Giriş yapmadınız.

  • Konuyu başlatan "ıLEM_EYYÜHEL_AZıZ"

Mesajlar: 21

Konum: Urfa

Meslek: Harita Teknikeri

Hobiler: ıslamı yaşamak ve anlatmak

  • Özel mesaj gönder

1

26.08.2006, 17:45

sadaka vermenin faziletleri

Allah teâlâ şöyle buyurmuştur:

1-"Onlar bilmiyorlar mı ki, Allah kullarından tevbeyi kabul eder ve sadakaları [eliyle] alır."[Tevbe, 104]

2-"Allah riba'nın bereketini giderir, sadakaların ise bereketini arttırır."[Bakara, 276 Not: Bu âyette riba ve sadakanın karşılaştırılması, riba şekliyle borç verilen kimseye sadaka verilmesi gerektiğini ve bunun daha kârlı ve bereketli olduğunu bildirmek içindir. Ribasız borç da bir çeşit sadakadır. Ancak, hibe şeklindeki sadaka bundan daha üstündür. "Borç, sadakadan on sekiz defa daha sevaplıdır." şeklinde rivayet edilen hadis zayıftır.]


3-"Kim sadaka vermek suretiyle Allah'a borç vermek ister? Kim Allah'a borç verirse, Allah onun karşılığını kat kat arttırır."(Bakara, 245)

4-"Sadakaları açıkça da verseniz güzeldir. Fakat, onları gizlice fakirlere verseniz daha iyidir. O, bu iki hâlde de sadakaları günahlarınıza kefaret yapar. Allah, yaptıklarınızdan haberdardır."(Bakara, 271)

5-"Mallarını gece ve gündüz, gizli ve açık bir şekilde Allah yolunda harcayanlar için Rableri yanında hak ettikleri ücret ve karşılık vardır. Bunlar için kıyamet gününde korku yoktur ve onlar o gün üzülmezler."(Bakara, 274)

Allah Resulü aleyhissalatu vesselam şunları söylemiştir:

1- "Bir kimse, helâl bir maldan bir hurma değerinde bir sadaka verirse, Allah teâlâ, onu sağ eliyle, yani rıza ve bereketiyle alır ve sahibi için çoğaltarak dağ kadar büyütür."

Bir rivayette hadisin son cümlesi şöyledir: "Allah teâlâ, onu öylesine büyütür ki, bir lokma Uhud dağı kadar olur."

2-"Sadaka malı eksiltmez. Allah teâlâ, affedici olan kulun şerefini yükseltir. O kendisi için tevazu göstereni yüceltir."

3-"Sadaka malı azaltmaz. Kul, eliyle sadakayı uzatınca, o fakirin eline düşmeden önce Allah teâlâ'nın eline düşer (kendisi onu kabul eder). Bir kimse, muhtaç olmadığı hâlde, kendisi için dilenme kapısını açarsa, Allah teâlâ da onun için fakirlik kapısını açar."

4-"Kul, "Malım! Malım!" der. Halbuki onun malı üç şeyden ibarettir. Bunlar, yiyip tükettiği, giyip eskittiği ve sadaka verip bakileştir-diği şeylerdir. Geriye kalanı vârisin malıdır."

5-"Kendisiyle aranızda tercüman bulunmaksızın Allah teâlâ, her birinizle konuşacak ve yaptıklarınızın hesabını soracaktır. Sıkışınca sağınıza bakacaksınız, fakat yalnız amelinizi göreceksiniz. Solunuza bakacaksınız, yine yalnız amelinizi göreceksiniz. Önünüze bakacaksınız, önünüzde de yalnız cehennemi göreceksiniz. Onun için, bir hurmanın yarısına gücünüz yetse, onu da verip kendinizi cehennemden koruyun."

6-"Su ateşi söndürdüğü gibi, sadaka da günahları söndürür. şunu da bilin ki, haramla beslenmiş olan bir vücuda yakışan şey ateştir. ınsanlar iki kısımdır. Bir kısmı, kendi nefsini kurtarmak için çalışır ve bunun amelini işler. Bir kısmı da kendi kendisini helak etmek için çalışır ve bunun amelini yapar. Namaz Allah teâlâ'ya yakın olmaktır. Oruç, (kötülüklere karşı) kalkandır. Sadaka ise, güneşin karı eritmesi gibi, günahları eritir."

7-"Sadaka Rabbin gazabını giderir ve kötü bir biçimde ölmeyi önler."

8-"Kıyamet gününde, hesap faslı açılıncaya kadar, kişi sadakalarının gölgesi altında olur."

9-"şeytanlar sadaka vermek isteyen kulu vesvese yağmuruna tutarlar. Bu sebeple, O bir sadaka vermek için, yetmiş şeytanı susturmak zorunda kalır."

10-"En üstün sadaka, birikimi olmadığı için çalışıp kazandığı az şeyi de Allah teâlâ için veren kimsenin sadakasıdır."

11-"Sadaka verirken, geçimleriyle mükellef olduğunuz kimselerden başlayın."

12-"Yabancıya verilen sadaka yalnızca sadakadır. Akrabaya verilen sadaka ise hem sadaka, hem de akrabalığı gözetmektir."

13-"Senden sadaka isteyeni boş çevirme. Verebileceğin bir hayvanın tırnağı bile olsa, onu da ver."

14-"Allah teâlâ, yedi sınıf insanı kendi Arşı'nın gölgesinde barındırır. Bunlardan birisi, sadaka verirken, sağ eliyle verdiğinden sol elinin bile haberi olmayacak derecede gizli verendir."

15-"Bir işe yarayan her türlü iyilik sadakadır."

16-"Borç vermek sadakadır."

17-"Yararlanmak için bir şeyi emanet vermek sadakadır."

18-"Yolu göstermek sadakadır."

19-"Bir Müslümanın yüzüne bakarken tebessüm etmek sadakadır."

20-"Amelleriyle cennete gidenlerin ilk taifesi çokça sadaka verenlerdir."

21-"Sadakanın sevabı kat kattır."

22-"Bir kimse muhtaç bir Müslümana bir elbise giydirse, bu elbise onun üzerinde durdukça Allah teâlâ kendisini setri (hıfzı, himayesi) altında alır ve kendisine cennetin yeşil elbiselerini giydirir. Bir kimse, aç bir Müslümana bir şey yedirse, Allah teâlâ da kendisine cennet meyvesini yedirir. Bir kimse susamış bir Müslümana su içirse, Allah teâlâ da kendisine cennet suyunu içirir."

23-"Kim darda olan bir kimseye rahatlık sağlarsa, Allah teâlâ da dünyada ve âhirette kendisine rahatlık sağlar."

24-Sordular:

"-Ya Resûlellah! îslâmda hangi amel daha hayırlıdır?" Allah Resulü aleyhissalatu vesselam cevap verdi:

"-Yemek yedirmek, tanıdığınız ve tanımadığınız her Müslümana selâm vermek."(Daha önceki bir notta da belirttiğimiz gibi, bir amelin daha hayırlı olması mutlak değil, kişilere, şartlara ve durumlara göre değişir. Bu sebeple, bir yerde bîr amel en hayırlı amel iken, başka bir yerde başka bir amel en hayırlı amel olabilir.)

25-Bir adam sordu:

"- Ya Resûlellah! Bana bir amel söyle ki, onu yaptığımda cennete gideyim." Allah Resulü aleyhissalatu vesselam şöyle cevap verdi:

"- Yemek yedir, selâmı yay, akrabalığı gözet, insanlar uyurken geceleyin namaz kıl, selâmetle (sıkıntı çekmeden) cennete gidersin."

26-"Allah teâlâ, kıyamet gününde kula:

"-Ey Âdemoğlu! Ben hastalandım, beni ziyaret edip hâlimi sormadın." der. Kul şaşırır ve:

"-Allah'ım! Sen âlemlerin Rabbisin, nasıl hastalanırsın?" der. Allah teâlâ:

"-Falan kulum hastalanmıştı. Onu benim için ziyaret etseydin, beni ziyaret etmiş olurdum." der. Ondan sonra:

"-Ey âdemoğlu! Senden yiyecek bir şey istedim. Fakat vermedin." der. Kul:

"-Allah'ım! Sen âlemlerin Rabbisin, sana nasıl yiyecek verebilirdim." der. Allah teâlâ:

"-Falan kulum senden yiyecek istedi. Ona benim için yemek verseydin, bana yemek vermiş olurdun." der. Ondan sonra:

"-Ey âdemoğlu! Senden içecek su istedim. Fakat vermedin." der. Kul:

"-Allah'ım! Sen âlemlerin Rabbisin. Sana nasıl su verebilirdim." der. Allah teâlâ:

"-Falan kulum senden su istedi, ona su verseydin, bana su vermiş olurdun." der.(Bu hadisten de anlaşıldığı gibi, Allah teâlâ için yapılan bir iyilik, verilen bir sadaka, görülen bir hizmet doğrudan doğruya Allah teâlâ'ya karşı yapılmış gibi değerlendirilir.)






KALPLERıN KEşFı
ıMAM GAZALı
Her nefis ölümü mutlaka tadacaktır.

Zehracan

Süper Moderatör

Mesajlar: 8,190

Hobiler: Risale-i Nur, DUA...

  • Özel mesaj gönder

2

22.09.2008, 01:07



Ka'b b. Ucre (ra)'dan Rasulullah(sav)'in şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir:

" -Ey Ka'b b. Ucre haram kazançla beslenip büyüyen ne kan ne de et cennete giremez, cehennem ona daha uygundur.

-Ey Ka'b b. Ucre insanlar sabahleyin iki şekilde çıkarlar;(Birisi vardır ki) nefsinin esaret zincirini çözerek çıkan bu sebeple de onu azat edendir, (diğeri) ise onu bağlıyarak çıkar.

-Ey Ka'b b. Ucre; namaz yakınlıktır, oruç da zırhtır, sadaka ise tıpkı kırağının parlak taştan akıp gittiği gibi hataları söndürür. " (ıbn-i Hibban).

Muâz b. Cebel(ra) şöyle anlatır:" Peygamber(sav) ile beraber bir seferde idik.
(Sonra Muaz(ra) hadisi anlatır, hadisin bir bölümü de şöyledir:)

Peygamber (sav) dedi ki:

-Ey Muaz sana hayır kapılarını göstereyim mi? Ben de:

-Evet göster Ya Rasulullah, dedim. Rasulullah şöyle buyurdu:

-Oruç zırhtır, sadaka ise suyun ateşi söndürdüğü gibi hataları söndürür. " (Tirmizi).

" şüphesiz sadaka sahibinden kabirlerin ateşini söndürür.
Ancak ve ancak mü'min Kıyamet Günü sadakasının gölgesinde gölgelenir. " (Taberani, Beyhaki).

Meymune b. Sa'd(ra) şöyle anlatır:

" Ya Rasulellah bize sadakanın durumunu açıkla dedim, şöyle buyurdu:

şüpesiz sadaka Allah rızası için olupta sevabı da Allah'tan bekleyen için ateşten onu perdeleyip engel olur. " (Taberani).
"İnsan vardır fark edilmez süsünden.
Kimi farksızdırkoyun sürüsünden.
Her gördüğün şekle kapılma,
insan anlaşılmaz görüntüsünden...(!)"

3

22.09.2008, 09:23

Konuyu güncellemen çok iyi olmuş Zehracan.

Ramazanda özellikle daha çok ağırlık vermemiz gereken bir konu.Allah razı olsun.

Enes ibni Mâlik Radiyallâhu Anh rivayet ediyor:

Resûl-i Ekrem Efendimiz Sallallâhu Aleyhi Veselleme "Hangi oruç daha faziletlidir?" diye soruldu.

Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem, "Ramazan’a hürmeten şaban ayında tutulan oruç" diye cevap verdiler. Yine soruldu:

"En faziletli sadaka ne zaman verilendir?"

Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem, "Ramazan ayı içinde verilen sadakadır" buyurdu.

(Beyhakî, 4:305)
''Ey gönül!Canına üflenen nefhayla yan da kavrul!Amma lale gibi ol ki;halinden sadece ''yar'' haberdar olsun.''

Zehracan

Süper Moderatör

Mesajlar: 8,190

Hobiler: Risale-i Nur, DUA...

  • Özel mesaj gönder

4

22.09.2008, 13:54

Amin ecmain canim :wink:
"İnsan vardır fark edilmez süsünden.
Kimi farksızdırkoyun sürüsünden.
Her gördüğün şekle kapılma,
insan anlaşılmaz görüntüsünden...(!)"

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir