Giriş yapmadınız.

1

11.12.2004, 16:21

[CD] Ali Oktay - Aşk mıdır ki...


Tasavvuf Müziği Sanatçısı Ali OKTAY uzun bir aradan sonra ikinci albümü “Aşk mıdır ki” ile sevenlerinin karşısına çıktı. ‘Aziz Üstadım’, ‘Haktan Geldik’ gibi sevilen eserlerin yer aldığı “Hazan Yağmuru” adlı ilk çalışması ile dinleyiciden büyük beğeni toplayan sanatçı, 7 yıl aradan sonra tekrar izleyicilerinin önünde. Bu dönemde birçok kez yurt içi ve yurtdışı konserlere imza atmasının yanı sıra televizyon ve radyo programlarında da yer aldı.

ıkinci Albümü ‘’Aşk mıdır ki ‘’ ile şimdiden büyük beğeni alan çalışmada 10 eser yer alıyor.Albüme adını veren bestenin şairi ise Muhibbi mahlası ile edebiyatımızda da önemli bir yere sahip olan Kanuni Sultan Süleyman .Yine Hülya Yakut Üstündağ, Mikail Yaprak, Cafer Cabbarlı gibi günümüz tanınmış şairlerinin yanı sıra Yunus Emre ve Niyazi Mısri gibi söz sultanlarının da şiirleri yer alıyor.

Albümde yine ilklere imza atan Ali Oktay; sözleri büyük ıslam alimi Bediüzzaman Said Nursi ‘ye ait Yıldızname isimli şiirini notaya alan M. Emin Altıntop’un bestesini de ilk kez seslendirmiş oldu. Aynı zamanda Bediüzzaman Said Nursi’nin talebesi Hasan Feyzi’nin iki şiirinin bestelerine de yer veren sanatçı önemli bir beklentiye cevap vermeye gayret etmiş.Albümde yer alan bestelerin ikisi Mehmet Emin Altıntop’a yedisi Ali Oktay’a, bir beste ise Peder Luigi Iannito’ya ait. ılk kez Müslüman ilahilerin yer aldığı bir albümde Dua adını taşıyan bir Hıristiyan ılahisinin bulunması oldukça dikkat çekici bulundu. Halen ıstiklal Caddesindeki Saint Antuan kilisesinde görev yapan Peder Iannito’nun bestesi de dinleyicinin ilgisini çekti. Ali Oktay neden bir Hıristiyan ılahisi seslendirdiği şeklindeki soruya “Semavi dinler arasında düşmanlık, nefret, öfkeden ziyade barış ve kardeşlik esaslarının tesis edilmesinin bir yolununda müzik olduğunu düşünüyorum. Yurtdışında verdiğimiz konserlerde bir çok kez kiliselerin salonlarında ılahilerimizi seslendirirken tepki, düşmanlık değil ilgi ve sevgi gördük. Seslendirdiğim bu ilahi en büyük iki semavi din arasında mevcut olan yakınlaşma ve birbirini anlama çabası için sadece küçük bir adım.” diye konuştu. Ali Oktay’ın bu girişimi Hıristiyan din adamlarınca da oldukça olumlu karşılanırken devamının gelmesi yönünde fikir beyan ettiler.

Ali Oktay’ın Aşk mıdır ki… albümünün müzik yönetmeni genç ve başarılı müzisyen Günay Uysal. Yine tanınmış ses ve saz sanatkarlarının yer aldığı albüm titiz bir çalışmanın ürünü olarak kendini gösteriyor.Nitelikli çalışmalara imza atan Moral Prodüksiyon’un yapımcılığını üstlendiği albümü, müzik marketlerde bulmak mümkün.


Ali Oktay kimdir?

5 Mayıs 1970 ıstanbul doğumlu olan sanatçı ı.Ü.Hukuk Fakültesi mezunu. Üniversitede ki öğrencilik yıllarında 1991 de Bahri Güngördü’den nota, usul, makam ve tasavvuf müziği bilgilerinin temelini aldı. Daha sonra ı.Ü Türk Musikisi Korosu’nda Süheyla Altmışdört’ün talebesi oldu.

Bakırköy Musiki Cemiyeti, ıstanbul Barosu Türk Müziği korosu ile çeşitli müzik topluluklarında korist ve solist olarak bulundu.

1997 yılında dinleyicilerinin büyük beğenisi ile karşılanan Hazan Yağmuru isimli ilk albüm çalışmasını yaptı.

Bazı sanatçıların albümlerinde eser seslendirdi, besteleri ile katkıda bulundu.

Yurtdışında ABD ve Almanya’da ve yurt içinde pek çok ilde konserler verdi.

Moral FM de 6 yıl boyunca Türk Müziği programları hazırlayıp sundu.

Halen dergi ve gazetelerde müzik üzerine yazılar yazmakta avukatlıkla birlikte sanat yaşamını sürdürmektedir.

2

08.03.2005, 01:51


Mp3: Ali Oktay - Aşk mıdır ki (3.39 MB)

ÖNEMLı:

1- ındirdiğiniz Mp3 tanıtım amaçlıdır. Hoşunuza gittiği takdirde sanatçının bandröllü CD veya kasetini mutlaka alınız. Aksi takdirde indirdiğiniz mp3´leri silmek mecburiyetindesiniz! Satın almak isteyenlere yardımcı olabiliriz.

2- ındirmek için tıkladığınız sayfada ayrıca bir reklam penceresi açılıyor. Pencerenin açılmasını önlemek için popup engelleyici kullanabilirsiniz. Detaylı bilgi >burada<

3- Download için açılan sayfanın alt kısmında "Free" yazan tuşa tıklıyorsunuz. Yeni açılan sayfanın en altında belirtilen geri sayım (20 ile 100 saniye civarında) bittikten sonra Download: ali_oktay_ask_midir_ki.exe görünecek. Üzerine tıkladığınızda download başlayacaktır.

4- Aynı anda sadece 1 dosya indirebilirsiniz! Download hızlandırıcı proğram desteklenmiyor. Download için sunulan link 30 gün içerisinde hiç kullanılmazsa, otomatik olarak silinir.

5- ındirdiğiniz dosyanın şifresi: www.saidnursi.de

3

10.04.2005, 22:08

Merhaba

S.a Ben sizden ali oktaydan aşk midir adlı parçayı istemiştim ve allah razı olsun bulmuştunuz ve parça gerçekten çok guzeldi.Ama Suan dosya netten silinmiş bir daha o dosya yı yukeyebilirseniz sevinirim

4

11.04.2005, 07:33

Aslm kardeş, download linkini güncelledim...

Madem parça hoşunuza gitti... Sanatçının kaset veya CD´sini almaya ne dersiniz? :roll:
Biz muhabbet fedâileriyiz; husûmete vaktimiz yoktur.

5

30.04.2005, 08:59

Allah razi olsun abi...
şu gecenin sabahı, şu kışın baharı,
ne kadar muhakkak ve kat'i ise Haşr'ın sabahı, berzah'ın baharı da o kadar muhakkak ve kat'idir.

6

28.01.2006, 11:04


Korsan yayın, mp3, internet ve kul hakkı üzerine...


Geçenlerde, yıllarını bu işe vermiş adını sizin de çok iyi bildiğiniz bir sanatçı dostumla konuşurken söz döndü dolaştı korsan yayına geldi. Bir dokundum bin ah işittim kâse-i fağfur’dan. Başına gelen bir olayı anlattı: “Bir gün yolda giderken tanımadığım biri ‘Canım abiciğim’ deyip boynuma sarıldı. ‘Allah razı olsun abi senin sayende hem duâ alıyorum, hem de iyi kazanıyorum’. ‘Nasıl yani, hem sen de kimsin?’ "Abi ben Sirkeci’de bilgisayarımda senin albümlerinin cd’sini çoğaltıp satıyorum. Müşteriler çok memnun oluyor. Allah razı olsun". Ne diyeyim şaştım kaldım.” Yine müzik camiasının büyük şirketlerinden birinin üst düzey yöneticisiyle konuşurken bir hatıra da o anlattı. “1-2 ay önce yeni bir albüm yaptık. şu ana kadar ki satış rakamı 2 bin adet. Sonra internette bir web sitesine girdi. Orada aynı albümdeki eserlerin kaç kez ‘indirildiğini’ gösteren numaratöre baktık. Tam 46 bin kez o sanatçının parçaları yüklenmiş. Daha acı olan nokta ise şuydu. Bu web sayfasını ‘hizmet ‘olarak yaptığını düşünen kardeşimiz şu cümleyi de eklemişti sayfasına: ‘Değerli kardeşlerimiz, size daha iyi hizmet sunabilmem için lütfen web siteme reklâm veriniz.’” Madem hatıralardan başladık bir tane de kendi hayatımdan anlatayım. Yakın zamanda bir kardeşimiz “Ağabey sana bir şey söyleyeceğim hakkını helâl eder misin?” dedi. Hayırdır inşallah. Benim sende ne hakkım olabilir ki? “Abi senin albümünü kopyaladım. Kul hakkı olabilir helâl et.” Üniversite öğrencisi olan kardeşime, “Helâl olsun” dedim. Bir süre sonra başka kardeşlerimin de ‘helâllik‘ talepleri gelince ben de ne diyeceğimi şaşırır hale geldim. Tamam ben hakkımı helal ediyorum da, yapımcı firmanın, dağıtımcının, şairin, bestekârın, müzik yönetmeninin özetle emeği geçen diğerlerinin hakları için ne söyleyebilirim ki? Bu örnekleri anlatarak canınızı sıkmak değil kastım, ama ortada ciddî bir hak ihlâli olduğu gerçeği ile karşı karşıyayız. Daha 1 ay önce bir otobüs dolusu meşhur sanatçı Ankara’ya giderek hükümetten korsan yayınlara karşı yardım istedi. Çünkü daha düne kadar 1 milyon satan albümler artık 100 bini bile bulmuyor. Tüm tedbirlere rağmen en yeni çalışma bile daha piyasaya çıkmadan korsanı basılıp etrafta çalınabiliyor. Sanatçılar şaşkın, yapımcılar çaresiz, önleyecek olan makamlar konuya duyarsız. ışin ‘bizim camiaya’ bakan yönüne de bu sıkıntı sirayet etmekte gecikmedi nihayet. Kiminle konuşsam dertli, moralsiz, şevki kırılmış. Hemen hemen kimse yeni bir şey üretme konusunda istekli davranmıyor. Hal böyle olunca internetten indirerek, cd kopyalayarak bu üretkenliğe balta vuran kardeşlerimiz bilseler iyi olur diye düşünüyorum. Nasreddin Hoca misali bindiğimiz dalı kesiyoruz aslında. Eğer bir sanatçı ürettiği eserin beklediği ilgiyi görmediğini düşünürse elbette yeni bir şey ortaya koymak istemeyecektir. Ve internette, radyoda hep eski şeyleri dinleyip sonra da ‘’Bizim sanatçılarımızda da hiç üretkenlik kalmamış’’ diyerek bir de suçlayacaklar korkarım. Dinî müzik yapmak zaten başlı başına bir cesaret işi. Arkamızda dinleyicinin ilgisinden başka bir güç yok. Aylarca gece yarılarına kadar stüdyoda yapılan yorucu çalışmaların, onca zahmetin karşılığı bir de emeğinizin takdir görmeyip istismar edilmesi hiç hoş bir şey değil. Kul hakkına karşı aşırı hassas olan kardeşlerimizin bu konuya çok normal bir şeymiş gibi yaklaşmalarını anlamak mümkün değil. Acaba bu kul hakkı değil midir ne dersiniz?

Değerli dostlar ya siz ne düşünüyorsunuz bu konuda? Çözüm öneriniz olabilir mi? Sizin görüşlerinizi de almak istiyorum. Ne dersiniz, paylaşmak istemez misiniz? alioktay1996@yahoo.com ’a gelecek mesajlarınızı merakla bekleyeceğim.

Ali OKTAY
Yeni Asya - 27.01.2006
Biz muhabbet fedâileriyiz; husûmete vaktimiz yoktur.

9

09.08.2008, 22:03

Allah(c.c)razı olsun.

10

27.08.2008, 18:58

Çalışmalarınız için teşekkürler

11

10.11.2008, 17:43

Alıntı sahibi ""farukeroglu""

Çalışmalarınız için teşekkürler

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir