Sie sind nicht angemeldet.

Lieber Besucher, herzlich willkommen bei: Muhabbet Fedâileri. Falls dies Ihr erster Besuch auf dieser Seite ist, lesen Sie sich bitte die Hilfe durch. Dort wird Ihnen die Bedienung dieser Seite näher erläutert. Darüber hinaus sollten Sie sich registrieren, um alle Funktionen dieser Seite nutzen zu können. Benutzen Sie das Registrierungsformular, um sich zu registrieren oder informieren Sie sich ausführlich über den Registrierungsvorgang. Falls Sie sich bereits zu einem früheren Zeitpunkt registriert haben, können Sie sich hier anmelden.

1

Dienstag, 25. Januar 2011, 13:56

Mısır ve Ehramlar

Mısır Nil’le hayat buluyor 25.01.2011

BALIKESİR'DE çarşıda gezerken karşıma çıkan öğretim görevlisi Halil Alkan Hocamın Mısır üzerinden umre teklifi bana çok ilginç ve cazip geldi. Yurt dışına gitmeyi arzuluyordum, ama önce Almanya’ya gitmek gibi bir fikrim vardı. Buna rağmen neden olmasın, dedim.

Yaşım 50 olmuştu… “Necdet Hoca daha ne düşünüyorsun o mukaddes topraklara gitmek için eline bir fırsat doğdu bunu kaçırma” dedim kendi kendime... Nefis ve şeytan hemen devreye girdi: “Evine doğalgaz döşeteceksin, balkonu da PVC ile kapatacaksın, kızın Merve de SBS sınavına girecek” dedi. Birden irkildim ne oluyor diye. Hayırlı işlerin çok muzır manileri olurmuş. Halil Hocama “Düşünelim” diyerek ayrıldım. Aslında çok sevinmiştim. Eşime önceleri söylemedim, daha sonra sürpriz yaparım diye. Hemen internete girdim pasaport almak için gerekli evrakları öğrendim. Ama bir türlü karar veremiyordum. 3 ay sonra Halil Hocamla tekrar karşılaştığımda tekrar sordu “Geliyorsun değil mi?” diye. “Bakalım” diye cevap verdim. Aynı gün akşamı eşim Rabia Hanıma akşam çay içerken “Umreye gidelim mi?” diye sordum. Önce durakladı, “Şaka mı yapıyorsun?” dedi. Ben ciddî olduğumu söyleyince, “Ben daha hazır değilim” dedi. “O zaman hazırlan önce Mısır’a ardından mukaddes topraklara umre’ye gidiyoruz” dedim.
Hazırlıklara başladık. Önce kendime bir ihram aldım, ardından diğer malzemeleri tamamlayıp Balıkesir’den İstanbul’a gittik. Havaalanına giderek acentemizin rehberliğinde kafilemizle birlikte Mısır Hava Yolları uçağına bindik. Mukaddes topraklara yolculuk başlıyordu. Kemerlerimizi bağladık… “Bismillah Tevekkeltü Al-Allah“ dedik ve uçağımız havalandı. Çok heyecanlıydık.Devamını okumak için;
http://www.yeniasya.com.tr/haber_detay2.asp?id=3284

Thema bewerten