You are not logged in.

Dear visitor, welcome to Muhabbet Fedâileri. If this is your first visit here, please read the Help. It explains in detail how this page works. To use all features of this page, you should consider registering. Please use the registration form, to register here or read more information about the registration process. If you are already registered, please login here.

1

Tuesday, September 16th 2008, 9:25am

tesanüd ve ittihad-ı hakikîye muhtacız

Hem nasıl ki bir fabrikanın çarkları birbiriyle rekabetkârâne uğraşmaz, birbirinin önüne tekaddüm edip tahakküm etmez, birbirinin kusurunu görerek tenkit edip, sa'ye şevkini kırıp atâlete uğratmaz. Belki bütün istidatlarıyla birbirinin hareketini umumî maksada tevcih etmek için yardım ederler; hakikî bir tesanüd, bir ittifakla gaye-i hilkatlerine yürürler. Eğer zerre miktar bir taarruz, bir tahakküm karışsa, o fabrikayı karıştıracak, neticesiz, akîm bırakacak. Fabrika sahibi de o fabrikayı bütün bütün kırıp dağıtacak.

ışte, ey Risale-i nur şakirtleri ve Kur'ân'ın hizmetkârları! Sizler ve bizler öyle bir insan-ı kâmil ismine lâyık bir şahs-ı mânevînin âzâlarıyız. Ve hayat-ı ebediye içindeki saadet-i ebediyeyi netice veren bir fabrikanın çarkları hükmündeyiz. Ve sahil-i selâmet olan Dârüsselâma ümmet-i Muhammediyeyi (a.s.m.) çıkaran bir sefine-i Rabbâniyede çalışan hademeleriz. Elbette, dört fertten bin yüz on bir kuvvet-i mâneviyeyi temin eden sırr-ı ihlâsı kazanmakla tesanüd ve ittihad-ı hakikîye muhtacız ve mecburuz.
21. Le'ma- ıhlas Risalesi
Sakın, sakın, sakın! Çabuk, bu şimdiye kadar demir gibi kuvvetli tesanüdünüzü tamir ediniz...

2

Tuesday, September 16th 2008, 9:28am

Çok defa mektuplarımda işaret ettiğim gibi, Mehdi-i Al-i Resulün temsil ettiği kudsi cemaatinin şahs-ı manevisinin üç vazifesi var. Eğer çabuk kıyamet kopmazsa ve beşer bütün bütün yoldan çıkmazsa, o vazifeleri onun cemiyeti ve seyyidler cemaati yapacağını rahmet-i ılahiyeden bekliyoruz. Emirdağ Lahikası
Sakın, sakın, sakın! Çabuk, bu şimdiye kadar demir gibi kuvvetli tesanüdünüzü tamir ediniz...

3

Tuesday, September 16th 2008, 9:38am

Benim acizane fikrim şudur;

Üstad'ın bahsettiği acil kıyamet Nurcuların tesanüd ve ittihad-ı hakikiyi kaybetmesi halinde bir tehdit gibi duruyor.

Zira, Nurcuların "Dârüsselâma ümmet-i Muhammediyeyi (a.s.m.) çıkaran bir sefine-i Rabbâniyede çalışan hademeleriz" beyanı ile açıktır ki vazifesi büyüktür.

Nurcular Ab-ı Hayat suyunun menbaı olan fabrikanın azalarıdır. Kur'an'ın hadimi ve Zülarneynidir. Elbette bu fabrikanın çarkları biri birine tecavüz edip işlemez hale gelse muhtaç olan umum müşteriler namına fabrika sahibi o fabrikayı bütün bütün kırıp dağıtacaktır.

Bu yüzden umum Nurcular vazifelerinin ehemmiyetini bilip, görüp tesannüdü kırmamaya ve ihtilafata sebep olan, ittihadı bozan hal ve işlere girmemeye azami özen göstermelidir.

Muhabbetle
Sakın, sakın, sakın! Çabuk, bu şimdiye kadar demir gibi kuvvetli tesanüdünüzü tamir ediniz...

4

Tuesday, September 16th 2008, 2:50pm

ıttihad-ı hakiki ne demektir? Yani bu kavramdan ne anlamamız gerekiyor?

5

Saturday, September 20th 2008, 1:32pm

ıttihad aynı fikirde olmak demektir. Oysa herkezin meşrebi, yani, huyu, tabiatı muhtelif oluyor. Demek, Üstad burda gaybişina 40-50 sene sonra zuhur edecek farklı meşreblerle imaen konuşuyor -diye aklıma geldi.

Demek ortak noktalarda birleşip ortak amaç için çalışmak ittihad-ı hakiki olabilir. Tasannüd ise hak olan farklı huy ve tabiatlardan çıkan hizmetlerde ittihad edilene ittifak ile yardım ve ortak meşveret olarak düşündüm.

Bir misal vereyim, taki eleştirilebilsin, böylece fikrimdeki hatamı görmem veya eksiğini tamamlamam daha kolay olur.

Mesela, Nur Cemaati içinde muhtelif meşreblerede Üstad'ın Mehdi-i Azam olduğu konusunda bir ihtilaf var. O halde nasıl bir fikir birliği olacak?

Üstad müellifi olduğu eserinde diyor; Mehdi-i Azam kendine Risale-i Nur'u program yapacak.

O zaman Üstad'ı Mehdi-i Azam kabul eden ve etmeyenin ittihad edeceği bir nokta gözüktü. Madem Risale-i Nur Mehdi-i Azam ile alakalı; her iki meşreblerde Mehdi-i Azamın dairesine hizmet ediyor, o zaman Mehdi-i Azam'a nasıl hizmetkar olunuyorsa o tarz-ı hareketi benimsemek her iki meşrebin itikadına muhallif düşmez. ışte ittihad edilecek bir nokta. Yoksa her iki cenah meşrebler, ittihad için biribirilerinin itikadını terk etmelerini isteyip bekleseler ne ittihad ne ittifak olacaktır. Üstad'ın tehditi yerine gelecektir.

Tesannüd ise şöyle düşündüm.

Mesela, Yeni Asya, matbuat lisanı ile hizmet ediyor. Ki bu durum Üstad'ın sarih bir şekilde ifade ettiği ve murad ettiği bir hizmet şeklidir. Bu hizmet tarzını huy ve tabaitına uygun görmeyen meşrebler hiç olmasa Yeni Asya gazetesini satın alarak destek verebilir.

Diğer bir örnek şu olabilir.

Mesela, Hüsrev Abinin talebeleri Arap hurufunu muhafaza vazifesini ifa ediyorlar. Diyorlar "en güzel bizimki" Elbette bunu demek haklarıdır. Bu kardeşelerin karşılarına dikilip, hesap sorarcasına "Nasıl en güzel sizinki olur, falan sebepten sizin yol kısırdır, filan sebepten bizim yol en güzeldir" demek hem husumeti doğurur, hem şevki kırar. "Arapça yazı yazmak benim tabiatıma uygun değil. Kabiliyetim yok. Benim bedelime bu vazifeyi Hüsrev Abinin talebeleri yapıyor , beni zahmetten ve mecbur kalacağım bir vazifeden halas ediyorlar. Allah razı olsun" diyerek hem uhuvvetin tesisine ,hem Hüsrev Abinin talebelerine manaevi bir destek vererek birçeşit tesannüdün tesisine kapı açılır.

ıttifak ise şöyle aklıma geldi.

Mesela, Zehra Cemaatinden kardeşlerimiz doğu illerinde Üstad'ın en büyük hayali olan, Medreset'ül-Zehra için mücadele ediyorlar. Lakin, güçsüz kalıyorlar, seslerini pek duyuramıyorlar. ışte bürün Nur cemaatindeki meşrebler bilaistisna bu vazife ile muvazzaf oldukarından o kardeşlerle bu iş için ittifak ederek koca bir ordu kuvvetine gelip bu işi başarabilirler.

Muhabbetle
Sakın, sakın, sakın! Çabuk, bu şimdiye kadar demir gibi kuvvetli tesanüdünüzü tamir ediniz...

hy120

Professional

  • "hy120" is male

Posts: 654

Location: usak

Occupation: esnaf

  • Send private message

6

Sunday, September 21st 2008, 12:36pm

Quoted from ""talhagenc""

ıttihad-ı hakiki ne demektir? Yani bu kavramdan ne anlamamız gerekiyor?


Quoted from ""Ceka""


Bir misal vereyim, taki eleştirilebilsin, böylece fikrimdeki hatamı görmem veya eksiğini tamamlamam daha kolay olur.

Mesela, Nur Cemaati içinde muhtelif meşreblerede Üstad'ın Mehdi-i Azam olduğu konusunda bir ihtilaf var. O halde nasıl bir fikir birliği olacak?

Üstad müellifi olduğu eserinde diyor; Mehdi-i Azam kendine Risale-i Nur'u program yapacak.

O zaman Üstad'ı Mehdi-i Azam kabul eden ve etmeyenin ittihad edeceği bir nokta gözüktü. Madem Risale-i Nur Mehdi-i Azam ile alakalı; her iki meşreblerde Mehdi-i Azamın dairesine hizmet ediyor, o zaman Mehdi-i Azam'a nasıl hizmetkar olunuyorsa o tarz-ı hareketi benimsemek her iki meşrebin itikadına muhallif düşmez. ışte ittihad edilecek bir nokta. Yoksa her iki cenah meşrebler, ittihad için biribirilerinin itikadını terk etmelerini isteyip bekleseler ne ittihad ne ittifak olacaktır. Üstad'ın tehditi yerine gelecektir.

Muhabbetle


.

üstad ne diyor ehli dünya her yolu deneyecek sonunda mecburane risalelere dönecek. tabi kıyamet erken kopmazsa. evet burada anlaşılan şu genel olarak risale hakikatlerinde birleşilecek. mehdi olduğunu kabul etselerde etmselerde dindar olsalarda olmasalarda. adına başka birsey deselerde demeselerde.. yani aynı ab gibi, islamın insan hakları demeyecek şu veya bu kıriterleri diyecek ama risaleleri risale diye olmasa da hakikat diye genel kabul edecekinsaallah..

7

Sunday, September 21st 2008, 4:46pm

Değerli kardeşim, Mehdi sadece ittihad-ı hakikiyi anlamak için bir misaldi.

Bence artık bu ittihad şart ve vacip oldu. Beşerin içtimai ve siyasi buhranlar geçirdiği ,ne yapacağını nereye gideceğini, nasıl bir ölçü kullanacağıni bilemediği bir zamanda, Risale-i Nur talebeleri taifesi meşvereti esas alan bir ittihad ve ittifak ve tesannüd ile onlara emsal olabilirler. Hem bu rüzgar ile Nur dairesi bir anda müthiş inkişaf edecektir, inşaallah.

Bence artık her dairede, meşrebte en zayıftan, haslara kadar her samimi Nur talebesi ve dostu bu ittihadı konuşmaya başlamalıdır. Abilere bir baskı yapmak lazımdır. Bu ittihadı bozan Abi dahi olsa sibyan muamelesi çekmeliyiz.

Zira, beyhude aramızda çekişerek zaman kaybediyoruz. Tamir edilecek o kadar insan varken, üç kuruşluk siyasi bir meseleye veya Mehdilik gibi meseleler takılıp yerimizde sayıyoruz. Artık bu ihtilaf husumete dönüşmeye yüz tuttu. Önlem alınmaz ise o Nur Fabrikası bütün bütün işlemez hale gelecek.

Muhabbetle
Sakın, sakın, sakın! Çabuk, bu şimdiye kadar demir gibi kuvvetli tesanüdünüzü tamir ediniz...

8

Sunday, September 21st 2008, 5:28pm

Açıklamalarınıza katılıyorum abi fakat şunu öğrenmke istiyorum şimdiye kadar ittihad ve tesanüd adına bir adım atılmışmı?

Söylediğiniz gibi bütün kardeşler farklı yollarla hizmet etmekteler eleştiriyoruz, eleştiriliyoruz ve bu bir çok kardeşin hizmete girme hususunda aklını karıştırıyor..
YENı ASYA NIN BAHTININ MıFTAHI MEşVERET VE şÛRADIR!

9

Sunday, September 21st 2008, 5:37pm

Evet kardeşim geçmişte yapılan hatalar ders olarak cebimizde kalsın. Yeni ufuklara yelken açalım. ıttihad için bir kıvılcım olsak veya Hz. ıbrahimin ateşine su taşıyan karınca olsak kafidir. Zafer ve muvaffakiyet Allah'ındır.

Muhabbetle
Sakın, sakın, sakın! Çabuk, bu şimdiye kadar demir gibi kuvvetli tesanüdünüzü tamir ediniz...

hy120

Professional

  • "hy120" is male

Posts: 654

Location: usak

Occupation: esnaf

  • Send private message

10

Tuesday, September 23rd 2008, 2:49pm

Quoted from ""Ceka""

Evet kardeşim geçmişte yapılan hatalar ders olarak cebimizde kalsın. Yeni ufuklara yelken açalım. ıttihad için bir kıvılcım olsak veya Hz. ıbrahimin ateşine su taşıyan karınca olsak kafidir. Zafer ve muvaffakiyet Allah'ındır.

Muhabbetle


sizi ya anlamıyorum yada size kjatılmıyorum. birleşme diyorsun mehdiliğe takılmamalı diyorsun falan feşman bunlar hata. üstad ne diyor benim mesleğim en güzeli fakat arkadasımın kide haktır. evet doğru maa bu ittifak değildir bu tesanüttür ve elzemdir.

11

Tuesday, September 23rd 2008, 2:56pm

ıttifak başka, ittihad başkadır kardeşim. Tesannüd başkadır.

Ayrıca itirazınızı anlamadım. ızah eder misin?

Muhabbetle
Sakın, sakın, sakın! Çabuk, bu şimdiye kadar demir gibi kuvvetli tesanüdünüzü tamir ediniz...

hy120

Professional

  • "hy120" is male

Posts: 654

Location: usak

Occupation: esnaf

  • Send private message

12

Tuesday, September 23rd 2008, 3:03pm

üstad kayıt şartsız bir ittihaddan bahsetmiyor senin dediğin resmen risale den uzaKLASARAK ittihad-ı islamın peşine düşmek bu doğru değil yada ben seni anlamıyorum

13

Tuesday, September 23rd 2008, 3:05pm

ıttihad ne demek?
Ayrıca mesela, bir meşreb Risaleleri delil göstererek Üstad Mehdidir, diyor. Bir diğeri yine Risaleleri delil göstererek Mehdi değil, diyor. Bu Mehdi değil, diyen kardeşleri ittifakın dışına mı atalım? Nurcu saymayalım mı?
Muhabbetle
Sakın, sakın, sakın! Çabuk, bu şimdiye kadar demir gibi kuvvetli tesanüdünüzü tamir ediniz...

hy120

Professional

  • "hy120" is male

Posts: 654

Location: usak

Occupation: esnaf

  • Send private message

14

Tuesday, September 23rd 2008, 3:16pm

Quoted from ""Ceka""

ıttihad ne demek?
Ayrıca mesela, bir meşreb Risaleleri delil göstererek Üstad Mehdidir, diyor. Bir diğeri yine Risaleleri delil göstererek Mehdi değil, diyor. Bu Mehdi değil, diyen kardeşleri ittifakın dışına mı atalım? Nurcu saymayalım mı?
Muhabbetle


kesinlikle nurcu değildir
bak kardesim ittihad-ı islamdan benim anladığımen kısa ve basit mana islam birligidir. sorun su ittihadı islam allah2ın iznıyle nurcular üzerinden parlayacak lakin bu herkesin nurcu olması değil. madem ki üstadımız;

Azametli, bahtsız bir kıt'anın; şanlı, talihsiz bir devletin; değerli, sahipsiz bir kavmin reçetesi, ittihad-ı ıslâmdır diyor bu kati ve kesin bir hükümdür.

bu demektir islamın kurallarında prensiplerinde birkleşmek gerekiyor peki nurcu olmak islamın şartı mı hayır o halde ittihad-ı islam nurcu oplmyı gerektirmez aksine nurculuk ittihad-ı islam için çalışmayı gerektirir ki ayriyeten bir sey yapmamıza gerek yok risaledeki prensiplere uyalım vede esasta okuyalım yeter inşaallah

15

Tuesday, September 23rd 2008, 3:37pm

Pek ala kardeşim, onlarda Üstad'ın mehdi olduğuna inananlara Nurcu değil desin.

Biz de onlara Nurcu değil diyelim. Herkez biribirine Nurcu değil desin. Sonra ittihad- ı ıslam ile muvazzaf olduğumuz iddia edelim. Meseleğimiz aynı olan bir meşreb ile ittihada yanaşmayan, ittihad edemeyen, nasıl külli bir ittihad için çalışabilir? Ne kadar değer verirler? Kendini tamir edemeyen başkasını nasıl tamir eder?

Nur Talebesinin şartları arasında Üstad'ı Mehdi kabul etmek olduğu ne zaman girdi, benim haberim yok.

Neyse, ıttihad, fikirde birlik demektir. Oysa aynı meşrebde olanlar dahi fikirde birlik sağlıyamıyor. Ama Üstad ittihad olmaz ise tehdit ediyor: "Fabrika sahibi de o fabrikayı bütün bütün kırıp dağıtacak. " diyor.

Yani, sence Üstad aynı meşrebde olanların ittihadından mı bahsediyor? Diğerlerine, Nurcu değildir deyin mi, diyor.

Üstad'ın bir sözü var "Başkasının dalaleti size zarar vermez" Bu ölçüyü nereye koyacağız. Bir kardeş çıkmış, iman hakikatleri için mücadele ediyor. Aynı meslekte olan birileri diyor "o Üstadı mehdi kabul etmiyor, dalldır bizden değil." Olur mu?

ıttihad ne demek, ittifak ne demek, anlamak lazım.

Mesela, demişsin, ıttihad-ı ıslam: ıttihad senin anladığını düşündüğüm gibi olsa asla mümkün olmaz. şia ile nasıl ittihad edilir? Onlarla her açıdan nasıl aynı fikirde olunur. Demek ittihad aynı fikirlerde birleşmektir. Yoksa fikrini benim fikrim gibi yap demek asla ittihad değildir.

Muhabbetle
Sakın, sakın, sakın! Çabuk, bu şimdiye kadar demir gibi kuvvetli tesanüdünüzü tamir ediniz...

16

Tuesday, September 23rd 2008, 3:56pm

Quoted from ""Ceka""

...
...
...

Mesela, Zehra Cemaatinden kardeşlerimiz doğu illerinde Üstad'ın en büyük hayali olan, Medreset'ül-Zehra için mücadele ediyorlar. Lakin, güçsüz kalıyorlar, seslerini pek duyuramıyorlar. ışte bürün Nur cemaatindeki meşrebler bilaistisna bu vazife ile muvazzaf oldukarından o kardeşlerle bu iş için ittifak ederek koca bir ordu kuvvetine gelip bu işi başarabilirler.

Muhabbetle


Bu yukarıdaki paragrafa kadar her şey tamam abicim dediklerine katılıyorum. Lakin Med-Zehra cemaatinin Medreset'üz Zehra projesini Üstad gibi istediklerini hiç zannetmiyorum. Kürtçülüğü devam ettirdikleri ve de Bediüzzaman Hazretleri'ne hakikate menfi olarak Said-i Kürdî demeye devam ettikleri sürece hiç birini sevmiyorum. Bu Kürtçülerle ben ittifak etmem ağabey

17

Tuesday, September 23rd 2008, 4:05pm

8)

Ben de..

Fakat onlara da anlatmak lazım değil midir yanlış yolda olduklarını?

18

Tuesday, September 23rd 2008, 4:06pm

Ben anlatamadım. Anlatabilen gitsin anlatsın...

19

Tuesday, September 23rd 2008, 5:43pm

Quoted from ""talhagenc""



Bu yukarıdaki paragrafa kadar her şey tamam abicim dediklerine katılıyorum. Lakin Med-Zehra cemaatinin Medreset'üz Zehra projesini Üstad gibi istediklerini hiç zannetmiyorum. Kürtçülüğü devam ettirdikleri ve de Bediüzzaman Hazretleri'ne hakikate menfi olarak Said-i Kürdî demeye devam ettikleri sürece hiç birini sevmiyorum. Bu Kürtçülerle ben ittifak etmem ağabey


Yeni Asya cemaatinden daha çok sayıda tanıdığım kardeşim Zehra Vakfındandır.

Evet milliyetçi duygulara sahipler. Lakin, ırkçı değiller. Sanırım Risale-i nur'u tanımadan önceki mesleklerinden kalma bir hastalık.

Bu hallleri aslında ziyadesi ile Risale-i Nur'un inkişafına medar oluyor. Zira, insanların yüzden 80'i avamdır ve göz aklı ile muhakeme ederler. Zehra vakfının bu tavırları, avamdan olan ve kalbi doğudaki siyasi ve içtimai akımlardan kirlenmişlere hiç olmaz ise bir sığınak oluyor. Güya tedrici bir geçiş oluyor.

Bakınız Selman adında hasların hası olduğuna şehadet ettiğim ve Kürt milliyetçisi ve Pkk sempatizanı iken Nurcu olmuş Mahir adında hasların hası Zehracı iki Mardinli kardeşim var.

Bundan iki sene önce Risale-i Nura karşı müthiş bir sempati ile aç kalmışlar gibi hucum ederek okuyorlardı. Dillerinden Kürtçü söylemler düşmüyordu. Bu gün her ikisi de Riseleleri iki kez hatmeye nail oldular. Asla dillerinde Kürtçü söylem kalmadı. şahitim.

Lakin, bazı itirazları Kürtçülük adına değilde Kürtler adına yapıyorlar. Haklılar. Mesela, Tek Türkiye diye bir program var. O programdan ziyadesi ile rahatsızlar. Ancak diyorlar, "Evet ordakiler doğrudur. Kürtlein cehaleti, taasubu bu hale getirdi. Ama, Allah aşkına hiç mi başka unsurlar yok. Madem o program Kürtleri tamir etmeye ve gerçekleri anlatma vazifesi üstlenmeş; hiç olmaz ise yüzyıldır Kürtleri cahil bırakanlara da bir kaç kelime dokunsular"

ışte soruyorum, bu tür arzuların neresi Kürtçü. Münferid ve şahsi söylenenlere bakmayın. Bir Nurcu Kürt eğer Kürtçü söylemler içinde ise muhakkak daha Risale-i Nur'u tam okumamış. Ona vereceğimz destek ile, anlayış, şefkat ile okumalarının şevkini artırsak Kürtçü değil, ıslam Milliyetçisi oluyorlar.

Ayrıca, Zehra Vakfı imani meselelerde bir dalalete sahip değildir. Üstad'ı medi kabul edip şahs-ı Maneviyi esas alan bir yapılanma içindeler. Zekeriya Abi, asla lider değil, bir abi. Aynı Yeni Asya gibi meşvereti esas alıyorlar ve hakeza. Dünyevi işlerde sahip oldukları bir dalalet varsa, bize zarar vermez. Elbette bir kardeşimiz elini ateşe atıyorsa, "sen elini ateşe sokmuşsun, artık kardeşim değilsin" demek Nurculuğa muhalliftir.
...

Ayrıca, ben ittifaktan değil ittihaddan bahsediyorum.

Mesela, Zehra Vakfı'nın mesleği ıman'dır. Bu noktada bir ittifakımız var. ıttihad ise aynı fikirlere sahip olmak değil, aynı fikirlerde birleşmektir.

Faraza Zehra Vakfı, eğer Milletçi olsa, bir dalalettir. Ama 19 güzel hasletleri var. Tamir olacakları muhakkak olan o diğer dalaletleri için onlara düşman olmak Nurculuk mudur? O tek dalalet için o has kardeşlerime Nurcu değil demek Nurculuk mudur?

ışte onların dalaleti kendilerine zarardır. Bize zarar vermez. Onlara bu dalaleteri için acımak lazımken,düşman olmak ıhlas ve Uhuvvete münafi olduğundan umuma zarardır.
Siz kıyas edin.

Muhabbetle
Sakın, sakın, sakın! Çabuk, bu şimdiye kadar demir gibi kuvvetli tesanüdünüzü tamir ediniz...

20

Tuesday, September 23rd 2008, 6:57pm

Ben Zehra Yayınları'nın neşrettiği Risale-i Nur Külliyatı'nı bir kardeşimin ihtarı üzerine inceleme fırsatı buldum. Bir çok yeri Yeni Asya Neşriyat'a göre farklı. ıçeriğinde Kürtçülük tohumları eken kısımlara rastladım. Bediüzzaman'ı, Kürt bir alim gibi görerek sahipleniyorlar. Bu ise Hak'ka ve hakikate aykırı bir durumdur. Çünkü Resulullah'ın (asm) soyundan olan Üstadım Bediüzzaman Hazretleri ne Türk'tür ve ne de Kürt'tür!!!

Diğer yandan ben Med-Zehra cemaatinin şahs-ı manevisiyle ittihad da ittifak da etmem! Çünkü Risale-i Nur'u Kürtçülüğe uyacak şekilde değiştiriyorlar. Yukarıda da ifade ettiğim gibi bunu bizzat gözlemledim. Ben bunu derken bahsi geçen cemaatin ferdlerini karşıma almıyorum. Zira zalim ABD veya ısrail'de bile masum bir çok ferd vardır. Bu yüzden ben şahısları nazara vermiyorum ve de nazarıma almıyorum. Sistem ve fikir sonucunda ortaya çıkan neticelere bakıyorum. Zira "şeriat, zahire bakar".

Benim şahıs veya olaylarla işim yok. Ben fikirler ve sistemlerle ilgilenirim.

NOT: "Tek Türkiye" isimli dizi ile Türkler Kürtlere 1 adım yaklaşmıştır. ıbrahim Tatlıses benzeri meşhur ve varlıklı Kürtler de Türklere yaklaşacak diziler veya yayınlar yapsınlar. Ve bu böylece devam etsin. Tek Türkiye dizisinde olup da, gerçekte olmayan bir tek olay söylesin Kürt kardeşlerim, buyursunlar bekliyorum.

wcf.user.socialbookmarks.titel

Rate this thread