Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

1

13.04.2005, 12:36

Atatürk herifin tekesiydi!

103 yaşındaki Bilal Dede, Cumhuriyet tarihini kendi gözüyle anlatırken, tüm görmüş geçirmişliği ve dobralığıyla. "Atatürk herifin tekesiydi" diyor. ışte size hoş bir sohbet:

Neden böyle dediği sorulduğu zaman Bilal Dede: "Biz şebinkarahisar'da adamın hasına böyle deriz" diyor:

103 yaşında bir adamla buluşmaya giderken hiç böyle bir görüntüyle karşılaşacağım aklıma gelmezdi. Eve geldik, bir baktım ahırda biri odun yarıyor. "Oğludur herhalde" dedim. "Bilal Dede'ye bakmıştık. Nerede acaba?" diye sordum. "Benim" dedi. "Dede bu yaşta odun kırılır mı?" sözleri döküldü ağzımdan. Cevabıyla ağzım açık kaldı: "Bu da iş mi? Çıra yarıp kendimi oyalıyorum."

Bilal Dede, bir asrı devirmiş ama hâlâ dinç... Haydi eski topraklar böyle diyelim, ama Bilal Dede'de bir hafıza var sormayın gitsin. Cumhuriyet tarihini hatasız anlatıyor. Ve tabii ki bir asrın görmüş geçirmişliği ve dobralığıyla... "Atatürk herifin tekesiydi" diye giriyor söze... "O da ne dede?" diye soruyorum. "Biz şebinkarahisar'da adamın hasına böyle deriz" diyor. Atatürk'ü seviyor ama bir o kadar da gerçekçi! "Atatürk diktatördü! şu şapka yüzünden binlerce adam asıldı kızım. Alimler 'Bu şapkayla namaz kılınmaz' dedi. Biz onların cenaze namazına durduk! "diye anlatıyor. "Ya sen ne yaptın?" diye soruyorum. Doğrucu davut ya! "Mecbur giydik!" diyor. Cumhuriyet'in ilk yılları biraz korku yüklü galiba... Bilal Dede, "Öyle bir korku vardı ki kurtlar koyuna dalmaktan bile korkardı dağlarda" diye anlatıyor. Sonra birden "Atatürk diktatördü amma böyle olması gerekiyordu. Bu millete onun gibi biri lazımdı. Kafasında hem akıl hem siyaset vardı. Bir daldan yaprak düşmeden o düşeceğini anlardı o" diye ekliyor.

Atatürk'ü çok seviyor, öyle ki hep onun gibi şayak pantolon giyiyor. Tek yanlış hatırladığı Mustafa Kemal'in boyu... Kendi boyu en az 1.80 var ama "O çok heybetli adamdı... Boyu benden uzundu" diyor. "Dede olur mu, abarttın iyice" deyince, "Olmaz mı, o Atatürk, tabii ki uzundu" diye diretiyor. Susuyorum, ne desem boşuna!

Paşa da böyle pontul giyerdi

* Dedeciğim hep böyle mi giyiniyorsun?
Eee Mustafa Kemal Paşa da böyle hep pontul giyer idi. Üzerine de çizme çekerdi. Anladın mı?

* Onu gördün mü hiç?
Görmez olur muyum? Yunan cephesinde...

* Ufak tefekmiş biraz...
Yok canım. Boyu uzundu bizden. Boyluydu. Boylu olmaz mı? Cesur adam idi. Siyaseti çok kuvvetli adam idi. Kafada akıl vardı bir de siyaset. Ben 6 ay cephane taşıdım Mustafa Kemal Paşa'nın peşi sıra... Samsun'da kongreye çıktı. Vaat etti, "Demiryolu yaptıracağım" dedi. Alamanya'da ne kadar demir çelik varsa Samsun'a doldu. Bunu nasıl ettiğine o zaman aklımız ermedi. Yunan'ın harbinde de Rus verdi bize cephaneyi. Yani kızım, Mustafa Kemal Paşa komutandı. Siyaseti çok kuvvetli adam idi. Dal kırılmadan ucundaki yaprağın düşeceğini bilirdi. Çok diktatör adam idi.

* Niye diktatördü peki?
Diktatör olmaz mı? Bu adam asılacak dedi mi derhal! Vurulacak dedi mi derhal!

* Sen şahit oldun mu?
Gözümlen gördüm.

* Nerede?
şu şapka var ya! Ha bu şapka meselesi yüzünden binlerce alim asıldı ki, eşi benzeri yok. Baktılar ki Mustafa Kemal Paşa hepsini asacak, kıracak... şapkayı koydular başlarına. Sen ne diyon?

Öyle bir adamdı ki korkudan kurt bile kuzuya dalamazdı!

* Dedeciğim, peki sen şapkayı hemen giydin mi?
Giymem mi? Millet giydi hep. Bu iş nereden çıktı biliyor musun? Cumhuriyet ilan olunacağı zaman ecnebiler hep ayağa kalktılar. "Sen 12.5 milyon nüfusla cumhuriyet kuramazsın" dediler Mustafa Kemal Paşa'ya. "Bize uyarsan kurarsın, uymazsan kuramazsın. Bizim altı maddemiz var. Bu maddeleri kabul edeceksin" dediler. Maddeleri sordu Mustafa Kemal Paşa. "Burada söylenmez, Lozan'a gelip öğreneceksiniz" dediler. Mustafa Kemal Paşa, ısmet Paşa'ya "Git bunların altı maddesi ne öğren. Kabul edileceği kabul et, gerisini reddet" dedi. ısmet Paşa Lozan'a gitti. "Sizin bize Cumhuriyeti kuramazsınız demenizdeki sebepler ne oluyor?" diye sordu, masaya vurdu. Masanın tahtası çatladı. Biz yanlarında yokuz. Ama öyle söylediler sonra... "Birinci maddemiz şu: Karılar açılacak. Tabii bizim karılar peçe, çarşaf, börük geziyordu, ikinci madde, fesi atacaksınız başınıza şapka koyacaksınız dediler. Üçüncü madde, sizin tarih 1300'den başlıyor, bizim gibi 1900'ü alacaksınız dediler. Geldik dördüncü maddeye. Sizin yazınız Osmanlı yazısı, bizim yazıdan yazacaksınız dediler. Yani Latince. Beşinci madde: Sizin tatiliniz cuma günü. Bizim gibi pazara alacaksınız dediler. Altıncı madde: Sizin yılbaşı martta bizim gibi ocağa alacaksınız dediler. ısmet Paşa geldi, anlattı. Mustafa Kemal Paşa hemen birinci emri verdi vilayetlere. Karılar açılacak. Burada, polis, jandarma, sokakta gezen karıların börüğünü hep dağıttı. Kimisi direndi, polis cop ilen vurdu.

* Senin karın da açtı mı börüğünü?
Tabii... Herkes açtı.

* Yoksa korktun mu karşı çıkmaktan?
Ne karşı çıkacağız? Karılar hep açıldı. Sonra şapka işinde alimler "Böyle namaz kılınmaz" dediler. şapkayı koymadılar başlarına... Kavgaya durdular. Bu sefer çok alim asıldı. Köy ağalarının, hocaların hepsi asıldı...

* Bir tek şapka yüzünden mi?
He, bir şapka yüzünden.

* Yazık değil mi?
Yok canım... Öyle gerekiyordu bu millete. Sonra 'tarih' kabul edildi. Öyle kabul edildi ki yağdan kıl çekmiş gibi... Hiç laf olmadı. Yazı, yılbaşı, tatil 4 sene ertelendi. Sonra bu üçü de kabul edildi.

* Burada da adam asıldı mı şapka takmadı diye...
Asılmaz mı? Caminin oraya darağacını çektiler. ıki genç alim asıldı. Sonra Cumhuriyet kuruldu. ıstiklal Mahkemeleri'ni Mustafa Kemal Paşa Ankara'dan Menemen'e kaldırdı. Menemen'i işittin mi?

* ışittim...
ışte bu ıstiklal Mahkemeleri orada 10 sene kurulu kaldı. Kabahat edenlerin, suçu olanların hepsi oraya sevk edildi. Asılan orada asılırdı Cumhuriyet kurulandan sonra...

* Atatürk'ten korkuyor muydunuz?
Korkulmaz mı? Atatürk öyle bir adamdı ki, cumhuriyet kurulduktan sonra Erzurum'a, Trabzon'a, Giresun'a her yere hafiye bıraktı. Hafiye ne biliyon mu? Bir yanda adam konuşuyordu. Bu hafiyeler senin benim ağzıma bakıyordu. 'Cumhuriyetin aleyhine konuşuluyor mu, konuşulmuyor mu?' diye... Erzurum'da 6 kişi yakalandı. Biri asıldı, üçünü de sürgün ettiler.

* Suçsuz yere adam astılar mı peki?
Söyleyenleri astılar. Dil konuşuyor... Bizim Giresun'da da dört kişi çıktı. Üçünü affettiler de, bir Çıtlakkaleli Abdullah Usta vardı, onu da Amasya'ya sürgün ettiler.

* Sen de Atatürk'ten korktuğun için mi şapka taktın?
Bize birşey dediği yoktu Atatürk'ün. Ama şapkayı hemen koyduk başımıza...

* ıstersen koyma başına değil mi?
Öyle! Geldi geçti hep. Millet öyle bir korktu ki Mustafa Kemal Paşa'dan, kurt ile koyun dağda yayıldı.

* Anlayamadım...
Kurt bile koyuna dalamıyordu dağda. şimdi kurt koyuna dalıyor değil mi? O zaman dalamıyordu.

Bu mesele imlaya gelmez!

Lafı değiştirme zamanı. 75 yıl evli kaldığı Arzu Nine'yi soruyorum, "Sevdin mi?" diye. Cevabı çok net: "Bu mesele imlaya gelmez!" Anladım, özel hayatıyla ilgili sorular ambargolu. Lafı yine değiştiriyorum. "Belli ki gençken yakışıklı adammışsın!" "Fesuphanallah" dercesine bakıyor. "Yaş oldu 103. Gençliği karıştırma"... Bilal Dede'den lafı kerpetenle alıyor insan... "Peki şimdiki kadınlar nasıl?" diyorum... Konuyu yine Kurtuluş Savaşı'na götürüyor: "şimdikilerde hiç iş yok. ıçerden dışarı çıkmıyorlar. Eskiden öyle miydi? Yunan Harbi'ni bize Samsun'un, Havza'nın, Çorum'un, Ankara'nın karısı kazandırdı. 25 kara okka cephaneyi sırtlayıp taşıdılar. Bizim dört kuru askerimiz vardı. Onlar 100 karı, 150 karı kafile kafile cephane taşıdılar seferberlikte. şimdi ortalık pek nazikleşti. Hele şehirli karılarda hiç iş yok." Böyle öyle bakıyorum, üstüme alındığımı sanıyor olsa gerek "Çalışan karıları saymıyorum be kızım" diyor.

şimdi de bir Mustafa Kemal Paşa lazım

* Peki öyle bir korku lazım mıydı millete?
Millet zaten seferberlikte tarumar oldu gitti. Sonra da başını kaldıranların kafasını ezdi geçti Mustafa Kemal Paşa... şapka işinde çok adam asıldı. Sonra hocalar bile şapka ile gezdi hep.

* Bu anlattıkların şimdi bile rahat konuşulamıyor Bilal Dede... Atatürk diktatördü diyorsun ya... O zaman diyebilir miydin böyle?
Öyle diyenlerin hep kafası gitti. "Böyle cumhuriyet kurulmaz, böyle Atatürk olmaz" diyen ne kadar adam varsa, Erzurum'da, Trabzon'da, Giresun'da hep asıldı. Hep sürgün oldu gitti... Atatürk tek laf söyletmedi.

* Öyle mi yapması lazımdı?
Milleti islah etmek için öyle yapmak lazımdı.

* şimdi de bir Atatürk lazım mı?
şimdi lazım ama gelmez daha... şimdiki millet hep avukat. Kimseye laf söylenmiyor. Fevzi Çakmak, Kazım Karabekir Paşa, ısmet Paşa... Ahh ah hepsi akıllı büyük adamlardı...



Haber : Mine şENOCAKLI
Fotoğraf : ılker AKGÜNGÖR

Kaynak
Biz muhabbet fedâileriyiz; husûmete vaktimiz yoktur.

2

13.04.2005, 13:18

Tarihi ve grçekleri ne zamana kadar saklayacaklar acaba :!: :!:

Alkan

Usta

Mesajlar: 1,694

Hobiler: Risale-i Nur, Kur'an dinlemek

  • Özel mesaj gönder

3

13.04.2005, 15:47

Selamın Aleykum

eet bugun inkılap dersi vizesine girmiş biri olarak burada anlatılanları hiç ogretmiyolar....var mı bunları anlatan bir kitap bileniniz varsa soylesin diktatorumuzu daha ii tanıyalım...
"ey bedbaht nefsim! acaba ömrün ebedi midir? hiç kat'i senedin var mı ki, gelecek seneye, belki yarına kadar kalacaksın?

4

13.04.2005, 16:05

Atatürk Süfyan = ıslam Deccalıdır

BıRıNCı MES'ELE:Rivayette var ki: "Âhirzamanın eşhas-ı mühimmesinden olan Süfyan'ın eli delinecek."

Allahu a'lem, bunun bir tevili şudur ki: Sefahet ve lehviyat için gayet israf ile elinde mal durmaz, israfata akar. Darb-ı meselde deniliyor ki, "Filân adamın eli deliktir." Yani çok müsriftir.

ışte, Süfyan israfı teşvik etmekle, şiddetli bir hırs ve tama'ı uyandırarak insanların o zaîf damarlarını tutup kendine musahhar eder diye bu hadîs ihtar ediyor. ısraf eden ona esir olur, onun dâmına düşer diye haber verir.

ıKıNCı MES'ELE: Rivayette var ki: "Âhirzamanın dehşetli bir şahsı, sabah kalkar; alnında "Hâzâ kâfir" yazılmış bulunur."

Allahu a'lem bissavab.. bunun tevili şudur ki: O Süfyan, kendi başına firenklerin serpuşunu koyup herkese de giydirir. Fakat cebir ve kanun ile tamim ettiğinden, o serpuş dahi secdeye gittiği için inşâallah ihtida eder, daha herkes -yalnız istemeyerek- onu giymekle kâfir olmaz.

ÜÇÜNCÜ MES'ELE: Rivayette var ki: "Âhirzamanın müstebid hâkimleri, hususan Deccal'ın yalancı cennet ve cehennemleri bulunur." َالْعِلْمُ عِنْدَ اللّهِ bunun bir tevili şudur ki: Hükûmet dairesinde karşı karşıya kurulan ve birbirine bakan vaziyette bulunan hapishane ile lise mektebi, biri huri ve gılmanın çirkin bir taklidi, diğeri azab ve zindan sûretine girecek diye bir işarettir.

DÖRDÜNCÜ MES'ELE: Rivayette var ki: "Âhirzamanda, Allah Allah diyecek kalmaz."

لاَ يَعْلَمُ الْغَيْبَ اِلاَّ اللّهُ bunun bir tevili şu olmak gerektir ki: "Allah!. Allah!. Allah!. deyip zikreden tekyeler, zikirhaneler, medreseler kapanacak ve ezan ve kamet gibi şeairde ismullah yerine başka isim konulacak" demektir. Yoksa umum insanlar küfr-ü mutlaka düşecekler demek değildir. Çünki Allah'ı inkâr etmek, kâinatı inkâr etmek kadar akıldan uzaktır. Umum değil, belki ekser insanlarda dahi vukuunu akıl kabul etmez. Kâfirler Allah'ı inkâr etmiyorlar, yalnız sıfâtında hata ediyorlar.

Diğer bir tevili şudur ki: Kıyamet kopmasının dehşetini görmemek için, mü'minlerin ruhları bir parça evvel kabzedilir; kıyamet, kâfirlerin başlarında patlar.

BEşıNCı MES'ELE: Rivayette vardır ki: "Âhirzamanda Deccal gibi bir kısım şahıslar, uluhiyet dava edecekler ve kendilerine secde ettirecekler."

Allahu a'lem, bunun bir tevili şudur ki: Nasılki padişahı inkâr eden bir bedevî kumandan, kendinde ve başka kumandanlarda, hâkimiyetleri nisbetinde birer küçük padişahlık tasavvur eder. Aynen öyle de: Tabiiyyun ve maddiyyun mezhebinin başına geçen o eşhas, kuvvetleri nisbetinde kendilerinde bir nevi rububiyet tahayyül ederler ve raiyetini kendi kuvveti için kendine ve heykellerine ubudiyetkârane serfüru ettirirler, başlarını rükûa getirirler demektir.


5. şua

5

14.04.2005, 09:52

Atatürk’e çirkin saldırı

Ermeni Ortodoks Kilisesi’nin temsilcisi Vertanes Kalayjian, ABD Kongresi çatısı altında düzenlenen bir toplantıda Atatürk’e hakaret ederek, “Kemal de bir kasaptı.” dedi.

‘Türkiye’de dinî özgürlükler’ konulu toplantıda konuşan Kalayjian, Ankara’nın başlattığı uzlaşma girişimine de olumsuz yaklaştı. Bunun üzerine Türkiye’nin Washington Büyükelçiliği’nden diplomat Fatih Yıldız söz alarak, Kalayjian’ın sözlerini protesto etti. Yıldız, “ABD’nin kurucusu George Washington’a hakaret edilmesi kabul edilemeyeceği gibi Atatürk’e hakaretin de kabul edilmesi mümkün değildir.” diye konuştu.

Kaynak: ZAMAN Gazetesi
Biz muhabbet fedâileriyiz; husûmete vaktimiz yoktur.

6

14.04.2005, 13:32

Alıntı sahibi ""@bdullah""

Atatürk’e çirkin saldırı


Çok üzüldüm yaa :lol: :lol: :lol: :lol: .Böyle muhterem(!) bir zata yapılanlarhiçte hoş değil(!) :lol: :lol:

7

15.04.2005, 10:28

saklanan gerçekler

Alıntı sahibi ""kimyagerus""

Böyle muhterem(!) bir zat

kimyagerus kardeş o zaman daha çooook üzüleceksin :lol: :lol:
Çünkü daha neler çıkacak ortaya bakalım. Eskiden bazı şeyleri saklamak kolaydı. Ama artık kolay değil :!:
Merakla bekliyorum herşeyin apaçık anlatıldığı ve belgelendiği günleri....
...biz istihdam olunuyoruz;hem rıza dairesinde,hem inayet altında bize Hizmet-i Kur'aniye yaptırılıyor. (28. Mektup'tan)

8

15.04.2005, 13:00

Alıntı

Atatürk herifin tekesiydi


Yahu... Bu millet bu "tekeden" çok çekti gerçekten...

9

15.04.2005, 13:07

Alıntı

Çünkü daha neler çıkacak ortaya bakalım. Eskiden bazı şeyleri saklamak kolaydı. Ama artık kolay değil
Merakla bekliyorum herşeyin apaçık anlatıldığı ve belgelendiği günleri....

rejume kardeşin bu söyledikleri ilginç.
zira bu haberin yayınlandığı haber7.com da öyle bir tartışma çıktı ki, çok ilginç şeyler söylendi.
biz de yorumla bir miktar yorum yazdık.
öyle gözüküyor ki bu konu bir tartışmaya açılsın, millet çok şey söylecek.

ben bir yoruma yadığımı buraya da yazayım.

"kemalizm tuzun suda eridiği gibi, gün geçtikçe eriyor"

Alkan

Usta

Mesajlar: 1,694

Hobiler: Risale-i Nur, Kur'an dinlemek

  • Özel mesaj gönder

10

15.04.2005, 13:50

Selamın Aleykum

evet bende yorumları okudum ve yorum yazdım..Millet gerçekten uyumuyo goruyo inşAAllah devamı gelcek
"ey bedbaht nefsim! acaba ömrün ebedi midir? hiç kat'i senedin var mı ki, gelecek seneye, belki yarına kadar kalacaksın?

11

15.04.2005, 19:27

Yalanlar üzerine kurulu bir yakın tarih dinlemekten artık ben usandım. Özellikle tüm anlatılanların yalan olduğunu biliyorsanız daha sıkıcı oluyor.
koskoca bir tarihi şahıslardan ibaret saymak kadar saçma birşey olamaz.
Yakın tarih ansiklopedisini okuyanlar , ya da islam yaşar'ın beşlemesini okuyanlar bilirler; yere göğe sığdırılamayan şahsın ne mükemmel :!: özelliklere sahip olduğunu.
Biz çok yalan dinledik inşallah çocuklarımız dinlemeyecek...

Alıntı

"kemalizm tuzun suda eridiği gibi, gün geçtikçe eriyor"

Bugün de kemalizmi savunanların zaten ne amaçlarla savunduğu belli.
Bizlerin bu konuda üstüne çok şey düştüğünü düşünüyorum.Bu konudaki gerçekleri mümkün olduğunca çok kişiye anlatmamız gerekli.
Gerçekleri bilmeyenler o kadar çok ki...
...biz istihdam olunuyoruz;hem rıza dairesinde,hem inayet altında bize Hizmet-i Kur'aniye yaptırılıyor. (28. Mektup'tan)

Aeon

Acemi

Mesajlar: 30

Konum: Eskişehir

Meslek: Tekniker

Hobiler: Uzay , Fizik , Matematik bilimleri , Hack , Kriptografi , Basketbol ..

  • Özel mesaj gönder

12

16.04.2005, 21:54

Sevgili Arkadaşlar , Acıkca dile getirmek isterimki bu Tavrınızı şahsen tasvip etmiyorum . Evet bir gorusu bir dusunceyi yada o dusuncenin planın projenin sahibini sevmiyor hatta nefret ediyor olabilirsiniz.Evet gunumuzde '' Ataturkculuk '' adı altında yapilanlari bende sevmiyorum.Ancak sevmediğiniz bir insanda olsa aldiğiniz bu tutumu ben dogru bulmuyorum niçin derseniz ?

1) Bizler Kutlu bir davanın insanları olmak yolundayiz.Bizim işimiz birilerine kin beslemek yada birilerinin başka birilerine beslediği kin`i ve nefreti tasvip etmek kin duyulanla bu kin ve nefretten ileri gelen bazi materyallar vasitasiyla alay etmek kucuk dusurucu konusmak bizim işimiz olamaz.Biz ne çamur sıcratana nede camur sıcrayana bakmamalıyız.

2) Bugun Belki Kemalizm Ataturkculuk gibi kisveler altinda yenilmedik halt birakılmıyor ve buna ataturkculuk cagdaşlık gibi maskeler uyduruluyor bunu bizler biliyoruz.Bugun belki cok affınıza sıgınarak dile getiriyorumki '' orasi burasi acık giyinenlere sorsanız ataturk gençliğiyiz onun icin boyleyiz diyecekler '' yada başka konularda ornekler cogaltilabilir acıkcasi kim ne yaparsa yapsin kendisine ilişilmemesi icin bunu ataturkculuk kılıfı altina sokma çaresine başvuruyor..

3) Eleştirilerinizi Kişiselleştirmeniz ufkunuzun daralmasına delalet eder . Cunki '' Küçük insanlar kişileri , orta insanlar olaylari , Büyük insanlar Fikirleri Tartişir '' .. Ölmüş gitmiş adam hakkında yorum yapmak ne ona ne bize nede onun yolunda ilerlediğini soyleyenlere birşey kazandırmaz ve kaybettirmez belki o insanlarin damarlarına basacağiz ve kazanacağimiz yerde kaybedeceğiz.(Uhuvvet Risalesinde bahsedilir bu damara basmak olayından oradan hatirlayınız) ve yaptiklarini ettiklerini o adamın icraatlarini eleştirmek onaylamak yada onaylamamakda cok buyuk bir mesafe kat ettiremez bize ? Niçin ? cunku onu eleştirirsin o gider yerine başkasi gelir başka bir kılıfa uydurur yine yapar.. onemli olan o fikrin yanli$liğini o fikrin ve idea nin zararlı yada hatalı oldugunun ispatının yapilmasidir bu sayede olayi herkesin kafasinda bitirmiş olacaksınız ve belki diger yontemlerle bir iki kişiye birşeyler verebilirken bu 3. yol ile ufuklarınızı bile aşacaksınız ornek istiyorsanız işte size Risale-i Nur mucizesi bakın bugun dunya uzerinde Risalelerin okunmadiği ulke yok gibi Abilerin hizmet bayraklarını acmadıkları yer kalmadı her yere bayrağini diktik bu şahlanişin ? Niçin ? cunku hiç kişisel polemiğe yada olmuş olana ilişilmedi mantıksal olarak ispat edildi bircok şey ve insanlarin beyinlerindeki o mantık engeli mantık duvari yıkıldı ve bu dava nerelere yayildi japonyadan brezilyaya kadar.. peki ya kemalizm ? edirneden karsa kadar ancak ve oda yuzde yuz Türkiyedeki her bireye bile değil.. Davanız ve Uslubunuz dogru olursa aşarsınız engelleri

4) Burasi ınternet sitesi , belki buraya gunde 1 milyon belki 10 milyon insan geliyor bunlarin belki %50 si yada daha fazlasi . acaba bunlar kimdir necidir nedir ? ne iş yaparlar yollari nedir ? misyonlari nedir ? insanlara ne verirler ? gibi yuzlerce soru işareti ile geliyor ve actiklari ilk topicde mustafa kemal soyleydi boyleydi diyenlerin arkasından bizimde o diyenleri onaylar gibi tavır takınmamizi gormeleri durumunda sizce biz onlarin onyargilarini kazanmiş olmakla iyi yoldamı ilerleriz kotu yoldamı ?

5) Herkesin Kişisel Fikirleri dusunceleri yaşayişlari ve hayat akişlari olabilir arkadaslar ancak bizi burada bir araya getiren ortak payda Nur davasi ve Risale-i Nurdur.Bunun icin kişisel düşünce plan yada herturlu Fikrimiz ikinci planda olmak durumundadir.Onun icin Bu davanın düşünce mantiği ile hareket etmek ve bu davanın erişmek istediği menzile variş yolu buysa bu yolda kendimizden birşey katmadan gitmek gerekmekdedir..


Saygilar..

Belki Biraz Muhalefetim.. mazur gorun..
BiLekLerimHayaLKırıkLarıyLaKesili

13

17.04.2005, 11:26

selamün aleyküm aeon kardeş
burda yanıldığın nokta biz zaten kişiyi değil, kişi hakkında söylenen yalanlardan ve onun adı altında yapılanlardan bahsediyoruz. Tasvip etmediğin tavrı biraz daha açarsan memnun olacağım çünkü ortada bir tavır yok. Ayrıca bu şahsın Nurculara verdiği birçok zarara rağmen zaten hiçbir nur talebesi, hatta üstad bu şahıs hakkında kötü konuşmaya tenezzül etmemiştir.
Ama hakikatları da söylemeyelim mi? Bize söylenen uydurma yalanlara(bunların yalan olduğunu bile bile) inanmış numarası mı yapalım.
Aeon kardeş bu benim bildiğim nurculuk davasına ters.
Ben islama bu kadar zararı dokunmuş, hala da zarar veren bir şahıs hakkında güzel sözler sarfedemem. Ama herkese de saygılıyımdır.
Ben düşüncemi söyledim, sen de söyledin. Bundan daha doğal ne olabilir.
Ama birilerinin hoşuna gitmiyecek diye doğru bildiklerimi söylemekten de asla vazgeçmem.
...biz istihdam olunuyoruz;hem rıza dairesinde,hem inayet altında bize Hizmet-i Kur'aniye yaptırılıyor. (28. Mektup'tan)

Aeon

Acemi

Mesajlar: 30

Konum: Eskişehir

Meslek: Tekniker

Hobiler: Uzay , Fizik , Matematik bilimleri , Hack , Kriptografi , Basketbol ..

  • Özel mesaj gönder

14

17.04.2005, 15:01

Aleykum Selam

Rejume kardes ;

Herkesin dogruları vardir ve herkes dogrularını soyleyebilir ve hatta ustadin bize ogrettiği bir dusturla yanıt verecek olursak '' Her soylediğin dogru olsun ancak her dogruyu heryerde soylemeye senin hakkın yoktur diyor ''

birincisi ben size sevmediğiniz insan hakkında numaracıkdan onu seviyormus taklidi yapin yada oyle davranın demedimki.Benim dikkatinizi cekmek istediğim şey yanliş yer ve yanliş zamanda dile getirilmiş olmasiydi fikirlerinizin..orada 5 farklı sebep yazdim ki bunlardan biriside hala bize karşi bir on yargının olusmasiydi.. amacınız eger bu onyargı duvarlarını saglamlaştirmaksa bilemem. ama ben sanırımki bunun tam tersi olan on yargıları kırmak isteyeceksinizdir.ve boyle davranacaksınızdır.

kendi agzinizla demişsiniz ne ustad nede başka birisi onca verilen zarara ragmen tek kelime etmemiştir diye ? ben sizleride nur talebesi olarak biliyor ve tanıyorum .. Madem burada Risale-i Nur catisi altinda bir aradayiz kendi şahsi fikirlerimiz ve dogrularımızla değil bu davanın ve nur cemaatinin dogrularını ve fikirlerini benimsemek ve oyle hareket etmek lazım gerekir. cunku altinda toplandiğimiz Çati bu çatidir..

demişsinizki bu dusuncenizi Risale-i Nur davasiyla ters buluyorum.Sizin ters buldugunuz şey farklı benim size aktarmak istediğim farklıydı.. bunu ayirt etmenizi umardım ama gordumki olmamiş.
BiLekLerimHayaLKırıkLarıyLaKesili

15

29.04.2005, 14:16

Atatürk neydi ki Atatürkçülük ne olsun!!

Fakir

Acemi

Mesajlar: 1

Konum: ordu

Meslek: bilgisayar teknisyeni

Hobiler: okumak okumak okumak

  • Özel mesaj gönder

16

16.05.2005, 11:44

selamün aleyküm

karamanın koyunu sonra çıkar oyunu

gerçi oyunu zaten ortada idi

bizlere çok iş düşüyor.. benim evladım o ve onun gibi zalimleri..bizim tanıdığımız gibi tanımayacak inşaallah...

onun iyi yonune dediğimiz yok ama habis tarafı bir milleti habis edecek kadar habistir....

deki o allah tektir

eyy mahbubumuz olan rabbim sen üstadımıza nur üstüne nur ver.....
<<<<< Merak ılmin Hocasıdır >>>>>
<<<<<<<< ÜSTAD >>>>>>>>

17

16.05.2005, 22:12

Selamun aleykum arkadaşlar.
Aeon arkadaşımıza katılıyorum.Her söylediğimiz hak olmalı ama her hak bildiğimizi her yerde söylemek bizim hakkımız değildir.
Muhabbetle..
:)

Zülfikar

Stajyer

Mesajlar: 117

Konum: istanbul

Meslek: öğrenci

Hobiler: tasavvuf

  • Özel mesaj gönder

18

26.05.2005, 10:23

bir söde bizden!

şu zamana kadar kurulan tüm devletler osmanlı ve osmanlı gibi kurulan devletler hariç diğer devlet ve rejimler diktatörlükle kurulmuştur aksi halde muvaffak olamıyacaklarını kendileride bilmektedirler. bu yüzden Türkiyeninin kuruluşundan buzaman olan tarihini almanların nazi dönemi, rusyanın kominizm dönemine benzetmekteyim kimse demokrasi başlığı altında resmi yahut gayrıresmi suçalrla insanlar suçlanmış ve asılmıştır. bakınız Adnan menderes, kendisinin haytının belgeselini izleyin asılmak için dönen olayları görün Allah ondan razı olsun olmasydı bizde Almanyadaki kerdeşlerimiz gibi ezana hasret kalıcak ve din üzerine dönen konuşmalarada devlet bütünlüğü söz konusu denip bizden öncekilerin çektiği ızdırapalrı çekicek belkide şekit edilicektik neyseki bu süreyi biraz geçiktirdi. Duyduğum kadarıyla yeni TCK' da az değilmiş hadi hayırlısı!!! :D :D :D
Seyfullah Putkıran

Alkan

Usta

Mesajlar: 1,694

Hobiler: Risale-i Nur, Kur'an dinlemek

  • Özel mesaj gönder

19

13.06.2005, 03:18

ataturk muslumandi diyenler
Allah tanri diye elestiren peygambere sanki filozofmus gibi hitab eden bir insan ne derece musluman olur siz karar veriniz
canakkale savasinda insanlar sehitligi arzularken ataturk neyin ve nelerin derdinde. ataturkun 20 temmuz 1915 de yazdigi mektup corinne hanima
filhahika onlara gore iki semavi netice mumkun .ya gazi ya sehit olmak bu sonuncusu nedir bilirmisiniz? dosdogru cennete gitmek orada allahin en guzel kadinlari hurileri onlari karsilayacak ve edebiyyen onlarin arzusuna tabi olacaklar .goruyorsunuzya madam.muhammed ne kadar bilge imis insanlarin arzularini ne kadar iyi biliyormus .bana gelince cok yazikki bu inanmis insanlarin allah vergisi nitelikleri bende yok ama bu nitelikleri kullanmayida hic ihmal etmiyorum.
cok garip buldugum bir sey var erkeklere huriler ve baska guzel eglenceler vaat eden peygamber kadinlar icin hic bir taahhude girmiyor bu duruma gore olumden sonra erkekler cennettteki kadinlara sahip olarak hos vakit gecirirlerken kadinlarin dayanilmaz hale dusecekleri anlasiliyor oyle degilmi?
gordugunuz gibi madam insan bazen cennet ve cehennemden soz etmek ve hatta tanriyi bile elestirmek icin zaman bulabiliyor madam eger tanrimizi elestirerek gunaha girmemi onlemek isterseniz bana yaziniz(ihsan yilmaz milliyet gazetesi 9 nisan 2001)

20

13.06.2005, 10:21

Milliyet arşivden bunun linkini bulabilir misin? ılginç bir yazı...
Hayat, kurgudan daha acayiptir.

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir