Muhabbet Fedâileri

Kardesim
Inshallah bu dediginiz konu cok onemlidir ve mudakkik olan herkesin uzerine dusunmesi gerekir. Dediginiz meseleyi aslinda su onemli sozle aciklayabiliriz.

"Sebeplerin vucud-u hakikisi yoktur. Ancak vucud-u itibari sahibidirler."

Tabi bu hicbirseye cevap vermiyor. Lakin ben sizi bir kac yere yonlendireyim. Onlari okuyunuz ve sonra bir daha bu kismi okuyunuz. Cunku bu baskasindan dinlenerek anlasiliyor gozukse de icsellestirilmesi gereken bir konudur.

Kaynaklar:

1. Lema

22.Soz 2. Makam'in ilk basi

Isaratul Icaz'dan Bakaranin emin degilim ama 5 ve ya 6 ve ya 7. ayetlerinden birinin tefsiri.

11. Sua'nin yanilmiyorsam 11. kismi

Ayrica size tavsiyem Ustadin Mutezile ve Cebriye hakkinda yazdigi yerleri bulup okumaniz. Cunku aslen ikisi arasindaki en buyuk farklardan birisi bu konuyla alakalidir ve orada verilen ornekler daha iyi anlasilir kilar konuyu...

Online olarak Yamina Mermer ve Ali Mermer tarafindan yazilmis ingilizce ve ya turkce positifist felsefe ve ya materyalizm uzerine yazilar. (direk Nurlardan ozunu alan yazilardir)

Fethullah Gulen H. Efendinin Kaza ve Kadere Imanla ilgili kitabinin ve Inancin Golgesinde kitabinin icindeki kader vs konularini isleyen bolumlerin in Cebriye, Mutezile ve Ehli Sunnet vel Cemaat hakkindaki yazilari...

Bunlar cok fazla gozukmekle birlikte size ve bize cok buyuk bir sorumluluk dusuyor . Sizi korkutmak istemem ammaa:

"Kisinin sebeplere hakiki bir vucud libasi giydirmesi bir nevi sirktir. Bu kisini ne yaptiginin farkinda olma(ma)si durumuna gore Gizli ve ya Acik Sirk olur"

Aslen 1. Lema ile baslamaniz ve en son digerlerini okuduktan sonra onu yeniden okumaniz cok orjinal olabilir....

Ayrica size bu forumdaki iki baslik da biraz yardim edebilir:

-Izzet ve Azamet isterki Esbab perdadari.....

ve

- Ademin Serri Mutlak olmasi

uzerine olan iki foruma muracaat edebilirsiniz...

hurmetler
BArish

hakikaten.. hic ortusmuyor.. ve ben bu cevabi niye boyle verdigimi dahi hatirlamiyorum... Garip...

Ben de sasirdim okuyunca bunu...


muhtemeldir ki o donemde yazdigimiz baska bri forum vardi esbap-musebbeb hakkinda. Onunla karistirmis olabilirim. ne diyelim.

Tabi baska bir ihtimalde su. Kisi elindeki tek alet cekic olunca herseyi civi gibi gorur derler. Ben de o donemde bu meseleye bayagi sardirmistim. Ihtimal ki sorunuzu okudum ve de farkinda olmadan bu cevabi yazdim...

Hakkinizi helal ediniz...
hurmetler ve baki selamlar
Barish

yok yok. hatirlar gibiyim. bu baska bir basliga cevapti,,,

Gülnihal sordugun sorunun cevabi sorunun kendisinde.

Alıntı

2.Lema'nın birinci nüktesinde(işlediğimiz her bir günah kafamıza giren her bir şüphe kalp ve ruhumuza yaralar açar...
Bizim manevi yaralarımız ...şeklinde ifadeler var. Bu yaralar nelerdir...
Hangi hasletler, giybet,haset baskalari varmi?

Sadece haset giybet degil, her bir günah kalbe yara acar, yani bu (manevi)kalbi yaralar demektir. Bir bakima insanin islami huzurunu yaralar, öyle bi$ey

Selamun aleykum arkadaşlar.
2.lema 2.nükte 2.vecih - "Yeknesak istirahat döşeğindeki hayat,hayr-ı mahz olan vücuddan ziyade,şerr-i mahz olan ademe yakındır ve ona gider"

anlayamadım,aydınlatırsanız sevinirim.

Allah razı olsun.

Alıntı sahibi ""ummu_hureyra""

Selamun aleykum arkadaşlar.
2.lema 2.nükte 2.vecih - "Yeknesak istirahat döşeğindeki hayat,hayr-ı mahz olan vücuddan ziyade,şerr-i mahz olan ademe yakındır ve ona gider"

anlayamadım,aydınlatırsanız sevinirim.

Allah razı olsun.

Düşününelim ki bir fabrika var.Bu fabrika bir neticeye hizmet etmek için kurulmuş.Ancak bu fabrika çalışmıyor ve bir ürün üretmiyor.Yani "yeknasat" bir durumda.Yani istirahatte.Bu fabrika elbetteki hayır üretmez ve fabrikadan beklenen neticeyi vermez.Ortaya vücut dediğimiz netice ve hayır çıkmamış olur ki işte bu istirahat döşeğinde çelışmayan fabrika ademe mahkumdur ve neticede ortaya ürün çıkmadığı için yokluğa hatta dağıtılmaya mahkum olur.

Öyleyse Rabbimiz bizim hayat fabrikamızdan bir netice bekliyor ve hayır bekliyor.Yani hayat fabrikasının çalışmasını ve hayattan beklenen neticeye ulaşmasını istiyor.

Ancak bizim hayat fabrikası nefsin ve hevesin arzuları ile yeknasat istirahat döşeğine yatmak istiyor.Rabbimiz de musibetlerle bu hayat fabrikasını ve fabrikanın çarklarını ihtizaza getiriyor ve tasaffi ettiriyor,hayır çıkarmak istiyor ve bizi hayıra müteveccih kılıyor.Böylece "Hayat musibetlerle, hastalıklarla tasaffi eder, kemal bulur, kuvvet bulur, terakki eder, netice verir, tekemmül eder, vazife-i hayatiyeyi yapar. "(2.Lema) hakikati tahakkuk etmiş olur.

şimdilik bu kadar tefekkür edebildik.
Selametle kalınız.

Allah razı olsun.

Ruscadan okudum risaleleri ama böyle okumak daha güzel.yabancıyım diye anlayamadığım çok şey oluyor.
yani böyle çok sorularım olcaktır,inşallah yardımcıı olursunuz hep.

Allaha emanet olun