Giriş yapmadınız.

1

19.10.2007, 12:46

Mevt´in hakikati nedir?

Evet, mevt,(ölüm)

tebdil-i mekândır,( Mekân değişikliği, yer değiştirme.)


ıtlak-ı ruhtur, (Ruhun serbest bırakılması.)


vazifeden terhistir;(ızin ve ruhsat verme, serbest bırakma, salma, kurtarma.)


idam(Yok etme, yok olma.)

ve adem( Yokluk, hiçlik.)

ve fenâ( Yokluk, yok olma.)

değildir.

Bunu TEFEKKÜR EDELıM..sonra risale-i nurdan konuyla ilgili yerlerde hakikata ulaşalım..

ne dersiniz..

fikri olan var mı?
Bugün ne kadar risalei nur okudum acaba?

Okumamışsam karlımıyım acaba?

2

19.10.2007, 12:52

Tebdili mekan derken ne anlamalıyız?yani yer değişmeden..

ölüm yer değiştirmedir..bundan ne çıkarabiliriz?
Evin bir odasından yer değiştirerek diğer odaya geçmektir..manası vardır.

Dikkat edelim..ilk odadaki aynen ikinciyi odaya geçiyor.

ilk odanın şartlarında madde vardı.ikinci odanın şartlarında madde olmadığına göre.

yer değiştiren kim?

Elbette insan derken akla gelen Ruhdur.
Bugün ne kadar risalei nur okudum acaba?

Okumamışsam karlımıyım acaba?

3

19.10.2007, 15:28

Bunu destekleyen ifade ıtlakı ruhdur.yani ruhun serbest bırakılmasıdır.

Buna göre bir yokluk,hiçlik ve yok olma yaşanmıyor.

değil mi?
Bedenindede ölümün hakikatı yaşanıyor.Çoçukluktan gençliğe ordan ihtiyarlığa kadar yaklaşık 60 beden değiştirdiği halde hiç yokluk yaşamadı..niye çünkü onu ayakta tutan ruh ebed olarak yaratılmışda ondan..
Bugün ne kadar risalei nur okudum acaba?

Okumamışsam karlımıyım acaba?

4

19.10.2007, 15:28

sonra diyor ki vazifeden serbest bırakmak..

hangi vazife..imtihan için gönderilen insan vazifesini yaptıktan sonra.bu vazifeden salınıyor.işte buna ölümün hakikatı deniyor..yoksa idam ve adem ve fena değildir..
ev ..kainata işaret..

oda ise kainat içindeki ayrı ayrı alemlere işaret..

dünya bir alem buranın şartlarında yeme,içme ve yatma vardır.Bu şartlar için ruha cesed giydirilmiş.

Ama kabir başka bir alem.o alemde yeme ,içme ve yatma yoktur.
Derecesine göre berzahda seyahat ve kabirde azab vardır.

Kabir azabında kurtulan kabir hayatı dediğimiz berzahda yaşar.
Kurtulmayan ise azabıyla meşgul.

azabda yaptıklarına göredir.

burdanda haşre,mahşere,sırata ta son durağı olan cennet ve cehennem alemlerine kadar mevte mazhar oluyor insan..
Bugün ne kadar risalei nur okudum acaba?

Okumamışsam karlımıyım acaba?

5

19.10.2007, 15:30

mevt, ehl-i dalalet için: (Doğru ve hak yoldan sapanlar, îmân ve ıslâmdan çıkmış olanlar.)ıÇıN..

bütün mahbubâtından(SEVDıKLERıNDEN) elîm(ACI VEREN) bir firâk-ı ebedîdir. (EBEDı AYRILIKTIR)

Hem, kendi cennet-i kâzibe-i dünyeviyesinden(HEM KENDı YALANCI DÜNYA CENNETıNDEN) ihraç (ÇIKARMAK)

ve vahşet ve yalnızlık içinde, zindan-ı mezara idhal ve hapis olduğu halde..


Mevt; ehl-i hidâyet ve ehl-i Kur'ân için,

öteki âleme gitmiş eski dost ve ahbablarına kavuşmaya vesîledir.

Hem, hakiki vatanlarına ve ebedî makam-ı saadetlerine girmeye vâsıtadır.

Hem, zindan-ı dünyadan bostan-ı cinâna(CENNET BAHÇELERıNE) bir dâvettir.

Hem, Rahmân-ı Rahîmin fazlından, kendi hizmetine mukabil,(KARşILIK) ahz-ı ücret(ÜCRET ALMAYA)- etmeye bir nöbettir.

Hem, vazife-i hayat külfetinden(AğIRLIğINDAN) bir terhistir.

Hem, ubûdiyet ve imtihanın tâlim ve tâlimâtından bir paydostur.


http://www.risaleara.com/oku.asp?id=33&a=mevt
Bugün ne kadar risalei nur okudum acaba?

Okumamışsam karlımıyım acaba?

6

19.10.2007, 15:31

Her kim hayat-ı fâniyeyi (DÜNYA HAYATINI) esas maksad yapsa,

zâhiren bir cennet içinde olsa da, mânen cehennemdedir.

Ve her kim, hayat-ı bâkiyeye (EBEDı HAYATA YANı AHıRET HAYATINA)ciddî müteveccih (YÖNELMış VE ÇALIşMASINI YAPIYORSA) ise,

saadet-i dâreyne(DÜNYA VE AHıRET SAADETıNE ) mazhardır.

Dünyası ne kadar fenâ ve sıkıntılı olsa da, dünyasını Cennetin intizar(BEKLEME) salonu hükmünde gördüğü için, hoş görür, tahammül eder, sabır içinde şükreder.

http://www.risaleara.com/oku.asp?id=33&a=mevt


ınsan-ı mü'mine nur-u ımân ile gösterir ki,

mevt idâm değil, tebdil-i mekândır;

kabir ise, zulümâtlı bir kuyu ağzı değil, nurâniyetli âlemlerin kapısıdır.

Dünya ise, bütün şâşaasıyla, âhirete nisbeten bir zindan hükmündedir.

Elbette, zindân-ı dünyadan bostân-ı cinâna çıkmak

ve müz'ic(SIKINTILI) dağdağa-i hayat-ı cismâniyeden(CıSMANı HAYAT OLAN DÜNYANIN KORKULARINDAN) âlem-i rahata ve meydan-ı tayerân-ı ervâha(RUHLARIN GEZDığı MEYDANA) geçmek

ve mahlûkatın sıkıntılı gürültüsünden sıyrılıp huzûr-u Rahmân'a gitmek, bin can ile arzu edilir bir seyahattir, belki bir saadettir.

http://www.risaleara.com/oku.asp?id=177&a=mevt
Bugün ne kadar risalei nur okudum acaba?

Okumamışsam karlımıyım acaba?

7

01.11.2007, 13:58

Konu hakkında paylaşımlarınızı bekliyoruz canı gönülden
Bugün ne kadar risalei nur okudum acaba?

Okumamışsam karlımıyım acaba?

8

01.11.2007, 14:13

denecek başka şey kalmamış ki..

9

01.11.2007, 15:52

Alıntı sahibi ""ruhefza""

denecek başka şey kalmamış ki..


Her insan aynı manayı anlamaz.Buna göre siz ne anlıyorsunuz ÖLümden?
Bugün ne kadar risalei nur okudum acaba?

Okumamışsam karlımıyım acaba?

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir