Muhabbet Fedâileri

Evin etrafı küçük bir kısmı müstesna toprakla çevrili, hem bu hayvanlar hafiftir, kolay kolay yüksekten düşmekten zarar görmez. Vücudlarının maddesinden gelen dayanıklılık ve yerçekiminin onlara vereceği azami düşme kuvvetini hesap ederseniz anlarsınız. (Afedersiniz) Osuruk böceği diye tabir edilen bir cins kötü gaz salan böceğe beyzbol sopası gibi katladığım kağıtla şiddetle vurmuştum. Öyle bir ses çıktı ki, insana vurdum desem inanırsınız. Ben dedim bu böcek ya öldü, ya komada, bir baktım hala yaşıyor turp gibi. Kafa sağlammış maşa'Allah, ölmedi hayvan. Ondan böceklerin yüksekten düşmeye daha dayanıklı olduklarına dair inancım var. Kötürüm böcek olursa pencere dışına koymakla yetiniyorum. Hamamböceklerine gelirsek, öyle evin içinde koşturmuyorum, alt komşu bizi ziyarete gelebilir yoksa , şöyle dokunacakmış gibi yapınca tabanları yağlayıp buldukları delikten giriyorlar zaten. Daha büyük ebatlı hayvanat derseniz, bir gün salonda kanepede uyuyordum, yaz mevsimiydi yine sanırım, arada gözlerimi açtım bir de ne göreyim. Salonun ortasında 3-5 güvercin, yiyecek arıyorlar, beni gördüler bozuntuya da vermiyorlar, kovaladım onları, yürüyerek kaçmayı tercih ettiler. Güvercinlere yiyecek veriyorum diye kızıyor annem bana, alıştılar mı gitmiyorlar ve pisliyorlar da! Bazen yiyecek verirken de güvercinlere zarar verebiliyorum, ıslattığım bir topan ekmeği fırlatmıştım, güvercin kaçmadı, tam isabet denk gelmişti... Paaaat!...Her neyse, hayvanatla maceralarım çoktur

Tabi tabi gerçi sizin maceralarınız hayvanlarlada sınırlı değil ama neyse.

ınsanlarla da var, hatta videoya çeksek Komikaze ve yabancı sitelerde hit olabilirdi. Onlar hala yaşıyorlar, canlı şahitler yani.hehehe

Haklısın, hakikaten pis olması iyi bir durum değil, hele mutfak gibi gıda maddelerinin olduğu ortamdaysa. En azından hafifletici sebep olur diye ummaktayım, zevkine öldürmüyoruz çünkü.

evet haklısınızda.peki mesela arı gördük sokacak kadar yakında bize ben mesela arı çok öldürdüm??konuyu dağıtmadım umarım hani arıda hayvan )???

bir zaman bende sadi sirazinin(bostan ve gülüstan) kitabinda eve yuva yapan arilarin öldürülmesi gerektigini okumustum

kardxeşlerim Allah ın verdiği mahlugatın hayatını sonlandırmak yalnızca hayati unsur taşıdığında yağılamsı gerekir diye düşünüyorum gözüme hoş görülmedi diye kimin canına kıymak mubahtır??????
üzülürek sizlere katılmadığımı bildiriyorum haşerat hayvanat ve bir umumi mahlugat bunlar sizin için burda karşılığı bu mu?
neyse dileyen dilediğini yapmakla özgür...

zülfikar kardeşim zevkine öldürmüyoruz zaten

Kardeşler bu konuyu sorularla islamiyet sitesine sordum cevabı aynen aktarıyorum.Gerçi bizim burda sözlediklerimizden pek farkı yok, bu konuda bildiklerimiz doğru yani ama biliyorsunuz bu sitede sorular kaynak yardımı ile cevaplanıyor.


Değerli kardeşim;
1- Evdeki canlıları öldürmeden dışarı atmanın yollarını arayacağız. Her canlının hayatını korumaya gayret göstereceğiz.
2- Buna rağmen onlara engel olamıyor ve bize zarar veriyorsa onları öldürmak caizdir, haram değildir.
3- Dışarıda bize zararı olmayan hayvanları öldürmek gibi bir anlayış kesinlikle doğru değildir. En azından mekruhtur.
Selam ve dua ile..

Allah razı olsun nurunözü kardeşim

Allah senden razı olsun kardeşim dilimizden anlayan birileri var kardeşlerim biz bunu ne zamandır söyler dururuz sakalımızda var ama sözümüzü dinleyen yok neyse sonucun bağlanmasına sevindim...

...zülfikar kardeşim Allah sendende razı olsun
sözünüdinlemeyen benmiyim anlayamdım bi ima mı var????

forumda yazalı pek olmuyor, "ne zamandır" dediğine göre, belki forum dışındaki ortamlarda da abiyi dinlemiyorlardı.

Amin Amin ecmain...

yok kardeşlerim saolun ben sadece takılıyorum Allah sizlerden razı olsun...

Zitat von »"nurunözü1"«

Zitat von »"@bdullah"«

Hmmmm, bunu bende bir yerlerden duydum yada okudum fakat suan hatirlamiyorum. Kaynagi bulan var mi? Hasarat konusuna gelince, eve bazen 8 ayakli davetsiz (mübarek) misafirler ugruyor, bunlara kapiyi gösterme görevi nedense hep bize veriliyor. Bu denilen tarzda misafirle muhabbete basladik mi, "ne yapiyorsun, iyimisin? Kiminle konusuyorsun? gibi garip sualler gelebiliyor. Üstelik rica etsekte misafirin hemen kapinin yolunu tuttugunu simdiye kadar hic görmedim. :? Bekleme süresi ne kadar olmali? Gidip gitmeyecegini nerden anlayacagiz? Bu konuda biraz arastirma yaptim fakat bu seferde karsima "örümcek agi olan eve melek girmez" diye bir cümle cikti. Böyle bir seyi ilk defa duyuyorum. Bunun asli var mi?

Allah iyiliğinizi versin inş.Okurken gülmekten kendimi alamadım.Gerçekten komik bi durum.Düşünsenize evin beyi oturmuş böcekle sohbet muhabbet halinde.Sohbet iyice koyulaşıyormuş hanım bana bi çay,böcek kardeşede soralım ne istermiş bi dk falan.

Biz artık buna bir çözüm bulduk. Gelen misafirleri önce stüdyoya alıp bir kaç poz çekiyoruz. Sonra kendi rızalarıyla evi terkediyorlar.

Bakın: http://www.muhabbetfedaileri.com/viewtopic.php?t=5913

Tabi ondan sonra da MSN de misafirim var deyip 2 saat bekletiyosun abi

Allah razı olsun haşerat konusunda hiçbir bilgim yoktu...öğrendiğim iyi oldu...

Haserat öldürmüyoruz misafirleri kibarca kapinin önüne koyuyoruz.