Hafıza uzmanları günümüzde unutkanlığın ve hafıza zayıflığının artmasını yirminci yüzyılın bir hediyesi olarak dile getiriyorlar. Onlara göre beynin çalışma akışının bloke edilmesi; fazla televizyon seyretme, kontrolsüz hayaller kurma gibi şeylerden dolayı beyin kapasitesinin zayıflatılması ve sistemsiz düşünme alışkanlığı gibi etkenler insanlarda unutkanlığa sebep oluyor.
Bütün bu sebeplerden başka ımam Gazali’den, ımam Rabbani’ye, ımam şafi’den Üstad Bediüzzaman’a kadar pek çok alim, hafızaya tesir eden, etkenlerden birisinin de haram manzaralara bakma olduğunu ifade ediyorlar. Günümüzde televizyon ekranları, gazete sayfaları ve internet siteleri şehevî duyguları kamçılayan görüntülerle dolu. Bu tür görüntülere ısrarcı bakışlar insanda çok ciddi ve köklü bir unutkanlığa sebebiyet verdiği gibi aynı zamanda onun manevi latifelerini de öldürmektedir. Hatta sadece manevi değil, maddeten de gözün harama bakmasının yüzlerce göz hücresini öldürdüğünü de yapılan araştırmalar ortaya çıkarıyor. Göz harama yöneldiğinde, irade hükümsüz kalmış ve akıl, tamamen nefsin çekim alanına girmiş demektir. Gözü harama kaydıran nefis, -Allah korusun- bu haram yolculuk nihayete ulaşmadan teskin olmayacaktır. Görüyoruz ki, Allah’ın haram kıldığı her şey, sadece ahirete yönelik değil. Bizim dünyadaki mutluluğumuzu da ancak ve ancak iman hakikatleri temin ediyor. Rabbimiz Nur Sûresi’nin otuzuncu ayetinde gözlerimizi haram manzaralara bakmaktan sakınmamızı emrediyor. Bu sebeple bu konuda azami dikkat göstermeli ve kendimizi korumalıyız. Vazife ve mesuliyetimizin gereği olarak yer yer karşımıza bu tür görüntüler çıksa da dinimizin bu konudaki emrine hassasiyet göstermeli ve bunu bir ahlak haline getirmeliyiz.
Asya NURDAğ
05.01.2005