Lieber Besucher, herzlich willkommen bei: Muhabbet Fedâileri. Falls dies Ihr erster Besuch auf dieser Seite ist, lesen Sie sich bitte die Hilfe durch. Dort wird Ihnen die Bedienung dieser Seite näher erläutert. Darüber hinaus sollten Sie sich registrieren, um alle Funktionen dieser Seite nutzen zu können. Benutzen Sie das Registrierungsformular, um sich zu registrieren oder informieren Sie sich ausführlich über den Registrierungsvorgang. Falls Sie sich bereits zu einem früheren Zeitpunkt registriert haben, können Sie sich hier anmelden.
Zitat von »"cevat uykan"«
Bayan gittikten sonra abi şöyle dedi. "Elhamdülillah bir şey var"
Evet bir şey var. Birbirine en ufak benzerliği olmayan kişileri iradesiz olarak birbirine benzettiren aynı kaynaktan çıkan bilgiler, o bilgilerden çıkan tavırlar olabilir. Zira Kürt, Adanalı, Trabzonlu, Boşnak,Arnavut milletlerden oluşan birbirine benzemeyen insanlardık.
Zitat von »"nuraşığı"«
şu üstümdeki sakoyu, yedi sene evvel eski olarak almıştım. Beş senedir elbise, çamaşır, pabuç, çorap için dört buçuk lira ile idare ettim. Bereket, iktisat ve rahmet-i ılâhiye bana kâfi geldi.
Mektubat | On Altıncı Mektup | 70
kendimizden utanmalıyız :cry: :cry: :cry:
Zitat
Lemalar | On Dokuzuncu Lem’a
şimdi iki lokma farz ediyoruz. Bir lokma, peynir ve yumurta gibi mugaddî maddeden hediye kırk para, diğer lokma en âlâ baklavadan on kuruş olsa; bu iki lokma, ağza girmeden, beden itibarıyla farkları yoktur, müsavidirler. Boğazdan geçtikten sonra, ceset beslemesinde yine müsavidirler. Belki, Bazen kırk paralık peynir daha iyi besler. Yalnız, ağızdaki kuvve-i zâikayı okşamak noktasında yarım dakika bir fark var. Yarım dakika hatırı için kırk paradan on kuruşa çıkmak ne kadar mânâsız ve zararlı bir israf olduğu kıyas edilsin.
şimdi, saray hâkimine gelen hediye kırk para olmakla beraber, kapıcıya dokuz defa fazla bahşiş vermek, kapıcıyı baştan çıkarır. "Hâkim benim" der. Kim fazla bahşiş ve lezzet verse onu içeriye sokacak, ihtilâl verecek, yangın çıkaracak. "Aman, doktor gelsin, hararetimi teskin etsin, ateşimi söndürsün" dedirmeye mecbur edecek.
ışte, iktisat ve kanaat, hikmet-i ılâhiyeye tevfik-i harekettir; kuvve-i zâikayı kapıcı hükmünde tutup, ona göre bahşiş verir. ısraf ise, o hikmete zıt hareket ettiği için çabuk tokat yer, mideyi karıştırır, iştihâ-yı hakikîyi kaybeder. Tenevvü-ü et'imeden gelen sun'î bir iştihâ-yı kâzibe ile yedirir, hazımsızlığa sebebiyet verir, hasta eder.
Zitat von »"talhagenc"«
Ama bir ayakkabıya ihtiyacı olanın 500 ytl ye ayakkabı alması israf değildir. ..
Zitat von »"talhagenc"«
Üstad vazifeliydi. Ve Asr-ı Saadeti ahirzamanda yaşadı. Herkesin gücü Üstad hazretleri gibi yaşamaya yetmez. ...
Zitat von »"talhagenc"«
Peygamberimiz de insandı, Üstad da insandı vesaire sözleri tasvip etmiyorum. Onlar seçilmiş kişilerdi. Sıradan insanlar o seviyeye yükselemezler..