak nasip olur....

Baki Selamlar
şu gecenin sabahı, şu kışın baharı,
ne kadar muhakkak ve kat'i ise Haşr'ın sabahı, berzah'ın baharı da o kadar muhakkak ve kat'idir.

2

16.06.2005, 03:38

Bilgisi olan kardeslerimiz varmi?
şu gecenin sabahı, şu kışın baharı,
ne kadar muhakkak ve kat'i ise Haşr'ın sabahı, berzah'ın baharı da o kadar muhakkak ve kat'idir.

3

28.06.2005, 02:19

Bediüzzaman’ın son üç günü

Sonunda buldum insa'Allah.... :D



Türkiye’nin son yarım yüzyılında derin iz bırakan Risale-i Nur hareketi hakkında yapılan çalışmalar her geçen gün artıyor.

Geçen hafta yayınlanan, ısmail şerifoğlu imzalı “Bediüzzaman’ın Urfa Günleri” adlı kitap, bunun son örneği. Nur külliyatına dair kitaplar yayınlamak amacıyla kurulan şahdamar Yayınları’nın ilk kitabı olan yapıt, Bediüzzaman’ın vefatından önce Urfa’da geçirdiği son üç günü konu alıyor.

Bir hayatın son günlerine mercek tutan yaşam öyküleri bütünüyle yeni bir tür değil kuşkusuz. Ancak Türkçede böyle kitapların çok yaygın olmadığı da, hele yaşam öyküsü yazma geleneğinin sınırlı olduğu düşünülünce, bir gerçek. ısmail şerifoğlu, tıpkı Batı’da Baudelaire, Oscar Wilde gibi sanatçılar için yapılan türden bir belge-kitap hazırlamak amacıyla yola çıkmış. Özellikle Abdullah Yeğin, Abdülkadir Badıllı, şahin Yılmaz Hocaefendi, Reşit Uysal, Said Turan gibi Nur talebeleri ve dönemin tanıklarıyla yapılmış, ilk kez yayınlanan söyleşiler kitaba bu niteliği kazandırıyor. Bilindiği gibi Üstad Bediüzzaman, vefatına üç gün kala Isparta’dan ayrılarak Urfa’ya gelmişti. Ağır hastalığına rağmen, sadık talebeleri Zübeyir Gündüzalp, Bayram Yüksel ve Hüsnü Bayram ile birlikte, “ıbrahim Aleyhisselâm’ı rüyamda gördüm. Beni Urfa’ya çağırdı.” diyerek Isparta’dan ayrılmış ve çok zor şartlarda Urfa’ya ulaşmıştı. Kitapta, özellikle Bediüzzaman’ın Urfa’ya varışından sonra yaşanan hareketli saatler, ömrünün ıpek Palas Oteli’nde geçen son dakikaları ayrıntılarıyla sunuluyor. Üstad Bediüzzaman’ın Urfa’ya gidişindeki sır perdesi bugün hâlâ bütünüyle kalkmış olmasa da, kitapta meraklısı için ipuçları var. ısmail şerifoğlu, kitabında Bediüzzaman’ın vefatından sonraki Urfa hayatına da ışık tutmuş. Kabrini birkaç talebesinden başka kimsenin bilmeyeceğini söyleyen Bediüzzaman’ın Urfa’ya defnedilişi -ki, bu durum bazı talebelerin kafasında soru işareti oluşturmuş- ve 27 Mayıs ıhtilâli’nin ardından bir gece vakti kabrin açılıp uçakla bilinmeyen bir yere götürülüşü de tanıkların ağzından aktarılıyor. Özellikle, kabrin taşınmasına tanık olan Bediüzzaman’ın kardeşi Abdülmecid Nursî’nin gözlemlerinin şaşırtıcı olduğunu eklemekte yarar var.

“Bediüzzaman’ın Urfa Günleri” başlığı, bu kentin Üstad Bediüzzaman’ın hayatında oynadığı kilit rolü bilmeyenler için bir açıklama gerektiriyor. Örneğin, “Bediüzzaman’ın Son Üç Günü” gibi bir isim belki daha çekici olabilirdi. Bunun yanı sıra anlatımdaki bazı aksaklıklara rağmen ortaya, Nur hareketinin tarihinde yer alabilecek bir belge-kitap çıkmış. Son şahitler’deki bazı boşlukları dolduran kimi anılar, Risale-i Nur’un yazılı tarihine bir tuğla daha ekliyor. Hepsinin de ötesinde, asrın minâresinin başında duran zâtın ve onun sevgili talebelerinin yaşadıkları birkaç güne ortak olmak, tarifi zor bir heyecan uyandırıyor okuyucuda. Buna kuşku yok.
şu gecenin sabahı, şu kışın baharı,
ne kadar muhakkak ve kat'i ise Haşr'ın sabahı, berzah'ın baharı da o kadar muhakkak ve kat'idir.

4

14.10.2005, 11:08

Kitaba ben ba$ladim inanki cok güzel... :D

5

09.07.2006, 15:48

okudum ve bir urfalı olarakta şeref duydum..

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir