Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

1

01.06.2006, 09:17

Allahı bu dünyada niçin göremiyoruz.

Soru : Allah’ı bu dünyada niçin göremiyoruz?

Cevap:
Allah’ın bir ismi Nur’dur. Nuranî varlıklar olan meleklerden, güneş ışığına ve kâinatı doldurmuş bütün ışınlara kadar her şey bu ismin değişik tecellilerini taşımaktadır. ınsan gözü, bu dünyada, sadece madde alemini görür. Ne kendi ruhunu, ne amellerini yazan melekleri görebilir, ne de ışınlar âlemini.

ınsan gözünün kainatta mevcut ışınların ancak % 2.5 kadarını görebildiği tespit edilmiştir. Bu göz ile bu alemde bütün nuranî varlıkları yaran Allah’ın görülmesini beklemek, en azından, fizik kanunlarına zıt bir anlayış olur. Konunun bir başka yönü de insanların bu dünyada imtihan olmalarıdır. Allah’ın görünmesi bu imtihan sırrına da ters düşer.

Allah ın görme organımız olan göz ile görünmemesi, kudret ve ilmiyle her şeyi kapsamasından ve zıddının yokluğundandır.

Mesela, atmosferin yer küreyi her yandan kuşatması gibi, güneşin de bütün feza âlemini kuşattığını farz etsek, o zaman güneşi göz ile görmek mümkün olmaz. Her yer güneşin ışığıyla kaplandığından güneş görünmez olur. Hem gece gibi bir zıddı da olmadığından güneş görülmez ve mahiyeti anlaşılmaz. Bununla beraber, ışığıyla her yerde bulunan ve her yeri kapsayan güneşin varlığını inkâr etmek de cehalet olur.

Aynı mantık perspektifi içerisinde, isim ve sıfatlarıyla her şeyi kuşatan ve her yerde hazır olan ve zıddı olmayan Allah’ın da göz ile görülmemesine bir derece bakılabilir.

Ahirette durum tamamen farklıdır. Cennet ehlinin ruhları bedenlerine galip gelecektir. Burada gölge hükmünde olan varlıklarının aslı orada yaratılacaktır. ınsan her yönüyle cennete layık ve ondaki her türlü ihsanlardan faydalanabilecek bir varlık olarak cennete girecektir. Cennette bile rüyet hadisesinin sürekli olmayışı üzerinde düşünmek gerekir.

Demek oluyor ki, cennet ehli, rüyete mazhar olacakları zaman ayrı bir hale girecekler ve bu ılâhî ikram kendine mahsus ayrı bir ortamda gerçekleşecektir. Nitekim, rüyetten döndüklerinde ailelerinin onları tanıyamayacakları yolundaki haberler de bunu göstermektedir.

2

26.06.2006, 15:02

şiddet-i zuhurundan gizlenmek” ne demektir?
"şiddet-i zuhurdan gizlenmek" kavramı ımam-ı Gazali gibi zatlar tarafından da kullanılan önemli bir manadır.
Bazı şeyler o derece açık ve göz önündedir ki, bu açıklık onların görülmemesine, fark edilmemesine sebep olur.
Güneşin maddesini hayalen büyütelim ve bütün gökyüzünü kaplasın. Bu durumda güneş artık görünmez. Bu görünmeyiş şiddet-i zuhurdandır.
Bunun bir misalini de nimetlere şükürde yaşıyoruz. Her yemekten sonra Rabbimize şükrederiz. ıki yemek arasında bir süre geçtiğinden her defasında şükür görevimizi yeniden hatırlarız Ama hava nimeti yemekten çok daha önemli olduğu halde ona şükretmek hatırımıza gelmez. Zira ondan ayrı kaldığımız bir an mevcut değildir. Burada hava nimeti şiddet-i zuhurdan gizlenmiştir. Bedenin görünmesine karşı ruhun görünmemesi de şiddet-i zuhura bir örnek olabilir. Hâlbuki bedendeki her hareket ruhtan haber vermektedir.

ışte Allahın varlığı o derece açık ve bedihidir. Fakat bu açıklık ve bedihi oluş O'nun görülmesine perde olmuştur. şair şöyle der:

"Zuhuru perde olmuş zuhura.
Gözü olan delil mi arar nura?"

3

26.06.2006, 15:08

"Ey şiddet-i zuhurundan gizli olan"

Allahû ekber! Bu ifadenin Arapça'sının hizbunnuriyede olduğunu hatırlar gibiyim. Bu isim, belki bir ism-i azam hükmünde.

Rabbimiz Kur'an'da, ud'unî, estecibleküm, dua edin, icabet edeyim, başka bir ayette ise O'ndan güzel isimleri ile isteyin, buyuruyor. Daha ne bekliyorsunuz?
Hayat, kurgudan daha acayiptir.

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir