Giriş yapmadınız.

1

24.06.2007, 22:25

Ahirzamani anlatan Hadisi Şerifler..

Peygamberimiz bazı hadislerinde ümmetinin ömrünün binbeşyüz seneyi geçmeyeceğini söylüyor.Ve ahirzaman olarak belirtilen son safhada da yaşanacak kıyamet alametlerrini sıralıyor.Aşağıdaki yazıda,Peygamber Efendimiz(s.a.v.)'in 14 asır önce haber verdiği bu alametleri okuyacaksınız........

*ınsanların başına bir zaman gelecek ki ,onlardan faiz yemiyen kalmayacak yemese bile tozu mutlaka bulaşacaktır.

*Bir çok kişi az bi dünyalık zarfında dinini feda edecektir.

*Kazanç,belirli kişiler arsında dolaşacak,dar gelirliler açlık ve sıkıntıya düşecekler.

*Fitne her veve girecek ve tecrübesiz gençler başa geçecekler.

*Kur'an'dan bir resim,islam'dan bir isim,Müslümandan bir cisim kalacak.

*Üç şey çok kıymetlenecek;Helâl para,kendisiyle amel edinen sünnet ve candan bir dost.

*Ecnebiler çokğalacak ve müslümanlara galebe edecekler.

*Sonradan gelen nesiller ,önceden gelenlere sövüp sayacaklar.

*Mihnet,bela,musibet artacak,rahat ve huzur kalmayacak,kimse eliyle bunları önleyemeyecek.

*Köylüler şehirlere akın edecekler ve ne idüğü belirsiz deve çobanları,bina yaptırmakta birbirleriyle yarışacaklar.

*Bir Müslüman koyundan daha âciz olacak,hor ve hakir görülecek.

*ılim azalacak,cehalet,anarşi ve cinayetler artacak,adam öldürmek hafif bir suç sayılacak.

*Hilesiz iş yapılamayacak,tacirler ve yazrlar artacak kalem bollaşacak.

*Kişi elbisesini sakındığı kadar dinini sakınmayacak ve fakirler de namaz kılmayacak.

*Akrabalık bağları kopacak ve selam,sadece tanıdık olanlara verilercek.

*Zenginler ticaret için,hafızlar riya ve gösteriş için hacccca gidecekler.

*Büyükleri merhametsiz küçükleri hürmetsiz olacak;çocukları terbiye,köpekleri terbiyeden daha zor olacak.

*ınsanlar kötülüklerden birbirlerini sakındırmayacak ve iyiliği emretmeyecekler.

*Minareler çoğalacak,camiler süslenip ziynetlenecek(kkilise ve havralar gibi) ve içlerinden yüksek sesler gelecek.

*Hainlere emin,emin olanlara hain denilecek ve ''şurada emin bir insan vardır''denilecek kadar emin insan sayısı azlacak.

*Kişiye ,şerrinden korkulduğu için ikramda bulunulacak.Görünüşte dost fakar esasında düşman sayısı artacak,sözler hep yalan ve birbirine muhalif olacak,amir ve memur çok ,doğru iş yapan az olacak.

*Yıldızlar(fal)doğrulanacak ve kader yalanlanacak.

*Allah ü Teâlâ apaçık inkar edilecek.

*Âlicenaplık,izzet-i ikram ve cömertlik duyguları kaybolacak ve haklar para karşılığı satılır hale gelecek.

*Cemaatin inanacı zayıf,ibadeti taklit olacak,hafızlar çok ama âlim bulunmayacak.

*Zenginlere itibar edilecek,cimrilik artacak,zekat ağır bir borç olarak kabul edilecek.

*Âlimler para ve dünyalık karşılığında ilim öğretecek,ahiret ameli ile dünyalık talep edecekler.

*Dinden garı hususlar için öğrenim yapılacak.

*Erkekler kendilerini kadınlara,kadınlar da erkeklere benzeyecekler.

*Erkekler erkeklerle ,kadınlar kadınlarla münasebetsiz alakalar kuracak.

*Her tarafta şarkıcı ve çalgıcı kadınlar zuhur edcek.

*Söz kadınlarda olacak ve zina yaygınlaşacak.

*Kadınlar,saçları deve hörgücü gibi ,sokaklarda dolaşacaklar.

*Haram işlemeyi kolaylaştıran imkanlar artacak,gençler günah işlemeye ve kötülük yapmaya çok meyledecekler.

*ımanı kalpte tutmak,kor ateşi elde tutmaktan daha zor olacak,kişi gece mü'min yatacak sabah kafir olarak kalkacak veya bunu tersi olcak.

*ıçkiyi devletler teşkil edecekler ve muhteliif isimler altında içilecekler.

*Dünya işlerine dalıp ahiret işleri unutulacak,Allah'ın kitabıyla hükmetmek ayıp sayılacak.

*Büyük ve gösterişli binalar yapılacak ve bunlardan dolayı sokaklar daralacak.

*Yırtıcı hayvanların derileri tabaklanarak çeşitli giyim eşyası yapılacak.

*SAbah giyinen elbise başka akşam giyinen elbise başkaolacak.Önünüze yemeklerden biri gelip diğeri gidecek ve Kabe'nin örtüldüğü gibi evlerimizin duvarları da halılarla süslenecek.

*Ümmetimin erkekleri şişmanlayacak ve semizleşecekler.

*Dedikodu yaygın bir hal alacak.

*Herkes ''kazanamadığından ve geçinemediğinden ''şikayetçi olacak.

*Yalancı şahitlik ve boşanmalar artacak,ani ölümler sık görülecek.

*Mal çoğalıp sel gibi akacak,mal sahibi malına tapacak ve tüccarların çoğu hilekar olacak.

*Kişi karısına itaat edip anasına asi olacak ve arkadaşına yaklaşıp babasından uzaklaşacak.

*Gönüller birbirini sevmez olacak,dince ve dünyalık işlerde muhtelif görüşler belirlenecek,kardeşler bile dinde ve mezheplerde ihtilaf edecekler.

*ımar edilen şeyler harap edilecek,harap olanlar ise imar edilecek.

*Fazıklar başa geçecek ve konuşmasını bilmeyenler halka hitap edecekler.

*Arap arazisinin çölleri ,nehirlere ve çöllere kavuşacak.

*Faize alış-veriş;rüşvete hediye denecek,tefecilik artacak,helal-haram unutulacak,para gelsin de nerden gelirse gelsin dencek.

*Zaman kısalacak.Bir sene bir ay gibi,bir ay bir hafta gibi,bir hafta bir gün gibi geçecek,bir günün geçmesi ise bir yuaprağın yanması kadar çabuklaşacak,hiçbir şeyde bereket kalmayacak.


KAYNAKLAR:
1.Riyâzüs-Salihîn.ımam Nebevi Terc:Mehmed Emre
2.Tezkiret-ül-Kurtubî.ımam şaranî
3.Kıyamet almametleri Ramuz el-Ehadis'ten Dersler
4.Kitab ül-Keşf,Celaleddin-i Suyuti,El yazma eser Süleymaniye Kütüphanesi
5.Kıyamet alametleri,Muhammet el-Hüseyni. Terc:Naim erdoğan.
Ben beni biraktigim zaman, sen beni birakma Yarab! Yunus Emre

2

24.06.2007, 22:35

Allah razı olsun...

ben bunları daha önce çok okumuştum..açıklamalı bir şekilde... Hafızam tazelendi...

ne kadar açık gerçekleşiyor kıyamet alametleri değil mi???
Kâinatın Efendisi;

-SEN YARDIMSIN-

3

24.06.2007, 22:51

*Üç şey çok kıymetlenecek;Helâl para,kendisiyle amel edinen sünnet ve candan bir dost.

cok kiymetlendi gercekten, hele de bu zamanda candan bir dosta hasret kalindi.. :cry:

*Büyükleri merhametsiz küçükleri hürmetsiz olacak;çocukları terbiye,köpekleri terbiyeden daha zor olacak.

Rabbim hakkimizda hayirlisini versin, bunu okuyunca kendi cocuklarimi simdiden düsünmeye basladim.. :cry:

*Her tarafta şarkıcı ve çalgıcı kadınlar zuhur edecek.

günümüzde fazlasiyla görülen bir gercek.. :cry:

*Haram işlemeyi kolaylaştıran imkanlar artacak,gençler günah işlemeye ve kötülük yapmaya çok meyledecekler.

Rabbim sen nefsimize uydurma.. Yardim eyle bizlere.. biz bizi biraktigimiz zaman sen bizi birakma Yarab.. :cry:
Ben beni biraktigim zaman, sen beni birakma Yarab! Yunus Emre

4

24.06.2007, 23:37

Yalancı şahitlik ve boşanmalar artacak, ani ölümler sık görülecek

Sabah giyilen elbise başka, akşam giyilen başka olacak.Önümüze gelen yemeklerden biri gelip diğeri gidecek ve Kâbe'nin örtüldüğü gibi evlerimizin duvarları halılarla süslenecek

Kabirler süslenecek ve Kur'an kazanç getiren bir meta haline gelecek

Mal çoğalıp sel gibi akacak, mal sahibi malına tapacak ve tüccarların çoğu hilekar olacak
Kâinatın Efendisi;

-SEN YARDIMSIN-

5

18.05.2008, 23:54

Hadisler, Ahirzaman ve Kıyamet Alametlerini Neden Örtülü Haber Veriyor?

Peygamberimiz (a.s.m.), yüzlerce hadisinde ahirzaman ve kıyamet alametlerini, bilhassa Hz ısa, Mehdi ve Deccal'i haber vermektedir. Bu hadisler, bazı sebeplere binaen ve ekseriyetle asıl manaları temsil ve teşbihler içine gizlendiğinden müteşabih hükmüne geçmiştir. "ılimde rasih olmayanlar"1 müteşabih hadislerdeki gizli manaları anlamakta aciz kalınca, kendi akıl ve nefislerindeki zaafı/sakameti unutup doğrudan hadislere itiraz etmekte, böylece kendilerini ve dinleyenlerini manevî zarara uğratmaktadır.

Mü'minlerin akidelerini bozmak kastıyla bir kısım "mülhidlerin" de ısrarla gündeme getirdikleri bu itirazların çürütülmesi ve ahirzamanla ilgili hadislerin doğru yorumlanması, günümüzün en önemli ilmî ve imanî meselelerinden biridir. Bu sayede; hem hadislere yapılan itirazlar ortadan kaldırılarak "akidenin" bozulması önlenecek, hem itiraz edenler intibaha davet edilecek, hem de ahirzamanın "biçare" insanları bu kudsî ikaz, irşad ve teselliden mahrum kalmamış olacaktır. Ahirzamanın "en hakiki mürşidi" olan Risale-i Nur bu konuda herkesin anlayabileceği kolaylıkta izahlar taşımaktadır. Bu bağlamda; mesela Yirmi Dördüncü Söz'ün Üçüncü Dal'ı, Beşinci şua'nın Mukaddimesi, On Dokuzuncu Mektub'un Dördüncü Nükteli ışaret'i okunduğunda bütün itirazlar anlamını yitirmekte ve meselenin esası aydınlanmaktadır. Biz bu yazıda, anılan bahislerdeki izahlardan hareketle ve kısaca konunun birkaç noktasına temas etmeye çalışacağız.

Ahirzamanda meydana gelecek olaylar ve kıyamet alametleri hadislerde ilk bakışta anlaşılması zor ifadelerle anlatılır. Sözdeki gerçek anlamların temsil, teşbih, kinaye, telmih vs. altında gizlenmiş olması, Hz. Peygamberin hikmetli bir tercihidir. Bu tercihteki hikmeti tahkik etmeye çalışalım.

ıman ve teklif, ihtiyar dairesinde bir imtihan, tecrübe ve müsabaka olduğundan, bununla ilgili nazarî meselelerin, ihtiyarı ortadan kaldıracak şekilde açık olmaması gerekir.2 ıstikbale ait haberler herkesi kabule mecbur bırakacak şekilde verilirse, ervah-ı tayyibe ile ervah-ı safileyi birbirinden ayıracak "ölçü" ortadan kalkmış olur ki, bu da dinin hikmetine aykırıdır. Bu sebeple Peygamberimiz (a.s.m.), istikbalden perdeli olarak haber vermektedir. Perdeli oluş o derecededir ki, ahirzamanın Deccal ve Süfyan gibi dehşetli şahısları bile kendilerinin hakiki mahiyetlerini bilmeyecektir.3

"Lâ ya'lemu'l-gaybe illallah" hakikati gereği biliyoruz ki, Resul-i Ekrem (a.s.m.), kendi kendine gaybı bilemez, yalnız Cenâb-ı Hakk'ın ona bildirdiklerini insanlara haber verirdi. Hem Hakîm, hem Rahîm olan Cenâb-ı Hakk'ın hikmet ve rahmeti ise, gaybî olan şeylerin çoğunun örtülmesini ve müphem kalmasını gerektirmektedir. "Çünkü şu dünyada insanın hoşuna gitmeyen şeyler daha çoktur; vukuundan evvel onları bilmek elîmdir. ışte bu sır içindir ki, ölüm ve ecel müphem bırakılmış ve insanın başına gelecek musibetler dahi perde-i gaybda kalmış(tır)."4 Ahirzamanda vukua gelecek acıklı ve dehşetli olayların örtülü bir üslupla haber verilmesinin ikinci hikmeti mü'minleri incitmemektir.

Cenâb-ı Hak, bu dünyadaki imtihan sırrına uygun olarak çok mühim bazı şeyleri diğerlerinin kıymeti azalmasın ve insanlar gaflete düşmesin diye kesretli eşya içinde saklamaktadır. Meselâ, Kadir gecesi Ramazan'da, duaların kabul edileceği vaad edilen vakti (saat-i icâbe-i duâyı) Cuma gününde, makbul velîsini insanlar içinde, eceli ömür içinde ve Kıyâmetin vaktini ömr-ü dünya içinde saklamış(tır).5 Çünkü eğer ecelini bildirseydi, insanlar ömrünün ilk yarısını gafletle ikinci yarısını dehşetle geçirecek, her iki hal de Rahmet ve Hikmete aykırı olacaktı. Mü'minin ahiret-dünya dengesini koruması, daima havf ve reca (korku ve ümit) arasında bulunması, yani her dakika hem hayata hem ölüme mazhar olması ecelin gizlenmesini iktiza etmektedir. Kıyamet de insan-ı ekber olan dünyanın ecelidir. Eğer onun da vakti tam olarak bildirilseydi, o tarihten evvelki bütün asırlardaki insanlar gaflete dalacak, yalnız kıyamet asrındakiler dehşette kalacaktı. Bu da hikmete aykırı olacağı içindir ki, "Hakîm-i Mutlak, kıyâmeti mugayyebât-ı hamseden olarak, ilminde saklıyor. ışte bu ibhâm sırrındandır ki, her asır, hattâ asr-ı hakikatbîn olan Asr-ı Saadet dahi dâimâ Kıyâmetten korkmuşlar. Hattâ bâzıları, 'şerâiti hemen hemen çıkmış' demişler(dir)."6

Kıyamet vaktinin ve ecelin gizlenmesi örneği bize, ahirzamanla ilgili haberlerin neden örtülü bildirildiğinin çok önemli bir hikmetini göstermektedir. Bu "ipham" (örtülülük) ile her asırdaki insanların bu manalara ihtiyacı olduğu anlatılmakta ve böylece mü'minlerin havf ve reca ortasında bulunup ahirete ciddî çalışması maslahatı tahakkuk etmektedir. Her asırda Deccal ve Süfyan manası yaşamalıdır ki müslümanlar gaflete düşüp kendi asrının Deccal ve Süfyanına uymasın ve teyakkuzda bulunsun; Mehdi ve Hz. ısa'nın gönderilmesi hakikati her asırda yaşamalıdır ki mü'minler dalalet karşısında yeise düşüp perişan olmasın ve iman ve Kur'an'a hizmet için vazife başına koşsun.. Aksi olsa, yani ahirzaman ve kıyametle ilgili ya hiç haber verilmeyip bütünüyle gizlense ya da her şey açıkça bildirilseydi "maslahat-ı irşâd-ı umumi zâyi olurdu."7

Yirmi Dördüncü Söz'ün Üçüncü Dal'ının Sekizinci Asıl'ında yer alan şu veciz ifade bize meselenin aslını öğretmektedir: "Her zaman, her asır, kuvve-i mâneviyenin takviyesine medâr olacak ve yeisten kurtaracak Mehdî mânâsına muhtaçtır. Bu mânâda her asrın bir hissesi bulunmak lâzımdır. Hem gaflet içinde fenalara uymamak ve lâkaydlıkta nefsin dizginini bırakmamak için, nifâkın başına geçecek müthiş şahıslardan her asır çekinmeli ve korkmalı."

Buraya kadar örnek olarak zikrettiğimiz hikmetleri düşünce, ahirzaman hadiselerini ve önemli şahıslarını haber veren hadislerin neden "örtülü" anlamlar taşıdığını kolaylıkla anlayabiliyoruz. Unutmayalım; Hakîm ve Rahîm olan Rabbimiz "ilimde rüsuh" verir ve biz de imanımızı inkişaf ettirirsek, akl-ı selimimizin önündeki perdeler açılacaktır.


Dipnotlar:

1. "Halbuki o âyetlerin tefsirini Allah'tan ve ilimde râsih (derinlik ve istikamet sahibi) olanlardan başkası bilemez." (Âl-i ımrân Sûresi, 3:7).

2. şualar, s. 498

3. Aynı yer.

4. Mektubat, s. 96.

5. Sözler, s. 309.

6. Sözler, s. 310.

7. Aynı yer.


risaleinurenstitüsü
Kâinatın Efendisi;

-SEN YARDIMSIN-

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir