Sie sind nicht angemeldet.

Lieber Besucher, herzlich willkommen bei: Muhabbet Fedâileri. Falls dies Ihr erster Besuch auf dieser Seite ist, lesen Sie sich bitte die Hilfe durch. Dort wird Ihnen die Bedienung dieser Seite näher erläutert. Darüber hinaus sollten Sie sich registrieren, um alle Funktionen dieser Seite nutzen zu können. Benutzen Sie das Registrierungsformular, um sich zu registrieren oder informieren Sie sich ausführlich über den Registrierungsvorgang. Falls Sie sich bereits zu einem früheren Zeitpunkt registriert haben, können Sie sich hier anmelden.

1

Dienstag, 22. Dezember 2009, 21:31

Medresetü'z-Zehrâ'ya ayrılan para Bediüzzaman'a teslim edilmiş mi ?



Sultan Reşad, on dokuz bin altın lirayı Van'da temeli atılan o Medresetü'z-Zehrâ'ya verdi, temel atıldı.

Fakat sâbık Harb-i Umûmi çıktı, geri kaldı.

Beş altı sene sonra Ankara'ya gittim, yine o hakîkate çalıştım.

İki yüz mebustan yüz altmış üç mebusun imzalarıyla, o medresemize yüz elli bin banknot iblâğ ederek, o tahsisât kabul edildi.

Fakat binler teessüf, medreseler kapandı, onlar ile uyuşamadım, yine geri kaldı.


Kastamonu Lâhikası


Bu tahsis edilmiş olan paralar Üstadımıza r.a. teslim edilmiş mi..?

Yoksa devlet bizzat mı temel atma ile ilgilenmiş..?

Yâni paralar devletin kasasındamı kalmış..?

2

Mittwoch, 23. Dezember 2009, 09:40

Medreset üz zehra için tahsis edilen paralar devletin kasasında kalmıştır. Üstadımız'a paraların verilmesi söz konusu olamaz Zira ; diyelim ki siz köyünüze kentinize her neyse bir okul yaptırmak istediniz. Uğraştınız çabaladınız okul yapılması için karar çıkarttınız , bu konuda hükümet , veya meclis bir ödenek tahsis etti. Para devletin bütçesindedir. Bunun planı projesi yazılacak çizilecek kimin nasıl yaptıracağı şirketi firması ayarlanacak , adam işi yapacak , devletten parasımnı alacak..veya hükümet ilğili firmaya parayı verecek onlarda işi bitirecek. Bu anlamda Üstadımız 'a paranın verilmesi söz konusu olmaz. Üstadımız sadece böyle bir medresenin , okulun yapılması ve orada şu şu şekilde eğitimin verilmesi konusunda uğraş ve çaba içerisinde olmuştur. Para konusu hükümetle , devletle olan bir iştir. Yani para , ödenek devletin kasasında olur .

Hasan_Sinan

Moderator

  • »Hasan_Sinan« ist männlich

Beiträge: 2 136

Wohnort: Almanya

Beruf: Uzman Pazarlamaci

Hobbys: Okumak Okumak Okumak

  • Nachricht senden

3

Mittwoch, 23. Dezember 2009, 19:57

Eger teslim edilseydi kesin olarak o üniversite kurulurdu.
Kur’an’a hücum edilecek; î’câzı, onun çelik bir zırhı olacak.Ve şu î’câzın bir nevini şu zamanda

izhârına, haddimin fevkinde olarak, benim gibi bir adam namzet olacak.Ve namzet olduğumu anladım.

Zehracan

Super Moderator

Beiträge: 8 190

Hobbys: Risale-i Nur, DUA...

  • Nachricht senden

4

Donnerstag, 24. Dezember 2009, 19:50

teslim edilseydi, bunu herkes bilirdi.. Ustada o para nerde diye sorulur, bide bunu bahane ederek ona sıkıntı yasatırlardı..
Sudan bahanelerle ona cektirmedikleri kalmadi.. bunu mu gözden kaciracaklardi?
"İnsan vardır fark edilmez süsünden.
Kimi farksızdırkoyun sürüsünden.
Her gördüğün şekle kapılma,
insan anlaşılmaz görüntüsünden...(!)"

5

Freitag, 25. Dezember 2009, 00:01

Yukarıda da bir nebze bahsetmiştim , Üstadımız Hz.leri müteahit mi ki O'na para versinler. Okulları devlet yapar. Parayıda devlet harcar . Kim inşaatları yapıyorsa parayı da o alır. Yaani...

Hasan_Sinan

Moderator

  • »Hasan_Sinan« ist männlich

Beiträge: 2 136

Wohnort: Almanya

Beruf: Uzman Pazarlamaci

Hobbys: Okumak Okumak Okumak

  • Nachricht senden

6

Freitag, 25. Dezember 2009, 02:27

Üstad sadece organizasyondan sorumluydu..
Kur’an’a hücum edilecek; î’câzı, onun çelik bir zırhı olacak.Ve şu î’câzın bir nevini şu zamanda

izhârına, haddimin fevkinde olarak, benim gibi bir adam namzet olacak.Ve namzet olduğumu anladım.

7

Freitag, 25. Dezember 2009, 11:08

http://www.sorularlasaidnursi.com/sorula…-istedi-mi.html

Bu sayfadaki yazıya yapılmış yoruma binâen bu başlığı açmıştım..

8

Sonntag, 27. Dezember 2009, 18:05

O yazıdaki yorumun yazılmasına sebep olan yazıda geçen malum şahısı Trabzon'dan hatırlıyorum. Ben öğrenciydim Kahraman Ağabeylerden Ramis Agabeyin dükkanında hizmet için bulunuyorduk. Komşu esnaflardan biri içeriye girdi , Rahmetli Ramis Agabeye dedi ki , karşı dükkanda Kadir Mısıroğlu var . Said Nursi 'nin aleyhinde konuşuyor.
Rahmetli dükkandan yıldırım gibi fırladı , bizde peşinden , '' Furayım şu p... diye bağrıyordu Rahmetli..Söylediklerini isbat etmezsen........................! diye haykırırken , Kadir Mısıroğlu denen yazar söyeldiklerini inkar ederek yalvarıyordu ve kaçacak delik arıyordu. Hatta , oradaki esnafların yardımıyla kaçtığını çok iyi hatırlıyorum. BU vakıa Trabzon Merkezinde Kemeraltı isimli mahalde cereyan etmişti.

9

Sonntag, 27. Dezember 2009, 22:04

Ağabey, boşuna demiyoruz işte, alın kalemi elinize, sizden hizmet hatıraları okuyalım..

Hem de şahitli hâtırâlar..

Thema bewerten