You are not logged in.

Dear visitor, welcome to Muhabbet Fedâileri. If this is your first visit here, please read the Help. It explains in detail how this page works. To use all features of this page, you should consider registering. Please use the registration form, to register here or read more information about the registration process. If you are already registered, please login here.

Zehracan

Super Moderator

  • "Zehracan" started this thread

Posts: 8,190

Hobbies: Risale-i Nur, DUA...

  • Send private message

1

Friday, June 19th 2009, 12:01pm

Haziran 2009 - Çevir gözünü semaya...

SONSUZ UZAY

[img:213:298]http://www.yeniasya.de/gencyaklasim/images/kapaklar/200906.jpg[/img]



Hepimiz gökyüzüne başımızı çevirdiğimizde sonsuz maviliğin içinde kayboluruz. Geceleriyse sonsuzluğun içinde birer kandil gibi yanıp sönen yıldızlarıyla daha da esrarengiz bir örtüyle gülümser bize. Dünyamız bu koskocaman kâinatın içinde aslında minik bir nokta bile değilken, biz buradan o âlemleri seyrederiz. Anlamaya çalışıp, kâinattaki ve dünyadaki yerimizin ne olduğunu düşünürüz. Aslında uzayın içinde sürekli seyahat eden dünyamızla birlikte bu sonsuz ve uçsuz bucaksız kâinatta kayıp bir geminin mürettebatı gibiyiz. Bu milyarlarca galaksi içinde yerimizi ve bizi bilen sonsuz güç ve kudret sahibinin dışında ne yerimizi, ne de nereye gittiğimizi bilmeden dönenip dururuz. Âlemler içinde âlemleri seyrederek anlamaya çalışırız hakikatimizi.

ışte bu ay, başımızı semaya kaldırıp, Mülk suresindeki “Çevir gözünü semaya…” ayetinden de yola çıkarak hakikat okumaları yapmak istedik. Kapak dosyamızda;

Prof. Dr. Taşkın Tuna, Kâinattaki hassas dengeler, başlıklı yazısıyla hangi dengeler üzerinde durduğumuzu ve o dengelerde olabilecek en küçük bir kaymanın hayatımızı nasıl etkileyeceğini güzel bir dille ifade ederken,

Mustafa Said ışeri de, Astronomi penceresinden kayyumiyet ve ezeliyet, yazısıyla bütün dengeleri elinde tutan sonsuz kudretin bize kim olduğunu gösteriyor. Ayrıca anbean yeniden yaratılan eşyanın nasıl ayakta durabildiğinin altını çiziyor ve bütün varlığıyla insanı büyük bir tefekkür için yola çıkartıyor.

Ayrıca Türkiye'de yapılan uzay kampı çalışmalarıyla ilgili haberlerimizden, TÜBıTAK'ın uzay çalışmalarına kadar geniş bir uzay haber yolculuğu da yine kapak dosyamızı tamamlayıcı bilgiler arasında yer alıyor.

Kapak dosyamız haricinde;

Haziranda ilk kez baba olacak olan yazarımız Habib Fidan, “Haziranda baba olmak” diyerek, hem evlat olmak, hem baba olmak arasındaki o ince duyguyu harika bir üslupla bizlere aktarıyor.

Latif Salihoğlu'nun, Rüyalarımız bile “silah ve ölüm”dür bizim, başlıklı yazısını okurken, Güneydoğu Anadolu'da yaşayan bir çocuğun gözünden oralarda yaşanan dramın içinizi sızlatan acısına tanıklık ediyorsunuz. Aynı zamanda çözümünün de nereden geçtiğini anlıyorsunuz.

Röportajda konuğumuz, Erciyes Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi Uzay Bilimleri Bölüm Başkanı Doç. Dr. ıbrahim Küçük.

Mizah, kültür-sanat ve ilgiyle okuyacağınız diğer yazılarımızla, yine dopdolu bir dergi sizleri bekliyor.

Diğer sayımızda buluşmak dileğiyle;

ıyi okumalar…

http://www.gencyaklasim.com
"İnsan vardır fark edilmez süsünden.
Kimi farksızdırkoyun sürüsünden.
Her gördüğün şekle kapılma,
insan anlaşılmaz görüntüsünden...(!)"

wcf.user.socialbookmarks.titel

Rate this thread