Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

41

02.08.2004, 20:47

Yani onları günahkar olarak adlandırdığınız için sevmiyorsunuz.Onları kafir gördüğünüz için değil. Burası güzel.

şimdi sahabenin birbirlerine bırakınız kötü şey öylediğini birbirleriyle savaştığı aşikar. şimdi siz sahabenin bazılarını da sevmiyorsunuz.?

42

02.08.2004, 20:47

meselâ Muhyiddin-i Arabî 'den başlayıp , şah-ı Geylani,şah-ı Nakşibend,ımam Rabbani,ımam Gazali, Üstad Said Nursi'ye kadar geniş bir ölçüde işi olmadık iddialara getirenleri,

43

02.08.2004, 20:50

Alıntı sahibi ""misak""

Yani onları günahkar olarak adlandırdığınız için sevmiyorsunuz.Onları kafir gördüğünüz için değil. Burası güzel.

şimdi sahabenin birbirlerine bırakınız kötü şey öylediğini birbirleriyle savaştığı aşikar. şimdi siz sahabenin bazılarını da sevmiyorsunuz.?


onların ne olduğunu (en iyi) Allah bilir diyorum,
haşa bir kul Allah'ın hükmüne nasıl karışsın,
benim dememle kafir cennetlik,müslüman cehennemlik mi olacak,

sahabeler ise birbiriyle savaştı,evet ama nedenler farklıydu,
sahabe ayrımı yapmıyoruz,
hele Hz.Ali (r.a.) ile Hz.Aişe (r.a.) validemiz arasında olan savaşta gece hariciler iki tarafı taciz ederek taraflar arasında savaş başlattı bildiğim kadarıyla,

sahabelerin niyeti aynıydı ama belki yolları ve fikirleri farklıydı,Üstad'ın da bu konuda bazı açıklamaları var,görmek isterseniz koyayım buraya,

44

02.08.2004, 20:56

Sahabenin niyetini nerden biliyorsunuz ? Veya hutda şia mezhebne bağlı olanların kötü niyetli olduğunu nerden biliyorsunuz?

Mesela ben muaviyenin niyetinin iyi olduğunu düşünmüyorum. makam ve mevki için nefsine yenik düşmüştür.

Hz.Aişe annemiz konusunda ise şunu söylerim , ben sahabeler içinde onun kadar geniş ufuklu bir sahabe görmedim.

şia mezhebine bağlı kardelerimiz de söyledikleri bnirçok şey için delil getirirler.

Önemli olan bizlerin mezheb taassubunda bulunmadan vahdeti oluşturabilmemizdir.

şimdi ben size ehli sünnet alimlerinin söylediği sözleri söylerim siz onları da sevmezsiniz. O yüzden bizler mezhep tassubunu bırakalım. OPrtak noktalarımızı konuşalım.


bu yazdıklarımdan benim şia olduğumu çıkarmayın. Ben sünniyim.

45

02.08.2004, 21:07

en doğrusunu Allah bilir,
Allah bize hakkı hak olarak gösterip ona tabi kılsın,batılı batıl olarak gösterip ondan uzaklaştırsın,

biz Allah'ın bilmemizi dilediği kadarını biliriz,

taassub ayrı,bazı fikirleri doğru bulmamak,o şahıslara o bazı fikirler yüzünden diğerlerine göre daha uzak durmak ayrı,

Muaviye'nin cennetlik olduğunu söylemem ile eğer o cehennemlik ise onu cehennemden kurtaramam,
sen Muaviye'nin cehennemlik olduğunu söylemen ile eğer o cennetlik ise onu cennetten çıkaramazsın,
Allah'ın dilediği olur,


Ben sünniyim,
inşa'Allah doğru yol üzerinde gitmeyi ve doğru yol üzere Allah'ın razı olduğu bir kul olarak ölmeyi umuyorum,

46

02.08.2004, 21:09

Amin. Kardeşim. Mezhep Taasupculuğu islam milletini parçalayan en büyük sebeplerden biridir.

Rab bizleri korusun.

47

02.08.2004, 21:13

dıştakilerin kuklaları ile para için dinini satanların şerrinden Allah korusun,onlar da giriyorlar karıştırma işlerine,

48

02.08.2004, 21:17

Sadece kuklalar ve dini satmışlar değil , bizlerden dahi vahdeti bozacak insanlar çıkabiliyor taassup yüzünden.
Kendi mezhebi dışındaki mezhepleri sapık ve batıl gören anlayıştan zaten vahdeti oluşturmasını bekleyemezsiniz.

Bakalım bu site bana ne kadar tahammül edecek , merak ediyorum. dün bir gol bir , ilk uyarıyı aldık muhterem yönetimden.

Rabbim bizleri Kur'an ve Sünnet üzerinde birleştirsin.

49

02.08.2004, 21:21

sen daha çok gol yersin gibi geliyor bana,
hayırlısı olsun...

50

02.08.2004, 21:24

Almasam şaşardım kardeşim , evet hayırlısı olsun inşallah ,

Hakikati arama gibi bir çaba içinde olmayan insanlarla aynı ortamda bulunmaktan Allaha sığınırım.

51

02.08.2004, 21:30

Esselamu Aleykum,

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) Israilogulari (yetmisbir) ve hiristiyanlar (yetmisiki) gibi, ümmetininde yetmisüc firkaya ayrilicagini ve bunlardan yanliz bir firkanin Cehennem azabindan kurtulucagini, digerlerinin ise helak olacagini bildirmistir. Ve Ashabdan "kurtulan firka hangisidir?" sorusuna karsilikda "Ehl-i sünnet ve'l cemaat" cevabini vermis.
( :roll: hadisin tam kaynagini bulamadim, eger bilen varsa yazsin lütfen)

Günümüzde (özelikle arab kardeslerimizde) Sünneti kabul etmeyen bir cok kisi var. Kendilerini severim, yaratandan ötürü, kardesimdir, ayni Yaratana ayni Peygambere ayni kitaba iman etmissizdir... ama haklarinda endisede ediyorum...cünki sünnete uymayan veya menfi bidalari ortaya cikaran nasil Ehli-sünnet olur???

Cenab-i Hak hepimize dogru yolu gösterip, ayirmasin insallah...Amin.

Misak demiski:

Alıntı

şimdi sahabenin birbirlerine bırakınız kötü şey öylediğini birbirleriyle savaştığı aşikar. şimdi siz sahabenin bazılarını da sevmiyorsunuz.?


Misak kardesim, isterseniz sorunuzun cevabini Asrin Imami, Bediüzzaman Said Nursi Hz. den dinliyelim:

"Eğer denilse: ''Mübarek ıslâmiyet ve nuranî Asr-ı Saâdetin başına gelen o dehşetli kanlı fitnenin hikmeti ve vech-i rahmeti nedir? Çünki onlar, kahra lâyık değil idiler?''

Elcevap: Nasılki baharda dehşetli yağmurlu bir fırtına, her taife-i nebatatın, tohumların, ağaçların istidadlarını tahrik eder, inkişaf ettirir; herbiri kendine mahsus çiçek açar; fıtrî birer vazife başına geçer. Öyle de: Sahabe ve Tâbiînin başına gelen fitne dahi, çekirdekler hükmündeki muhtelif ayrı ayrı istidadları tahrik edip kamçıladı; "ıslâmiyet tehlikededir, yangın var!" diye her taifeyi korkuttu, ıslâmiyetin hıfzına koşturdu. Herbiri, kendi istidadına göre câmia-i ıslâmiyetin kesretli ve muhtelif vazifelerinden bir vazifeyi omuzuna aldı, kemâl-i ciddiyetle çalıştı. Bir kısmı hadîslerin muhafazasına, bir kısmı şeriatın muhafazasına, bir kısmı hakaik-i îmaniyenin muhafazasına, bir kısmı Kur'anın muhafazasına çalıştı ve hakeza.. Herbir taife bir hizmete girdi.

Vezaif-i ıslâmiyette hummalı bir surette sa'yettiler. Muhtelif renklerde çok çiçekler açıldı. Pek geniş olan âlem-i ıslâmiyetin aktarına, o fırtına ile tohumlar atıldı; yarı yeri gülistana çevirdi. Fakat maatteessüf o güller ve gülistan içinde ehl-i bid'a fırkalarının dikenleri dahi çıktı.


Gûya dest-i kudret, celal ile o asrı çalkaladı, şiddetle tahrik edip çevirdi, ehl-i himmeti gayrete getirip elektriklendirdi. O hareketten gelen bir kuvve-i anilmerkeziye ile pek çok münevver müçtehidleri ve nuranî muhaddisleri, kudsî hâfızları, asfiyaları, aktabları âlem-i ıslâmın aktarına uçurdu, hicret ettirdi. şarktan garba kadar ehl-i ıslâmı heyecana getirip, Kur'anın hazinelerinden istifade için gözlerini açtırdı... şimdi sadede geliyoruz." (Mektubat/ 19. Mektub)

Allaha emanet olun.
Vslm
Ruhumda büyük bir boşluk hissederek,okuyacak kitap ararken,Risale-i Nur'u okuduğum zaman elimde olmayarak ondan ayrılamadım.Kalbimdeki o büyük ihtiyacı karşıladığını hissettim.ılmî ve imanî şüphelerden kurtaran aklî ve imanî ispatları onda buldum.Z.G.

52

02.08.2004, 21:35

Alıntı sahibi ""Sebil""

Esselamu Aleykum,

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) Israilogulari (yetmisbir) ve hiristiyanlar (yetmisiki) gibi, ümmetininde yetmisüc firkaya ayrilicagini ve bunlardan yanliz bir firkanin Cehennem azabindan kurtulucagini, digerlerinin ise helak olacagini bildirmistir. Ve Ashabdan "kurtulan firka hangisidir?" sorusuna karsilikda "Ehl-i sünnet ve'l cemaat" cevabini vermis.
( :roll: hadisin tam kaynagini bulamadim, eger bilen varsa yazsin lütfen)


Aleykümselam verahmetullah

Kardeşim söylediğiniz hadis Buhari ve Müslimde geçmeyen bir hadistir.Ebu Davudun süneninde , tirmizide , nesaide ve Ahmed ibni Hanbelde geçmiştir.

Bu hadisi kabul eden alimler olduğu gibi reddeden alimlerde vardır. Üzerinde hiç konuşmayan ve kitaplarına almayan alimlerimizde vardır.

Allah Resulünün hadislerini kabul etmeyenlerle herkesi aynı değerlendirmek yanlış olsa gerek.

Ama hadis konusu çok derin bir konu isteyen kardeşime daha detaylı bilgi yazarım.


Sahabeyi suçlamak gibi bir niyetim olamaz. Ama muaviyeyi sevmiyorum. Sahabe olarak da kabul etmiyorum.

53

02.08.2004, 22:05

Alıntı

Bu hadisi kabul eden alimler olduğu gibi reddeden alimlerde vardır. Üzerinde hiç konuşmayan ve kitaplarına almayan alimlerimizde vardır.


"Vefat-ı Nebevî'den sonra, en ziyade ittifak ve ittihada gelmeye muhtaç olan Sahabeler; eğer Hazret-i Ali başa geçseydi, Hazret-i Ali'nin hilafeti zamanında zuhura gelen hâdisatın şehadetiyle ve Hazret-i Ali'nin mümâşatsız, pervasız, zâhidane, kahramanane, müstağniyane tavrı ve şöhretgir-i âlem şecaatı itibariyle, çok zâtlarda ve kabilelerde rekabet damarını harekete getirip, tefrikaya sebeb olmak kaviyyen muhtemeldi. Hem Hazret-i Ali'nin hilafetinin teehhür etmesinin bir sırrı da şudur ki: Gayet muhtelif akvamın birbirine karışmasıyla, Peygamber Aleyhissalâtü Vesselâm'ın haber verdiği gibi, sonra inkişaf eden yetmişüç fırka efkârının esaslarını taşıyan o akvam içinde, fitne-engiz hâdisatın zuhuru zamanında, Hazret-i Ali gibi hârikulâde bir cesaret ve feraset sahibi, Hâşimî ve Âl-i Beyt gibi kuvvetli, hürmetli bir kuvvet lâzım idi ki, dayanabilsin. Evet dayandı... " (Mektubat/ 19. Mektub)

Asrin Imammi bahsetmisdir...bu bana yeter. :wink: Ama yinede Allah razi olsun.

Misak demiski:

Alıntı

Sahabeyi suçlamak gibi bir niyetim olamaz. Ama muaviyeyi sevmiyorum. Sahabe olarak da kabul etmiyorum.


Sahabeyi sahabe olarak kabul etmemek, onu suclamaktir kardesim. Bu konuda biraz dikkatli olalim. Allah muhafaza...
Ruhumda büyük bir boşluk hissederek,okuyacak kitap ararken,Risale-i Nur'u okuduğum zaman elimde olmayarak ondan ayrılamadım.Kalbimdeki o büyük ihtiyacı karşıladığını hissettim.ılmî ve imanî şüphelerden kurtaran aklî ve imanî ispatları onda buldum.Z.G.

54

02.08.2004, 23:13

Sahabeyi sahabe olarak kabul etmemek, onu suclamaktir kardesim. Bu konuda biraz dikkatli olalim. Allah muhafaza...

demişsiniz ;

Bende katılıyorum derim. Lakin , muaviyenin olaylardaki tutumuna baktığınızda nefsi hareket ettiğini görebilrisiniz. Hadisleri yorumlayışına bir göz atın, ister istememez şöyle düşüneceksiniz , bir hadis bu kadar da çarpıtılır mı?

Zaten onun zamanında yapılan aşikardır. Aslına bakarsanız Ehli Sünnet alimleride benim bu görüşümdedir. Ama susmayı terciih ederler. Mesela bir düşünün siz çocuğunuzun adını muaviye koymayı düşünürmüsünüz ?

55

02.08.2004, 23:38

bu konuda çıkacak münakaşa bizi günaha sokmaktan başka ne işlere yarar acaba?

Mahkeme-i Kübra da hesab olacak, Allah adildir,kimseye zulmetmez,merak etmeyin,
umulur ki Allah bize lütfu ve rahmetiyle muamele eder de ehl-i necat oluruz,

bizim Muaviye'nin tartı kefelerine parmağımızın ucuyla da olsa bastırma imkanımız var mı ki?

56

03.08.2004, 10:58

Hz.Muaviye vahiy katibidir arkadaşlar, tenkitte ifrat ediyorsunuz.
Üstad mektubatta vahhabileri islam dairesi içersinde kabul etmiştir.
Hazırlanınınz! Başka daimi bir memlekete gideceksiniz.öyle bir memleket ki bu memleket ona nisbeten bir zindan hükmündedir.

57

03.08.2004, 11:01

Alıntı sahibi ""hasan""

Hz.Muaviye vahiy katibidir arkadaşlar, tenkitte ifrat ediyorsunuz.

bunu ben biliyordum, tahminim misak da biliyordur.
bu herkes tarafından yeterli sebep görülmüyor demek ki.

58

03.08.2004, 20:10

KLardeşim Muaviye konusunda yazcaklarımı yazdım , siyer kitaplarını açıp okuyunuz, Ammar Bin Yasirin şehdeti ile ilgili hadisi nasıl heva ve hevesine göre yorumladığınıza bakınız..
Sonradan karar veriniz. ıslam ümmetinin parçalanmasına sebep olan kişilerin başındadır. ıslam milletine saltanat denen uygulamayı sokan muaviyededir.

ıslam ümmetinin bu hale gelmesinin başlıca mimarlarından biridir.Hz.Ömer onun ne olduğu en başında anlamıştı. Bu adam bu ümmetin kisrasıdır diyerek.

Olayları artık değerlendirmeyi öğrenelim diyorum, kötümü diyorum,

59

03.08.2004, 21:36

Bence konuyu burda kapatsakta daha fazla günaha girmesek kardesim... O zatlara hicbirimizin gik demeye hakki yokdur, biz ne yaparsak yapalim onlara asla yetisemeyiz... (27. Söz'ün Zeyli/Sahabeler hakkindaki bahsi okumanizi tavsiye ederim) Hz. Muaviyenin nefsi hareket edip etmemesini elbette bizler bu dar aklimizla bilemeyiz, bu konuda sadece Seytana oyuncak oluyoruz kardesim. :(

Alıntı

Aslına bakarsanız Ehli Sünnet alimleride benim bu görüşümdedir. Ama susmayı terciih ederler.


Evet kardesim, ittifak etmisler, susmayi tercih etmisler, cünki o zamanki hadiselerden bahsetmek sadece zararimizadir, cünki olaylari tam degerlendiremiyoruz. Ortaligi lüzzumsuz karisdirmamak icin, fazla aciga cikarmamak daha dogrudur.
Üstad Hz. bu konu hakkinda da Risale-i Nurlarda bahsetmisdir ve mantikli bir sekilde, o mübarek kisilere dil uzatanlari susturmusdur. (Mektubat, Emirdag Lahikasi)

Yinede herkes düsüncesinde hürdür, tabi ama islam alimlerinin üstünü örtdügü konulari tartismaya kalkismak hicde hic akil kâri degil. Bu yüzden bizde konuyu örtelim, ahirete birakalim diyorum, nedersiniz? :wink:
Ruhumda büyük bir boşluk hissederek,okuyacak kitap ararken,Risale-i Nur'u okuduğum zaman elimde olmayarak ondan ayrılamadım.Kalbimdeki o büyük ihtiyacı karşıladığını hissettim.ılmî ve imanî şüphelerden kurtaran aklî ve imanî ispatları onda buldum.Z.G.

60

03.08.2004, 21:40

Eyvallah derim .

Benim düşüncem budur. Mahşerde hesabı görecek olan Allahtır. Mahşer gününde sizde bana hak vereceksiniz.

Allaha emanet olunuz.

Bu konuyu değerlendir