Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

1

14.10.2009, 16:27

Cevâbı bul, suâli sor..

Risâle-i nurlardan, kendi çabalarımızla, cümle içinden çıkardığımız suâllere verdiğimiz cevablarla suâl sorma hakkı kazanılan bir Nur yarışı bu..(=

Suâller mümkün oldukça kısa, öz cevablar verilecek şekilde sorulacak..

Ki verilen cevab zihinde yerleşmesi kolay olsun..

Ve cevâblar "satırdan" olmalı mutlaka. İspatlı olmalı yâni, ki itirazlar olmasın..

Bismillah, ilk suâli soralım bakalım.



Sual: Şekerlemeli tatlı köfteler nelerdir?



2

15.10.2009, 08:02

Cevabı bu,suali sor..

El Cevap:
İkinci Bürhan
Gel, bütün bu ovaları, bu meydanları, bu menzilleri süslendiren şeyler üstüne dikkat et. Her birisinde o gizli zâttan haber veren işler var. âdetâ her biri birer turra, birer sikke gibi, o gaybî Zâttan haber veriyorlar. İşte, gözünün önünde, bak, bir dirhem pamuktan Hâşiye 3 ne yapıyor! Bak, kaç top çuha ve patiska ve çiçekli kumaş çıktı. Bak, ondan ne kadar şekerlemeler, yuvarlak tatlı köfteler yapılıyor ki, bizim gibi binler adam giyse ve yese, kâfi gelir.


Hâşiye 3
Tohuma işarettir. Meselâ, zerre gibi bir afyon büzürü, bir dirhem gibi bir zerdali nüvatı, bir kavun çekirdeği nasıl çuhadan daha güzel dokunmuş yapraklar, patiskadan daha beyaz, beyaz ve sarı çiçekler, şekerlemeden daha tatlı ve köftelerden ve konserve kutularından daha latîf, daha lezîz, daha şirin meyveleri hazîne-i Rahmetten getiriyorlar, bize takdim ediyorlar
Sözler.22.söz.sh.255


soruyu soruyorum: Halık-ı Rahim, şu dünyayı kimler için bir bayram suretinde yaptı?

3

15.10.2009, 08:38


Hâlık-ı Rahîm ve Rezzâk-ı Kerîm ve Sâni-i Hakîm şu dünyayı âlem-i ervâh ve ruhâniyât için bir bayram, bir şehrâyin sûretinde yapıp, bütün esmâsının garâib-i nukuşuyla süslendirip, küçük büyük, ulvî süflî herbir ruha ona münâsip ve o bayramdaki ayrı ayrı hesabsız mehâsin ve in'âmâttan istifade etmeye muvâfık ve havâs ile mücehhez bir cesed giydirir, bir vücud-u cismânî verir, bir defa o temâşâgâha gönderir. 17. Söz

Bu "bir defa" ifâdesi reenkarnasyon safsatasına İslam'da yer olmadığına delildir.


Suâl:
Dünya bomba olup patlasa, kim korkmaz..?

4

15.10.2009, 10:41

cevabı bul..

Sözler,3.söz. Sayfa 25

Evet, her hakiki hasenât gibi, cesâretin dahi menbaı imândır, ubûdiyettir. Her seyyiât gibi, cebânetin dahi menbaı dalâlettir.
Evet, tam münevverü’l-kalb bir âbidi, küre-i arz bomba olup patlasa, ihtimâldir ki, onu korkutmaz




soru: Dehşetli bir zındığın, Kur'an'a karşı su i kastına mübareze ve iskat eden risale nerede te'lif edilmiştir? (Kur'an'daki tekrarata itiraza bir cevap)

5

15.10.2009, 11:58


Fakat Risâle-i Nur'un cerh edilmez hüccetleri katî ispat etmiş ki, Kur'ân'ın hakîki tercümesi kâbil değil.
Ve lisân-ı nahvî olan lisân-ı Arabî yerinde Kur'ân'ın meziyetlerini ve nüktelerini başka lisân muhâfaza edemez.
25. Söz | 425

O zındığa cevab olarak yazılmış risale 25. Söz, fakat Nurlarda telif yerini bulamadım.

Başka bir siteden bu tarihler.

Yirmi Beşinci Söz - 1927 - Barla

6

15.10.2009, 13:45

cevabı bul...

25.söz el hak doğru ama,soruda kastedilen, parantez içini dikkate alarak, bulunacak cevaptır.

7

15.10.2009, 13:48

Onuncu mes'ele Barla'da telif olmamış mı yâni..?

8

15.10.2009, 13:58

Haşiye:Denizli Hapsinin meyvesine Onuncu Mesele olarak Emirdağının ve bu Ramazan-ı Şerifin nurlu bir küçük çiçeğidir.
Tekrarat-ı Kur'âniyenin bir hikmetini beyanla ehl-i dalâletin ufûnetli ve zehirli evhamlarını izale eder.

25. Söz | 416

9

15.10.2009, 14:01



Suâl:
Ufûnetli bataklık nedir?

10

15.10.2009, 19:04

cevabı bul...

Allah razı olsun..Evet Üsatad Hz. 1 Ağustos 1944 de Emirdağ'a geliyor.30 Aralık 1944 tetemyiz mahkemesi beraat kararını onaylıyor.1946 da Risale-i Nur'lar teksirle çoğaltılmaya başlıyor. Üstad'ımız 1945 baharında Emirdağ kırlarına çıkıyor. Çiçeklerle çok meşguldür..Üstad'a çiçek toplayıp getirirler.Hatta Üstad : bu ne çiçeğidir diye sorar.Yani Üstad'ımız kırlarda çiçeklerle haşir neşirdir hep.Ve onbirinci şua olan Meyve Risalesinin Onuncu Meselesi Emirdağ Çiçeği yazılır.


Ufunetli bataklık:
Mektubat'ta Üstad Hz.tevcih edilen bir soru var.Sh.52. Dünya siyasetine karşı niçin bu kadar lakaytsın............Bu safahati hoş mu görüyorsun.Veyahut korkuyor musun ki sükut ediyorsun?
Üstad, cevabında şöyle diyor:Hayat-ı beşeriye bir yolculuktur.Şu zamanda Kur'an'ın nuruyla gördüm ki,o yol bir bataklığa girdi. Mülevves ve ufunetli çamur içinde kafile-i beşer düşe kalka gidiyor.
Bir kısmı selametli bir yolda gider. Bir kısmımümkün olduğu kadar çamurdan bataklıktan kurtulmak için,bazı vasıtaları bulmuş.
Bir kısm-ı ekseri o ufunetli,pis, çamurlu bataklık içinde karanlıkta gidiyor...





Sual: Ayet ül Kübra Risalesi'nde, Cenab-ı Hakk'ın varlığı ve birliği k a ç m e r t e b e ' d e isbat ediliyor?

11

15.10.2009, 20:17

CEVAP: cevabı bul...

Cevâbınıza sadakte Ağabey..


Sual: Ayet ül Kübra Risalesi'nde, Cenab-ı Hakk'ın varlığı ve birliği k a ç m e r t e b e ' d e isbat ediliyor?

El cevâb: Geçen İkinci Makamın Birinci Babındaki
on dokuz adet mertebelerin şehadet eden hakikatlerinin herbirisi,
tahakkuklarıyla ve vücutlarıyla vücub-u vücuda delâlet ettikleri gibi, ihataları ile dahi vahdete ve ehadiyete delâlet ederler.
Yedinci Şuâ | 137


12

15.10.2009, 20:19



Suâl:
Hilkati, cennetten daha hayretlik ve müşkül olan nedir?



13

16.10.2009, 10:37

cevabı bul...

ruhefza ,Allah razı olsun. istifadeli oluyor. Ama Ayet-ül Kübra'da geçen vahdaniyet mertebeleri nin kaç tane olduğu konusundaki sualimiz güncelliğini koruyor. Ayet ül Kübra'da araştırmaya devam İnşallah.


Hilkati Cennet'ten daha müşkül olan: Üstad'ımız Haşir risalesinde, şöyle diyor: Ahirete nisbeten gayet dar bir sayfa olan ruy-i zeminde had ve hesaba gelmiyen harika san'at numunelerini ve haşir ve kıyametin misallerini göstererek ve üç yüz bin kitap hükmünde olan muntazam enva-ı masnuatı, o tek sayfada , kemal-i intizam ile yazıp derc etmek, elbette geniş olan alem-i ahiretin latif ve muntazam cennetin binasından ve icadından daha müşküldür.


ruhefza sordugunuz sorulardan gerçekten harika dersler çıkıyor. Allah razı olsun.

14

16.10.2009, 10:38

Bu başlık ne kadar güzel olmuş Allah razı olsun abla .

Akılda kalıcı olması da ayrı bi güzel inş bende katılıcam :) ü


:çiçek:
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~Yolun ucunun nereye varacağını düşünmek beyhude bir çabadan ibarettir.
Sen sadece atacağın ilk adımı düşünmekle yükümlüsün.
Gerisi zaten kendiliğinden gelir...

( ŞEMS-İ TEBRİZİ )


15

16.10.2009, 10:40

cevabı bul

Sual sonra gelecek..Muhabbet fedailerinden katkı ve katılım olsa...

16

16.10.2009, 23:08

CEVAP: cevabı bul...

Ama Ayet-ül Kübra'da geçen vahdaniyet mertebeleri nin kaç tane olduğu konusundaki sualimiz güncelliğini koruyor. Ayet ül Kübra'da araştırmaya devam İnşallah.



Bakalım bakalım..Canlı kitab karıştırmaya başladık Ağabey, arama motorları sükut etti suâllerinize..

(Keçelilerden yardım yok mu..? )

17

16.10.2009, 23:19

cevabı bul...

Bu harika bişey..Allah razı olsun..İhdas ettiğiniz başlık hedefine ulaşmış demektir. Hayra ve okumaya vesile oldunuz kardeşim.Şahsen, sualleriniz sayesinde daha çok okuyorum. Şualar'ın ilk başlarında da Üstad'ımız Hz.leri aynı soruya çok net cevap olacak tarzda beyan buyuruyor. Ama Ayet ül Kübra'da çok harika misallerle, her unsurdan bir çok mertebelerde vahdaniyetin delillerini sunuyor.

18

17.10.2009, 10:00



Keçelican..Eklediğin cevablar nerde..? Niye sildin onları..?
:ahhh:

19

17.10.2009, 10:08

CEVAP: cevabı bul...


Hilkati Cennet'ten daha müşkül olan: Üstad'ımız Haşir risalesinde, şöyle diyor: Ahirete nisbeten gayet dar bir sayfa olan ruy-i zeminde had ve hesaba gelmiyen harika san'at numunelerini ve haşir ve kıyametin misallerini göstererek ve üç yüz bin kitap hükmünde olan muntazam enva-ı masnuatı, o tek sayfada , kemal-i intizam ile yazıp derc etmek, elbette geniş olan alem-i ahiretin latif ve muntazam cennetin binasından ve icadından daha müşküldür.



Evet Cennet bahardan ne kadar yüksek ise,
o derece bahar bahçelerinin hilkati, o Cennet'ten daha müşkildir ve hayretfezadır denilebilir.

(Sözler - 72)

Bu da mütemmimi olsun..Tek cümlede Allah'ın varlığına ve ahiretin vücûduna deliller var..FesübhanAllah..



Zehracan

Süper Moderatör

Mesajlar: 8,190

Hobiler: Risale-i Nur, DUA...

  • Özel mesaj gönder

20

17.10.2009, 12:49



Keçelican..Eklediğin cevablar nerde..? Niye sildin onları..?
:ahhh:
emin olamadim abla.. sildim.. :utandım:
bi daha ekliyim..



Alıntı


İhtar: Birinci Makamda geçen otuz üç mertebe-i tevhidi bir parça izah etmek isterdim. Fakat şimdiki vaziyetim ve halimin müsaadesizliği cihetiyle, yalnız gayet muhtasar burhanlarına ve meâlinin tercümesine iktifaya mecbur oldum. Risale-i Nurun otuz belki yüz risalelerinde bu otuz üç mertebe, delilleriyle, ayrı ayrı tarzlarda, herbir risalede bir kısım mertebeler beyan edildiğinden, tafsili onlara havale edilmiş.

Yedinci Şuâ | 102

Alıntı

Size yazmıştım ki: Nasıl Hizb-i Nuriye Risale-i Nur'un ve Ayetü'l-Kübrâ nın bir hülasasıdır; öyle de, on dakika zarfında Hizb-i Nuriyenin bir hülasası, bu Ramazan-ı Şerifin feyzinden ve Ramazan da telif edilen ve yeni intişar eden Ramazaniye Risalesi olan Ayetü'l-Kübrâ nın otuz üç mertebe-i vücub ve vücud ve tevhid otuz üç elsine-i külliye ile tezahür ettiği gibi, ruh ve hayal ve kalb o noktadan öyle bir inbisat ve inkişaf etti ki, herbir mertebenin söylediği şehadetini dediğim vakit, o külli lisan benim oluyor gibi azametli bir tevhid hissettiğimden, Ayetü'l-Kübrâ, güneş gibi İmân nurlarını ruhlara telkin edebilir. Şeksiz şüphesiz kanaat ettim ve gördüm ve İmam-ı Ali nin (r.a.) ona verdiği ehemmiyetin sırrını bildim.

Emirdağ Lâhikası | İkramı İzhar Mektubunun Tetimmesi | 62
?( ?( ?(
"İnsan vardır fark edilmez süsünden.
Kimi farksızdırkoyun sürüsünden.
Her gördüğün şekle kapılma,
insan anlaşılmaz görüntüsünden...(!)"

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir