Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

Sultan

Stajyer

  • Konuyu başlatan "Sultan"

Mesajlar: 99

Konum: Kütahya

Meslek: Dağcı

Hobiler: Kızak, yüzme, orman gezileri

  • Özel mesaj gönder

1

12.03.2004, 20:00

Hıristiyanı Müslümanlaştırmak dinsizlikmiş

[SIZE=5]Hıristiyanı Müslümanlaştırmak dinsizlikmiş[/FONT]

Yıl 2000... 3-7 Mayıs tarihleri arasında The Marmara Oteli’nde, DıB’nın Uluslararası Avrupa Birliği şûrası yapılıyor. Konuşmalar hep alışık olduğumuz cinsten. ılahiyatçılardan kimisi eskiden beri bilinen ıslâm dininden yakınarak, “Bu gelenek dini başımızın belâsı; bunun bir şekilde üstesinden geleceğiz” dedi; kimisi en kuvvetli hadis kitabı Sahih-i Buhâri’ye bile dil uzatarak, “Hadisler kafa karıştırıyor” dedi.

Böyle ilahiyatçıların tavrı zaten bu. Aksine, ehl-i sünnete uygun konuşsalardı hayret ederdik.


Gazetemizden ıbrahim Acar da haber yapmak üzere orada. Yemek vakti otelin üst katındayız. Karşımızda iki kişi oturuyor. ızmir ılahiyat’tan iki doçentmiş. şimdi Diyanet’in bağlı olduğu Devlet Bakanı Mehmet Aydın da o zaman ızmir ılahiyat’ta idi.


Ben, doçent arkadaşlara, Sayın Aydın’ın Hıristiyan ve Yahudiler hakkındaki tavrından duyduğum rahatsızlığı dile getirdim. ıkisi de itiraz etti ve “Yanılıyorsunuz; Mehmet Bey Hıristiyanlık hakkında doğru kanaat taşıyor” dediler. Halbuki, biri Konya, diğeri ızmir ılahiyat’taki iki Mehmet Aydın’ın da diğer dinler hakkındaki düşünceleri aynı idi ve müsbet değildi.


Bakın ne oldu? Yemek yendi, konuşmalar başladı. Kürsüde S.Ü.ı.F.D. Prof. Mehmet Aydın var. Aaaa! Çok güzel şeyler söylüyor. Biraz önce konuştuğumuz doçentlerden birisi, “Bak görüyor musun? Demin söylediklerin yanlış değil miymiş!” dercesine mânâlı mânâlı yüzüme bakıyordu. Sustum, cevap vermedim. Az sonra Mehmet Bey konuşmanın şeklini değiştirdi. Hıristiyanlık hakkında öyle şeyler söylemeye başladı ki, neredeyse insanın Hıristiyan olası geliyordu. Bu sefer ben o doçent arkadaşa döndüm ve “şimdi anladın mı profesörümüzün vaziyetini?” demek istedim. Bu sefer de o “evet” dercesine sustu.

Ama iyi niyetli ve samimi bir arkadaşımızmış. Konuşma bittikten sonra Mehmet Aydın’a şunu sordu: “Sayın Hocam! Siz Hıristiyanlığı böyle anlatıyorsunuz. Peki bizim çocuklarımız bu konuşmaları duyup, ‘Madem Hıristiyanlık böyleymiş, biz de Hıristiyan olalım’ derlerse ne olacak?”
Bu çok haklı soruya Sayın Aydın’ın cevabı sadece şu oldu:

-Konumuz o değil.

Ne kadar samimi bir cevap değil mi?

O günden beri, bu ibretlik manzarayı bir yazıda dile getirmek istememe rağmen, o doçentin ismini not edemediğim için yazamıyordum. 7 Mart tarihli Vakit’teki bir haber imdadıma yetişti. Haber, 9 Eylül Üniversitesi’nden Doçent Ali ıhsan Yitik’in, Antalya Serik’te yaptığı misyonerlikle ilgili konuşmadan bahsediyordu. Fotoğrafını görünce tanıdım. Yukardaki soruyu soran işte bu samimi doçentimizdi. Kendisi de hatırlayacaktır, sohbetimizde, evli ve bir kızı olduğunu da söylemişti.

Devlet Bakanımız Sayın Mehmet Aydın’a dönelim...

Sayın Bakanım! Diyanet’in tertip ettiği II. Din şûrası’nda, bir söz sarf etmiştiniz. Daha sonra Marmara ılahiyat’ta yaptığınız bir konuşmada, o sözünüz hatırlatılınca, “Ben öyle bir şey söylemedim” diye reddetmiş, bunun üzerine, “Bu sözü söylediğinize dair şahit var; hatta o şahit bir gazetecidir” denilince de, “Gazetecilerin şahitliği kabul edilmez” demiştiniz.

Diyanet, o şûra’da yapılan konuşmaları kitaplaştırdı. Haliyle sizin konuşmalarınız da bu kitapta. “Ben öyle bir şey söylemedim” dediğiniz sözleriniz orada var. Bunu yazıya dökenler üstelik gazeteci de değil, emriniz altındaki Diyanet. Artık reddedemezsiniz, çünkü belgelenmiş oldu.

Gelelim ne dediğinize: Bazı Müslümanlar, Hıristiyanlarla diyalog yaparken, “Yahu bir fırsat doğdu. Müslümanlığı anlatalım Hıristiyanlara” diyorlarmış. Siz, Müslümanların bu tavrını şiddetle tenkit ederek diyorsunuz ki, “Bu, bir din mensubuna yapılacak en dinsizce bir hakarettir.” Hızınızı alamıyor, “Dinsizce diyorum” diyerek ikinci bir vurgu yapıyorsunuz.

Kaynak: (II. Din şûrası Tebliğ ve Müzakereleri c. 2, s.322)

Müslümanların, Hıristiyanların Müslüman olmalarına yönelik söz-hareketlerini en dinsizce bir hareket olarak gördüğünüz artık belgelendi. Bir de Hıristiyanların Müslümanları Hıristiyan yapmalarına yönelik misyonerlik faaliyetlerini değerlendirseniz de onu da öğrensek. Bekliyoruz...

__________
Ali Eren - Vakit
12.03.2004 Cuma
Sevgi Çiçekleri

2

13.03.2004, 10:51

teşekkürler kardeşim...
Ali Eren Bey hükümetin ilginç bir yönünü nazara vermiş..

saygılar...

yesghost

Stajyer

Mesajlar: 154

Konum: istanbul zeytinburnu

Meslek: derici

Hobiler: risale-i nur

  • Özel mesaj gönder

3

13.03.2004, 14:42

bizler kendi dinimize ilk önce bireysel sonra aile ve toplum olarak 1. vazife yapmaksak böyle bakanlarıda başımızda tutarız ve manen istemişiz kimden Allah tan neyi bu şekilde yönetilmeyi neden 1. vazifeyi terk etiğimizden.. herkez sorumludur az yada çok umumi durumlarda

4

09.06.2004, 02:44

Ali Eren bey bu kez Diyalog cabalarina laf atmamis hayret

Sultan

Stajyer

  • Konuyu başlatan "Sultan"

Mesajlar: 99

Konum: Kütahya

Meslek: Dağcı

Hobiler: Kızak, yüzme, orman gezileri

  • Özel mesaj gönder

5

18.07.2004, 04:59

Alıntı sahibi ""yesghost""



bizler kendi dinimize ilk önce bireysel sonra aile ve toplum olarak 1. vazife yapmaksak böyle bakanlarıda başımızda tutarız

ve

manen istemişiz kimden
Allah tan neyi
bu şekilde yönetilmeyi neden
1. vazifeyi terk etiğimizden..

herkez sorumludur az yada çok umumi durumlarda



buradaki ince noktayi kacirmisim. Tesekkür ederiz sevgili kardesim.

Allah sizden razi olsun
Sevgi Çiçekleri

6

22.07.2004, 17:32

esselamu aleyküm verahmetullah vebnerekatuhu sevgili kardeslerim
sizleri Allah ın huzurunda tebrik ediyorum
ben de acizane bidiklerimle bu sölesiye katılmak istedim insallah bi ayetle baslamak istiyorum insallah


şerea lekum mined dîni mâ vassâ bihî nûhan vellezî evhaynâ ileyke ve mâ vassaynâ bihî ibrâhîme ve mûsâ ve îsâ, en ekîmûd dîne ve lâ teteferrekû fîh(fîhi), kebure alel muşrikîne mâ ted’ûhum ileyh(ileyhi), allâhu yectebî ileyhi men yeşâu ve yehdî ileyhi men yunîb(yunîbu).



“Dîni ikame edin ve fırkalara ayrılmayın.” diye dîn olarak Nuh’a vasiyet ettiğimizi, sana vahyettiğimizi, ıbrâhîm’e, Musa’ya ve ısa’ya vasiyet ettiğimizi, sizin için de (Allah) şeriat kıldı. Müşriklere, kendilerini davet ettiğin şey (Allah’a ulaşmayı dilemek) ağır geldi. Allah, kimi dilerse onu Kendisine seçer ve Kendisine yöneleni, O’na (Kendisine) ulaştırır.

bu ayettende anlasıldığı gibi dinler hiç bizaman olmadı hep bi tane din vardı ve var oda arapca adı islam olan hanif dinidir.yani hiristiyanlık tan islama geçiş diye bisey yok yanı ikiside aynı din.Hiristiyanlık adındakiozaman Hz isa ya inmiş hanif dini Musa ya inen hanif dini ve en son Kaninatın sultanı Peygamberimize(S.A.V.) ine hanif dini hep aynı yani teslim dini hanif dinidir.hiristiyanlar yahudiler ve onlardan öncekiler hep değistirmeyi basardılar indirilenleri ancak Allah Kuran -ı kerim in değistirilemeyeceğini söyliyor

ınnâ nahnu nezzelnez zikre ve innâ lehu le hâfizûn(hâfizûne).



Muhakkak ki; zikri (Kur'ân-ı Kerim’i) Biz indirdik. O'nun koruyucuları (da) mutlaka Biziz

Yani Allah hep aynı dini hanif dinini vahyetmiştir
gerçi bu gün kitabı değiştiremeyeceğini anlayan iblis baska bi tuzakla karsımızda oda Kuran-ı Kerim rafa kaldırmak
en büyük vesveseside su
Aman ha siz kuran-ı Allah ın nedediğini anlamaya calışmayın carpılırsınız bak senden önce yazmışlar sen onları oku kuranıda mezarlıklarda ve cuma aksamlarında kandillerde öyle arapcasından oku
ne yazıkki çoğumuzun düstüğü tuzak bu
sevgili kardeslerim Allah verdiği sözü tutar Ama Allah Bu yazılanları koruyacağına dair söz vermemiştir onün sözü Kuranı-ı kerimi olduğu gibi korumaktır bunu cok iyibilen iblis bu gün aglarını örmüs ve insanları kuran kerim den uzklastımayı basarmıştır insanları kurtulusa erdirecek kanunlar örtülmüstür cok acı bi durum ama neyazıkki böyle
zaten biraz akleden biri anlarki islam gercek anlamda günümüzde yasansaydı bu gün islam olduğunu söyleyen bu milletler en geri milletler olmazdı ıslamda bi bozukluk olmayacağına göre bozukluk yasatadır
Bi gün bu millet bunu farkedib önceki yazılanları bikenara bırakıp kuran-ı kerimi inceleyecektir insallah ozaman gercek islamın osmanlı zamanında yasanan sahabe zamanında yasanan islam olduğu anlasılacak ve asrı saadet yasanacaktır
günes doğmaya baslamıstır Allah hepinizden razı olsun

7

25.09.2004, 10:22

esselamualeykümverahmetullahveberkatuhu
cag hidayet cagıdır
cag islamın cagıdır
müjdeler olsun günes domustur
esselamualeykümverahmetullahvberekatuhu

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir