Sie sind nicht angemeldet.

Lieber Besucher, herzlich willkommen bei: Muhabbet Fedâileri. Falls dies Ihr erster Besuch auf dieser Seite ist, lesen Sie sich bitte die Hilfe durch. Dort wird Ihnen die Bedienung dieser Seite näher erläutert. Darüber hinaus sollten Sie sich registrieren, um alle Funktionen dieser Seite nutzen zu können. Benutzen Sie das Registrierungsformular, um sich zu registrieren oder informieren Sie sich ausführlich über den Registrierungsvorgang. Falls Sie sich bereits zu einem früheren Zeitpunkt registriert haben, können Sie sich hier anmelden.

Zehracan

Super Moderator

  • »Zehracan« ist der Autor dieses Themas

Beiträge: 8 190

Hobbys: Risale-i Nur, DUA...

  • Nachricht senden

1

Mittwoch, 3. Dezember 2008, 00:06

Kasım 2008 - Yardımlaşma zenginliği

[img:215:300]http://www.yeniasya.de/gencyaklasim/images/kapaklar/2008-11.jpg[/img]

Para tek güç müdür?

Ne fakirliğe, ne de paraya serenat yapmak değil amacımız. ıkisi de elbette ki uç noktalar. Fakirliğin esareti, paranın tahakkümü arasında kalmak yerine, daha insani bir yol bulmak

Bu gün parayı elinde tutan kültür ve medeniyetlerin dünyayı nasıl dönüştürdüğünü hepimiz biliyor, görüyor ve yaşıyoruz. Geri kalmışlıkla, ilericilik arasında ezilmiş benliğimizi yeniden onarmak için aşırı uçlarda dolaşıp duruyoruz. Bu durumdan kurtulmanın yolu da elbette ki, dünü, ve geleceği bu günün potasında eritip, kendi bünyemizde dönüştürebilmekten geçiyor.

Bunun için de biz; şefkatin, merhametin, paylaşmanın medeniyetini dünyaya sunmak için paranın gücünden de yararlanmak zorundayız. Paranın gücü; hırsın, daha çok kazanmanın ve insanı yok saymanın eline geçince dünyanın yüzünü neye dönüştürdüğünü hepimiz görüyoruz.

Ne, “para mutluluk getirmez”, ne de “para her şeyin anahtarıdır” gibi uç felsefelere dalmadan, “insani bir yaşam ve onur için paraya da ihtiyaç vardır” demek istiyoruz. Ama paradan önce insanı işaretleyerek. Parayı putlaştırmadan ve tek amaç haline getirmeden, “insanı ve bireyi daha huzurlu ve güvenli bir hayata taşımak için para da gereklidir” demek istiyoruz.

Bu ayki kapak dosyamız da böyle;

Ahmet Özdemir, Duygularımızı zenginleştirelim, diyor.

Aykut Tanrıkulu, Vermenin ve paylaşmanın isteyerek yapılması gerektiğini vurguladığı yazısında, Gönül rızasıyla vermek, diyor.

Mehtap Yıldırım, Paranın mutluluk getirip getirmediğinin tahlilini yapıyor ve “Para mutluluk getirir mi?, diye soruyor.

Kadir Karaca, Kültürel yaklaşımda, “Din ve sinemayı” tahlil ediyor.

Çetin Zorlu, gündemin ironik panoramasını esprili üslubuyla yine yakalıyor ve tam on ikiden bir vuruş yapıyor.

Meryem Tortuk'un konuğu bu ay finans ve banka uzmanı Prof. Dr. ıhsan Işık. Kriz ve nedenlerini konuşuyorlar.

Gelelim son sürprizimize, artık bu aydan itibaren problemlerinize çözüm bulabileceğiniz bir sayfamız olacak. Psikolojik Yaklaşım, sizlerden gelecek sorular Psikolog Dilanur Hanım tarafından cevaplanacak.

Keyifli okumalar…

http://www.gencyaklasim.com/
"İnsan vardır fark edilmez süsünden.
Kimi farksızdırkoyun sürüsünden.
Her gördüğün şekle kapılma,
insan anlaşılmaz görüntüsünden...(!)"

Thema bewerten