Giriş yapmadınız.

1

16.05.2005, 00:24

suret cizmek

selamün aleyküm

cocuklara yönelik kitaplarda insan resimleri bulunuyor.
Bu caiz mi?
Cogu zaman bazi hocalarin verdigi hükümlerde "niyet önemli" denilse bile, bundan men eden hadisler oldukca cok ve siddetli.

Bir Hocanin o mezkur siddetli hadislerin mekke dönemine ait oldugunu, ve bilindigi gibi o dönemde sirkten tavizsiz uzaklasip tevhide dogru istikrarla ilerlenilmesi gerektigine bagladi.

cevaplariniz icin Allah razi olsun.
baki selm
sefine 1989
"..her müskülat O'nun kudretiyle hallolur, ve acilmaz dügümler O'nun iradesiyle acilir, ve KALBLER O'NUN ZIKRIYLE MUTMAIN OLUR."

Fahri Avcu

Orta Düzey

Mesajlar: 496

Konum: Almanya

Meslek: isci

Hobiler: bilgisayar

  • Özel mesaj gönder

2

16.05.2005, 00:44

Ve alekum selam .
boy resimleri caiz degil yari resimler ise sadece pasaport kimlik gibi seylerde caizdir.

3

16.05.2005, 00:50

Araştıralım, meselenin tafsilatına kadar...
Hayat, kurgudan daha acayiptir.

Alkan

Usta

Mesajlar: 1,694

Hobiler: Risale-i Nur, Kur'an dinlemek

  • Özel mesaj gönder

4

16.05.2005, 01:30

selamın aleykum

Evet ii olur bende nokia6600 var mesela resim çekiyorum surekli caiz deilse insan resmi çekmem....
"ey bedbaht nefsim! acaba ömrün ebedi midir? hiç kat'i senedin var mı ki, gelecek seneye, belki yarına kadar kalacaksın?

5

16.05.2005, 08:37

sefine kardeşim;

http://www.saidnursi.de/fikih/index.php?goster=ders_detay&katagori=28&k=140
ilgili linkteki yazıyı bir okuyun.

yoksa yine arama yolu ile www.fikih.info adresinden istedğinizi bulabilrisiniz

Mesajlar: 6

Konum: Trabzon

Meslek: öğrenci

Hobiler: Bilgisayar..vs

  • Özel mesaj gönder

6

16.05.2005, 21:09

Resim :suret perest olmayacak şekilde olmalıdır.

7

16.05.2005, 23:48

cocuk kitaplarinda veya komiklerde cizilen "Kahramanlar" cocuklara suretperestlik asilarmi?
yani,
mesela müslüman cocuklarin cok hosuna giden cizgi film kahramani cizilse, ve cosuklar bu kahramani cok sevip örnek olarak alsa, o vakit suretperestlige tesvik etmis olurmuyuz cocuklari?
"..her müskülat O'nun kudretiyle hallolur, ve acilmaz dügümler O'nun iradesiyle acilir, ve KALBLER O'NUN ZIKRIYLE MUTMAIN OLUR."

8

17.05.2005, 00:28

Onları hakkında konuşmayayım da, şu pokumanlara kızıyorum. Hem salakça, hem de Allah'ın yaratmadığı türleri kendilerince yaratıyorlar (!). Japonların çizgi film merakını bilmeyeniniz yoktur zaten...
Hayat, kurgudan daha acayiptir.

Alkan

Usta

Mesajlar: 1,694

Hobiler: Risale-i Nur, Kur'an dinlemek

  • Özel mesaj gönder

9

17.05.2005, 00:52

selamın aleykum

Gerçek filmleri de çizgi film gibi HERO filmini izledim...Ya resmen cocuk filmi....selametle
"ey bedbaht nefsim! acaba ömrün ebedi midir? hiç kat'i senedin var mı ki, gelecek seneye, belki yarına kadar kalacaksın?

Fahri Avcu

Orta Düzey

Mesajlar: 496

Konum: Almanya

Meslek: isci

Hobiler: bilgisayar

  • Özel mesaj gönder

10

17.05.2005, 00:54

Alıntı sahibi ""Sefine""

cocuk kitaplarinda veya komiklerde cizilen "Kahramanlar" cocuklara suretperestlik asilarmi?
yani,
mesela müslüman cocuklarin cok hosuna giden cizgi film kahramani cizilse, ve cosuklar bu kahramani cok sevip örnek olarak alsa, o vakit suretperestlige tesvik etmis olurmuyuz cocuklari?


bildigim kadariyla cocuklari suretperetlige tesvik etmiyoruz.

11

18.05.2005, 11:25

Resim ve müzik üzerine

şanlıurfa’dan Mehmet Seydaoğlu: “1-Kıble cihetinde olmayan tam resimlerin hükmü nedir? 2-Kıble cihetinde olmayan, tam da olmayan resimlerin hükmü nedir? 3-Gazetenin tanıtım afişlerinde müsbet hizmete vesile olan silüet tarzındaki resimlerin kıble cihetinde veya başka cihette asılması durumunda hükmü nedir?” Karabük’ten Yahya Üstün: “1-Müzik dinlemenin hükmü nedir? 2-Kadın veya erkek sesi karşı cinslere hangi durumlarda mubah olur? 3-Tahrik nedir? Sınırı nerede başlar? 4-Karşı cinse duyulan sevginin ifade edildiği müzik ve şiirler meşrû mudur? 5-Duygunun kendisi kadar ifâde edilişi de önem taşır mı? 6-Müzik bir eğlence midir? Faydalı bir uğraş mıdır? 7-Eğlence haram mıdır? Dînen eğlence kavramının içine neler girer? 8-Mâlâyânî ne demektir?”

ıslâmiyet, tevhid ve güzel ahlâk dînidir. ıslâmın haram ve helâllerinin hikmetlerine baktığımızda, tevhîd inancını ve güzel ahlâkı birinci plânda korumayı hedef aldığını görürüz. Meselâ içkiden zinâya, gıybetten iftirâya, adam öldürmekten kırgınlıklara, dargınlıklara, kin ve nefrete kadar bütün haramlarda bu hassâsiyet ön plândadır. Yani bunların hepsi az veya çok ya ahlâk üzerinde önemli kirlilikler meydana getiren, ya da tevhid inancına zarar veren davranış örnekleridirler. Bunların aksine ibâdetlerin özünde ve rûhunda da, tevhid inancını takviye etmek, ahlâkî fazîletler kazanmak, olgunlukları kalıcı kılmak ve bunu meleke haline getirmek hedefi vardır. Meselâ günde beş defa Allah’ın huzurunda namaz kılan bir Müslüman, kendisini hep Allah’ın huzurunda hisseder, namaz dışında da kötülüklerin hiçbirisine ne kendi hayatında, ne toplum hayatında yer vermez. Ramazan ayında oruç tutan bir Müslüman, ahlâken yücelir, kendisinden aşağı sınıfta olanlara karşı bir merhamet meleği kesilir, tevâzûun ve alçakgönüllülüğün zirvesine çıkar. Allah’ın haram kıldığını haram, helâl kıldığını helâl bilir. Allah’ın, hakkında hüküm bildirmediğini mubah sayar.

Her konuda korumamız gereken temel ölçü tevhid ve güzel ahlâk olduğu gibi, resim veya müzikte de aynı ölçü ve kriterleri korumak temel hassâsiyetimiz olacaktır.

Öyleyse resimde ve müzikte hüküm, biçimine, yerine, konusuna, muhtevâsına ve maksadına göre değişiklik arz eder. Bu hususları şöyle sıralayabiliriz:

1-Tevhid inancına uygun olmayan resim ve müzik haramdır. Meselâ mukaddes sayılmak, tapılmak, ulûhiyet izâfe etmek, ulûhiyet izâfe edilen şeyleri konu yapmak, şirke malzeme yapmak, uğur veya uğursuzluk aracı olarak kullanmak, nazarlık veya fal malzemesi yapmak, büyü için kullanmak, Allah’a ve elçilerine sûret veren bir temâyı işlemek amacıyla resim veya müzik yapmak veya bu konuları tasvir etmek ve işlemek haramdır.

2-ıslâm’ın ahkâm ve ahlâkî değerlerine aykırı konuları işleyen, meselâ çıplak insanı konu alan ya da şehevî arzûları işleyen, edepsizliği, ahlâksızlığı, haramları, şeytânî hevesleri, düşmanlıkları, kin, nefret ve husûmeti tahrik eden, adâveti ve fert ve toplum barışını baltalayan her türlü objeleri temâ olarak alan resim veya müzik yapmak veya yapılmış resim veya müzikleri kullanmak, izlemek veya dinlemek haramdır.

3-Bunların dışında; resimlerden ruh sahiplerine ait olmayanlar mubahtır. Yani tabiat, deniz, su, dağ ve ağaç resimleri yapılabilir, kullanılabilir ve odaya asılabilir.

Canlı resimlerine gelince, Resûl-i Ekrem Efendimiz (asm) canlılara ait resimler yapmaktan nehy etmiştir.1

ıbn-i Abbas (ra) resim yaparak geçimini sağlayan birisine, “Sen eğer sanatına devam etmek mecburiyetinde isen, ağaç ve ruh sahibi olmayanların resimlerini yap” diyerek yönlendirmiştir.2 Fakat oturulan minderde veya yere serilen yaygı üzerindeki resimlere—tazim edilmeyerek üzerine basıldığı için—cevaz veren rivâyetler de vardır. Buradan anlaşılmalıdır ki: ıslâmiyet’te resim konusunda gösterilen hassâsiyet, resimlerin dinî bir takdis ve tazim aracı olarak kullanılmasını önlemeye ve tevhid inancını korumaya yöneliktir. Resimle ilgili rivâyetleri bir araya toplayan Tahavî, şerhinde der ki: “Yasaklanan resimler, Hıristiyanların kilise duvarlarına yaptıkları veya takdis ve tazim için bezlere yaparak astıkları resimlerdir.”3 Kardavî de, canlı-cansız ayırımını üç boyutlu olup olmamakla yorumlamış; üç boyutlu olmayan resimleri “cansızlar” sınıfında kabul ederek, tazim ve takdis amaçlı olmamak kaydıyla câiz görmüştür.4

4-Haram kılınmadıkça eşyanın tabiatında mubahlık esastır. Kıble cihetinde olmayan ahlâk ölçülerindeki tek boyutlu resimlerin namazın sıhhatine zararı yoktur. ınsan veya hayvan resmi kıble cihetinde olursa, namaz için kerâheti vardır.

5-Afişlerde kullanılan, çizgilerle veya boyalarla yapılmış, tam resim ölçülerini vermeyen, tek boyutlu, derinliği olmayan, ahlâk ölçülerine uygun insan silüetlerinin, evin duvarında bulunması namazın sıhhatine zarar vermez. Eğer insan resmi biraz belirgince çıkmışsa kıble tarafına asmamak daha evlâdır ve sakıncayı gidermek açısından yeterlidir.

6-şirk ve ahlâksızlık unsurları içermeyen müzikler mubahtır. Fakat güzel ahlâkı seslendiren, erdem ve fazileti işleyen, vatan, millet, nâmûs, dîn, îmân, Kur’ân, Peygamber ve Allah sevgisini öne çıkaran, insan ruhuna ulvî hisler ve yüksek heyecânlar veren müzik parçalarını dinlemek daha evlâdır.

7-Tahrik unsuru taşımayan erkek veya kadın sesi, karşı cinslere mubahtır.

8-Tahrik, karşı cinsin ruhunda harama meyil uyandırabilecek şekilde kırılıp dökülerek konuşmakla başlar. Burada düzgün bir konuşma üslubu yoktur. Böyle eğri konuşmalarda her ne kadar nezâket görüntüsü varsa da, aslında nezâket yoktur. Çünkü nezâkette rahmet vardır. Rahmet, kalpte haram eğilmelere neden olmaz. Oysa burada konuşma, kalbte harama meyil verebilecek bir kalıba sokulmuştur.

9-Karşı cins dediğimiz kimseler mahremlerimiz olan kişiler de olabilir. Bunlara duyulan sevgileri anlatan müzik veya şiir parçaları neden haram olsun? Ancak bize nâmahrem olan kişiler hakkındaki cinsel temele dayalı sevgileri müzik, şiir veya başka bir araçla ifâde etmek elbette câiz değildir.

10-ıçimize ve duygularımıza hâkim olmak zorundayız. Başkaları hakkında kötü düşüncelere sahip olamayız. Varsa içimizin eğriliklerini doğrultmak görevimizdir. Eylem safhasına varmadıkça, kötü düşüncelerimizden muâf oluşumuz, Allah’ın rahmetinin üzerimizdeki hâkimiyetindendir. Yoksa bu, kendimize çeki düzen vermeyeceğimiz anlamına gelmez.

11-Müziğin eğlence mi, faydalı bir uğraş mı olduğu konusuna ve üslubuna göre belirlenir. Eğer yüksek duygulara ve ulvî seciyelere hareket veriyorsa faydalı bir uğraş olmadığı söylenemez. Fakat bunun dışındaki müzik türleri genelde eğlenceden ibârettir.

12-Eğlencede aslen mubahlık esastır. Ruhu dinlendirmek amacıyla helâl ölçülerde eğlenmek haram değildir. Eğlencenin haram oluşu, içinde taşıdığı haram unsurlara bağlıdır.

13-Mâlâyânî, boş ve faydasız meşguliyet demektir. Ruhu dinlendirmek ve olumlu çalışmalar için güç kazanmak amacıyla, harama girmemek şartıyla, belli ölçülerde boş meşguliyetlere göz yumulabilir. Ama vaktin çoğunu boş geçirmek ve faydasız işler peşinde ömrü tüketmek câiz değildir.

Dipnot:
(1) Buhârî, 6/980;
(2) Buhârî, 6/416;
(3) Tahavî, şerhu’l-Maâni’i-Âsâr, s. 285;
(4) Kardavî, Helal-Haram, 4/96.

Kaynak: http://www.saidnursi.de/fikih/index.php?goster=ders_detay&katagori=28&k=140
Takdir-i Hüda kuvve-i bazu ile dönmez.
Bir şem'a ki Mevla yaka üflemekle sönmez.

Alkan

Usta

Mesajlar: 1,694

Hobiler: Risale-i Nur, Kur'an dinlemek

  • Özel mesaj gönder

12

19.06.2005, 20:51

selamın aleykum

bir de resim çektirmenin hükmü nedir mesela sadece zaruret olduğunda mı foto çekilmeye cevaz var?
"ey bedbaht nefsim! acaba ömrün ebedi midir? hiç kat'i senedin var mı ki, gelecek seneye, belki yarına kadar kalacaksın?

Fahri Avcu

Orta Düzey

Mesajlar: 496

Konum: Almanya

Meslek: isci

Hobiler: bilgisayar

  • Özel mesaj gönder

13

20.06.2005, 11:51

evet aynen dedıgın gibi sadece zaruret olursa musade var
yoksa cekmek de cekılmek de haramdır .

14

20.06.2005, 13:56

Alıntı sahibi ""Fahri Avcu""

evet aynen dedıgın gibi sadece zaruret olursa musade var
yoksa cekmek de cekılmek de haramdır .


Abi harama helâl demek kadar, helâle haram demek konusunda da dikkatli olmak lazım. Allah'ın helâl kıldığını haram kılmak kimsenin haddi değil. Bu konuyu detaylı araştırmak lazım.
Hayat, kurgudan daha acayiptir.

15

20.06.2005, 14:01

ıslam Fıkıh Ansiklopedisi

RESıM
ınsanın özlem ve duygularını estetik kurallar çerçevesinde çizgi ve renklerle düz bir satıh üzerinde figürlü veya figürsüz olarak yansıtılmasına dayanan sanat dalı.

ıslam dini her konuya dair, bir bakış açısı ortaya koyup her hususta görüş ve düşünceyi yansıttığı gibi resimle ilgili olarak da bir bakış açısı belirtmiştir.

Allah'ın birliği inancına dayanan ıslâm dini, bu inancı korumak için son derece titizlik gösterir. Akla ve kalbe, gizli ve açık bir şekilde girebilecek her tür şirk ve putperestlik yolunu kapatır. Onun için de, resim konusunda hassas davranır. Çünkü çoğunlukla, sevilen kimselerin hatıralarını devam ettirmek gibi bir niyetle başlayan resim ve heykel işi, sonunda Allah'a şirk koşmaya, resmi ve heykeli yapılan kimseleri yüceltmeye varır. Onun için ıslâm bu kapıyı kapatmıştır.

Hz. Peygamber ıslamın ilk döneminde, ne suretle olursa olsun, resimli eşya kullanılmasını yasakladı. Çünkü Hz. Peygamber (s.a.s) şirkle mücadele halindeydi; insanları putlara, heykellere, resimlere ibadetten uzaklaştırıyordu. Nitekim resim ve heykeli şiddetle yasaklayan hadisler bu dönemde söylenmiştir.

"Her kim bir canlı resmi yaparsa Allah ona o resme can verinceye kadar azab eder. Ressam resmine katiyyen ruh veremez ve ebediyen azab olunur" (Tecrid-i Sarih Tercümesi, VI, s. 533).

"şu resimleri yapanlar yok mu? ışte onlar, kıyamet gününde, haydi yaptığınız resimlere can veriniz, diye azab olunacaklardır" (Tecrid, XII, 116).

ıslamın kuvvetlenip güçlenmesiyle tazim ifade etmeyen resimlerin yapılmasına müsaade olunmuştur. Nitekim ıslâm bilginlerinin çoğu, manzara resimlerinin, yarım(Mesela belden yukarı) insan ve diğer ruh taşıyan hayvanların resimlerinin yapılmasında ve kullanılmasında bir sakınca görmemişlerdir. Yalnız tam insan ve ruh taşıyan hayvan resimleri hakkında alimlerden bir kısmı, tazim olmaksızın kullanmayı kerahetle caiz görmüş, bir kısmı da görmemiştir.

Fotoğrafın durumu nedir? Bu hususta da bazı alimler bunun caiz olduğunu, bir kısmı da olmadığını savunmuştur. Caiz görenler, fotoğraf belirli vasıtalarla gölgeyi hapsetmekten ibarettir, yasaklanan resimlerden değildir, çünkü yasaklanan resim, daha önce yapılmamış bir resmi yapmak, Allah'ın yarattığı bir hayvana benzetmeye çalışmaktır, halbuki herhangi bir aletle alınan fotoğrafta bu anlam yoktur, derler. Caiz görmeyenler de resim konusunda olduğu gibi fotoğraf konusunda da şiddet gösterir ve kerahati üzerinde ısrar ederler. Yalnız bunlar da pasaport, nüfus cüzdanı, ehliyet gibi zorunlu haller ve şüphelileri tanıma dolayısıyla çekilen ve tazim niyeti yahut inancı sarsma olmayan resim ve fotoğraflara ruhsat verirler (Yusuf el-Kardâvî, ıslâm'da Helal ve Haram, s. 128).

ıslâm inançlarına ve adabına ters düşen her türlü resim haramdır. Kadın resimlerinin çıplak veya yarı çıplak çizilmesi, fitne doğuracak yerlerinin belirtilmesi, gazete, dergi ve sinemalarda gösterilmesi haramdır. Bunları çizen, çeken, yayınlayan, evlerde ve dairelerde bulunduran, onları görmeye niyetlenen manen sorumludur. Kâfir, fasık ve zalimlerin resimleri de aynı hükümdedir. Bir müslüman, Allah'ın varlığını inkâr eden bir liderin, Hz. Muhammed (s.a.s)'in peygamberliğini reddeden bir kimsenin, müslüman olduğunu söylediği halde, Allah'ın indirdiğinden başkasıyla hükmeden kişilerin resimlerini asması helal değildir.

Namaz kılan bir kimsenin karşısında resim bulunmaması gerekir.

Kaynak
Hayat, kurgudan daha acayiptir.

16

20.06.2005, 18:02

Alıntı sahibi ""Fahri Avcu""

evet aynen dedıgın gibi sadece zaruret olursa musade var
yoksa cekmek de cekılmek de haramdır .


Fahri kardeş, bu fetvayı aldığın kaynağı öğrenebilir miyiz?

-------

Batman’dan şebnem Zengin: “Resim çizmek caiz değil diye duydum. Caiz değilse o zaman fotoğraf çekmek de öyle olmaz mıydı?

ınsanın üç boyutlu biçimde ve kutsanmak amacıyla sûretini yapmak (heykel) caiz değildir. Fakat fotoğraf heykel gibi değildir. Fotoğrafta ayna üzerine düşen görüntünün kâğıt üzerine tıpkı basımı tekniği var ki, kutsanmak amaçlı yapılmadığı için, bu mubahtır. Aynadaki görüntü mubah olduğu gibi, aynadaki görüntünün kâğıt üzerindeki iz düşümü de mubahtır. Fakat şüphesiz görüntünün açık saçık olmaması gerekir. Yasaklanan sûret, kutsanan ve putlaştırılan heykellerdir.

Kaynak: Fikih.info
"We are the Warriors of Love, We Have no Time For Enmity"

Fahri Avcu

Orta Düzey

Mesajlar: 496

Konum: Almanya

Meslek: isci

Hobiler: bilgisayar

  • Özel mesaj gönder

17

20.06.2005, 18:28

simdi zamanım yok sonra ınsallah hadis ve risalei nurdan delileri aktarırım

nurunözü1

Profesyonel

Mesajlar: 997

Konum: bursa

Hobiler: hat sanatı,ebru sanatı,kitap,internet

  • Özel mesaj gönder

18

20.06.2005, 21:36

Resim çektirmenin haram olduğunu söylemek gerçekten çok iddalı,ilgi çekici.Merakla bekliyorum delillerinizi...
Ya tozu dumana katacaksın!Yada tozu dumanı yutacaksın!Yutanlardan olmamak dileği ile...

19

20.06.2005, 23:13

Böyle bi düşüncenin bile mantıkla uyuşmadığını şimdiden söyleyebilirim...Sadece resimlerin ortalıkta,üstü açık tutulmaması gerektiğini biliyorum... :!:

20

21.06.2005, 01:02

Biz kendi aklî muhakememizle girersek bu işin değerlendirmesine, şirk ve şehvet ve yanlış şeyler hariç, bunda mahzur görünmüyor. Ama vahyin olduğu yerde, nakıs akl-ı beşer susar, Hakîm-i Mutlak'ın sözü ve hükmü üstüne söz ve hüküm olmaz.

Allah ve Resulü ne derse kabul ederiz.


Kur'an'ın açık hükmü olsaydı ağzımızı açamazdık. Hadis(leri)n (bir kısmı) Buharîden, ama bu meselede, rivayet ne zaman yapıldı, şartlar nelerdi, ravilerin ictihadı karıştı mı, bunlar da tartışılır. Bu meselede sadece akılla hareket edersek, hata ederiz, derûnî olan ve ilmî ciddiyet gerektiren bir mesele.
Hayat, kurgudan daha acayiptir.

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir