Giriş yapmadınız.

Bîçare S.V.

Profesyonel

  • "Bîçare S.V." bir erkek
  • Konuyu başlatan "Bîçare S.V."

Mesajlar: 712

Konum: İstanbul/ Çamlıca

Meslek: Gazeteci/ Arşiv-Kütüphane

Hobiler: Kitap okuma (Sesli)

  • Özel mesaj gönder

1

10.12.2010, 09:35

68 olayları benzetmesi

Mehmet KARA



68 olayları benzetmesi
















“Bu ülke acı tecrübelerle karşı karşıya kalmıştır. Geçmişten
tecrübe çıkarmak lâzım…” Bu sözler MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye
ait.

Başbakan Erdoğan’ın üniversite rektörleriyle Dolmabahçe’deki
buluşmasına tepki gösteren öğrencilerin tartaklanmasının tartışıldığı
ortamda, Ankara’da CHP Genel Sekreteri Süheyl Batum ve TBMM Anayasa
Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu’nun Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler
Fakültesi’nde protesto edilmesi ve Kuzu’ya yumurtalı saldırıda
bulunulması akıllara “Neler oluyor?” ve “Yeni bir tezgâh mı?” sorularını
getirdi.

Demokratik eylemlerin sınırının nereye kadar olduğu tartışmaları
da yapılırken, konuşma özgürlüğünün engellenmesi özgürlüklerin sınırının
da nerede başlayıp nerede bitirilmesi gerektiğinin de irdelenmesini
gerekli kılıyor. Polisin İstanbul’da öğrencilere gösterdiği sert tavrın
makul bir izahı yok.

İstanbul’daki olaylardan önce Başbakan’ın protestocu öğrenci
grubundan temsilcileri dinlemesi durumunda olayların bu boyuta gelip
gelmeyeceği de merak edilirken, Bahçeli, “Eğer Başbakan bu temsilcilerle
görüşseydi bu olaylar kesilebilirdi” diyenlerden.

Bahçeli, her yıl düzenlediği “geleneksel kahvaltılı sohbet
toplantısı”nı dün Sheraton Hotel de yaptı. Gazete ve televizyonların
Ankara temsilcileri ve yöneticilerinin dâvetli olduğu toplantıda
Bahçeli, yaklaşık bir saat boyuna, açıklama yapmaktan çok gazetecilerin
sorularını cevaplandırdı.

MHP geçen yılki bir uygulamasını bu sene kaldırdı. 12 Eylül
referandumundan sonra, “haber alma hakkı”nı engelleyen 28 Şubat’ın
icatlarından birisi olarak başlatılan gazete ve televizyonlar arasında
ayrımcılık yapan akreditasyon uygulamasını MHP de yapmıştı. Gerekçesi
resmî olarak açıklanmasa da “MHP’yle ilgili haberlerde subjektif
davranmak” olarak ifade edilmişti. Toplantıdan sonra “Kime veya neye
göre subjektif?” soruları gündeme gelmiş, fakat geçerli bir sebep
açıklanmamıştı. Biz de geçen seneki uygulamayı eleştirirken, “En azından
özür dilemeyi düşünüyor musunuz? Veya niye çağrılmadığımızı açıklamayı
düşünüyor musunuz?” diye sormuştuk.

Bu sene, geçen sene dâvet edilmeyen gazetelerin de dâvet
edilmesi, bir nev'î özür mahiyetinde oldu. Bahçeli’ye bu soru
sorulduğunda, o tarihlerde MHP’nin taban kaybettiği, barajı aşamayacağı,
kalelerini kaybettiği, barajın altında kaldığı eleştirilerinin
yapıldığını bu yüzden dar kapsamlı bir toplantı yaptıklarını anlatırken,
akreditasyon gerekçesini açıklamaya çalıştı. “Bir takım gazeteler
alınganlık gösterip, Genelkurmay’ın akreditasyonu ile karşılaştırdı”
diye de şikâyetini dile getirirken, medyanın kendilerine gereken desteği
göstermediğini söyledi ve şu ilginç yakıştırmayı yaptı: “MHP yalnız
kurt…”

Başta bahsettiğimiz öğrenci olayları ile ilgili değerlendirmesine
dönersek, Bahçeli’nin son günlerdeki olayları “1968 olayları”na
benzetmesi dikkat çekiciydi. “Öğrenciler, konuşma yapacak siyasileri
daha dinlemeden bir tepki ortaya koyduklarına göre, anlaşılıyor ki, bir
kısım gençlik yine 68’li yıllara benzer olayların içine çekilmeye
çalışılıyor” derken, Türkiye’nin geçmişinden ders alması gerektiğini
dile getirdi. Ve şu tavsiyelerde bulundu: “Eğer bir eksen kayması olursa
da, yani ‘öğrencilerin masum isteklerini yerine getiriyorlar’
yaklaşımının dışına çıkarak Türkiye’yi belli amaçlara yönelik anarşi
ortamına sürüklüyorlarsa, aileleri öğrencilere yardımcı olmalı,
üniversite hoşgörü ile yaklaşmalı, siyasî iktidar da görüşmeyi tercih
etmelidir. Rektörlerle yapılan toplantıda, bir avuç genç kesim
sorunlarını ifade için oraya gelmişse ya da bu amacın dışında
gönderilmişlerse bile, sayın Başbakan’ın geçmişteki tecrübenin ışığında
birkaç temsilci ile görüşme eğilimi bir çok şeyin önünü kesebilirdi. Ama
çok daha sert ifadeler, bunun emniyet güçlerine yansıması, o yansımanın
öğrenci üzerine şiddete yönelik olarak yansıması, bugün Türkiye’yi
68’li yıllara taşıyan bir korkuya sürüklemektedir…”

Tabiî ki, MHP Genel Başkanının bunları söylemesi önemli.

Bahçeli’ye seçim, ittifakları, Wikileaks belgeleri, Dışişleri
Bakanı Davutoğlu’na atfen söylenen “Osmanlı milletler topluğu”, Ruhban
okulu, Bülent Arınç’la yaşanan polemik gibi çeşitli sorular
yöneltilirken, Bahçeli’nin iki soruyu cevaplamadan geçmesi de ilginçti.
Bunlardan birisi “Demokrasiye inanan bir parti iseniz” şeklinde
başlayıp, asker demokrasi ilişkisinin sorulması, diğeri de “Öcalan’la
Fethullah Gülen’in yakınlaşması iddiası idi. “Bu cevap Gülen Grubundan
gelmeli” diyerek kısa bir cevap verdi.

Basın toplantısında en dikkat çekici bölüm ise, Bahçeli’nin
göreve geldiği günden beri çizdiği sert görüntünün bu toplantıda espri
yapan, gazetecilere poz veren bir görüntüye dönüşmesi oldu. Bir
tarafında Selçuklu, diğer tarafında Osmanlı, diğer tarafında ise Türk
Bayrağı olan yüzüğü, twitter ve dizilerle ilgili son çıkışları ile
iktidara gelmek için yaptığı enteresan matematik hesapları ile ilgili
sorulara esprili cevap vermesi Bahçeli’nin farklı bir portre çizdiğini
gösterdi. Hatta, yüzüğünü göstermek için elini çenesinin altına götürüp,
“Bilmem bana yakışıyor mu?” diye sorması uzun gülüşmelere sebep oldu.

Basın toplantısının özetini ise öğrenci olaylarında,
provokasyonlara dikkat edilmesi, siyasetçilerin bu olaylarda sağduyulu
davranması olarak özetlemek mümkündü. Yeni yeni tuzaklar planlanıyorsa
burada en fazla görev siyasetçilere düşmektedir. Tabanlarını kontrol
altında tutmak onların vazifesidir. Yani, iktidar hoşgörülü, muhalefette
sorumlu davranmalı.



10.12.2010

"İyyake nâ'büdü ve İyyake nesteîn."
'Ancak Sana kulluk eder, ancak Senden yardım dileriz.'
"İnsanlara teşekkür etmeyen, ALLAH'a da şükretmez.!"
'Bırak bîçare feryâdı, Bîçare S.V.

2

19.12.2010, 12:55

Hainler akılları sıra Yumurtacı PİYONLARINA destek vererek çoluk çocuk üniversiteli Lümpenleri proveke etmeye çalışıyorlar..
A.Doğan Medyası bu işin başıdır...

Bu konuyu değerlendir