Giriş yapmadınız.

1

11.06.2005, 23:49

Bir ınci Söz

Birinci Söz'ün bu ikinci cümlesi, ilk cümlenin manasına tâbi olmayı ifade ediyor. Birinci Söz'ün ilk cümlesi, besmeleyi her hayrın başına koyuyor: Bismillah her hayrın başıdır. Hayır, "Allah'ın adı ile" ifadesinde, "ile" ye tekabül eden Bismillahın 'Bi'sidir. 'Bi' bizim elimizdedir, biz mahlûkatın cüz'î iradesine bırakılmıştır. Hayır ve vücut sahasına 'bi' kapısından girebiliriz. Bu yüzden besmelenin 'Bi'si Hâlık ve mahlûk arasındaki nisbeti, hayır ve şer arasındaki tercihi ifade eder. Varlık ve yokluk arasındaki ince çizgiyi dudağımızın ucuna taşır. Dudaklarımızın birbirine tek birkez bitiştirilmesiyle kolayca beliren bu hece, bizi hayrı ve vücudu elinde tutan Sâniimize nispet eder. Onun kudretine şerleri hayra kalbetmenin, yokluğu vücûda çevirmenin ne kadar kolay olduğunu bize hissettirir. Diğer taraftan dudaklarımızın ilk dokunuşuyla ilan ettiğimiz intisabı ifade etmenin kolay olduğu kadar, cüz'î irademizi sarfettikten sonra nasib olan imanın nihaî ifadesi olması hasebiyle keskin ve toktur. Nitekim, dudaklarımızın ve kalbimizin Bismillah'a eriştiği bu ilk ve kolay heceyi, Birinci Söz'ün bidâyetinde farkında olmadan tekrarlarız: "Birinci Söz. Bismillah her hayrın başıdır. Biz dahi başta ona başlarız. Bil ey nefsim, şu..."

Cümlenin kelimelerine gelirsek:

Cümleye 'Ben' değil de 'Biz' diye başlanması, hayrın ve vücudun sahibi Hâlık karşısında, sadece cüz'î iradesiyle hayrı Allah'tan isteyen, vücudu için sadece dua etmekle kalan biz kulları ve mahlûkatı temsil etmek için olsa gerektir.

Zaten 'dahi' kelimesi dahi, "biz kullara düşen ise", "biz yaradılmışlara kalan da" anlamına gelir ki, Halık'ın kudret-i mutlakası ve irade-i külliyesi yanında, kulların yerini teyid etmektedir. 'Dahi' ayrıca, 'madem ki' anlamında, 'Bismillah her hayrın başıdır' cümlesine bir atıf da sayılabilir. Yani "madem ki Bismillah her hayrın başıdır. Biz dahi başta ona başlarız."

Aslında başından beslenen 'başta' kelimesinin manasına şimdi geçebiliriz. Bismillah'ın 'bi'si ile ayrılan, vücut ve adem sahaları aynı zamanda kullara ve Rabbine ait, mahlûkata ve Halıka ait alanların da sınırını çiziyor. Bir işin nihayetlenmesinde kula düşen sadece cüz'î iradesini kullanmak, yani o işin sebeplerini tertib etmektir. ışin nihayeti, yani neticelerin tertibi ise Kadir-i Hakîm olan Hâlık'a aittir. Aslında kul böylece her işin sadece bidayetine, yani başlangıcına erişebilir, sonuna ve nihayetine erişemez, nüfûz edemez. ınsan en fazla hayrın başında kalır ve hep başlamakla kalır. ışte 'başta' kelimesi, Birinci Söz'ün, Sözler'in ve Risale-i Nur'un başını imâ ettiği kadar, bu gerçeğe de tâbi olmayı ifade eder. Hem böylece Bismillah'ın kastedilerek 'onunla' değil de 'ona' kelimesinin tercih edildiğini anlamış oluruz. Bismillah'ın ifade ettiği kulluk manası, hem bir çırpıda geçilecek, başlanıp bitirilecek birşey değildir. Bu yüzden 'onunla' başlayıp da geçmeyiz onu. Aksine 'ona' başlar ve başlamakla kalır ve hep başta, yani bidayette başlarız.

Senai Demirci

Sevimer

Acemi

Mesajlar: 7

Konum: Trakya

Hobiler: Risale-i Nur

  • Özel mesaj gönder

2

13.06.2005, 12:53

Allah (c.c.) Razı olsun.
''Allah için ateşe atılmak vardır. Lakin ateşe atılmadan önce kendinde ıbrahimlik olup olmadıgını araştır. Çünkü ateş seni degil ıbrahimleri tanır ve yakmaz''MEVLANA R.A

Alkan

Usta

Mesajlar: 1,694

Hobiler: Risale-i Nur, Kur'an dinlemek

  • Özel mesaj gönder

3

13.06.2005, 13:02

selamın aleykum

Allah razı olsun
"ey bedbaht nefsim! acaba ömrün ebedi midir? hiç kat'i senedin var mı ki, gelecek seneye, belki yarına kadar kalacaksın?

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir