Aslina bu bidat degil, bi "unutulmus" cok uygulanmamis bir sünnettir. Bu bir bidat olamaz cünkü Peygamberimiz s.a.s bunu uyguladi ve sadece ümmeti bu ibadeti farz zannmasin diye evde kilma basladi.
Yani bu olay Peygamber s.a.s sünnetini uygulamasi icin bir engel oldu, Hz Ömer r.a bu sünneti yine gerceklestirdi...ve bu "be ne güzel bid'at" dedi...ama anlasildi gibi bu sünnet vardi bile...Hz. Ömer r.a bunu sünneti yine uygulanmasini saladi.
Bi Misal...Hz. Peygamberimiz s.a.s Yahudi ve Hirstiyanlari Arab yarim adasindan cikarmak istedi ama bu sünnetini gerceklestiremedi. Ve bu emiri Peygamberimizin den sonra gelen khalefiler uyguladi.Ve sünnetini devam uyguladilar....
Imam Taymiyya r.a diyor ki:
"Tervih namazini cemaatle kilmak da bid'at degil, tersine o da sünnettir. Cünkü Peygamberimiz bir kac Ramazanin ilk iki hatta ilk üc gecesi ile son on gecesinde ceammte teravih namazi kildirmis ve hadis kaynaklarinin bildirdigne göre sahabilerin bu isten sIkIlmaya baslamalari üzerine "Her hangi biriniz bu namazi imamin arkasinda kildigi takdirde namazi bitirince defterine bütün geceyi ibadetle gecirmis gibi sevap kazanir" (Tirmizi, Sünen, c. 3, s. 169, H. No 806, k. Oruc....)
...
Ve bilnidigi gibi Peygamberimiz herhangi bir hareketi sessice onaylamasi, sünnetin bir cesididir.
Hz. Ömer' in r.a bu konu ile ilgili "Bu ne güzel bida'ttir" sözüne gelince.... Sunu da belirtmek gerekir ki, bu sözün önemli yönü, Hz. Ömer'in burada cemaatle Teravih namazi kilmayi güzel görmekle birlikte "bid'at" olarak adlandirmis olmasidir. Oysa bu adlandirma terimin seriat anlaminda degil, sözlük anlamindadir.Bilindigi gibi "bid'at" sözlük anlami ile gecmis bir örnege dayanmaksizin yapilan bütün yeni harektleri ifade ettigi halde, seri anlami ile "hakkinda seri delil bulunmayan davranis" demektir."
(Imam Taymiyya, Sirati Mustaqim, s. 366-367)
Imam Taymiyya bunu konuyu daha genis acikliyor. Ben onun kitabini "Sirati Mustaqimi" herkese tavsiye ederim.