Bilişim nereye?
Son yıllarda bilişim alanındaki gelişmeler, gerek ekonomiyi, gerekse sosyal hayatları etkilediği gibi, insanların ruhsal dünyasında da çeşitli etkiler meydana getiriyor. ınsanlar arasındaki iletişim güçlenirken, araya yeni duvarlar örülüyor. Bilgisayarların her türlü nimetinden yararlanırken, kendimizi tamamen dijital bir dünyada buluyoruz.
Genç Yaklaşım olarak, Ocak sayımızı "bilişim"e ayırırken şu sorulara cevap aradık:
Bilişim teknolojisindeki son gelişmeler nelerdir?
Bütün bunlar gençleri nasıl etkiliyor?
Bir "bilişim ahlâkı"ndan söz edebilir miyiz?
Mevcut hukukî alt yapı, sürekli değişen ve gelişen bilişim alanında ihtiyaca cevap veriyor mu? Bu konuda neler yapılabilir?
Bilişim, yaşam tarzlarını nasıl etkiliyor?
Bilişimin, müzik tercihlerinde etkisi nedir?
Bilişim teknolojilerinin bir sonucu olan mekanikleşmenin boyutları nelerdir? Dijitalleşmeden nasıl kurtulabiliriz?
Haber7.com Genel Yayın Yönetmeni Ünal Tanık, Çinlilere mal edilen bir sözü hatırlatarak söze başlıyor: “Rüzgâra karşı kimileri duvar örermiş. Akıllılar ise yel değirmeni inşa edermiş.” Tanık bundan yola çıkarak şu noktalara dikkat çekiyor: “Biz görmezden gelsek de bilişim alanında gelişmeler yaşanacak. Duvar örüp dış dünyadaki gelişmelere kendimizi kapatmaya çalışmak yerine, yel değirmeni inşa eden akıllılar sınıfında yer almak gerekiyor.”
Melih Bayram Dede, teknolojinin, insanlar için hayatı kolaylaştıran büyük bir nimet olduğunun altını çiziyor ve şu noktaya vurgu yapıyor: “Bunu dozajını kaçırmadan ve doğru amaçlar için kullanmak insanların elinde. Benzer konular gündeme gelince hep verdiğim bir örnek var. Diyorum ki, teknoloji bizi kullanmasın, biz teknolojiyi kullanalım!”
Koç Holding Bilgi Grubu Danışmanı Dr. şeref Oğuz, Genç Yaklaşım’ın sorularını cevaplandırırken, bilişim teknolojilerinin geldiği noktayı gözlerimize seriyor: “Son gelişmeler, tüketici elektroniği ile bilgi-iletişim cihazlarının birleşmesinde yaşanıyor. Buna bir de nonateknoloji dediğimiz olgu eklenince, ‘hayal et, olsun!’ haline geldik.”
www.internethaber.com haber portalının editörü Hadi Özışık ile de internet gazeteciliğini konuştuk. Özışık, geleneksel medya ile iç içe olduklarını belirterek, “Biz onlar için bir ombudsman ya da ‘doğrucu Davut’uz. Bu yüzden adımlarını ona göre atıyorlar. Yalan haber veya reklam kokan yayınlar yapmamaya dikkat ediyorlar” diyor.
Klinik psikolog şeniz Pamuk ise konuya kendi uzmanlık alanından yaklaşıyor. Pamuk, “ınternet ortamında iletişim karşılıklı gibi görünse de aslında gerçek anlamda iletişimden birçok boyutta uzaktır” tespitinde bulunuyor.
Umut Yavuz, “Bilişim çağında bilgi problemi”ne dikkat çekiyor.
Dergimizde kapak dosyası dışında, Muhammed Örtlek’in “Kayıtdışı ekonomi/istihdam”, Hatip Fidan’ın “Nasıl bir edebiyat anlayışı?”, Levent Bilgi’nin “Değişim ve yetkinlik veya dönekliğe övgü”, Yusuf Sönmez’in “Dost istersen...” başlıklı yazıları var.
“Meslek” konusunu irdeleyeceğimiz şubat sayısında görüşmek üzere...
