Giriş yapmadınız.

  • Konuyu başlatan "insirah"

Mesajlar: 1,518

Konum: istanbul

Meslek: NURolog

  • Özel mesaj gönder

1

20.09.2006, 11:36

Zübeyir Gündüzalp:Kadınlara hürmet

Cenab-ı Hak kadınlara lütuf ve ihsan ve itidal­le muamele etmenizi emreder. Zira onlar anneleri­niz, kızlarınız ve halalarınızdır. Onlara ne kadar lütfetseniz layıktır. Kadın fakir olsa da, elinden bir iyi­lik gelmese bile, zevç ve zevce birbirinden yüz çe­virmezler ve ölünceye kadar bir ve beraber yaşarlar.

Peygamberimiz, "Ümmetimin en hayırlısı, ailesine en hayırlı olandır" buyurur.

• Kadına yardım ediniz.

• Kadın erkeğin esiri değil, fakat amiri ve emîri de değildir. Yalnız eşidir, refikasıdır.

• Bir millet erkekle terakki eder, kadınla tekamül eder. Yuvayı kadın kurar. Erkeği yuvaya bağlayan, kadındır.


• Resül-i Ekrem Efendimiz kadının din, namus, şeref ve hukukuna büyük ehemmiyet verirdi. Onlara rikkat ve şefkatle muamele buyururlardı. Kadınların hislerindeki inceliği, seriütteessür olduklarını, kalplerindeki hassasiyeti ve merhameti çok iyi bildiğinden, gönüllerini incitmemek için, dikkat gösterir ve hanımların haksız yere kalplerinin kırılmaması hususunda tavsiyelerde bulunurlardı.

• Peygamberimiz buyururdu ki: "Kadın, Allah’ın kullarına en büyük hediyesidir. Allah'tan korkun, onlara zulüm ve eziyet etmeyin, onları ihmal eyle­meyin."

• Anne-baba, kız çocukları hakkında daha ziyade re'fetperver, şefkatli olmalıdır. Zira onların fıtratları, yaratılışları zayıf, nahif ve hassâsedirler. Kız çocuk­ları daha ziyade merhamete, siyanet ve korunmaya muhtaçtır.

• Peygamber Efendimiz buyurur ki: "Üç kız çocuğuna nail olup da, onlara, kendilerine muhtaç ol­mayacakları zamana kadar infak ve ihsanda bulu­nan, nafakalarını temin eden kimseye Cenab-ı Hak, Cennetini vacip kılmıştır. Meğer ki, o kimse affedil­meyecek büyük bir günah işlememiş olsun veya böyle bir amelde bulunmasın."

• Anne ve babanın kız çocukları karşısındaki en büyük iyilik ve vazifeleri, en yüksek lütufları şudur ki: Onlara iman ve ıslamiyet ilmini öğretmektir, ıslamiyet’e layık bir edep, terbiye ve ahlakla büyüt­mektir. Kız yavrularını, insan ve cin şeytanların şer­lerinden kendilerini koruyacak bir ilimle, bilgiyle yetiştirmektir. Böylece manevî güzelliklerle ruhu parlayan birer ev kadını, birer hane hanımı olabile­cek bir halde dünya ve ahirete hazırlanacaklardır.

• Bir ıslam kadını için yemek pişirmek, elbise dikmek, evinin nezafetine ve temizliğine bakmak, çamaşır yıkamak, çocuğuna bakıp beslemek, erkeğinin hizmetini görmek, büyük bir şereftir; iffettir ve ismettir. Namazını geçirmeyen, farzlarını eda eden, Allah'ın emirlerini yerine getiren hanımların bütün dünyevî işlerini dahi bir nevi ibadet olarak, Allah-u Teala Hazretleri kabul buyurur. Bu suretle, geçici, fani ömürleri ahiret hesabına, baki, daimî bir hayata tebdil edilebilir. Ebedî, sonsuz bir ömre çevrilebilir
.

2

20.09.2006, 12:21

Kadın olmak zor vesselâm. Kadınlık, saklanması zor bir hazîne gibi, hem çocuklarının anası, hem kocasının eşi, ailesinin hizmetkârı, daha nice görevleri var... Cennet de annelerin ayakları altında.

Ben erkeğim, bilmiyorum, bazen bakıyorum kadınlara, ben mi duygusuzum, yoksa erkeğin doğası ve mizacı mı böyle sert. Boşanan, ortada kalan, kötü muamele gören birçok kadın.

Ne diyeyim, Allah mü'minelere hayırlı eşler ve yuvalar ihsan edip, mübarek ve hayırlı kılsın.

nuyo

Stajyer

Mesajlar: 91

Konum: Bursa-Mustafakemalpaşa

Meslek: mesleksiz(bi baltaya sap olamadı hala)

Hobiler: ilgisiz

  • Özel mesaj gönder

3

21.09.2006, 12:56

Allah Razı olsun...

“Kadınlar hakkında size hayrı vasiyet ediyorum.”
“Sizin hayırlı olanınız ailesine hayırlı olandır. Ben ailesine en hayırlı olanınızım.”
“Kamil ımana sahip Müslüman ahlâken güzel olandır. En hayırlı mü’min de eşine karşı ahlâkı en iyi olandır.”
Ne ilmim var ne âmalim,
Ne hayru taate kaldı mecalim
Garık-ı isyanım, çoktur vebalim
Acep rûzu cezada ne ola halim

nuyo

Stajyer

Mesajlar: 91

Konum: Bursa-Mustafakemalpaşa

Meslek: mesleksiz(bi baltaya sap olamadı hala)

Hobiler: ilgisiz

  • Özel mesaj gönder

4

21.09.2006, 13:37

ıslâm âlimlerinden, 'Hasan Fehmî Efendi',
Âile seâdeti bâbında şöyle derdi:

'Güzel huylu' olmalı bir erkek hanımına.
şefkat ve muhabbetle davranmalı hep ona.

Ev içinde, dâimâ 'Güler yüzlü' olmalı.

Ona karşı yumuşak ve nâzik davranmalı.

Önce selâm vermeli, girince eve erkek.
Hatırını sormalı, hem (Nasılsın?) diyerek.

Neş'esiz, üzüntülü görürse onu eğer,
Tesellî eylemeli söyleyip güzel şeyler.

Onu 'Çok sevdiğini' bildirmeli kendine.
ıştirak etmelidir sevincine, derdine.

Ağır ve zor işleri, meselâ çarşı pazar,
ışlerini, hanıma yaptırmamalı zinhâr.

Kolaylık göstermeli ona ev işlerinde.
Ve yardım etmelidir, çocuk terbiyesinde.

Yemede, giyinmede, imkânı varsa şâyet,
ıyisini almaya etmeli sa'y-ü gayret.

Onu, hiç bir sûrette aslâ dövmemelidir.
Dövmek değil, 'Sert' bile, hiç söylememelidir.

Resûlullah buyurdu: (Eşini dövse bir zât,
Bilsin ki, dâvâcısı mahşerde benim bizzât.)

Onun huysuzluğuna sabırlı olmalıdır.
Bir günden daha fazla dargın durmamalıdır.

Ahlâkında, huyunda değişiklik görünce,
Kabâhati, kendinde aramalı ilk önce.

Görmezlikten gelmeli, bâzı kusûrlarını.
Gizlemeli herkesten, ayıp ve sırlarını.

Ona, yanında iken ve yanında olmadan,
'Hayır duâ' etmeli, kaçmalı 'Bedduâ'dan.

Çünkü o, gece gündüz beyi için çalışır.
Ve onun en vefâlı 'Hayat arkadaşı'dır.

Onun, kat'î sûrette kırmamalı kalbini.
Zîrâ o, beyi için adamıştır kendini.

Bâzı erkek vardır ki, nâziktir ona buna.
Lâkin 'Arslan' kesilir evinde hanımına.

Önemsiz bir şeyleri bahâne eyliyerek,
ıncitir hanımını, hakâretler ederek.

şunu bilmelidir ki, 'Kalp kırma'nın günâhı,
Sanki yıkmak gibidir, kazmayla Beytullah'ı.

Hattâ en büyük günah, 'Küfür'den sonra gelen,
Mü'mini incitmektir, şu veyâ bu sebepten.

'Îmân'dan sonra ise, en kıymetli ibâdet,
Bir mü'minin kalbini sevindirmektir elbet.

Yine bilmelidir ki, hanım 'Esir' değildir.
Rabbin bir emâneti, bir 'Cennet nîmeti'dir.

Bu yüzden, hanımını üzmemeli bir erkek.
Ve ona güvenmeli, çok muhabbet ederek.

Öyle olmalıdır ki hanımıyla gerçekten,
Bilsin ki: 'Beyim beni, çok seviyor herkesten'.
Ne ilmim var ne âmalim,
Ne hayru taate kaldı mecalim
Garık-ı isyanım, çoktur vebalim
Acep rûzu cezada ne ola halim

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir