Cevabin icin Allah razi olsun. Risalere vukufiyetimin nakisligi ve idrakteki sikintilarimdan dolayi hala bu mesele kafami kurcaliyor.Sizin cevabinizdan sonra 13.Lema daki ilgili bahisleri bir daha okudum. Aklima Ustadin baska bir cumlesi takildi.Cevabin bir kismi burda gizli. Dyorki Ustad : bütün âzâ-yı esasiyenin ve şerâit-i hayatiyenin vücuduyla vücudu devam eden hayat-ı insan, Hâlık-ı Zülcelâl'in kudretine mahsus olduğu halde; bir zâlim, bir uzvu kesmesiyle, hayata nisbeten ademî olan mevte o insanı mazhar eder.
Yani mevt o anda o sahis icin mevcut degil yani adem.Hayat ise mevcut ve bir cok sebebin bir araya gelmesi ile devam edebilir.O da ancak musebbibul esbaba mahsus.
Aklima gelen bir diger ornek ise gormek hadisesi.Gormek guzeldir.Hayirdir.Ve mevcuttur.Ve gormek icin korneanin,lenslerin,retinanin retina icerisindeki cubuk ve koni hucrelerinin ve uzatmayayim daha sayisiz yapinin bir araya gelmesi ve islemesi gerekir. Gorememek ise o anda mevcut degildir,ademidir.Ama bir ser ile,gormek icin gerekli olan seylerden bir tanesinin ortadan kalkmasi ile gormemek neticesi ortaya cikiyor.Kainatin her tarafinda hayirlar mevcut.
Diger bir bahis de Ustad : Ve bir iktidar ve bir kudretle o işleri yapmıyorlar, belki çok işlerinde iktidar ve fiil değil, belki terk ve atalettir. Hayrı yaptırmamakla, şerleri yapıyorlar. Yâni, şerler oluyorlar. Çünki mehâlik ve şer, tahribat nevinden olduğu için, illetleri, mevcud bir iktidar ve fâil bir îcad olmak lâzım değildir. Belki bir emr-i ademî ile ve bir şartın bozulmasiyle koca bir tahribat olur.
Bu son ifadeleri tam anlayamadim.Mevcud iktidar ve fail bir icad olamk lazim degildir ve bir emr-i ademi ifadelerinden kasit nedir?Bir ornek verebilir misniz? Benim aklima ilk once gelen Ustadimizn bahce ornekleri geldi.
Bir diger aciklayici ifade : Adem, şerr-i mahz ve vücud, hayr-ı mahz olduğunu, ehl-i tahkik ve ashâb-ı keşf ittifak etmişler. Evet ekseriyet-i mutlaka ile hayır ve mehâsin ve kemalât, vücuda istinad eder ve ona râci olur. Sûreten menfî ve ademî de olsa, esası sübûtîdir ve vücûdîdir. Dalâlet ve şer ve musîbetler ve mâsiyetler ve belâlar gibi bütün çirkinliklerin esası,mâyesi; ademdir, nefiydir. Onlardaki fenalık ve çirkinlik, ademden geliyor. Çendan sûret-i zahirîde müsbet ve vücûdî de görünseler, esası ademdir, nefiydir. Hem bilmüşahede sabittir ki: Bina gibi bir şeyin vücudu, bütün eczasının mevcudiyetiyle takarrur eder. Halbuki onun harabiyeti ve ademi ve in'idamı, bir rüknün ademiyle hâsıl olur. Hem vücud, her halde mevcud bir illet ister. Muhakkak bir sebebe istinad eder. Adem ise, ademî şeylere istinad edebilir. Ademî birşey, mâdum birşeye illet olur.
Lutfen beni mazur gorun belki size cok acik ve net gibi gelen ifadeler bende biraz muglakiyet arzediyor.Aklim mutmain olmus degil bu konuda.Sanki biriniz bir kelime soylesin olacakmis gibi.Bir eksik var anlayisimda. Bana Allah rizasi icin yardimci olun.