Sie sind nicht angemeldet.

Lieber Besucher, herzlich willkommen bei: Muhabbet Fedâileri. Falls dies Ihr erster Besuch auf dieser Seite ist, lesen Sie sich bitte die Hilfe durch. Dort wird Ihnen die Bedienung dieser Seite näher erläutert. Darüber hinaus sollten Sie sich registrieren, um alle Funktionen dieser Seite nutzen zu können. Benutzen Sie das Registrierungsformular, um sich zu registrieren oder informieren Sie sich ausführlich über den Registrierungsvorgang. Falls Sie sich bereits zu einem früheren Zeitpunkt registriert haben, können Sie sich hier anmelden.

21

Donnerstag, 12. Mai 2005, 07:27

Zitat von »"barish"«



Mehidiye Cemaat(Garipler) nasi olunur?

Bunun icin neyapmak lazimdir? Nelerden gecilmeli?



Haklısın.
Hayat, kurgudan daha acayiptir.

barish

Fortgeschrittener

Beiträge: 387

Wohnort: USA

Beruf: PHD ogrencisi

Hobbys: Risale, Pirlanta, Matematik

  • Nachricht senden

22

Donnerstag, 12. Mai 2005, 17:27

Kardes,

Mehdilik muessesesinin varligini Peygamber Efendimiz SAV sahih hadisle bildirmis. Bunun boyle oldugunu bile bile "Mehdilik diye bir muessese yoktur" demek en azindan o Ruh-u Ala'ya karsi bir edepsizlik olsa gerek.

Lakin normalde Mehdilik muessesesinin varligina inanan bir kisi Mehdiyi bilmek zorunda degildir. Hatta an olurki insanlara Mehdi baska gorunur. Onlar mursidlerinin Mehdi olduguna hukmederler. Bunda kasit yoksa gunah da yoktur.

hurmetler
BArish

not: Aslen su ikinci paragrafta sanki bir fetva havasi var ve bunun icin ben kaynak gosteremem. Eger yanlis bir sey soylendi ise duzeltilmesini rica ediyorum.
"Arkadas, gel bana bu Nur'larin elmaslarini kesfetmeye yardimci ol ve ben de sana "Allah razi olsun" diyeyim."

23

Donnerstag, 12. Mai 2005, 17:33

Zitat von »"barish"«


Lakin normalde Mehdilik muessesesinin varligina inanan bir kisi Mehdiyi bilmek zorunda degildir. Hatta an olurki insanlara Mehdi baska gorunur. Onlar mursidlerinin Mehdi olduguna hukmederler. Bunda kasit yoksa gunah da yoktur.


Mehdi'yi "ışte bu Mehdi'dir!" diye bilmese veya bilemese bile, irşadıyla asrının fitne dalgalarında sefine-i Nuh gibi görev yapan asrın imamını tanımalı, tabi olmalı, ta ki fitne dalgalarından en az hasarı alsın. Eğer asrın imamına tabî olmazsa, muhtemelen bir hususta ona muhalif iş yapar.
Hayat, kurgudan daha acayiptir.

24

Donnerstag, 12. Mai 2005, 18:04

barish kardeşimin söylediğini benim sildiğim yazının ikinci paragrafına binaen sanıp cevap vermişim...sonradan anladım ki kendi yazdığının ikinci paragrafı ile ilgili konuşmuş...neyse sağlık olsun...

abdulkadir kardeş...

asrın imamı bana tabii olmazsanız bana ters düşersiniz demişmidir?

tasavvufçuların bir kısmı ifrata kaçıyor deyip onlarla yarışmamak lazım diye düşünüyorum...

neticede bediüzzaman nurları islam ümmeti için yazmış...nur cemaati için değil...

bakın ben şii-caferilerin formunda üstad müdafa ediliyor diye sevinmişdim...

niye nur talebesi değiller diye üzülmedim...

25

Donnerstag, 12. Mai 2005, 18:17

Yanlış anlaşılmamak için bir şerh düşeyim. Asrın imamı, ihtilaf olup da fitneye sebep olabilecek ictihadı ağır ilmii olan meselelerde görüşlerini ortaya koymuştur. Asrın imamını tanımayanın, bu ihtilaflarda yanlış olanı seçme ihtimali var.
Hayat, kurgudan daha acayiptir.

26

Donnerstag, 12. Mai 2005, 18:38

şimdi çok güzel oldu kardeşim...

27

Donnerstag, 12. Mai 2005, 19:15

arkadaşlar öncelikle bu güzel ve yapıcı sohbetinizden dolayı sizleri tebrik ederim. Mehdi gibi önemli bir konuyu suhuletle tartışmak daha da önemli.

Yukarıda Abdülkadir kardeşim güzel bir hususa temas etmiş.

Zitat

Asrın imamı, ihtilaflı olup da fitneye sebep olabilecek ictihadı ağır ilmii olan meselelerde görüşlerini ortaya koymuştur.

ışte mehdi gibi ağır ve önemli bir konu da bu sınıftandır.
Bu nedenle bütün ehl-i iman tarafından asrın ımamı olarak kabul edilen Bediüzzaman Hz.leri de Mehdi, ısa(as), Deccal konusunda görüşlerini ortaya koymuş, Hadislerdeki müteşabihat ifadelereini tevil etmiştir.

Bu noktadan yola çıkarak Risale-i Nura müracaat etmeden Mehdi meselesini doğru anlayıp doğru yorumlamak mümkün değildir.
ısterseniz gelin bu safhadan sonra Bu konuda Risale-i Nur ne diyor, meseleyi nasıl ele alıp nasıl izah ediyor, bunun üzerinde duralım.
ne dersiniz?

Alkan

Meister

Beiträge: 1 694

Hobbys: Risale-i Nur, Kur'an dinlemek

  • Nachricht senden

28

Donnerstag, 12. Mai 2005, 19:29

selamın aleykum

Evet Abi ii olur....benim aklıma su da geliyor Üstad hazretleri bazı mütaşabih hadisleri yorumlarken cok net konuşuyor sonunda tabiiki En Doğrusunu Allah Bilir diyor..yani benim soylemek istediğim Üstad diyorya Yaşamadığım gormediğim bir şeyi yazmadım diye belki üstad süfyanı manen de gordu ben oyle düşünüyorum...Ama mehdi konusunu bir açıklığa kavuşturursak çok iyi olur...
"ey bedbaht nefsim! acaba ömrün ebedi midir? hiç kat'i senedin var mı ki, gelecek seneye, belki yarına kadar kalacaksın?

29

Donnerstag, 12. Mai 2005, 19:30

Abi Risale-i Nur'da mesele çok muhtelif yerlerde dağılmış, ilk bunları bir araya getirmemiz lazım.
Hayat, kurgudan daha acayiptir.

30

Donnerstag, 12. Mai 2005, 19:40

arkadaşlar müzakereyi başlatmak açısından bir giriş yapmak istiyorum: ınşallah kardeşlerimizin katkıları ile bu konuda bir mesafe kat etmiş oluruz.

29.Mektubda geçen Mehdi ile ilgili bir soru ile başlayalım:

Zitat

Sual: Âhirzamanda Hazret-i Mehdi geleceğine ve fesada girmiş âlemi ıslah edeceğine dair müteaddid rivayat-ı sahiha var. Halbuki şu zaman, cemaat zamanıdır; şahıs zamanı değil! şahıs ne kadar dâhî ve hattâ yüz dâhî derecesinde olsa, bir cemaatın mümessili olmazsa, bir cemaatin şahs-ı manevîsini temsil etmezse; muhalif bir cemaatın şahs-ı manevîsine karşı mağlubdur. şu zamanda -kuvvet-i velayeti ne kadar yüksek olursa olsun- böyle bir cemaat-ı beşeriyenin ifsadat-ı azîmesi içinde nasıl ıslah eder? Eğer Mehdi'nin bütün işleri hârika olsa, şu dünyadaki hikmet-i ılâhiyeye ve kavanin-i âdetullaha muhalif düşer. Bu Mehdi mes'elesinin sırrını anlamak istiyoruz?

Risale-i Nurda ilginç bir yöntem vardır.
Bazen soru için de cevap verilir.
soru sorulurken çok mühim izahlar yapılır.
ışte bu soru da bu tarzda bir soru.
ısterseniz gelin önce bu soruda geçen ifadeleri tek tek ele alalım.

Zitat

Âhirzamanda Hazret-i Mehdi geleceğine ve fesada girmiş âlemi ıslah edeceğine dair müteaddid rivayat-ı sahiha var.

Bu cümle ile Mehdi hakkında rivayat-ı sahiha olduğu açık ve net ifade ediliyor.
Bazıların iddia ettiği gibi bu konudaki hadislerin zayıf olmadığı, Mehdi ile ilgili hadislerin sahih olduğu açıklanıyor.
Her ne kadar iki mühim kaynakta(Buhari ve Müslim) açıkça Mehdiden açıkça bahsedilmese de yine bu kitaplarda dolaylı yönden izah edildiğine de işaret ediliyor.
Zira her iki kaynakta Deccal ile ilgili çok sayıda hadis vardır.
Zulmet ve Nur gibi, Deccal ve Mehdi de birbirinin zıttıdır.
Bu nedenle Deccalin olduğu yerde Mehdinin var olacağı bir hikmet kanunudur.
...
devam edeceğiz

31

Donnerstag, 12. Mai 2005, 19:48

Bu alıntılardan anladıklarım, Mehdi'nin gelip şahs-ı manevi kuracağı, o vefat etse bile, şahs-ı manevinin yoluna devam edeceği, ıslaha vesile olacağı tezine katkıda bulundu.
Hayat, kurgudan daha acayiptir.

Alkan

Meister

Beiträge: 1 694

Hobbys: Risale-i Nur, Kur'an dinlemek

  • Nachricht senden

32

Donnerstag, 12. Mai 2005, 19:56

selamın aleykum

Kardeş oyle de Ustad bir yerde demiyor mu ben ileride gelecek nurani zatlara zemin hazırladığımı düşünüyorum diye gerçi seninkide o anlama geiyor...ama Üstad sanki başka birisine işaret ediyor..
"ey bedbaht nefsim! acaba ömrün ebedi midir? hiç kat'i senedin var mı ki, gelecek seneye, belki yarına kadar kalacaksın?

33

Donnerstag, 12. Mai 2005, 19:58

Abi ıfhanname'deki Mehdiyyet meselesini okumadın galiba. Mustafa Kaplan senin dediğini diyor, Abdulkadir Badıllı abi cevap veriyor.

Hem, bu kadar büyük inkılabı yapan zatı tanımamak mümkün mü? şu dünya köyünde, bizim köyün imamını bile dünyanın öbür ucu bilebilirken?
Hayat, kurgudan daha acayiptir.

34

Donnerstag, 12. Mai 2005, 20:01

Devam ediyoruz:

Zitat

Halbuki şu zaman, cemaat zamanıdır; şahıs zamanı değil! şahıs ne kadar dâhî ve hattâ yüz dâhî derecesinde olsa, bir cemaatın mümessili olmazsa, bir cemaatin şahs-ı manevîsini temsil etmezse; muhalif bir cemaatın şahs-ı manevîsine karşı mağlubdur.

Üstad Hz.leri burada Mehdi meselesinde seleflerinden farklı bir izah ortaya koyar.
Eski devrilerde harikat zatlar etrafında dönen hadisler, ahirzamanda cemaatler etrafında dönecektir.
eski devriler şahıs devrileridir.
ama azhir zaman cemaat devridir.
şahıs ne kadar dahi de olsa, bir cemaati temsil etmez, bir cemaate istinat etmez ise mağlup duruma düşebilir.
Çünkü ehl-i dalalet cemaat şeklinde hucum etmektedir.
Buradan ahirzamandaki mücadelenin cemaat şeklinde, yani şahs-ı manevi tarzdında olacağını anlıyoruz.
zaten Mehdi ve Deccal de bu şahs-ı manevinin sureti olacak.
devam edeceğiz...

35

Donnerstag, 12. Mai 2005, 20:05

alkan ünal kardeşim;

Zitat

Kardeş oyle de Ustad bir yerde demiyor mu ben ileride gelecek nurani zatlara zemin hazırladığımı düşünüyorum diye gerçi seninkide o anlama geiyor...ama Üstad sanki başka birisine işaret ediyor

bu düşünce Mustafa Kaplan abiye ait.
ben bu konuda kendisine cevabı mahiyette bir çok yorum yazdım.
bu linkten okuyun.
orada "ahmet akgül" ismi bana ait

http://www.haber7.com/artikel.php?artikel_id=132020

37

Donnerstag, 12. Mai 2005, 20:10

Zitat von »"ahmetsaid"«


orada "ahmet akgül" ismi bana ait

Ben de "birisi işte" rumuzuyla yazıyordum, ama ipini koparan gelince ve editörler de yayınlamayınca bazı yazdıklarımı, artık pek uğraşmamaya karar verdim.
Hayat, kurgudan daha acayiptir.

38

Donnerstag, 12. Mai 2005, 20:13

Badıllı abi onlara gereken cevabı ilmi yönden açık ve net bir şekilde vermiştir.
zaten Mustafa Kaplan cephesi de Baıllı ağabeyi sevmez.
ama gelin biz bunları bir kenara bırakıp Risale-i Nur ne diyor, onu anlamaya çalışalım.

olmaz mı?

39

Donnerstag, 12. Mai 2005, 20:16

Zitat

Ben de "birisi işte" rumuzuyla yazıyordum, ama ipini koparan gelince ve editörler de yayınlamayınca bazı yazdıklarımı, artık pek uğraşmamaya karar verdim.

bu isim dikkatimi çekmişti.
abdülkadir kardeşim;
benim yazıların hiç birisi sansüre uğramaz.
üstelik yorum yolu ile çok güzel fikir anlatılıyor.
verdiğim linke bakın, hemen hemen tüm yorumlar benim anlattığım fikirler üzerine yapılmış.
Adeta Kaplan abinin yazısı kayboldu

40

Donnerstag, 12. Mai 2005, 20:27

Kaldığımız yerden devam edelim:

Zitat

şu zamanda -kuvvet-i velayeti ne kadar yüksek olursa olsun- böyle bir cemaat-ı beşeriyenin ifsadat-ı azîmesi içinde nasıl ıslah eder? Eğer Mehdi'nin bütün işleri hârika olsa, şu dünyadaki hikmet-i ılâhiyeye ve kavanin-i âdetullaha muhalif düşer. Bu Mehdi mes'elesinin sırrını anlamak istiyoruz?

Bu izah da oldukça farklı ve hikmete uygun bir izahtır.
zira zihinlerde öyle bir Mehdi inancı meydana gelmiştir ki, sanki Mehdinin elininde sihirli bir değnek var, değdiriği kişi mümin olacak, bütün alemi ıslah edecek. Halbuki böyle bir durum Peygamberlere bile verilmemiş. ışte insanların zihninde oluşan bu hususa Mehdi'nin bütün işleri hârika olsa, şu dünyadaki hikmet-i ılâhiyeye ve kavanin-i âdetullaha muhalif düşer.
denilerek dikkat çekiliyor.
Buradan anlaşılan en önemli konu şu:Mehdi hadisesi hikmet kanunları içinde hareket edecektir. yani her şey imtihan sırrı çerçevesinde cerayan edecektir.

Thema bewerten