You are not logged in.

Dear visitor, welcome to Muhabbet Fedâileri. If this is your first visit here, please read the Help. It explains in detail how this page works. To use all features of this page, you should consider registering. Please use the registration form, to register here or read more information about the registration process. If you are already registered, please login here.

1

Thursday, November 25th 2010, 2:22pm

Bitlis’Te Vaki Bir Hadise

Bir gün Molla said Bitlis’in “Gu Meydan” mevkiinde askeri kışlanın içine girmek ister.Askerler,yasak falan dedilerse de duymazlıktan gelerek kışlaya girer.
Mani’ olmak isteyen beş tane askerle kavga eder.

Molla Said, kendisiyle boğuşan bu beş neferden daima ikisini yıkıyor diğeriyle pençeleşiyordu.

Bu döğüş esnasında askerlerin birisi tüfeğine el atınca, Molla Said atılıp tüfeği elinden almaya muvaffak olur ve sopa yerinde isti’mal eder.

Bu defa kışladan yirmi asker gelir,başına üşüşürler.

Molla Said, bir onbeş dakika kadar bir zaman daha mukavemet ederek döğüşü devam ettirdi ise de, bir çok darbelerin te’siriyle yere yıkılır, baygın düşer.

Tam bu sırada hadise yerine bir albay gelir ve neler olup bittiğini sorar.

Askerler;

-Bir eşkiyadır yakaladık ve öldürdük .” derler.

Molla Said bunu duyunca hemen doğrulup ayağı kalkar ve askerlere;

-“ Yalan söylemeyiniz, ben öyle çabuk ölmem!” der.

Kumandan ,Molla Said-i meşhur olduğunu görünce askerlere ağır itab larda bulunur.

Molla Said hemen müdahale ederek;

-“Askerlere itab etmeyiniz! Çünkü hata benimdir.

Hem de onlardan öcümü almışım .

Hem benim vurduklarım daha çoktur.

Yanlız benim darbelerim umuma dağıldı.

Onlarınki ise hepsi bende toplandı.

Fakat Teğmen bana vururken sövüyordu.

Onu helal etmem dedi


Delikanlı Molla Said bu hadise ile, hükumet ve askeriyenin yasak denilen bazı bölge ve seylerinin bulunduğunu anladı ve bundan böyle hikmet-i hükumet ile tanzim edilen yasaklara riayetkar davranmaya başladı.

Amma şahsi hürriyetini tahdit altına alan hiçbir şeye başını eğmedi ve tanımadı.


MUFASSAL TARİHÇE-İ HAYAT
ABDÜLKADİR BADILLI
Vicdanın ziyası ulûm-u diniyedir
Aklın Nuru
fünûn-u mdeniyedir

2

Thursday, November 25th 2010, 2:25pm

Allah razı olsun . Güzel bir paylaşım , ilk defa duyuyorum.Mufassal tarihçeyi okumadığımdandır.

3

Thursday, November 25th 2010, 2:26pm

cümleten olsun inşaallah..

tavsiye ederim harika bir kitap
Vicdanın ziyası ulûm-u diniyedir
Aklın Nuru
fünûn-u mdeniyedir

Rate this thread