Muhabbet Fedâileri

Tipe bak çay demle, meymenet mi kalmış bu kadında...

O konuda şüphem yok zaten. Yoksa nasıl bir kadın tek başına, hem Sünnî , hem şiî bütün ıslam dünyasını karşısına alsın.

Bu kadına bakınca tiksinti gelmiyor mu içinizden?

Neyse... Zaten yakında duyarız bu kadının yeni içtihadlarını...

Quoted from ""Abdulkadir Said""

Tipe bak çay demle, meymenet mi kalmış bu kadında...

Çaya hakaret olur keçeli! Çayın hatrı âlidir hiç bir meşrubata değişilmez diyorlar... Duymadın mı?

Abi Nurcular için daha değerli, bilmez miyim

Mevlam bu mukaddes ortunun degerini, onemini, serefini ve lezzetini tum hanimlarin kalplerine islesin, Amin!

Icimize donmeliyiz. Basimizda tasidigimiz emanetin kiymetini bilip ona layik hareket etmeliyiz. En onemlisi evvela kalbimizi, sonra bedenimizi tesetture sokmaliyiz.

Muslumanin her hali tebligdir. Musluman hanimlar da bu buyuk mes'uliyetin suurunda, giyimiyle kusamiyla, konusmasiyla, kisaca her haliyle ornek olmalidirlar.

Yuce Allah cumlemizi her haliyle insanlari hidayete davet eden kullarindan eylesin, Amin!

Degerli ve kiymetli insanlar, bizim gunahlarimiz bize yeterde artar bile. Birde bu kadini elestirerek gunah yukumuzu agirlastirmayalim insa Allah...


Vesselam... :cry:

şer' şahs-ı Manevisi gece gündüz çalışıyor.Sıkı bir tesanüdle...
şimdi bu zamanda bir kişi iken iki belki üç-dürt kişlik çalışmamız gerkiyor.
Ta ki bütün zaferlerin sahibi Zat bizi muzaffar eylesin.
Tesanüd,muavenet,tecavüb,teanuk..
vesselam

Quoted

şimdi bu zamanda bir kişi iken iki belki üç-dürt kişlik çalışmamız gerkiyor.

Bir kisi bir kisilik kadar calissa, inanin onu 3-4 kisilik kadar sayacagiz. Bu zamanda caliskanlardan cok tembeller gormekteyiz...

şu an bende başladığı gibi. Hiç anlayamıyorum kendimi. Herşeyim yolundayken günde 10-20-30 hata bazı günler 50-100' e çıkardım. şimde en fazla 5 sayfa okuyabiliyorum. Bu münafıklık emaresinden kurtulmam için önce Allah'ın lütfuna duaya ve gayrete muhtacım.
Çocuk hergün bal yermiş. Na yapılmışsada engel olamamışlar. Bir alim zat tavsiye edilmiş.Ona gidilmiş. O zat demiş ki; "40 gün sonra gelin".
40 gün sonra gidildiğinde alim zat çocuğa demiş; "Bal yeme"
Çocuk balı kesmiş.Alime demişler;"Bunun için mi 40 gün beklettin"
Demiş;"Ben o gün bal yemiştim. 40 gün balın bedenimden çıkmasını bekledim.
Sonra devam etmiş;"Bal yiyen bir kişi nasıl başkasına;bal yeme,diyebilir. Ne kadar etkisi olur."
ışte; hikaye uydurmada olsa gerçeği anlatıyor.
Ben eğer Risale okumuyorsam veyahut gereği kadar okuyamıyorsam...
Selam ve dua ile

Quoted

şu an bende başladığı gibi. Hiç anlayamıyorum kendimi. Herşeyim yolundayken günde 10-20-30 hata bazı günler 50-100' e çıkardım. şimde en fazla 5 sayfa okuyabiliyorum. Bu münafıklık emaresinden kurtulmam için önce Allah'ın lütfuna duaya ve gayrete muhtacım.

Sizin bu satirlarinizi okudugumuzda aklimiza bu kissa geldi :



Bir genç, hâfızlığını ikmal ederken hemen her gün sabahlara kadar uyumayıp Kur’ân-ı Kerim’i hatmediyor.
Ertesi gün de tabii olarak hocasının karşısına rengi solmuş, benzi sararmış olarak çıkıyor. Hem maddî hem de mânevî açıdan kendisine mürşid olabilecek kapasitede olan hocası, bu durumun sebebini onun ders arkadaşlarına soruyor. Onlar cevaben, “Üstadımız, bu talebeniz hemen her gün sabahlara kadar uyumayıp, Kur’an-ı Kerim’i hatmedip duruyor.” diyorlar.

Üstad, talebesinin Kur’ân-ı Kerim’i böyle okumasını arzu etmediği için bir gün onu karşısına alıyor ve “Evlâdım! Kur’ân indiği gibi okunmalıdır. Bugünden itibaren sen Kur’ân’ı, şu ana kadar okuduğun gibi değil de beni karşında farz ederek, dersini bana anlatıyormuşsun gibi oku.” der. Genç gider, hocasının tavsiyeleri çerçevesinde o gece Kur’ân-ı Kerim’i okur ve sabah hocasının huzuruna geldiğinde, “Efendim bu gece ancak Kurân-ı Kerim’i yarısına kadar okuyabildim.” der.

Üstad, ‘Pekâlâ, bu gece de Kur’ân- Kerim’i doğrudan doğruya Resûl-ü Ekrem’in (sas) huzurunda okuyor gibi oku!’ emrini verir. Talebe “Kendisine Kur’ân nazil olan Zât’ın huzurundayım, doğru okumalıyım” düşüncesiyle o gece Kur’an’ı daha dikkatli tilavet eder. Ertesi gün üstadına Kur’ân-ı Kerim’in ancak dörtte birini okuyabildiğini belirtir.

Üstadı talebesindeki ilerlemeyi görünce, “Bugün o emin melek, Cebrail’in Resûl-ü Ekrem (sas)’e tebliğ ettiği anda dinliyor gibi oku!” der. Talebe ertesi gün: “Vallâhi üstadım, bugün ancak bir sûre okuyabildim.” der.

Üstad son adımı atar: ‘Evlâdım! şimdi de onu, binlerce perdenin verasında bulunan Cenab-ı Hakk’ın huzurunda okuyor gibi oku! Düşün ki, okuduğunu Allah (cc) dinliyor, senin için indirdiği Kur’an’ını senin ile mukâbele ediyor, okuyor.’ Talebesi ertesi gün ağlayarak üstadının karşısına gelir: ‘Üstadım, “Elhamdü lillâhi Rabbi’l-âlemîn. Errahmânirrahim. Mâliki yevmi’d-dîn” dedim. Ama “ıyyake na’büdü” demeye bir türlü dilim varmadı. Çünkü “Sadece Sana kulluk yaparım” diyeceğim; diyeceğim ama ben o kadar çok şeye kulluk yapıyorum ve o kadar çok şey karşısında eğiliyorum ki, O’nun karşımda her zaman hâzır ve nâzır olduğunu düşününce ‘iyyake na’büdü’yü aşamadım.’ der.



Tembelligi ayri tutuyoruz.

Basta cok okuyor olabiliriz ama simdi bir satir da olsa, onu hissederek okudugumuz icin daha cok makbule geciyor olabilir. Hissederek okumak icin daha fazla azim gostermeliyiz insa Allah... :wink:


Vesselam...

Arkadaşlar bir kadına böyle saygısızca sözler söylemek bize yakışır mı?Allahın yarattıklarına böyle hakarete varan sözler yazmak,insanları incitmek lütfen,başını açtıysa o onun Allahla kendi arasındaki bir sorundur ne gazetecileri ne de bizi ilgilendirir.ınsanın kalbi iyi olsun.Değil mi?

Kardeşim, bu kadın, basit bir fasık-ı mütecahir (açıktan günah işleyip bunu anlatan, hatta övünür gibi anlatan) olsa, böyle konuşmazdım. Bu meymenetsiz yaratık, bazi mihrakların ajanı, ıslam dünyasını karıştırmak için tutulmuş. Yorumu yaparken de cinsiyetine bakmadım, bakmam da. ınsanın içinin yüzüne yansıması olan "meymenet" diye bir gerçek de var. Ben bu kadında onu görmüyorum.