Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

1

25.02.2007, 16:51

Risale-i Nur'dan Müjdeli Bir Mektub

Burda olmasa bile bu Mektubu kitabınızda mutlaka okumanızı tavsiye ederim. şevkiniz ve ümidiniz artacak inşaallah

Çok aziz, sıddık, kahraman, bahtiyar Emirdağlı kardeşlerim,
Geçirdiğiniz çok büyük afeti müş ir, mübarek efendimiz hazretlerinin, çok ehemmiyetli ve çok kıymetli ve perde altında çok müjdeli lütufnamelerini aldık. Her birerlerinize, hususan bu yangında daha çok tehlike atlatan kardeşlerime, bura ve bu civar talebeleri namına büyük geçmiş olsun der ve bu vesile ile dehşetli küfr-ü mutlak yangınının mahallemizi sardığı ve kızıl kıvılcımlarının saçaklarımıza sıçramak üzere olduğu bir hengamda, umum ehl-i ımân ve hususan Nurcular namına, o maddi yangında çocuk Ceylan ın ağlamakla medet istemesi gibi, bir manevi Ceylan olarak, o büyük ve çok müşfik Üstada "Medet! Biz yanıyoruz, mahvolduk" diye niyaz eylerim.
Bu Emirdağ yangınında, günün en çok nüfuzuna sahip, kızıl Rusya dan çıkarak kızıl ateşler ve kızıl kıvılcımlar saçan ve birer birer dünya şehrinin mahallelerini saran ve ovaları yakıp kavuran, bazı yerlerde de nifak ve şikak ateşleri saçarak, kardeşine "Kardeşini öldür!" diye bağıran ve en nihayette alem-i Hıristiyaniyeti yakıp kavurup harman gibi savurduktan sonra alem-i ıslam mahallesini saran ve evimizin saçaklarına kıvılcımları sıçrayan ve çok büyük ve çok dehşetli bir bela olan komünizm ve bu azim yangında itfaiye vazifesini üzerine alan Risale-i Nur a ve Risale-i Nur'un günün en büyük mutfisi, en büyük ahassungahı ve en büyük melcei ve penahı ve onun şahs-ı manevisinin dualarının, barigah-ı Ehadiyette kabul olduğuna sarih bir işaret var. Ve adeta ona hücum edenlere ve etmek isteyenlere karanlık gecede kırmızı diliyle şöyle hitap ediyor:
Ey Fahr-i Alemin gösterdiği doğru yoldan şaşanlar! Dünyanın fani metalarıyla gururlanıp taşanlar! Ve ey dünyamıza zararı olur korkususuyla, nur-u Kur'ân dan kaçanlar! Sizler, dünyanızın uçurumlara gittiği zannıyla, o baki ve tatlı sandığınız fani ve hakikatte çok acı lezzetlerinizin, zeval bulmak, şedit ve elim elem ve ıztıraplara tahavvül etmek üzere olduğunu tahmin ederek manasızca radyoların başına koşuyorsunuz. Bu koşmakta ve bu dedikoduları dinlemekte ne fayda var?
Zeval bulucu lehviyat ve lezaizle körleşmiş, bakan gözleriniz. Artık yeter, biraz hakikati görsün! Sağırlaşmış duyan kulaklarınız biraz hakikati duysun ki, bu acip ve dehşetli ve hiç misli görülmemiş devirde, hususan ehl-i imanın çok sarsıntılar geçirdiği ve çok dehşetli düşmanlar karşısında bulunduğu ve küfr-ü mutlak ateşinin mahallemizi sardığı bir zamanda, ancak ve ancak, güvenimizin en müstahkem, kavi, yıkılmaz, sarsılmaz tahkimatı olan Risale-i Nur'un nurani siperlerine iltica etmekle ve onun daire-i kudsiyesine dehalet etmekle kurtulacak ve imanınızı kurtararak, idam-ı ebedi zannettiğiniz ölümü bir hayat-ı bakiyeye tebdil edeceksiniz. Ve işte o nurun mübarek tercümanının ve mübarek şahs-ı manevisinin -veecirna ve ecir valideyna ve ecir talebete resailinnuri ve valideyhim minenar- ve emsali dualarının kabulüyle, şefaatiyle ve hürmetine, benim dehşetli, fakat Cehennem ateşi yanında hiç ehemmiyeti olmayan ateşimden, onun şakirtlerinin, hadimlerinin ve risalelerinin muhafızı bulunan mağazaları, nasıl azad olmuş, kurtulmuşsa, sizler de o mübarek şakirtler gibi, o mübarek daire-i kudsiyeye dehalet ettiğinizde, dünyevi ve uhrevi dehşetli ateşlerden kurtulacak ve evlat ve iyalinizin bir nevi çobanı olmak hasebiyle, o sevgililerinizi de kurtaracaksınız. Ve her birerleriniz maddi ve manevi felah ve saadete nail olacaksınız.
Bakıp da görmeyen ve görüp de görmek istemediğinizden kapadığınız gözlerinizi açınız, görünüz ve azim tehlikelerin çok yakın olduğunu ihsas ve telaş ve itirazınızı arttırmaktan başka bir işe yaramayan dünya havadislerini veren radyo başına değil, ayaklarınızdaki bütün derman ve kuvvetinizle Risale-i Nur başına ve onun neticesi emniyet, selamet ve saadet olan nurani dairesine koşunuz."
Bizlere de: "Ey Nurcular! Allah ın sizlere ihsan ettiği ezeli lütfuna karşı secdeden başlarınızı kaldırmayınız. Gecenin soğuğuna aldırmayınız. Sizlere lütfunu hiçbir hususta esirgemeyen Rabb-i Rahime, gecenin bu mübarek saatlerinde kalkarak vazife-i şükrü eda ediniz. Ve bazıların düştüğü, istikbali düşünmek derdiyle aklı, maaşı sarsan hadiseler karşısında titremeyiniz, korkmayınız; Nurun kudsi kerameti ve imdadını müşahede ediniz.

Bizi ve anne babalarımızı, Risale-i Nur talebelerini ve onların anne babalarını cehennem ateşinden kurtar.
Dünya fanidir; binler sene yaşamak olsa, baki olan hayat-ı uhreviyenin yanında, hiç-ender-hiç mesabesindedir. Fakat fani olmakla beraber, baki hayatın baki meyvelerini verecek bir mezraasıdır. Fırtınaların şiddeti, havanın dehşeti sizleri sarsmasın, korkutmasın. Bu mübarek mezraaya en mübarek ve nur ani ve verimli ve bereketli olan Nur tohumlarını ekiniz. Zira "Eken biçer," atalarımızdan kalma mübarek bir sözdür.
Ey Nurcular! Sizin hakiki vazifeniz dünyaya bakmak değildir. Farz-ı muhal olarak dünyaya da bakılsa, bakınız ve görünüz ve zuhuru muhtemel dehşetli yangınlar sebebiyle ve o yüzden karşılaşmanız ihtimali bulunan tehlikeler dolayısıyla katiyen sarsılmayınız, fütur getirmeyiniz. Çalışınız, çalışınız, çalışınız ve katiyen inanınız ki, Nurun şefaati, Nurun duası, Nurun himmeti sizleri kurtaracaktır. ışte bu davanın şahidi Emirdağlı Nurcuların dehşetli ateşten zararsız kurtulmalarıdır. şimdiden umumunuza müjdeler olsun.
Kardeşiniz
Mustafa Osman
Emirdağ Lahikası sayfa 116-118
http://www.risaleara.com/oku.asp?id=3538


Baki Selam
Sakın, sakın, sakın! Çabuk, bu şimdiye kadar demir gibi kuvvetli tesanüdünüzü tamir ediniz...

2

25.02.2007, 17:55

Allah razı olsun abim..
'

Bağ-ı cennette ümidim bu durur kim Zatî'yi
Cümle müminlerle ol server ede hem sâyesi


_

3

25.02.2007, 18:07

emsali dualarının kabulüyle, şefaatiyle ve hürmetine, benim dehşetli, fakat Cehennem ateşi yanında hiç ehemmiyeti olmayan ateşimden, onun şakirtlerinin, hadimlerinin ve risalelerinin muhafızı bulunan mağazaları, nasıl azad olmuş, kurtulmuşsa, sizler de o mübarek şakirtler gibi, o mübarek daire-i kudsiyeye dehalet ettiğinizde, dünyevi ve uhrevi dehşetli ateşlerden kurtulacak ve evlat ve iyalinizin bir nevi çobanı olmak hasebiyle, o sevgililerinizi de kurtaracaksınız. Ve her birerleriniz maddi ve manevi felah ve saadete nail olacaksınız.
Bakıp da görmeyen ve görüp de görmek istemediğinizden kapadığınız gözlerinizi açınız, görünüz ve azim tehlikelerin çok yakın olduğunu ihsas ve telaş ve itirazınızı arttırmaktan başka bir işe yaramayan dünya havadislerini veren radyo başına değil, ayaklarınızdaki bütün derman ve kuvvetinizle Risale-i Nur başına ve onun neticesi emniyet, selamet ve saadet olan nurani dairesine koşunuz."


Allah razı olsun, ne büyük müjdeler..Allah farkına varmayı nasip etsin çok geç olmadan(şahsıma)..
ya rabbi!ya rabbi!ya rabbi! Beni bu yolda büyüt,bu yolda yürüt,bu yolda çürüt.Fakat asla ve asla döndürme..

4

25.02.2007, 18:25

Amin kardeşim. Allah senden razı olsun kardeşim

Özellikle Mektubta geçen Radyoya Televizyonuda eklemek lazım, diye düşünüyorum.

Muhabbetle
Sakın, sakın, sakın! Çabuk, bu şimdiye kadar demir gibi kuvvetli tesanüdünüzü tamir ediniz...

5

25.02.2007, 20:50

Ey Nurcular! Sizin hakiki vazifeniz dünyaya bakmak değildir. Farz-ı muhal olarak dünyaya da bakılsa, bakınız ve görünüz ve zuhuru muhtemel dehşetli yangınlar sebebiyle ve o yüzden karşılaşmanız ihtimali bulunan tehlikeler dolayısıyla katiyen sarsılmayınız, fütur getirmeyiniz. Çalışınız, çalışınız, çalışınız ve katiyen inanınız ki, Nurun şefaati, Nurun duası, Nurun himmeti sizleri kurtaracaktır. ışte bu davanın şahidi Emirdağlı Nurcuların dehşetli ateşten zararsız kurtulmalarıdır. şimdiden umumunuza müjdeler olsun.


Ceka kardeşim, Allah sizden razı olsun. Kim bilir kaç defa okuduğum bir mektup, ama ilk defa okuyormuşum gibi heyecanlandım. Allah ebeden razı olsun.

6

26.02.2007, 09:41

buda eklenmiş daha önce ya webmaster..
Bugün ne kadar risalei nur okudum acaba?

Okumamışsam karlımıyım acaba?

7

26.02.2007, 11:00

şiiişşşt Çaktırma yavf :roll:
Sakın, sakın, sakın! Çabuk, bu şimdiye kadar demir gibi kuvvetli tesanüdünüzü tamir ediniz...

8

26.02.2007, 11:24

Alıntı sahibi ""Ceka""

şiiişşşt Çaktırma yavf :roll:


:dişler:
Biz muhabbet fedâileriyiz; husûmete vaktimiz yoktur.

9

26.02.2007, 13:10

Alıntı sahibi ""@bdullah""

Alıntı sahibi ""Ceka""

şiiişşşt Çaktırma yavf :roll:


:dişler:
:mrgreen: sobe cevat..
Bugün ne kadar risalei nur okudum acaba?

Okumamışsam karlımıyım acaba?

Alkan

Usta

Mesajlar: 1,694

Hobiler: Risale-i Nur, Kur'an dinlemek

  • Özel mesaj gönder

10

26.02.2007, 14:17

kardeşler risale-i nurlar ekmek,su gibidir bırakın da bi daha yiyelim değil mi bu daha önce çıkmıştı deyip üzmeyin bizi :D
"ey bedbaht nefsim! acaba ömrün ebedi midir? hiç kat'i senedin var mı ki, gelecek seneye, belki yarına kadar kalacaksın?

11

28.02.2007, 17:11

ışte bu mektup beni mahveden, yerden yere vuran sonra ayıltan ve ne yapıyorsun dedirten. Paylaşımın için tekrardan teşekkürler.

Buradan anladıklarmızı bu zaman uyarlamak nasıl olur.

Yangın meselesi esas alınarak başlamış ama ileriki aşamada bir nevi ders hükmünde olan bir mektup. Tavsiyeleriniz var mı?


12

28.02.2007, 19:37

:oops:

Bana bu mektubtaki hakikatleri anlatan kardeşimiz frtkrkc'dir

Tüh yakalandık
Sakın, sakın, sakın! Çabuk, bu şimdiye kadar demir gibi kuvvetli tesanüdünüzü tamir ediniz...

13

01.03.2007, 01:15

Ama Cevat hocam olmadı ki!

Ben sorular sormuşum;

Bu zamana nasıl uyarlarız?
Tavsiyeleriniz nedir? demişim. Siz de bizleri aydınlatırsanız seviniriz.


Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir