Sie sind nicht angemeldet.

Lieber Besucher, herzlich willkommen bei: Muhabbet Fedâileri. Falls dies Ihr erster Besuch auf dieser Seite ist, lesen Sie sich bitte die Hilfe durch. Dort wird Ihnen die Bedienung dieser Seite näher erläutert. Darüber hinaus sollten Sie sich registrieren, um alle Funktionen dieser Seite nutzen zu können. Benutzen Sie das Registrierungsformular, um sich zu registrieren oder informieren Sie sich ausführlich über den Registrierungsvorgang. Falls Sie sich bereits zu einem früheren Zeitpunkt registriert haben, können Sie sich hier anmelden.

1

Mittwoch, 22. September 2010, 19:03

Vehim ve İlham Nasıl Ayırt edilebilir...

vehim ya da ilham nasıl ayırt edilebilir... mesela bazen kalbimize bir
fikir gelebiliyor... bu hakikat mı...vehim mi... hayır mı şer mi...



üstadımız... "hatta benim sözlerimi bile mihenge vurmadan almayın... belki bilmeyerek ifsad ediyorum" diyor...



böyle bir miheng nasıl oluşur...

ve böyle bir miheng nasıl meleke haline gelir ki şer ve hayır...hakikat ve vehim birbirinden ayırt edilebilsin.

2

Mittwoch, 22. September 2010, 21:17

Guzel bir konu,

Ilk aklima gelenler sunlar oldu;
Vehim, olmayan birseyi var olrak kabul etme manasina geliyor. Hani Otuszuncu Soz'de, Insan'in ene'sini, arz'in ustunde vehmedilen enlem ve boylam cizgilerine benzetiyor ya... Bu acidan bakildiginda vehmedebilmek kesinlikle kotu birsey degil. Insan`in hakikate ulasmasinda cok buyuk bir yardimci. Fakat vehm'in hakikat ile iltibas edilmesi firavunlasmis eneleri netice veriyor. Burasini da dikkatten kacirmamak gerekiyor.

Ilham ve Vehim arasinda bir ozdeslik yok gibi. Yani birisi elma birisi armut cinsinden. Soyle;
Bu arabayi "ben" kontrol ediyorum, oyle ise bu mukemmel kainat sistemini de kontrol eden birisi olmali,cunku hep hareket halinde ve hicbir dengesizlik olmuyor. Bu sonuca ulasirken, "ene"min sahibi kendim gibi davranarak (yani vehmederek) hakikate ulasmakta bunu bir arac olarak kullaniyorum. Iste bu surecte benim dunyama acilan manalar ilhamdir.Yani vehim bir arac, bu vehmin sonucunda(fiili duanin sonucunda) halk edilen manalar ilhamdir. Yani "ben calistim" "ben dusundum" ve "ben bu manalari olusturdum" kanaatine ulasirsam, vehmimi hakikat olarak (yani kendime sahip oldugumu) iddia etmis olurumki, bunun hicbir gercekligi yoktur.

Degerli mutalaalarinizi beklerim.

3

Samstag, 2. Oktober 2010, 21:10

buradaki mhengle vehmin alakası olduğunu zannetmiyorum. evet üstadımızın dikkat çektiği bu konu çok önemli, ne çekiyorsak bu mihenksizlikten çekmiyormuyuz zaten asıl meselemizde bu değil mi taklidi tahkiki yapıp muhafaza etmek ..


evet mihenkler yapılmadan tahkikilik olur mu??
hy120 nickim değişti

4

Dienstag, 5. Oktober 2010, 11:04

Soruyu,

"Vesvese ve İlham Nasıl Ayırt edilebilir?




Mesela bazen kalbimize bir fikir gelebiliyor. Gelen fikir ve düşüncelerin hayır mı şer mi olduğunu nasıl anlayabiliriz.

şeklinde sorarsak daha doğru olur sanırım.

Çünkü vesvese ile vehim arasında bildiğim kadarıyla farklar var. Burada kardeşimizin sormaya çalıştığı şeytandan gelen vesvese ile meleklerden gelen ilhamın nasıl ayırdedilebileceği.
Yani bunun mihengi, ölçüsü ne olacak, bunu nasıl anlayacağız?
Fikirlerimiz, düşüncelerimiz okuduklarımız, dinlediklerimiz ve gördüklerimizden meydana geldiğine yada en azından etkilendiğine göre, üstadımızın "hatta benim sözlerimi bile mihenge vurmadan almayın... belki bilmeyerek ifsad ediyorum" diyor..." sözü bu açıdan anlamlıdır.

"böyle bir miheng nasıl oluşur...
ve böyle bir miheng nasıl meleke haline gelir ki şer ve hayır...hakikat ve vehim birbirinden ayırt edilebilsin."

sorusu da bu açıdan yerindedir.



Thema bewerten