You are not logged in.

Dear visitor, welcome to Muhabbet Fedâileri. If this is your first visit here, please read the Help. It explains in detail how this page works. To use all features of this page, you should consider registering. Please use the registration form, to register here or read more information about the registration process. If you are already registered, please login here.

1

Wednesday, August 29th 2007, 7:19pm

derdi olan neylesin..

Celadet ve adalet timsali Yavuz Sultan Selim(rahmetullahi aleyh),Mısır seferinden sonra fethettiği beldede adalet ve ooriteyi tesis için,bir süre kalmak ister.Bunun için hazırlıklar yapılır ve padişahın otağ-ı hümayunu kurulur.Sultanın çadırını temizlemekle görevli kadınlardan biri,akşamları çadıra dönen Yavuz'u o gün ilk defa yakından görür ve o andan sonra onun sevgisiyle yanmaya başlar.Zamanla bu sevgi,bir sevda olur Mısırlı kadının yüreğinde.O,düştüğü derdin çaresizliğini bilir;fakat bununla birlikte çare aramaktan geri durmaaz.
Bir cuma günü Koca Yavuz çadırından çıktıktan sonra bir tanıdığına yazdırdığı kağıdı, sultanın yastığının yanına iliştirir.Kağıtta "derdi olan neylesin?"yazmaktadır.Sultan, gece istirahatına çekildiğinde yastığının yanında bulduğu kağıtta yazılı bu ümitsiz cümleye,bir karşılık yazıp yastığının altına bırakır.Kadıncağız sabah "acaba sultan cevap yazdı mı?" heyecanıyla-belki de biraz ümitle-yastığının altına bakar ve kağıdın arkasına bir şeyler yazılmış olduğunu görür.Sırdaşına okuttuğu bu notta "derdi olan söylesin!"yazmaktadır.Kadıncağız en azından derdini anlatabileceği düşüncesiyle biraz da olsa sevinir,ümitlenir bu cümleyle.Fakat padişahın celadeti onu korkutmaktadır.Koca Yavuz'a böyle bir şeyi söylemek kolay mıdır?!.. Bu defa kadın "korkuyorsa neylesin?"yazılı bir kağıdı bırakır sultanın yastığının altına ve ertesi günü sabırsızlıkla bekler.Ertesi sabah sultanın "HıÇ KORKMASIN,SÖYLESıN" yazısını okuyunca kadının ümidi biraz daha artmıştır.Hiç olmazsa kendini yakıp kavuran derdini söyleyecek,kabul görmese de,derdinden bir nebze olsun kurtulacaktır.Kadıncağız tüm cesaretini toplayarak akşam çadırın önünde sultanın gelmesini bekler.Birazdan Koca Yavuz,bütün haşmetiyle görünür;halinden,duruşundan kadının ona bir şeyler söylemek istediğini anlar "Söyle!" der kadına.Edeple el pençe duran kadın titremeye başlar ve dizlerinin bağı çözülür.Padişah gür sesiyle tekrar "Söyle!" diyince kadın,heyecandan sadece; "Efendim!" der ve gerisini getiremez;Koca Sultan'ın celadetinden duyduğu heyecanla yere yığılır ve ruhunu oracıkta Rabbi'ne teslim eder.Herkesi bir telaş ve heyecan sarsa da,gözler Koca Yavuz'dadır.Meseleyi günlerdir hisseden Yavuz'un bu tablo karşısında yüreği yanar,gözleri dolar ve şöyle der: "HAKıKı AşK ODUR Kı,SEVDığı UğRUNA KALBı DURSUN
şu âlemde mü'minin mü'mine karşı en büyük yardımı dua iledir.Barla -247

duygu

Professional

  • "duygu" is female

Posts: 966

Location: istanbul

Occupation: ev hanımı

Hobbies: hat ve ebru sanatı, tasarım, araştırmak ve farklılık.ney çalmak

  • Send private message

2

Friday, August 31st 2007, 10:45am

süper bir yazı abla emeğine sağlık...
Sus gönlüm...
Seni senden daha iyi bilen, Rabbinin hükmü vuk'u buluncaya kadar sus
...

3

Friday, August 31st 2007, 1:40pm

''hakiki aşık odur ki sevdiği uğruna kalbi dursun''

Aşk, şiddetli bir muhabbettir. Fani mahbublara karşı olduğu vakit insana elem verir. Çünkü aradığını bulamama, karşılık görememe gibi ihtimaller vardır..

ALLAH (c.c.)bizlere hakiki aşkı sadece kendisine tam manasıyla erebilmeyi nasip etsin...

baki selamlar...
şu âlemde mü'minin mü'mine karşı en büyük yardımı dua iledir.Barla -247

wcf.user.socialbookmarks.titel

Rate this thread