You are not logged in.

Dear visitor, welcome to Muhabbet Fedâileri. If this is your first visit here, please read the Help. It explains in detail how this page works. To use all features of this page, you should consider registering. Please use the registration form, to register here or read more information about the registration process. If you are already registered, please login here.

1

Sunday, December 18th 2005, 6:55am

Atatürk ve din

Başbakan Erdoğan, durduk yere başlattığı kimlik tartışmasında oradan oraya savrulmaya devam ediyor. Son olarak Meclisteki bütçe görüşmelerinde “Benim Türklüğümle oynamaya kimsenin hakkı yok” çıkışı yaptı.

Ve Zaman gazetesinin yorumuna göre, bu çıkışıyla “AK Parti’yi rahatlattı.” (15.12.05)

Gazete bu kanaate, Erdoğan’ın o sözünün AKP grubundan yoğun alkış aldığına bakarak ulaşmış olmalı. Ve bu alkışlar, Başbakanın “alt kimlik, üst kimlik” sözlerini “yersiz ve zamansız” bularak eleştiren Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun’un, “Biz Türk milletiyiz. Atatürk ‘Ne mutlu Türk olana’ dememiş. ‘Ne mutlu Türküm diyene’ demiş” beyanlarıyla da örtüşüyor.

Ama bu “Türklük” vurgularının, partideki Türk milliyetçisi kanadın hoşuna gitse de AKP grubunun tamamında benimseneceğini söylemek bir hayli zor görünüyor.

Meselâ, daha önce “Öyle bir sorun yok” diyen Başbakanın bilâhare Diyarbakır’da “Kürt sorunu”ndan söz etmesiyle rahatlamış olan Güneydoğu kökenli AKP’lilerin bu son manevra karşısındaki tavrı bakalım ne olacak?

Ancak Erdoğan’ın sözlerinden asıl üzerinde durulması gerekenler, dine dair söyledikleri.

Ve bunları Atatürk’e dayandırmış olması.

Hatırlanacağı gibi, Avustralya-Yeni Zelanda gezisi sırasında dini “toplumu birleştiren ortak bağ” olarak nitelediği için mâlûm çevreler tarafından eleştirilen Başbakan, dönüşünde bunları “Din çimentodur” diyerek cevaplarken, Atatürk’ü ve Nutuk’u referans gösterdi.

Daha sonra, Meclisteki konuşmasında da Atatürk’ün dinle ilgili bazı sözlerini aktardı.

Tabiî, Atatürk’ün hemen her konuda, konjonktüre göre söylenmiş farklı ve hattâ birbirini nakzeden beyanlarını bulmak mümkün.

Haliyle din meselesi de bunlardan biri.

Atatürk’ün, bilhassa millî mücadele sürecinde şartların gereği olarak dini yücelten ve din âlimlerini öven sözleri; Birinci Meclisin açılışı öncesinde ülkenin her yerinde hatimler, mevlidler, Buharî’ler okunmasını, kurbanlar kesilip duâlar edilmesini isteyen tamimi biliniyor.

Ama bunların hepsi, Atatürk’ü çok iyi tanıyan ve anlayan koyu Kemalistlerce de açıkça ifade edildiği gibi, şartların gereği olarak ve taktik amaçlarla izlenen bir tavrın tezahürleri.

Yoksa Atatürk’ün din konusundaki kendi orijinal görüşleri çok daha farklı. Nitekim onlardan ilginç bir örneği, Kurtul Altuğ, Afet ınan’ın “Medenî Bilgiler-M. Kemal Atatürk’ün Elyazıları” kitabından iktibasen yayınlamış:

“Türkler Arapların dinini kabul etmezden evvel de büyük bir millet idi. Arap dinini kabul ettikten sonra bu din Türk milletinin millî rabıtalarını gevşetti; millî hislerini, millî heyecanını uyuttu. (...) Muhammed’in dinini kabul edenler kendilerini unutmaya, hayatlarını Allah kelimesinin her yerde yükseltilmesine hasretmeye mecburdular.” (Gözcü, 15.12.05)

ıslâmdan “Arap dini” olarak söz eden M. Kemal, 28 şubat’ta “Türkçe ibadet” taleplerine de kaynaklık eden görüşlerinde, Türklerin “bilmedikleri ve anlamadıkları bir dille” yazılmış olan Kur’ân’ı okumalarını “Beyni sulanmış hafızlara döndüler” diye eleştiriyordu.

Onun bu aykırı yaklaşımını ortaya koyan bir başka çarpıcı anekdotu da, millî mücadele kahramanlarından Kâzım Karabekir’in, Uğur Mumcu tarafından düzenlenip 10-29.1.1990 tarihleri arasında Cumhuriyet gazetesinde tefrika edilen hatıralarında görmek mümkün.

Buna göre M. Kemal 1931 yılında Kur’ân’ı Türkçeye tercüme ettirme girişimini anlatırken, asıl niyetini “Arap oğlunun yavelerini Türk oğullarına öğretmek için Kur’ân’ı Türkçeye tercüme ettireceğim” diye açığa vurmuş.

“Arap oğlu” dediği Peygamberimiz; “yave” dediği de mukaddes kitabımızın âyetleri!

Yine Karabekir’e göre, “Dini ve namusu olanlar kazanamazlar, fakir kalmaya mahkûmdurlar. Onun için önce din ve namus telâkkîsini ortadan kaldırmalıyız. Partiyi, bunu kabul edenlerle kuvvetlendirmeli ve bunları çabuk zengin etmeliyiz. Bu surette kalkınma çabuk ve kolay olur” sözleri de M. Kemal’e ait.

Aslında Atatürk’ün bu minvalde daha pek çok sözü var o çizgideki icraatları da mâlûm.

Yani: Erdoğan’ın tutunduğu dal çürük...


Kazım Güleçyüz
Yeni Asya - 17.12.2005

2

Sunday, December 18th 2005, 8:20am

fî nari cehenneme hâlidîne fîhâ, ulâikehüm şerrü'l-beriyye!
Beyyine Suresi.
Hayat, kurgudan daha acayiptir.

3

Sunday, December 25th 2005, 3:44pm

Takiyye yapanlarin dayanaklari elbette curuk olur. :roll:

Posts: 8

Location: istanbul

Occupation: öğrenci

Hobbies: nurcular ve imana karşı duranlar!....

  • Send private message

4

Sunday, December 25th 2005, 6:57pm

buyrun cenaze namazına'...

durduk yere kurdun aklına kuzu getirmenin bir alemi varmı kardeşler...ben ce boşverin onu bunuda iman ve kuran hizmetinde devam edin..gerisi boş..A.e.olun

5

Monday, December 26th 2005, 10:07pm

Boşverecek bişey yok. Herkes safını belli ediyor işte. Kemalistlerin ahirette hesabı zor olacak. Kemalizm yalakalarının daha da zor olacak Allahu alem...
:x :x :x :x :x :x

6

Sunday, January 1st 2006, 5:30pm

Quoted from ""ENFLASYON""

Takiyye yapanlarin dayanaklari elbette curuk olur. :roll:


Sizdeki bu Ak Parti karşıtlığını anlamış değilim...

applejuice

Trainee

Posts: 72

Location: Kanada

Occupation: Serbest Meslek

Hobbies: Haber Programlari,internet,muzik

  • Send private message

7

Monday, January 2nd 2006, 9:30pm

...

1.Dunya Savasi... tum dunya devletleri veya siyasi otoriteleri ele gecirilmek icin Siyonistler tarafindan cikartildi.

Yahudi hahami Karl Marks ve diger Yahudi arkadaslari (sadece Lenin bir Masondu) tarafindan Rusya,
Ingilterenin ayak oyunu ile, toplumun bir butun olarak somurulmesi demek olan Komunist Rejime gecirildi.

Ataturk'un babasida bir yahudiydi ve Siyonizmin en buyuk kolu olan Tule Orgutunde Mekodonya Bolgesinde uzun zaman yoneticilik yaptigi icin Sam'a surgun gonderilmisti. Istiklal Savasi ise sadece bir senaryo idi.

2.Dunya savasi ise dunya butununde ticaret, uretim, sanayi ve ekonominin ele gecirilmesi icin Siyonistler tarafindan cikarilmisti.

Butun dunyada (hele Amerikada) yasayan ve gelismis sanayi ile ugrasip fabrikalar kurmus olan Almanlar savas suclusu ve esiri olarak tutuklandi,
ellerinden butun mallari ve fabrikalari alinarak fakir Yahudilere verildi o devletlerin Siyonist yoneticileri tarafindan.

Iste Dunya Devi olarak bilinen bu kuruluslar bugun o fakir Yahudilere ait olup,
aslinda hukuken Alman sahiplerine geri verilmek zorundadir.(Bu meselenin mahkemeleri hala devam etmektedir aradan 60-70 sene gecmis olmasina ragmen.)

Ve Almanya cokertildi ve isgal edildi, Yahudiler Amerikan ordusunda gorev alip isgal gucu askeri olarak Almanyaya gitti. Ve taa 1990 li senelere kadar (Berlin duvarinin kalkmasi) Almanyayi isgal altinda tuttular.


Simdi de 3.Dunya savasi cikarilmak uzere.

Hedef sahte Tevratta kutsal topraklar olarak nitelendirilen Ortadogu (Mezopotamya) Bolgesini SOYKIRIMI ile bosaltip,
atalari Kiptilerden genetik olarak miras kalmis olan "insanlarin ellerindekini kapma" huyuna sahip
Yahudilerin hizmetine vermek.
birgun olur mezarini kazarlar
amelini defterine yazarlar
basucuna birkac kerpic dizerler
sagina soluna donemezsin ha!

yunus emre

8

Wednesday, January 11th 2006, 8:08pm

Re: Atatürk ve din

aklıma kah bir elinde kuran yüreğinde iman deyip gelen....

kah 9.senfoniyi dinledikten sonra işte çağdaş laik türkiye diyen.....

islamköylü devlet büyüğümüz ve bu devletlumuza ısrarla koşulsuz destek verenler geldi.....

neyse....

tezatı görmezden geliyoruz.....

ben bir noktayı anlayamayadım...

türklük vurgusu niye rahatsız vermiş ki....

9

Wednesday, January 11th 2006, 10:25pm

faraklit kardeşim;
siz de öyle gizemli konuşuyorsunuz ki;
anlamak çok zor...

10

Saturday, April 5th 2008, 10:50pm

Quoted from ""ahmetsaid""

faraklit kardeşim;
siz de öyle gizemli konuşuyorsunuz ki;
anlamak çok zor...


ben açayım şu video ile..



bir de applejuice


Quoted

1.Dunya Savasi... tum dunya devletleri veya siyasi otoriteleri ele gecirilmek icin Siyonistler tarafindan cikartildi.

Yahudi hahami Karl Marks ve diger Yahudi arkadaslari (sadece Lenin bir Masondu) tarafindan Rusya,
Ingilterenin ayak oyunu ile, toplumun bir butun olarak somurulmesi demek olan Komunist Rejime gecirildi.

2.Dunya savasi ise dunya butununde ticaret, uretim, sanayi ve ekonominin ele gecirilmesi icin Siyonistler tarafindan cikarilmisti.

Butun dunyada (hele Amerikada) yasayan ve gelismis sanayi ile ugrasip fabrikalar kurmus olan Almanlar savas suclusu ve esiri olarak tutuklandi,
ellerinden butun mallari ve fabrikalari alinarak fakir Yahudilere verildi o devletlerin Siyonist yoneticileri tarafindan.

Iste Dunya Devi olarak bilinen bu kuruluslar bugun o fakir Yahudilere ait olup,
aslinda hukuken Alman sahiplerine geri verilmek zorundadir.(Bu meselenin mahkemeleri hala devam etmektedir aradan 60-70 sene gecmis olmasina ragmen.)

Ve Almanya cokertildi ve isgal edildi, Yahudiler Amerikan ordusunda gorev alip isgal gucu askeri olarak Almanyaya gitti. Ve taa 1990 li senelere kadar (Berlin duvarinin kalkmasi) Almanyayi isgal altinda tuttular.


Simdi de 3.Dunya savasi cikarilmak uzere.

Hedef sahte Tevratta kutsal topraklar olarak nitelendirilen Ortadogu (Mezopotamya) Bolgesini SOYKIRIMI ile bosaltip,
atalari Kiptilerden genetik olarak miras kalmis olan "insanlarin ellerindekini kapma" huyuna sahip
Yahudilerin hizmetine vermek....


senin görüşlerin ile benimki aynı. ve ben bunu hiç bir yerde okumadan çıkarmıştım. hatta yuakardaki videoyu hazırlamıştım. Demek ki aklın ve gerçeğin yolu birmiş..

wcf.user.socialbookmarks.titel

Rate this thread