Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

1

11.04.2005, 16:16

Her Gün Bir HADIS

Âişe radıyallahu anhâ Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellemin şöyle buyurduğunu söyledi:

Biriniz yemek yerken besmele çeksin. şayet yemeğe başlarken besmele çekmeyi unutursa, hatırladığı anda baştan sona bismillah desin.
Ebû Dâvûd, Et`ime 15; Tirmizî, Et`ime 47

Hadislerden Öğrendiklerimiz

1. Yemeye ve içmeye besmele ile başlanmalıdır. Yemeğe başlarken besmele unutulursa, hatırlandığı andan itibaren bismillâhi evvelehû ve âhirehû veya baştan sona bismillâh denilmelidir.

2. Sağ elle yiyip içilmelidir.

3. Birlikte ve bir kaptan yendiği zaman, herkes önünden yemelidir.
şu gecenin sabahı, şu kışın baharı,
ne kadar muhakkak ve kat'i ise Haşr'ın sabahı, berzah'ın baharı da o kadar muhakkak ve kat'idir.

2

12.04.2005, 06:01

Ebû Hüreyre radıyallahu anh den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

Vaktiyle kendini beğenmiş bir adam güzel elbisesini giymiş, saçını taramış, çalım satarak yürüyordu. Allah Teâlâ onu yerin dibine geçiriverdi. O şahıs kıyamete kadar debelenerek yerin dibini boylamaya devam edecektir.

Buhârî, Enbiyâ 54, Libâs 5; Müslim, Libâs 49, 50. Ayrıca bk. Tirmizî, Kıyâmet 47; Nesâî, Zînet 101

Hadisten Öğrendiklerimiz

1. Kibirlenmek ıslâm ahlâkına uymayan çirkin bir davranıştır.

2. Allah Teâlâ kibirlenenlere merhamet etmeyeceği için onları korkunç şekillerde cezalandırır.
şu gecenin sabahı, şu kışın baharı,
ne kadar muhakkak ve kat'i ise Haşr'ın sabahı, berzah'ın baharı da o kadar muhakkak ve kat'idir.

nurunözü1

Profesyonel

Mesajlar: 997

Konum: bursa

Hobiler: hat sanatı,ebru sanatı,kitap,internet

  • Özel mesaj gönder

3

12.04.2005, 09:23

Allah razı olsun...

4

12.04.2005, 22:51

Ashabtan Malik b. Mirare (ra):
“Ya Resûlallah! ınsan elbisesinin ve ayakkabısının güzel olmasını sever," dedi.
Hz. Peygamber (asm):
“Allah güzeldir, güzelliği sever. Kibir ise; hakkı kabul etmemek ve insanları hor görmektir” buyurdu

Riyâzü’s-Sâlihîn, c: 2, s: 48.

5

13.04.2005, 17:10

Abdullah İbni Mesûd radıyallahu anhden rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

Yalnız şu iki kimseye gıpta edilmelidir:

Biri, Allahın kendisine verdiği malı hak yolunda harcayıp tüketen kimse, diğeri, Allahın kendisine verdiği ilimle yerli yerince hükmeden ve onu başkalarına öğreten kimse.


Buhârî, İlim 15, Zekât 5, Ahkâm 3, İtisâm 13; Müslim, Müsâfirîn 268. Ayrıca bk. İbni Mâce, Zühd 22

İbni Ömer radıyallahu anhümâdan rivayet edildiğine göre Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

Yalnız şu iki kişiye gıpta edilmelidir:

Biri, Allahın kendisine verdiği Kurân ile gece gündüz meşgul olan kimse, diğeri, Allahın kendisine verdiği malı gece gündüz harcayan kimse.


Buhârî, Temennî 5, Tevhîd 45; Müslim, Müsâfirîn 266, 267. Ayrıca bk. İbni Mâce, Zühd 22

Hadislerden Öğrendiklerimiz

1. Sahip olduğu nimetleri yerli yerinde kullanan kimselere, onlar gibi iyilik yapmak ve sevap kazanmak arzusuyla gıpta edilebilir.

2. Zenginliğin şükrü, Allah rızâsını gözeterek malını hayırlı işlere sarfetmektir.

3. İlmin şükrü, bildiğini yaşayıp başkalarına da öğretmektir.
şu gecenin sabahı, şu kışın baharı,
ne kadar muhakkak ve kat'i ise Haşr'ın sabahı, berzah'ın baharı da o kadar muhakkak ve kat'idir.

6

14.04.2005, 18:06

Ebû Hüreyre radıyallahu anh den rivayet edildiğine göre Peygamber aleyhisselâm şöyle buyurdu:

Allaha ve âhiret gününe iman eden kimse misafirine ikram etsin. Allaha ve âhiret gününe iman eden kimse akrabasına iyilik etsin. Allaha ve âhiret gününe iman eden kimse ya faydalı söz söylesin veya sussun!

Buhârî, Nikâh 80, Edeb 31, 85, Rikâk 23; Müslim, Îmân 74, 75, 77. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Edeb 123; Tirmizî, Kıyâmet 50; ıbni Mâce, Edeb 4

Hadisten Öğrendiklerimiz

1. Allaha iman eden kimsenin en belirgin özelliklerinden biri, misafirine ikramda bulunmasıdır.

2. Akrabasıyla ilgilenmek ve onlara iyilik etmek de müminin önem vermesi gereken davranışlardan biridir.

3. ıyi bir mümin ya güzel sözler söylemeli, söyleyemiyorsa susmayı tercih etmelidir.
şu gecenin sabahı, şu kışın baharı,
ne kadar muhakkak ve kat'i ise Haşr'ın sabahı, berzah'ın baharı da o kadar muhakkak ve kat'idir.

7

20.04.2005, 17:14

Ebû Hüreyre radıyallahu anh Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'i şöyle buyururken dinlediğini söyledi:

''Kâmet getirildiği zaman namaza koşarak değil, ağırbaşlı bir şekilde yürüyerek geliniz. Yetişebildiğiniz kadarını imamla birlikte kılınız; yetişemediğiniz rekâtları da kendiniz tamamlayınız.''

Müslim'in rivayetinde şöyle bir ilâve vardır:

''Herhangi biriniz namaz kılmaya karar verdiği zaman artık namazda sayılır.''

Buhârî, Ezan 20, 21, Cum`a 18; Müslim, Mesâcid 151-155. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Salât 54; Tirmizî, Salât 127; Nesâî, ımâme 57; ıbni Mâce, Mesâcid 14

Hadisten Öğrendiklerimiz

1. Namaza giderken bile sâkin ve ağırbaşlı olmak gerektiğine göre, hayatın her safhasında sükûneti elden bırakmamak gerekir.

2. Namaza yetişmek için koşmak hem koşanın hem de başkalarının huzurunu bozacağı için doğru değildir.

3. Câmiye giden kimse, namazda olduğunu düşünerek sevabını azaltacak her davranıştan uzak durmalıdır.
şu gecenin sabahı, şu kışın baharı,
ne kadar muhakkak ve kat'i ise Haşr'ın sabahı, berzah'ın baharı da o kadar muhakkak ve kat'idir.

Alkan

Usta

Mesajlar: 1,694

Hobiler: Risale-i Nur, Kur'an dinlemek

  • Özel mesaj gönder

8

10.05.2005, 03:12

kardeşler

kardeşler kusura bakmayın hadis koydum ilk başta buyuk old. için kabul etmedi bende ayet koydum selametle
"ey bedbaht nefsim! acaba ömrün ebedi midir? hiç kat'i senedin var mı ki, gelecek seneye, belki yarına kadar kalacaksın?

9

10.05.2005, 16:09

ILIM ne büyük bir kazanc oldugunu bu hadislerden anliyoruz.

Her şeyin bir yolu vardır. Cennetin yolu da ilimdir.
Hadis-i şerif (Deylemi).

ılim öğrenmeye çalışan, evine dönünceye kadar, Allah yolundadır.
Hadis-i şerif (Ebu Nuaym).

10

06.08.2005, 21:11

5338 - ıbnu Ömer radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resülullah aleyhissalâtu vesselâm (bir bayram namazında kadınlar tarafına geçerek):

"Ey kadınlar cemaati! (Allah yolunda) sadakada bulunun, istiğfarı çok yapın. Zira ben siz kadınların cehennemde çoğunluğu teşkil ettiğini gördüm" buyurdular. Dinleyenlerden cesaretli bir kadın:

"Niye cehennemliklerin çoğunu kadınlar teşkil ediyor, neyimiz var?" diye sordu. Aleyhissalâtu vesselâm:

"Ağzınızdan kötü söz çok çıkıyor ve kocalarınıza karşı nankörlük ediyorsunuz. Aklı ve dini eksik olanlar arasında akıl sahibi erkeklere galebe çalan sizden başkasını görmedim!" dedi. O kadın tekrar:

"Ey Allah'ın resulü! Aklı ve dini eksik ne demek?" diye sorunca Aleyhissalâtu vesselâm açıkladı:

"Aklı noksan tabiri, iki kadının şahitliğinin bir erkeğin şahitliğine denk olmasını ifade eder. Dinlerinin eksik olması tâbiri de onların (hayız dönemlerinde) günlerce namaz kılmamalarını, Ramazan ayında oruç tutmamalarını ifade eder."

Buhârî, Hayz 6, Zekât 44, ıman 21, Küsüf 9, Nikâh 88; Müslim, Küsüf 17, (907), ıman 132, (79); Nesâî, Küsuf 17, (3, 147); Muvatta, Küsuf 2, (1, 187).
Arz-ı hâL

11

17.08.2005, 07:23

NEFSıN AFETLERı

NEFSıN AFETLERı

5836 - Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular:

"Üç kişi vardır ki, Allah Kıyamet gününde onlarla ne konuşur, ne onlara nazar eder, ne de onları günahlarından arındırır, onlara elim bir azab vardır:

- Sahrada, fazla suyu bulunduğu halde ondan yolcuya vermeyen kimse. Kıyamet günü Allah onun karşısına çıkıp: "Bugün ben de senden fzlımı (lütfumu) esirgiyorum, tıpkı senin (dünyada iken) kendi elinin eseri olmayan şeyin fazlasını esirgediğin gibi" der.

- ıkindi vaktinden sonra, bir mal satıp müşterisine Allah Teâlâ'nın adını zikrederek bunu şu şu fiyatla almıştım diye yalandan yemin ederek, muhatabını inandıran ve bu suretle malını satan kimse.

- Sırf dünyevi bir menfaat için bir imama biat eden kimse; öyle ki, dünyalıktan istediklerini verirse biatında sadıktır, vermezse sadık değildir."

Buhari, şirb 2, Hiyel 12; Müslim, ıman 173, (108); Ebu Dâvud, Büyü' 62, (3474, 3475); Nesâi, Büyû', 6, (7, 247).
Arz-ı hâL

12

18.08.2005, 11:49

Ümmetimin bozulması zamanında kim sünnetime sımsıkı sarılırsa,şehid
sevabı alır
Ebu Hureyre Radıyallahu anh.Malik

13

18.08.2005, 12:10

"Hiçbiriniz,başına gelen bir zarardan dolayı,sakın ölümü dilemesin.Mutlaka
böyle bişe yapması gerekiyorsa,şöyle dua etsin:
"Allahım!yaşamak benim için hayırlı olduğu sürece beni yaşat.Ölmek benim için daha iyi ise,canımı al!"
Enes Radıyallahu anh.Buhari

14

20.08.2005, 10:51

Bir kadına denildi ki:
Kardeşin öldürüldü."
"Allah ona rahmet etsin!ınna Lillahi ve inna ileyhi raciun,"diyerek cevapladı.
"Kocanda öldürüldü."dediler.
"Eyvah!" dedi.
bunun üzerine Efendimiz şöyle buyurdu:
"Kadının kalbinde,kocasının,hiçbir şeyle karşılanmayacak bir yeri vardır."
Hamne radıyallahu anh.ıbn mace
NOT:bu hadis hangi konuyla ilgili?

15

20.08.2005, 10:53

"Benden hiçbir şey yazmayın!kim benden Kuranın dışında bir şey yazmışsa,onu hemen silsin".!
Ebu Said radıyallahu anh.Müslim

16

20.08.2005, 10:56

"Hızıra,yeşillik anlamında "Hızır"denilmesinin sebebi şudur:O otsuz kuru bir yerde otururdu.O otsuz yer,Hızırın arkasından hemen yeşilleniverirdi."

Ebu Hureyre radıyallahu anh.Buhari.

Fahri Avcu

Orta Düzey

Mesajlar: 496

Konum: Almanya

Meslek: isci

Hobiler: bilgisayar

  • Özel mesaj gönder

17

27.09.2005, 01:37

1288. Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallallahu aleyhi ve sellem'e:

–Hangi amel daha faziletlidir? diye soruldu.

–"Allah'a ve Resûlüne inanmak" buyurdu.

–Sonra hangisi? denildi.

–"Allah yolunda cihad etmek" karşılığını verdi.

–Bundan sonra hangisi? denilince:

–"Allah katında makbul olan hactır" buyurdular.[2]



1289. ıbni Mes'ûd radıyallahu anh şöyle dedi:

–Yâ Resûlallah! Hangi amel Allah'a daha sevimlidir? dedim,

–"Vaktinde kılınan namaz" buyurdu.

–Sonra hangisidir? diye sordum,

–"Ana babaya iyilik etmek" diye cevap verdi.

–Ondan sonra hangisidir? dedim,

–"Allah yolunda cihad etmek" buyurdular.[3]



1290. Ebû Zer radıyallahu anh şöyle dedi:

–Yâ Resûlallah! Hangi amel daha faziletlidir? diye sordum,

–"Allah'a iman ve Allah yolunda cihaddır" buyurdular.[4]



1291. Enes radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

"Allah yolunda yapılan bir sabah ve akşam yürüyüşü, hiç şüphesiz dünyadan ve dünya varlıklarından daha hayırlıdır."[5]


[2] Buhârî, Îmân 18, Hac 4, Tevhîd 47; Müslim, Îmân 135. Ayrıca bk. Tirmizî, Fezâilü'l–cihâd 22; Nesâî, Hac 4, Cihâd 17.

314 ve 1274’de geçmişti.

[3] Buhârî, Mevâkît 5, Cihâd 1, Edeb 1, Tevhîd 48; Müslim, Îmân 137–139. Ayrıca bk. Tirmizî, Salât 14, Birr 2; Nesâî, Mevâkît 51.

[4] Buhârî, Itk 2, Keffârât 6; Müslim, Îmân 136. Ayrıca bk. ıbni Mâce, Itk 4.

[5] Buhârî, Cihâd 5, Rikâk 2; Müslim, ımâre 112–115. Ayrıca bk. Tirmizî, Fezâilu'l–cihâd 17, 26; Nesâî, Cihâd 11, 12.

Fahri Avcu

Orta Düzey

Mesajlar: 496

Konum: Almanya

Meslek: isci

Hobiler: bilgisayar

  • Özel mesaj gönder

18

05.10.2005, 12:37

DOKUZUNCU NÜKTE

Ramazan-ı şerifin orucu, doğrudan doğruya nefsin mevhum rububiyetini kırmak ve aczini göstermekle ubudiyetini bildirmek cihetindeki hikmetlerinden bir hikmeti şudur ki:

Nefis Rabbisini tanımak istemiyor; firavunâne kendi rububiyet istiyor. Ne kadar azaplar çektirilse, o damar onda kalır. Fakat açlıkla o damarı kırılır. ışte, Ramazan-ı şerifteki oruç, doğrudan doğruya nefsin firavunluk cephesine darbe vurur, kırar. Aczini, zaafını, fakrını gösterir, abd olduğunu bildirir.

Hadisin rivayetlerinde vardır ki:

Cenâb-ı Hak nefse demiş ki: "Ben neyim, sen nesin?"

Nefis demiş: "Ben benim, Sen sensin."

Azap vermiş, Cehenneme atmış, yine sormuş. Yine demiş: "Ene ene, ente ente." Hangi nevi azâbı vermiş, enâniyetten vazgeçmemiş.

Sonra açlıkla azap vermiş. Yani aç bırakmış. Yine sormuş: "Men ene? Ve mâ ente?"

Nefis demiş: "Ente Rabbiye'r-Rahîm., Ve ene abdüke'l-âciz." Yani, "Sen benim Rabb-i Rahîmimsin. Ben senin âciz bir abdinim.



Yirmi Dokuzuncu Mektup - s.541

19

02.04.2006, 22:59

Allah Rasulü Hazret-i Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki :

Kim insanların kalbini çelmek için kelamın kullanılışını öğrenirse, Allah (c.c) kıyamet günü, ondan ne farz ve nafile hiçbir ibadetini kabul etmez!
Ebu Davud
Biz muhabbet fedâileriyiz; husûmete vaktimiz yoktur.

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir