Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

gaib

Stajyer

  • "gaib" bir erkek
  • Konuyu başlatan "gaib"

Mesajlar: 94

Konum: Ankara

Meslek: Teknisyen

Hobiler: Risale-i Nur ve İttihad-ı İslam

  • Özel mesaj gönder

1

08.01.2012, 13:15

Nur Cemaatleri ve İttihad-ı İslam

Nur cemaatlerini birleştirmek için böyle bir bölüm açılabilir. Üstadımızdan sonra hizmet. Üstadımız İttihad-ı İslam diyor. Tesanüd diyor. Bununu neresindeyiz. Abilerimiz Risale-i Nur hizmetini nereye taşıdı. Risale-i Nur camiası nereye gidiyor. Birleşme alametleri var mı?

Risale-i Nur bizden ne istiyor. Biz ne yapıyoruz. Hizmetimizi mihenge vurma zamanı geldi. İttifak ve 20. lem'a bizden ne istiyor. Gizli düşmanların mabeynimize soğukluk verme planları tutmuş mu bir bakalım. Aldanıyor muyuz? Aldatıyor muyuz?
Yaşasın şeriat-ı garrâ! Yaşasın adalet-i İlâhî! Yaşasın ittihad-ı millî! Ölsün ihtilâf! Yaşasın muhabbet-i millî!.. Gebersin ağrâz-ı şahsiye ve fikr-i intikam! Yaşasın şecaat-ı mücessem askerler! Yaşasın satvet-i muşahhas ordular! Yaşasın akıl ve tedbir-i mücessem dindar cemiyet-i ahrâr ve Nur talebeleri.
Said Nursî

Hasan_Sinan

Moderatör

  • "Hasan_Sinan" bir erkek

Mesajlar: 2,136

Konum: Almanya

Meslek: Uzman Pazarlamaci

Hobiler: Okumak Okumak Okumak

  • Özel mesaj gönder

2

08.01.2012, 16:21

Risale-i Nur bölümü icinde böyle bir mevzu tartisabiliriz. Üstad ittihadi Islam diyor. Ittihadi nur demiyor. Iste ilk tartisma benden..
Kur’an’a hücum edilecek; î’câzı, onun çelik bir zırhı olacak.Ve şu î’câzın bir nevini şu zamanda

izhârına, haddimin fevkinde olarak, benim gibi bir adam namzet olacak.Ve namzet olduğumu anladım.

  • "yaşargürt" bir erkek

Mesajlar: 36

Konum: Ankara

Meslek: Teknisyen

Hobiler: Risale-i Nur ve İttihad-ı İslam

  • Özel mesaj gönder

3

08.01.2012, 20:34

Eğer Nurcular İttihad etmezse vaziyet iyiye gitmiyor. Dağınık bir görüntü veriyor.

İngilizlerin böl parçala yönet taktiği ile yönetiliyoruz.

Zaten istedikleri bu. Ayrı kalsınlar gayrı olsunlar.

Madem bir şahs-ı manevi var bütün nur cemaatleri bir şura bir meclis oluştursunlar. Bizim şu forumda yaptığımız ittihadı gerçekleştirsinler.
Yaşasın şeriat-ı garrâ!

Yaşasın adalet-i İlâhî!

Yaşasın ittihad-ı millî!

Ölsün ihtilâf!

Yaşasın muhabbet-i millî!..

Gebersin ağrâz-ı şahsiye ve fikr-i intikam!

Yaşasın şecaat-ı mücessem askerler!

Yaşasın satvet-i muşahhas ordular!

Yaşasın akıl ve tedbir-i mücessem dindar cemiyet...

  • "yaşargürt" bir erkek

Mesajlar: 36

Konum: Ankara

Meslek: Teknisyen

Hobiler: Risale-i Nur ve İttihad-ı İslam

  • Özel mesaj gönder

4

08.01.2012, 20:39

"İşte ey Risale-i Nur şakirdleri ve Kur'anın hizmetkârları! Sizler ve bizler öyle bir insan-ı kâmil ismine lâyık bir şahs-ı manevînin âzalarıyız.. ve hayat-ı ebediye içindeki saadet-i ebediyeyi netice veren bir fabrikanın çarkları hükmündeyiz.. ve sahil-i

"İşte ey Risale-i Nur şakirdleri ve Kur'anın hizmetkârları! Sizler ve bizler öyle bir insan-ı kâmil ismine lâyık bir şahs-ı manevînin âzalarıyız.. ve hayat-ı ebediye içindeki saadet-i ebediyeyi netice veren bir fabrikanın çarkları hükmündeyiz.. ve sahil-i selâmet olan Dâr-üs Selâm'a ümmet-i Muhammediyeyi (asm) çıkaran bir sefine-i Rabbaniyede çalışan hademeleriz. Elbette dört ferdden bin yüz onbir kuvvet-i maneviyeyi temin eden sırr-ı ihlası kazanmak ile, tesanüd ve ittihad-ı hakikîye (dayanışma ve hakiki birlikteliğe) muhtacız ve mecburuz."
Yaşasın şeriat-ı garrâ!

Yaşasın adalet-i İlâhî!

Yaşasın ittihad-ı millî!

Ölsün ihtilâf!

Yaşasın muhabbet-i millî!..

Gebersin ağrâz-ı şahsiye ve fikr-i intikam!

Yaşasın şecaat-ı mücessem askerler!

Yaşasın satvet-i muşahhas ordular!

Yaşasın akıl ve tedbir-i mücessem dindar cemiyet...

  • "yaşargürt" bir erkek

Mesajlar: 36

Konum: Ankara

Meslek: Teknisyen

Hobiler: Risale-i Nur ve İttihad-ı İslam

  • Özel mesaj gönder

5

08.01.2012, 20:41

Çünki uzun imtihanlarda mahkemeler, düşmanlarım; benim gizli ve mevcud kusurlarımı göremediklerinden, hıfz-ı İlahî ile bütün bütün beni çürütemediklerinden, Risale-i Nur'a galebe edemiyorlar. Fakat hayat-ı içtimaiyede çok tecrübelerle mahiyeti bilinmeyen,

Çünki uzun imtihanlarda mahkemeler, düşmanlarım; benim gizli ve mevcud kusurlarımı göremediklerinden, hıfz-ı İlahî ile bütün bütün beni çürütemediklerinden, Risale-i Nur'a galebe edemiyorlar. Fakat hayat-ı içtimaiyede çok tecrübelerle mahiyeti bilinmeyen, benim vârislerim genç Said'lerin bir kısmını Nur'un zararına iftiralarla çürütebilirler diye o telaştan bu ehemmiyetsiz hayatımı ehemmiyetle muhafazaya çalışıyorum."
Yaşasın şeriat-ı garrâ!

Yaşasın adalet-i İlâhî!

Yaşasın ittihad-ı millî!

Ölsün ihtilâf!

Yaşasın muhabbet-i millî!..

Gebersin ağrâz-ı şahsiye ve fikr-i intikam!

Yaşasın şecaat-ı mücessem askerler!

Yaşasın satvet-i muşahhas ordular!

Yaşasın akıl ve tedbir-i mücessem dindar cemiyet...

  • "yaşargürt" bir erkek

Mesajlar: 36

Konum: Ankara

Meslek: Teknisyen

Hobiler: Risale-i Nur ve İttihad-ı İslam

  • Özel mesaj gönder

6

08.01.2012, 20:43

"Gerçi has kardeşlerim herbirisi mükemmel bir Said hükmünde Nur'a sahibdirler. Fakat ihlastan sonra en büyük kuvvetimiz tesanüdde bulunduğundan ve meşreblerin ihtilafıyla -hapiste olduğu gibi- bir derece tesanüd kuvveti sarsılmasıyla, hizmet-i Nuriyeye bü

"Gerçi has kardeşlerim herbirisi mükemmel bir Said hükmünde Nur'a sahibdirler. Fakat ihlastan sonra en büyük kuvvetimiz tesanüdde bulunduğundan ve meşreblerin ihtilafıyla -hapiste olduğu gibi- bir derecetesanüd kuvveti sarsılmasıyla, hizmet-i Nuriyeye büyük bir zarar gelmesi ihtimaline binaen; bu bîçare ihtiyar hasta hayatım, tâ Lem'alar, Sözler mecmuası da çıkıncaya kadar ve korkaklık ve kıskançlık damarıyla hocaları Nurlardan ürkütmek belası def' oluncaya kadar ve tesanüd tam muhkemleşinceye kadar, o hayatımı muhafazaya bir mecburiyet hissediyorum.
Yaşasın şeriat-ı garrâ!

Yaşasın adalet-i İlâhî!

Yaşasın ittihad-ı millî!

Ölsün ihtilâf!

Yaşasın muhabbet-i millî!..

Gebersin ağrâz-ı şahsiye ve fikr-i intikam!

Yaşasın şecaat-ı mücessem askerler!

Yaşasın satvet-i muşahhas ordular!

Yaşasın akıl ve tedbir-i mücessem dindar cemiyet...

  • "yaşargürt" bir erkek

Mesajlar: 36

Konum: Ankara

Meslek: Teknisyen

Hobiler: Risale-i Nur ve İttihad-ı İslam

  • Özel mesaj gönder

7

08.01.2012, 20:44

Bediüzzaman Hazretleri hayatta iken, Risale-i Nur Talebeleri'nin kendisinden sonra bölünmemeleri için ikazlarda bulunmuş mudur? Cevap Elbette hem de çok defalar bulunmuştur. Mesela Kastamonu Lahikasında, "Sakın, sakın! Dünya cereyanları, hususan siyaset

Bediüzzaman Hazretleri hayatta iken, Risale-i Nur Talebeleri'nin kendisinden sonra bölünmemeleri için ikazlarda bulunmuş mudur?
<img src="http://www.risaleonline.com/Themes/Kibar/images/Discussion.png" align="absmiddle" alt="Cevap" /> Cevap

Elbette hem de çok defalar bulunmuştur. Mesela Kastamonu Lahikasında, "Sakın, sakın! Dünya cereyanları, hususan siyaset cereyanları ve bilhassa harice bakan cereyanlar sizi tefrikaya atmasın. Karşınızda ittihad etmiş dalalet fırkalarına karşı perişan etmesin!"
Yaşasın şeriat-ı garrâ!

Yaşasın adalet-i İlâhî!

Yaşasın ittihad-ı millî!

Ölsün ihtilâf!

Yaşasın muhabbet-i millî!..

Gebersin ağrâz-ı şahsiye ve fikr-i intikam!

Yaşasın şecaat-ı mücessem askerler!

Yaşasın satvet-i muşahhas ordular!

Yaşasın akıl ve tedbir-i mücessem dindar cemiyet...

  • "yaşargürt" bir erkek

Mesajlar: 36

Konum: Ankara

Meslek: Teknisyen

Hobiler: Risale-i Nur ve İttihad-ı İslam

  • Özel mesaj gönder

8

08.01.2012, 20:45

14. Şua'da gizli düşmanlarıın talebeleri bölmek için yaptıkları planları şöyle deşifre etmiştir: "Aziz, sıddık kardeşlerim Re'fet, Mehmed Feyzi, Sabri! Ben şiddetli bir işaret ve manevî bir ihtarla sizin üçünüzden Risale-i Nur'un hatırı ve bu bayramın h

14. Şua'da gizli düşmanlarıın talebeleri bölmek için yaptıkları planları şöyle deşifre etmiştir:
"Aziz, sıddık kardeşlerim Re'fet, Mehmed Feyzi, Sabri!
Ben şiddetli bir işaret ve manevî bir ihtarla sizin üçünüzden Risale-i Nur'un hatırı ve bu bayramın hürmeti ve eski hukukumuzun hakkı için çok rica ederim ki, dehşetli yeni bir yaramızın tedavisine çalışınız.
Çünki gizli düşmanlarımız iki plânı takib edip.. biri beni ihanetlerle çürütmek; ikincisi, mabeynimize bir soğukluk vermektir. Başta Hüsrev aleyhinde bir tenkid ve itiraz ve gücenmek ile bizi birbirimizden ayırmaktır.
Ben size ilân ederim ki; Hüsrev'in bin kusuru olsa ben onun aleyhinde bulunmaktan korkarım. Çünki şimdi onun aleyhinde bulunmak, doğrudan doğruya Risale-i Nur aleyhinde ve benim aleyhimde ve bizi perişan edenlerin lehinde bir azîm hıyanettir
ki, benim sobamın parçalanması gibi acib, sebebsiz bir hâdise başıma geldi. Ve bana yapılan bu son işkence dahi, bu manasız ve çok zararlı tesanüdsüzlüğünüzden geldiğine kanaatım var. Dehşetli bir parmak buraya, hususan altıncıya karışıyor. Beni bu bayramımda ağlatmayınız, çabuk kalben tam barışınız. Said Nursî"
Yaşasın şeriat-ı garrâ!

Yaşasın adalet-i İlâhî!

Yaşasın ittihad-ı millî!

Ölsün ihtilâf!

Yaşasın muhabbet-i millî!..

Gebersin ağrâz-ı şahsiye ve fikr-i intikam!

Yaşasın şecaat-ı mücessem askerler!

Yaşasın satvet-i muşahhas ordular!

Yaşasın akıl ve tedbir-i mücessem dindar cemiyet...

  • "yaşargürt" bir erkek

Mesajlar: 36

Konum: Ankara

Meslek: Teknisyen

Hobiler: Risale-i Nur ve İttihad-ı İslam

  • Özel mesaj gönder

9

08.01.2012, 20:48

Peygamber asm. Efendimiz, “Üç kişi yolculuğa çıkarlarsa, aralarından birini başkan seçsinler!” (Ebû Dâvûd, Cihâd 80) buyurarak liderliğin ne kadar önemli olduğuna işaret etmiştir. Bu hadis-i şerif büyük hadis allamesi İmam Nevevî (rh) Hazretleri'nin Riya

Peygamber asm. Efendimiz, “Üç kişi yolculuğa çıkarlarsa, aralarından birini başkan seçsinler!” (Ebû Dâvûd, Cihâd 80) buyurarak liderliğin ne kadar önemli olduğuna işaret etmiştir.
Bu hadis-i şerif büyük hadis allamesi İmam Nevevî (rh) Hazretleri'nin Riyazus Salihin eadlı eserinde şöyle yorumlanmıştır:
“Güzel dinimiz gönül yurdunda şirki, küfrü ve nifakı istemediği gibi toplum hayatında da başıbozukluğu, disiplinsizliği, kargaşayı, fitne ve anarşiyi asla arzu etmez. Dinimize göre düzen ve intizam, en küçük toplum birimine kadar her yerde önemlidir. Bu sebeple Sevgili Peygamberimiz, yolculuk yapmakta olan üç kişilik, küçük ve geçici bir toplulukta bile, mutlaka sorumlu birinin, bir yöneticinin belirlenmesini tavsiye etmiştir. Kendisi de mübarek hayatlarında bu hususa büyük bir itina göstermiştir. Bir hadîs-i şerîflerinde de şöyle buyurmuştur:
Yaşasın şeriat-ı garrâ!

Yaşasın adalet-i İlâhî!

Yaşasın ittihad-ı millî!

Ölsün ihtilâf!

Yaşasın muhabbet-i millî!..

Gebersin ağrâz-ı şahsiye ve fikr-i intikam!

Yaşasın şecaat-ı mücessem askerler!

Yaşasın satvet-i muşahhas ordular!

Yaşasın akıl ve tedbir-i mücessem dindar cemiyet...

  • "yaşargürt" bir erkek

Mesajlar: 36

Konum: Ankara

Meslek: Teknisyen

Hobiler: Risale-i Nur ve İttihad-ı İslam

  • Özel mesaj gönder

10

08.01.2012, 20:49

“Dünyanın ücra bir köşesinde de olsa, üç kişinin, içlerinden birini kendilerine emir (idareci) tayin etmeden yaşamaları doğru olmaz” (Ahmed İbni Hanbel, Müsned, II, 177) Dünyanın ücra bir köşesindeki üç kişiye bile Resulullah asm. Başınıza bir idareci se

Dünyanın ücra bir köşesinde de olsa, üç kişinin, içlerinden birini kendilerine emir (idareci) tayin etmeden yaşamaları doğru olmaz” (Ahmed İbni Hanbel, Müsned, II, 177)
Dünyanın ücra bir köşesindeki üç kişiye bile Resulullah asm. Başınıza bir idareci seçin diyorsa yüzbinlerce talebenin başsız ve idarecisiz kalması savunulabilir mi? Eğer bu savunulsa Hz. Peygamber asm.ın bu emrine muhalefet edilmiş olmaz mı?!
Yaşasın şeriat-ı garrâ!

Yaşasın adalet-i İlâhî!

Yaşasın ittihad-ı millî!

Ölsün ihtilâf!

Yaşasın muhabbet-i millî!..

Gebersin ağrâz-ı şahsiye ve fikr-i intikam!

Yaşasın şecaat-ı mücessem askerler!

Yaşasın satvet-i muşahhas ordular!

Yaşasın akıl ve tedbir-i mücessem dindar cemiyet...

  • "yaşargürt" bir erkek

Mesajlar: 36

Konum: Ankara

Meslek: Teknisyen

Hobiler: Risale-i Nur ve İttihad-ı İslam

  • Özel mesaj gönder

11

08.01.2012, 20:50

Nübüvvet Beşerde Zaruriyedir Karıncayı emîrsiz (idarecisiz), arıları ya'subsuz (Arı beyi) bırakmayan kudret-i ezeliye elbette. Beşeri de bırakmaz şeriatsız, nebîsiz. Sırr-ı nizam-ı âlem, böyle ister elbette. (Sözler, Lemaat)

Nübüvvet Beşerde Zaruriyedir
Karıncayı emîrsiz (idarecisiz), arıları ya'subsuz (Arı beyi) bırakmayan kudret-i ezeliye elbette.
Beşeri de bırakmaz şeriatsız, nebîsiz. Sırr-ı nizam-ı âlem, böyle ister elbette. (Sözler, Lemaat)

Demek karınca ve arı gibi toplulukları dahi başsız bırakmayan Allah, insanların da başsız olmasını murad etmez. Âlemdeki düzen her topluluğun başında bir idareci bulunmasını gerektiriyor.
Yaşasın şeriat-ı garrâ!

Yaşasın adalet-i İlâhî!

Yaşasın ittihad-ı millî!

Ölsün ihtilâf!

Yaşasın muhabbet-i millî!..

Gebersin ağrâz-ı şahsiye ve fikr-i intikam!

Yaşasın şecaat-ı mücessem askerler!

Yaşasın satvet-i muşahhas ordular!

Yaşasın akıl ve tedbir-i mücessem dindar cemiyet...

  • "yaşargürt" bir erkek

Mesajlar: 36

Konum: Ankara

Meslek: Teknisyen

Hobiler: Risale-i Nur ve İttihad-ı İslam

  • Özel mesaj gönder

12

08.01.2012, 20:51

2- BEDİÜZZAMAN HAZRETLERİ’NİN YERİNE HÜSREV EFENDİ’Yİ BIRAKTIĞINA DAİR BİR KISIM SÖZLÜ RİVAYETLER 1- “Sen hem benim yerime hem de kendi yerine hizmet edeceksin!” Hususen başta Hüsrev Efendi olarak, bazı talebelerin şu rivayetleri de bu konuda çok mühim

2- BEDİÜZZAMAN HAZRETLERİ’NİN YERİNE HÜSREV EFENDİ’Yİ BIRAKTIĞINA DAİR BİR KISIM SÖZLÜ RİVAYETLER
1-Sen hem benim yerime hem de kendi yerine hizmet edeceksin!”
Hususen başta Hüsrev Efendi olarak, bazı talebelerin şu rivayetleri de bu konuda çok mühim önem arz etmektedir:
“Bedîüzzaman Hazretleri bir gün talebeleri ile birlikte Isparta’nın Kirazlıdere mevkiinde kıra çıkmış ve orada bulunan talebelerinin huzurunda Hüsrev Efendiye hitaben: “Hüsrev! Azrâil Aleyhisselâm gelse ‘Seni mi alayım, Hüsrevi mi alayım?’ dese ben ‘Beni al, Hüsrev hem benim yerime hem de kendi yerine hizmet eder’ derim” deyince Hüsrev Efendi, “Üstâdım! Ben zâten hastayım! Azrâil Aleyhisselâm beni alsın, ben sizi âhirette karşılarım” diye mukabele etmişti.
Bunun üzerine Hazret-i Bedîüzzaman “Hayır Hüsrev! Cenab-ı Hakk böyle ister! Melekü’l-Mevt beni alacak, sen hem benim yerime hem de kendi yerine hizmet edeceksin!” demiştir.
Aşağıda Risale-i Nur’dan yaptığımız alıntılarda da görüleceği üzere, yüksek ahlakı, ihlası, tevazuu, sadakati, hizmeti ile Bediüzzaman Hazretleri’nin en sevdiği talebesi olmak şerefine yükselmiş olan Hüsrev Efendi’nin bu rivayetinin doğruluğundan hiçbir Nur Talebesi’nin şüphe etmemesi gerekir. Çünkü Hüsrev Efendi gibi hayatı boyunca dost ve düşmanının ittifakıyla tamamen en yüksek bir fazilet üzere yaşamış bir zattan, Hususan böyle bir konuda hilaf-ı hakikat bir beyan sudur etmesi asla mümkün değildir.
Yaşasın şeriat-ı garrâ!

Yaşasın adalet-i İlâhî!

Yaşasın ittihad-ı millî!

Ölsün ihtilâf!

Yaşasın muhabbet-i millî!..

Gebersin ağrâz-ı şahsiye ve fikr-i intikam!

Yaşasın şecaat-ı mücessem askerler!

Yaşasın satvet-i muşahhas ordular!

Yaşasın akıl ve tedbir-i mücessem dindar cemiyet...

  • "yaşargürt" bir erkek

Mesajlar: 36

Konum: Ankara

Meslek: Teknisyen

Hobiler: Risale-i Nur ve İttihad-ı İslam

  • Özel mesaj gönder

13

08.01.2012, 20:53

2- “Benden sonra Hüsrev ’e hizmet edeceksiniz. Bir kısmı bu gün hayatta olan ve yakınında bulunup şahsi hizmetlerini gören bazı talebeleri, “Bediüzzaman Hazretleri bize, ‘bana hizmet ettiğiniz gibi benden sonra da Hüsrev’e hizmet edeceksiniz' derdi” şekl

2-Benden sonra Hüsrev ’e hizmet edeceksiniz.
Bir kısmı bu gün hayatta olan ve yakınında bulunup şahsi hizmetlerini gören bazı talebeleri, “Bediüzzaman Hazretleri bize,bana hizmet ettiğiniz gibi benden sonra da Hüsrev’e hizmet edeceksiniz' derdi”şeklinde rivayet etmektedirler.
3-Sen Benden Sonra On Beş Yirmi Sene Daha Yaşayacaksın Ve Hem Kendi Vazifeni, Hem De Benim Vazifemi Yapacaksın”
Abdülkâdir Badıllı’nın Mufassal Tarihçe-i Hayat kitabında geçen ve Hüsrev Efendi’den yapılan şu rivayet de aynı mealdedir:
“Ben bir ara Üstadımızın bedeline ahirete gitmeye dair ciddi arzumu kendilerine arz ettim. Üstadımız hayır hayır dedi ve “sen benden sonra on beş yirmi sene daha yaşayacaksın ve hem kendi vazifeni, hem de benim vazifemi yapacaksın demişlerdi.”
Hüsrev Efendi tam da Üstadının kerametle haber verdiği gibi, 15-20 senenin tam ortası olan 17 sene daha yaşadı ve 1977 senesinde vefat etti. Üstadının buyurduğu gibi hem kendi hizmetlerini, hem de Üstadının bıraktığı vazife olan cemaatin sevk ve idaresi hizmetini etrafına toplanan binlerle sadık arkadaş ve talebeleriyle devam ettirdi.
Yaşasın şeriat-ı garrâ!

Yaşasın adalet-i İlâhî!

Yaşasın ittihad-ı millî!

Ölsün ihtilâf!

Yaşasın muhabbet-i millî!..

Gebersin ağrâz-ı şahsiye ve fikr-i intikam!

Yaşasın şecaat-ı mücessem askerler!

Yaşasın satvet-i muşahhas ordular!

Yaşasın akıl ve tedbir-i mücessem dindar cemiyet...

  • "yaşargürt" bir erkek

Mesajlar: 36

Konum: Ankara

Meslek: Teknisyen

Hobiler: Risale-i Nur ve İttihad-ı İslam

  • Özel mesaj gönder

14

08.01.2012, 20:56

4- Şeyh Abdulkâdir-i Geylânî’nin Hüsrev Efendi’ye İşareti: Sikke-i Tasdik-i Gaybî Mecmuası’nda Sekizinci Lem’a Risalesi’nde Üstad Hazretleri, Şeyh Geylani Hazretleri’nin bir kasidesinin tahlillerini yapar. Bu kasidede Hz. Şeyh’in Üstad’dan ismiyle haber

4- Şeyh Abdulkâdir-i Geylânî’nin Hüsrev Efendi’ye İşareti:
Sikke-i Tasdik-i Gaybî Mecmuası’nda Sekizinci Lem’a Risalesi’nde Üstad Hazretleri, Şeyh Geylani Hazretleri’nin bir kasidesinin tahlillerini yapar. Bu kasidede Hz. Şeyh’in Üstad’dan ismiyle haber verdiği, risalelere ve talebelere işaretler ederek bu ahirzaman fitneleri içinde zorluklar altında hizmet eden Nur Talebelerine ta o zamandan iltifatlar ederek teşvik ettiğini söyler ve bunu tahliller yaparak gösterir. Orada Şeyh Geylani Hazretleri, Hüsrev, Hulusi, Sabri, Sıddık Süleyman, Binbaşı Asım Bey gibi o risalenin yazıldığı 1933 yılında Hz. Üstad’ın etrafında bulunan ileri gelen on kadar talebenin isimlerine işaret eder.
Çok dikkat çekici bir durumdur ki, Şeyh Geylanî diğer talebelere farklı yerlerde işaretler ederken Hüsrev Efendi’ye “Taişu Saiden” fıkrası ile işaret eder. Hâlbuki bu fıkra Şeyh Geylani’nin Bediüzzaman Hazretleri’nden adıyla haber verdiği aynı yerdir. Hz. Üstad kendisinden haber veren aynı ibarenin Hüsrev ’i gösterdiğini söylüyor. Bu da Şeyh Geylani’nin Bediüzzaman’dan sonra yerine Hüsrev ’in geçeceğine bir işareti olsa gerektir. Zira Bediüzzaman Hazretleri’nden gelen diğer bir rivayette şöyle demiştir: “Taişu Saiden fıkrası gösteriyor ki, içinizde benden sonra en bahtiyar Hüsrev olacaktır.”
Yine Hüsrev Efendi’nin rivayetine göre, Denizli Hapsi’nde zehirlenerek şehid edilen Hâfız Ali abi (rh), hapis esnasında talebeler arasından kimin imamlığa geçeceği sözkonusu olduğunda, “Taişu Saiden fıkrası Bediüzzaman’dan sonra Hüsrev’i gösteriyor” diyerek seccadenin önüne geçmiş ve Hüsrev Efendi’den başkasının imamlığa geçmesine mani olmuştur.
Yaşasın şeriat-ı garrâ!

Yaşasın adalet-i İlâhî!

Yaşasın ittihad-ı millî!

Ölsün ihtilâf!

Yaşasın muhabbet-i millî!..

Gebersin ağrâz-ı şahsiye ve fikr-i intikam!

Yaşasın şecaat-ı mücessem askerler!

Yaşasın satvet-i muşahhas ordular!

Yaşasın akıl ve tedbir-i mücessem dindar cemiyet...

  • "yaşargürt" bir erkek

Mesajlar: 36

Konum: Ankara

Meslek: Teknisyen

Hobiler: Risale-i Nur ve İttihad-ı İslam

  • Özel mesaj gönder

15

08.01.2012, 20:57

5- “Kırk canım olsa, kırkını da Hüsrev’e feda ederim.” Bediüzzaman’ın talebelerinden Abdurrahman Cerrahoğlu (rh) ve Mustafa Sungur’un farklı zamanlarda Hz. Üstad’dan işittikleri şu ifadesi de Hüsrev Efendi’yi yerine bırakacağını gösterir. “Kırk canım ol

5- “Kırk canım olsa, kırkını da Hüsrev’e feda ederim.”
Bediüzzaman’ın talebelerinden Abdurrahman Cerrahoğlu (rh) ve Mustafa Sungur’un farklı zamanlarda Hz. Üstad’dan işittikleri şu ifadesi de Hüsrev Efendi’yi yerine bırakacağını gösterir.
“Kırk canım olsa, kırkını da Hüsrev’e feda ederim.”
Bediüzzaman Hazretleri hiçbir talebesi için bu derece fedakârlık gösteren ve bu derece değer verdiği bir cümle sarf etmemiştir. Acaba gerçekten bu sözü söylemiş midir diye kalbine gelenler için, bu sözü söylediğine, Risale-i Nur’da geçen şu ifadesini delil olarak gösterebiliriz:
“Eğer benim elimden gelseydi, hayatımdan ve sıhhatimden size (Hüsrev’e) memnuniyetle verirdim.” (Emirdağ Lahikası 1)
Yaşasın şeriat-ı garrâ!

Yaşasın adalet-i İlâhî!

Yaşasın ittihad-ı millî!

Ölsün ihtilâf!

Yaşasın muhabbet-i millî!..

Gebersin ağrâz-ı şahsiye ve fikr-i intikam!

Yaşasın şecaat-ı mücessem askerler!

Yaşasın satvet-i muşahhas ordular!

Yaşasın akıl ve tedbir-i mücessem dindar cemiyet...

  • "yaşargürt" bir erkek

Mesajlar: 36

Konum: Ankara

Meslek: Teknisyen

Hobiler: Risale-i Nur ve İttihad-ı İslam

  • Özel mesaj gönder

16

08.01.2012, 21:00

6- “Benim Vekilim Hüsrev’dir” Denizli’li eski Nur Talebelerinden Bakırcı Mehmed Efendi şöyle rivayet etmiştir: “Ben, Baraklı’lı Abdullah Koyun ve Homa’lı Sami Tüzün Hz. Üstad’ı Emirdağ’da ziyaretimiz sırasında bize üç defa, “Benim vekilim Hüsrev’dir, be

6- “Benim Vekilim Hüsrev’dir”
Denizli’li eski Nur Talebelerinden Bakırcı Mehmed Efendi şöyle rivayet etmiştir:
“Ben, Baraklı’lı Abdullah Koyun ve Homa’lı Sami Tüzün Hz. Üstad’ı Emirdağ’da ziyaretimiz sırasında bize üç defa, “Benim vekilim Hüsrev’dir, benim vekilim Hüsrev’dir, benim vekilim Hüsrev’dir.” dedi.
7- “Kahraman Hüsrev’im var”
Bediüzzaman Hazretleri’ni ziyaret esnasında, “Üstadım sizden sonra kimi ziyaret edelim” diye soran bazı talebelerine, “Kahraman Hüsrev’im var” diye cevabladığını rivayet etmiştir.
Yaşasın şeriat-ı garrâ!

Yaşasın adalet-i İlâhî!

Yaşasın ittihad-ı millî!

Ölsün ihtilâf!

Yaşasın muhabbet-i millî!..

Gebersin ağrâz-ı şahsiye ve fikr-i intikam!

Yaşasın şecaat-ı mücessem askerler!

Yaşasın satvet-i muşahhas ordular!

Yaşasın akıl ve tedbir-i mücessem dindar cemiyet...

17

08.01.2012, 21:14

Sayın gaib veya yaşargürt ya da recül-i facir veya Ahmed Said Yaşar mı diye hitap etsem. İstek bölümüne konuyu devam ettirmişsiniz. Hasan Sinan "Risale bölümüne " konuyu açalım demiş. Sanırım gözünüzden kaçmış.
"Milletimin imanını selamette görürsem cehennemin alevleri içinde yanmaya razıyım,.."
Bediüzzaman said Nursi

Hasan_Sinan

Moderatör

  • "Hasan_Sinan" bir erkek

Mesajlar: 2,136

Konum: Almanya

Meslek: Uzman Pazarlamaci

Hobiler: Okumak Okumak Okumak

  • Özel mesaj gönder

18

08.01.2012, 21:17

Risale-i Nurun disinda gösterilen kaynaklar Risale-i Nur´da gecen kaynaklar gibi degeri yoktur.

Yazicilar yazmayanlara saygi gösterirse; Okuyucularda yazanlara saygi gösterir.

Hüsrev agabeye saygimiz sonsuz; Hüsrev agabeyin Üstadimiza ve Risale-i Nur hizmetine neler yaptigini bildigimiz halde.

Ittihad-i Islam ve Ittihad-i Nur mümkündür. Fakat pratikte nasil uygulanir bunu tartismamiz lazim!
Kur’an’a hücum edilecek; î’câzı, onun çelik bir zırhı olacak.Ve şu î’câzın bir nevini şu zamanda

izhârına, haddimin fevkinde olarak, benim gibi bir adam namzet olacak.Ve namzet olduğumu anladım.

  • "yaşargürt" bir erkek

Mesajlar: 36

Konum: Ankara

Meslek: Teknisyen

Hobiler: Risale-i Nur ve İttihad-ı İslam

  • Özel mesaj gönder

19

08.01.2012, 22:23

Sizce önemsiz bir mevzu mu?

Niçin hizmetimizi sorgulamayalım.
Yaşasın şeriat-ı garrâ!

Yaşasın adalet-i İlâhî!

Yaşasın ittihad-ı millî!

Ölsün ihtilâf!

Yaşasın muhabbet-i millî!..

Gebersin ağrâz-ı şahsiye ve fikr-i intikam!

Yaşasın şecaat-ı mücessem askerler!

Yaşasın satvet-i muşahhas ordular!

Yaşasın akıl ve tedbir-i mücessem dindar cemiyet...

  • "yaşargürt" bir erkek

Mesajlar: 36

Konum: Ankara

Meslek: Teknisyen

Hobiler: Risale-i Nur ve İttihad-ı İslam

  • Özel mesaj gönder

20

08.01.2012, 22:26

“Ecel gizli olmasından, vasiyetname yazmak sünnettir. Benim metrukâtım ve Risale-i Nur'dan olan benim hususî kitablarım ve güzel cildlenmiş mecmualarım vesair şeylerimin bütününü, Gül ve Nur fabrikalarının heyetine, başta Hüsrev ve Tahirî olarak o heyette

“Ecel gizli olmasından, vasiyetname yazmak sünnettir. Benim metrukâtım ve Risale-i Nur'dan olan benim hususî kitablarım ve güzel cildlenmiş mecmualarım vesair şeylerimin bütününü, Gül ve Nur fabrikalarının heyetine, başta Hüsrev ve Tahirî olarak o heyetten oniki kahraman kardeşlerime vasiyet ediyorum.” (Emirdağ Lâhikası -1)
Yaşasın şeriat-ı garrâ!

Yaşasın adalet-i İlâhî!

Yaşasın ittihad-ı millî!

Ölsün ihtilâf!

Yaşasın muhabbet-i millî!..

Gebersin ağrâz-ı şahsiye ve fikr-i intikam!

Yaşasın şecaat-ı mücessem askerler!

Yaşasın satvet-i muşahhas ordular!

Yaşasın akıl ve tedbir-i mücessem dindar cemiyet...

Bu konuyu değerlendir