Sie sind nicht angemeldet.

Faruk Eraslan

Anfänger

Beiträge: 37

Wohnort: ıstanbul

Beruf: Dizgi&Grafik

Hobbys: Bilgisayar,kitap

  • Nachricht senden

181

Mittwoch, 14. März 2007, 11:41

Her Güne Bir Hadis

Abdullah b. Amr (r.a)’dan rivâyete göre, Peygamber (s.a.v) dört şeyden Allah’a sığınırdı:
“Faydasız ilimden, itaat etmeyen kalbten, kabul olunmayan duadan doymayan (aç gözlü) nefisten.”

(Ebû Davud, Salat: 367; ıbn Mâce, Fedailü’l Kur’an: 18)

&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&

Enes (r.a)’ten rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle dua ederdi:
“Allah’ım! Acizlikten, tembellikten, cimrilikten, ihtiyarlıktan, kabir azabından, hayatın ve ölümün fitnesinden Sana sığınırım.”

(Tirmizî, Deavat: 75; Buhârî, Deavat: 36)

insirah

Meister

  • »insirah« ist der Autor dieses Themas

Beiträge: 1 518

Wohnort: istanbul

Beruf: NURolog

  • Nachricht senden

182

Mittwoch, 28. März 2007, 11:45

Resulullah (sav) buyurdular ki: "Allah kıskançtır, mü'min de kıskançtır. Allah'ın kıskanması, mü'minin Allah'ın haram ettiği şeyi yapmasıdır.

Ravi: Ebu Hüreyre Kaynak: Buhari, Nikah 107; Müslim, Tevbe 36, (2761); Tirmizi, Rada 14, (1168)


Resulullah (sav)'ı işittim, şöyle diyordu: "Allah'dan daha kıskanç kimse yoktur. Bu sebeptendir ki fevahişin (fuhuş) açığını da kapalısını da haram kıldı. Medihten Allah kadar hoşlanan bir kimse de yoktur. Bu sebeptendir ki nefsini medhetmiştir."


Ravi: ıbnu Mes'ud Kaynak: Buhari, Nikah 107, Tefsir, En'am 7, Tefsir A'raf 1, Tevhid 15; Müslim, Tevbe 33, (2760); Tirmizi

Safiyye (ra) gibi güzel yemek yapanı görmedim. (Bir defasında) Resulullah (sav) benim odamda iken, Safiyye ona yemek yapıp [göndermişti]. Çok şiddetli bir kıskançlık hissettim. Öyle ki beni bir titreme sardı. (Gidip) kabını kırdım, sonra da pişman oldum ve: "Ey Allah'ın Resulü" dedim, "yaptığım bu hareketin keffareti nedir?" "Tabağa aynıyla tabak, yemeğe misliyle yemek" buyurdular.

Faruk Eraslan

Anfänger

Beiträge: 37

Wohnort: ıstanbul

Beruf: Dizgi&Grafik

Hobbys: Bilgisayar,kitap

  • Nachricht senden

183

Donnerstag, 29. März 2007, 14:01

Ebu Hüreyre RA hazretleri anlatıyor:
“Hz. Peygamber AS’e “Ey Allah’ın Resûlu, Kıyamet günü senin şefaatinle en ziyâde saadete erecek olan kimdir?” diye sormuştum. Bana: “Hadis’e karşı sende olan aşkı görünce, bu hususta senden önce bana bir başkasının sualde bulunmayacağını tahmîn etmiştim” açıklamasını yaptıktan sonra şu cevabı verdi: “Kıyamet günü benim şefaatimle en ziyade saadete erecek olan kimse, samimi olarak ve içinden gelerek ‘Lâ ilâhe illallah’ diyen kimsedir”

Buhârî, ılm 34, Rikak 50.


Süfyan ıbnu Abdillah es-Sakafî RA anlatıyor:
“Ey Allah’ın Resûlü, bana ıslâm hakkında öyle bir bilgi ver ki, bana yetsin ve sizden başka kimseye ıslâm’dan sormaya hacet bırakmasın” dedim. şu cevabı verdi: “Allah’a inandım de, sonra da doğru ol” buyurdu.

Müslim, ıman 62, (38).

Faruk Eraslan

Anfänger

Beiträge: 37

Wohnort: ıstanbul

Beruf: Dizgi&Grafik

Hobbys: Bilgisayar,kitap

  • Nachricht senden

184

Samstag, 31. März 2007, 21:33

Ebû Zerr hazretleri bir gün Peygamber Efendimiz(s.a.v)e: “Bana tavsiyede bulun yâ Rasûlallah” diye ricâda bulununca Peygamber Efendimiz Hz. Ebû Zerr’e şu nasîhatlerde bulundu:

— Sana Allah’tan korkmanı tavsiye ederim. Çünkü Allah korkusu her işin başıdır.

— Kur’ân’ı oku, Allah’ın zikrine sarıl. Çünkü zikrullah senin için yeryüzünde ışık, gökte de saklanan bir azıktır.

— Sakın çok gülme. Zîrâ çok gülmek kalbi öldürür, yüzünün nûrunu söndürür.

— Çok konuşmamaya çalış çünkü bu, şeytanın senden uzaklaşması için bir vesîle, dînini koruman hususunda bir yardımcıdır.

— Fakirleri sev, onlarla hemdem ol.

— Senden aşağıdakilere bak, senden üstünlerine bakma. Bu, Allah’ın sana verdiği nimetleri küçümsememen için en uygun yoldur.

— Acı da olsa hakkı söyle.

— Bildiğin kusurların seni, halkın eksikliklerini araştırmaktan alıkoysun. Yaptığın bir işi, başkaları yaptığında kızma. Kendi noksanlarını görmeyip, insanların ayıplarıyla meşgul olman, irtikâb etmekte olduğun bir fiili insanlar yaptığında kendilerine kızman ayıp olarak sana yeter, dedi ve eliyle göğsüne vurarak:

— Ey Ebû Zerr! Tedbir gibi akıl, günahlardan sakınmak gibi verâ, güzel ahlak gibi servet yoktur, buyurdu.

(Hayatü’s-Sahâbe 4-206/207)

Faruk Eraslan

Anfänger

Beiträge: 37

Wohnort: ıstanbul

Beruf: Dizgi&Grafik

Hobbys: Bilgisayar,kitap

  • Nachricht senden

185

Samstag, 31. März 2007, 22:23

"ınsanlara merhamet etmeyene Allah merhamet etmez."

Müslim, Fedâil, 66; Tirmizî, Birr, 16

******************************

"Allah’a ve ahiret gününe imân eden kimse, komşusuna eziyet etmesin. Allah’a ve ahiret gününe imân eden misafirine ikramda bulunsun. Allah’a ve ahiret gününe imân eden kimse, ya hayır söylesin veya sussun."

Buhârî, Edeb, 31, 85; Müslim, Îmân, 74, 75

MıRZASAıD

Fortgeschrittener

Beiträge: 319

Beruf: tecavüz değil tedafüdür.Hem tahrip değil, tamirdir. Hem hâkim değiliz, mahkûmuz

  • Nachricht senden

186

Sonntag, 1. April 2007, 07:30

Allah razı olsun efendim isrifade ediyoruz..
Zübeyir Gündüzalp diyor ki: "Dünyada huzur ve rahat mı arıyorsunuz? Ukbada saadet mi istiyorsunuz? Risale-i Nur okuyunuz.

insirah

Meister

  • »insirah« ist der Autor dieses Themas

Beiträge: 1 518

Wohnort: istanbul

Beruf: NURolog

  • Nachricht senden

187

Dienstag, 17. April 2007, 11:52

Bir bedevi gelerek Resulullah (sav)'a iman etti. Sonra da sordu: "Seninle hicret edeyim mi?" Resulullah (sav) onu ashabından birine teslim edip meşgul olmasını söyledi. Sonra yapılan gazvede Resulullah (sav), bir miktar ganimet elde etmişti. Bunu taksim etti ve bedeviye de bir pay ayırdı. Bedevi: "Bu nedir?" diye sordu. Resulullah (sav): "Bu payı sana ayırdım" dedi. Adam: "Ben bunun için sana tabi olmuş değilim, ben -eli ile boğazını göstererek- şuraya bir ok atılıp ölmem ve cennete gitmem için sana tabi oldum" dedi. Resulullah (sav) da: "Sen Allah'a sadık oldun mu o da sana sadık olur (dilediğini verir)" dedi. Askerler bir müddet durdular. Sonra düşmanla mukatele etmek üzere kalktılar. Adamcağızı, az sonra sırtlayıp Hz.Peygamber (sav)'e getirdiler. Tam gösterdiği yere bir ok isabet etmiş ve ölmüştü. Resulullah (sav): "Bu, o adam mı?" diye sordu: "Evet, odur!" dediler. "Öyleyse o Allah'a doğru söyleyip sadakat gösterdi, Allah da ona sadakat gösterdi" dedi. Adam, Resulullah (sav)'ın cübbesi ile kefenlendi. Resulullah (sav) cenazeyi öne çıkardı, üzerine namaz kıldı. Okuduğu duadan işitilenler arasında şu da vardı: "Ey Allahım, bu senin bir kulundur. Senin yolunda hicret etmek üzere memleketinden ayrıldı. şehid olarak öldürüldü. Ben buna şahidlik ediyorum."

insirah

Meister

  • »insirah« ist der Autor dieses Themas

Beiträge: 1 518

Wohnort: istanbul

Beruf: NURolog

  • Nachricht senden

188

Mittwoch, 18. April 2007, 12:07

Hadis No: 2947
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Öğleden önce zevalden (güneşin tam tepeden ayrıldığı an) sonra dört rek'at vardır ki bunlar seherde kılanan emsalleri değerindedirler. Her ne varsa, bu saatte mutlaka Allah'ı tesbih eder." Resulullah, sonra şu ayeti okudular: "Allah'ın yarattığı şeylerin gölgeleri sağa sola vurarak, Allah'a boyun eğerek secde etmekte olduklarını görmüyorlar mı?" (Nahl 48).

Hadis No: 3000
Resulullah (sav) Allah Teala Hazretleri geceleyin uyandırmışsa seher vakti girinceye kadar, hizbini (1cüzün dörtte biri=5sayfa) tamamlardı.



Seher vakti : Gecenin (güneşin batmasından imsâk vaktine kadar olan zamânın) son altıda biri.

insirah

Meister

  • »insirah« ist der Autor dieses Themas

Beiträge: 1 518

Wohnort: istanbul

Beruf: NURolog

  • Nachricht senden

189

Samstag, 21. April 2007, 17:36

Resulullah (sav) buyurdular ki: şu ümmetim rahmete mazhar olmuş bir ümmettir. Ahirette azaba maruz kalmayacaktır. Onun azabı dünyadadır:
Fitneler, zelzeleler ve katl."

insirah

Meister

  • »insirah« ist der Autor dieses Themas

Beiträge: 1 518

Wohnort: istanbul

Beruf: NURolog

  • Nachricht senden

190

Sonntag, 22. April 2007, 09:49

şühpesiz insanoğlunun kalbi,kaynayan tenceredeen daha çok değişkendir...

191

Samstag, 26. Mai 2007, 17:13

ınnel ğılle vel hasede ye’külânilhesenâte kemâ te’külünnâru el hadab >>

“kalbinde gizli düşmanlıklar beslemek ve hasetçilik,ateşin odunu yakıp kül ettiği gibi kulan yaptığı iyilikleri de yok eder.” (Münavî,Feyzü’l-Kadîr,4/413.)

“haset ettiğin zaman haddini aşma.suizanna kapıldığın zaman bunun gerçek olduğunu düşünerek hareket etme.bir şeyi uğursuz zannettiğin zaman ona takılma,geç git.” (S.A.V)
Ben beni biraktigim zaman, sen beni birakma Yarab! Yunus Emre

192

Montag, 11. Juni 2007, 20:09

Aski gizlemek

Her insanın dünyada iken çektiği en küçük sıkıntı dahi günahına keffaret olur. Aşk acısı da insanın günahlarına keffaret olur.

Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

"Aşkını gizleyip, iffetini muhafaza ederek ölen şehiddir." (Hakim, Hatib)

"Aşkını gizleyip, iffetini muhafaza ederek, sabredenin günahlarını, Allahü teâlâ affedip Cennetine koyar." (ıbni Asakir)

Demek ki, dinimizde iffeti muhafaza etmek ve sevgisi sebebiyle günah işlememeye sabretmek, çok sevaptır. Çünkü genel olarak sevgi insanı kör ettiği için, insanın kendisini günah işlemekten alıkoyması zordur. Zor olan işleri başarmanın sevabı da büyük olur. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:

"Ümmetimin üstün olan kimseleri, aşk belasına maruz kalınca iffetini muhafaza edenlerdir." (Deylemi)
Ben beni biraktigim zaman, sen beni birakma Yarab! Yunus Emre

193

Donnerstag, 14. Juni 2007, 14:10

Güzel ahlakin en azi, güclüklere gögüs germek, yaptigi iyiliklerden karsilik beklememek, bütün insanlara karsi sefkatli olmaktir...
Ben beni biraktigim zaman, sen beni birakma Yarab! Yunus Emre

194

Donnerstag, 14. Juni 2007, 23:28

Kim hakli oldugu halde münakasayi terk ederse, Allah'ü Teala ona cennette bir kösk ihsan eder..
Ben beni biraktigim zaman, sen beni birakma Yarab! Yunus Emre

195

Sonntag, 17. Juni 2007, 21:40

Resulullah buyuruyor ki:

"Kim bir musibete uğrayıp ta Allah'a sığınarak size iltica ederse, onu koruyun. Kim Allah aşkına sizden birşey isterse, ona verin. Kim sizi davet ederse, davetine katılın. Size bir iyilik yapana siz de karşılık verin. Eğer karşılık olarak verecek birşey bulamazsanız, karşlığını verdiğinize kanaat getirinceye kadar dua edin."
Ben beni biraktigim zaman, sen beni birakma Yarab! Yunus Emre

196

Donnerstag, 21. Juni 2007, 22:29

Hazreti Enes b. Malik (radiyallahü anh)’ın rivayet ettiği bir hadis-i şerifte Peygamberimiz Efendimiz (sallalahü aleyhi vesellem) şöyle buyurmuştur:

Üç haslet vardır ki, kimde bulunursa o kişi imanın tadına ermiş sayılır: ılki, Allah’ı ve Rasulü’nü her şeyden daha çok sevmesi; ikincisi, sevdiklerini sadece Allah için sevmesi ve üçüncüsü, bir kere imanı vicdanında duyduktan sonra küfür bataklığına düşmekten ateşe atılmaktan ürperdiği gibi ürperti duyması.

(Sahih-i Buhari, 1/14)
Ben beni biraktigim zaman, sen beni birakma Yarab! Yunus Emre

Zehracan

Super Moderator

Beiträge: 8 190

Hobbys: Risale-i Nur, DUA...

  • Nachricht senden

197

Mittwoch, 27. Juni 2007, 15:21

Hz. Peygamber(s.a.v) diyor ki;

Bir kul ''el-hamdu lillahi rabbi'l-alemin''dediği zaman ALLAH;

-''Kulum bana hamdetti''der.Kul:''Er-Rahmanir-Rahim''dediğinde,ALLAH:
-Kulum beni umumi ve hususi manada merhmetle andı,beni övdü''der.Kul:''Maliki yevmid-din''dediğinde,ALLAH:

-Kulum beni büyük tanıdı,bana saygı gösterdi''der.Kul:''ıyyake...........nestein''dediği zaman,ALLAH
-''Bu benimle kulum arasındadır.(ibadet kuluma yardım ise bana aittir)Kulumun istediği verilecektir''der.Kul:
''ıhdina's-siratal müstakim...vele'd-dalin''dediğinde ise,ALLAH:

-''Bu dilek kula aittir,istediği verilecektir''buyurur.(müslim,salat,)
"İnsan vardır fark edilmez süsünden.
Kimi farksızdırkoyun sürüsünden.
Her gördüğün şekle kapılma,
insan anlaşılmaz görüntüsünden...(!)"

198

Mittwoch, 27. Juni 2007, 15:50

Allah razi olsun canim, :cry:
Ben beni biraktigim zaman, sen beni birakma Yarab! Yunus Emre

199

Donnerstag, 28. Juni 2007, 09:24

kulun konusmasinda insallah demesi, imaninin mükemmelligindendir..
Ben beni biraktigim zaman, sen beni birakma Yarab! Yunus Emre

200

Donnerstag, 28. Juni 2007, 10:59

Zitat von »"zehracan"«

Hz. Peygamber(s.a.v) diyor ki;

Bir kul ''el-hamdu lillahi rabbi'l-alemin''dediği zaman ALLAH;

-''Kulum bana hamdetti''der.Kul:''Er-Rahmanir-Rahim''dediğinde,ALLAH:
-Kulum beni umumi ve hususi manada merhmetle andı,beni övdü''der.Kul:''Maliki yevmid-din''dediğinde,ALLAH:

-Kulum beni büyük tanıdı,bana saygı gösterdi''der.Kul:''ıyyake...........nestein''dediği zaman,ALLAH
-''Bu benimle kulum arasındadır.(ibadet kuluma yardım ise bana aittir)Kulumun istediği verilecektir''der.Kul:
''ıhdina's-siratal müstakim...vele'd-dalin''dediğinde ise,ALLAH:

-''Bu dilek kula aittir,istediği verilecektir''buyurur.(müslim,salat,)




A.R.O inş.

Büyük randevu,bilsem nerede,saat kaçta?Tabutumun tahtası,bilsem hangi ağaçta?N.F.KISAKÜREK

Thema bewerten