Giriş yapmadınız.

1

16.11.2006, 21:13

Emr-i Bi'l- Maruf ve Nehy-i An'il Münker

Dinimiz bize iyiliği emretmeyi,kötülükten sakındırmayı farz kılmış.
Her ibadette olduğu gibi bu farz ibadette dahi bazı kaideler olsa gerek. Ölçü nedir? Bilen var ,bilmiyen var. Bilmeyenin görevi nedir? Bilenin görevi nedir?
Bilmeyenlerin bazen zarar verdiğine şahit oluyoruz.
Özetle bu farz ibadeti nasıl anlamalıyız?
Baki Selam
Sakın, sakın, sakın! Çabuk, bu şimdiye kadar demir gibi kuvvetli tesanüdünüzü tamir ediniz...

2

21.02.2007, 22:48

selam kardes ..

bu konuda fetva vermek hicbir sekilde hattim degil .. ama Fethullah Gülen Hocaefendinin bu konu ile ilgili cok güzel, muazzam bir kitabi var .. Ismi "Irsad Ekseni" .. Eger o kitabi okursaniz aklinizdaki sorulari giderecegine inaniyorum :) ..

selametle .. Allah bu milleti cennetine alsin ..

3

22.02.2007, 00:08

Çok mühim bir konu gerçekten.
Bir yandan biliyorsan anlatma sorumluluğun var, bir yandan kaş yaparken göz çıkarma ihtimali,ki şahsen çok göz çıkarmışlığım vardır :( O yüzden hal dilini tercih ediyorum genel olarak, ama her zaman bu yeterli olmuyor tabiki..
Tefekkürlerinizi bekliyorum..
ya rabbi!ya rabbi!ya rabbi! Beni bu yolda büyüt,bu yolda yürüt,bu yolda çürüt.Fakat asla ve asla döndürme..

pegasoszaza

Orta Düzey

Mesajlar: 206

Konum: ANTALYA

Meslek: TOPTAN

Hobiler: HıZMET

  • Özel mesaj gönder

4

22.02.2007, 09:02

bu konuda verilecek her fetva kişiye özeldir.....
umuma fetva verilmez....
misal bir camaatde şöyle bir soru geliyor:

beni bazen işyerindeki arkadaşlarım yemeğe davet ediyor..fakat ben orada içki tüketildiği için gitmiyorum...sonra hemen şöyle bir atmosfer oluyor gıyabımda,zaten zaman gazeteside okuyor.bunlar böyle,bunlar şöyle diye...ne yapmalıyım ?

cevap şöyle olubilir; oralara zaten gitmemen gerekir,sen doğrusunu yapmışsın,onlar gıybetlerinin cezasını çeker sen işine bak...

bide şöyle olsa;sen bulunduğun yerde lisanı halinle irşad ve tebliğ yapmalısın,örnek davranışlar sergilemelisin....senin imanın tahkiki,bildiklerini yaşıyarak onlara güzel bir duruş sergilemelisin dese...
o yüzden bundan sonra davetlere icabet et fakat sen meyve suyu iç derse bu şahsın kendine yönelik bir fetvadır...

amma o ortamda başka müminlerde var ve bunlardan genç ve tecrübesi az olan bu fetvayı kendine uydurup davet edildiği tüm içkili yemeklere gidip bu ortamlarda bulunsa ve oradakalilerin çemberine taşıp gaflate düşse....

demek ki bu konuda fetva kişiye göredir..umuma yapılmamalı ve yapan yaptığı ortama dikkat etmelidir...
Sözlerin kalbinin sesi ve yansıması değil ise, gevezeliğin manası ne...?...

pegasoszaza

Orta Düzey

Mesajlar: 206

Konum: ANTALYA

Meslek: TOPTAN

Hobiler: HıZMET

  • Özel mesaj gönder

5

22.02.2007, 09:11

bir misafirliktesin....fakat ev sahibi televizyonu da açmış bir taraftan seyretmek zorunda kalmışsın...
fakat ekranda seyredilenlerden Allah ın rızası istikametinden fayda alınacak bir şey yok.malayani...
1-nehyi anil münker - kumandayı eline alıp değiştirirsin.
- değiştirmeleri gerektiğini söyler uyarırsın..
- değiştirmezlerse o ortamdan buğz edip ayrılırsın....

2-bir şey demez sende pasif kalırsın ve o eylemin pasif ortağı olursun.

3-bu da ekstra;1, nin 3 ündeki eylem o ortamda küfrü artırıcı bir sebep doğuracak(bu da yobaz )ise kalbinden buğz edersin...
Sözlerin kalbinin sesi ve yansıması değil ise, gevezeliğin manası ne...?...

hy120

Profesyonel

  • "hy120" bir erkek

Mesajlar: 654

Konum: usak

Meslek: esnaf

  • Özel mesaj gönder

6

22.02.2007, 22:24

Re: Emr-i Bi'l- Maruf ve Nehy-i An'il Münker

Alıntı sahibi ""Ceka""

Dinimiz bize iyiliği emretmeyi,kötülükten sakındırmayı farz kılmış.
. Bilmeyenin görevi nedir? Bilenin görevi nedir?


malum zulme rıza zulümdür. buda üç sekilde olur;

1) direk müdahale ki, bu imanın en iyi noktasıdır.
2) uyarmaktır ki, buda diğerine göre sönüktür.
3)kalben taraftar olmayıp kınamaktır ki bu imanın en zayıf halidir..


bilenin bildiğini tebliğ etmesi gerekir değilse mesuliyeti var.

nediyor üstad zarar vermeyecekse tebliğ edin çünkü her doğru her yerde söylenmez. yani fayda değil zarar verecekse bilgi aktarılmaz

pegasoszaza

Orta Düzey

Mesajlar: 206

Konum: ANTALYA

Meslek: TOPTAN

Hobiler: HıZMET

  • Özel mesaj gönder

7

23.02.2007, 09:17

şu misal buraya çok uygun;

günümüz dünyasının küfür ehli bazı kelimeleri kirletmiştir.....

siz ben şeriat istiyorum derseniz çoğunuluk size muhalefet eder.....
siz ben ALLAH'ın rızasına uygun bir dünya düzeni derseniz muhalifleriniz bile taraftar olur.....

ikinci misal;

Kuran-ı Kerimde Hizbullah ve Hizbulşeytan geçer...
Allah'ın taraftarları ve şeytanın taraftarları manasında....

aslında hepimiz Hizbullahız.....
velakin bunu böyle söylersek varın siz hesap edin...
ya da ben ALLAH taraftarıyım dersenizi......
Sözlerin kalbinin sesi ve yansıması değil ise, gevezeliğin manası ne...?...

Alkan

Usta

Mesajlar: 1,694

Hobiler: Risale-i Nur, Kur'an dinlemek

  • Özel mesaj gönder

8

23.02.2007, 21:21

bu konuyla ilgili daha önceki bir başlıkta benzer bir soru sormuştum belki yararı olur..
http://www.muhabbetfedaileri.com/viewtop…i+anil+m%FCnker
muhabbetle...
"ey bedbaht nefsim! acaba ömrün ebedi midir? hiç kat'i senedin var mı ki, gelecek seneye, belki yarına kadar kalacaksın?

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir