Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

1

21.04.2007, 20:50

Erbakan'dan AKP`ye karşı Cepheleşin önerisi SP,ANAP,GP,BBP

Erbakan Hocamizin AKP ´ye karşı Cepheleşme fikrini uygun buluyorum.Yaklaşan Seçimde SP ve GP,ANAP,BBP `den oluşabilecek bir Birlik,Seçimlerde AKP`ye Oy Erozyonuna uğratabilir.Aksi takdirde Saadet Partisi ve ANAP,Genç Partisi,BBP gelecek Seçimde kaybeder.

Alıntı

http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=80503&uniq_id=1177701466


Erbakan'dan Cepheleşin Önerisi

19 Nisan 2007 Perşembe

Necmettin Erbakan bugünlerde çok aktif. Uzun süre sesi soluğu çıkmayan yasaklı lider 'cepheleşme' gibi keskin bir önerisiyle dikkat çekti..

Laiklik veya devletin bir kurumuna karşı değil, AK Partiye karşı 'cepheleşin' dedi. Sol bir partinin söylemini andıran bu çağrı tartışılıyor.


Milliyet yazarı Taha Akyol, Sağda hareketler başlıklı köşesinde Erbakan'ın hangi partilere bu teklifi götürdüğünü yazdı:

"Saadet Parti'miz ile Doğru Yol, ANAP, Genç Parti, Büyük Birlik Partisi 'cephe' oluştursun!"

Erbakan'ın öneri götürdüğü DYP'li yetkili MHP'yi neden bu cepheleşmeye katmadığını sordu. Taha Akyol, Erbakan'ın muhatabına şu cevabı verdiğini yazdı: "Onlar katılmaz"

Birleşme ya da seçim ittifakı değil de cepheleşme? Yazar Erbakan'ın düşüncelerini şöyle aktarıyor: "Birleşmenin gerçekçi olmayacağını Hoca da biliyor. Seçim ittifakının seçilme endişesi gibi algılanacağını, ciddiye alınmayacağını da fark ediyor."

Ancak DYP'den gelen cevap Erbakan'ı üzdü. DYP, öneriyi görüşmeye değer bulmadı. Ağar, kamplaşmaya karşı olduğunu sinyalini son günlerdeki beyanlarıyla veriyordu.

Hasan_Sinan

Moderatör

  • "Hasan_Sinan" bir erkek

Mesajlar: 2,136

Konum: Almanya

Meslek: Uzman Pazarlamaci

Hobiler: Okumak Okumak Okumak

  • Özel mesaj gönder

2

22.04.2007, 13:09

Kisaca "Yine Halk partinin yanina gecin!" diyor

Böyle zulüm olmaz. Bu millet yeniden böyle bir hata yapmayacak insaallah.
Kur’an’a hücum edilecek; î’câzı, onun çelik bir zırhı olacak.Ve şu î’câzın bir nevini şu zamanda

izhârına, haddimin fevkinde olarak, benim gibi bir adam namzet olacak.Ve namzet olduğumu anladım.

3

22.04.2007, 13:12

Erbakan akıllı bir adamdır. Türkiye'nin yetiştirdiği önemli bir makine mühendisidir. Vazifesini bilinçli olarak yapıyor. Herkes vazifesini yapıyor görüyorsunuz. Nurcu olarak siyaset dünyasında vazifemiz yok. Hadi biz de vazifemizi yapalım, boşverin siyaset oyunlarını onlar oynasınlar...

Hasan_Sinan

Moderatör

  • "Hasan_Sinan" bir erkek

Mesajlar: 2,136

Konum: Almanya

Meslek: Uzman Pazarlamaci

Hobiler: Okumak Okumak Okumak

  • Özel mesaj gönder

4

22.04.2007, 15:02

Büyük imamlar, kutublar, gavslar, vb gibi zatlar siyaset yapmadigi halde siyasetcileri hakka davet etmislerdir. Bizim de siyastteki durumumuz budur. Onlari Hakka cagirmaktir. Bunun adida Teblig´dir, irsad´dir siyaset degildir. Nitekim Bediüzzamanin müdafalarindada anlasiliyorki o bu görevi hakkiyla yerine getirmis ve TBMM kuruldugu günden beri, hatta ondan evvelde padisahi hakka davet etmistir. Hangi insafli insan diyebilirki o siyaset yapti? Elbette diyemez.

Erbakana gelince o görevini iyi biliyor fakat ona görev verenler artik söz sahibi degildir dolayisiyla Erbakanda nefesini bosuna tüketmektedir. Allah bu milletin basina hayirli bir cumhurbaskani nasip etsin
Kur’an’a hücum edilecek; î’câzı, onun çelik bir zırhı olacak.Ve şu î’câzın bir nevini şu zamanda

izhârına, haddimin fevkinde olarak, benim gibi bir adam namzet olacak.Ve namzet olduğumu anladım.

5

22.04.2007, 15:24

Elbette dediğiniz gibi. Zamanında 3 Mehmetler döneminde Birinci, Fırıncı ve Kutlular ağabeyler Erbakan'a yön göstermeye çalışmışlar. Adam 71 ihtilalinden beri vazifeli ve vazifesi de bu ülkedeki dindarların siyasi güçlerinin bölünmesine yardımcı olmaktır. Bunları biliyoruz. Bugün de vazifeli olduğu kesim söz sahibidir ve de Erbakan da sözüne sadıktır. Herneyse...

6

30.04.2007, 23:08

Alıntı sahibi ""talhagenc""

Bugün de vazifeli olduğu kesim söz sahibidir ve de Erbakan da sözüne sadıktır. Herneyse...


açbilirmisin anlmadm. akp ile erbakan aynımı yoksa erbakan akpyide bölmek istyor

7

01.05.2007, 02:30

Bence yeterince açık. AKP ile Erbakan aynı değiller gibi gözükebilir. Ama maksad sağ partileri parçalamak olduktan sonra, demokrat misyonu zayıflatmak olduktan sonra ikisi de aynı kapıya çıkıyor. ıkisi de ihtilal partisi. MSP ve Erbakan 71 ihtilalinin ürünü, Tayyip Erdoğan ve AKP de 28 şubat'ın ürünü. Umarım daha açık olmuştur.

Hasan_Sinan

Moderatör

  • "Hasan_Sinan" bir erkek

Mesajlar: 2,136

Konum: Almanya

Meslek: Uzman Pazarlamaci

Hobiler: Okumak Okumak Okumak

  • Özel mesaj gönder

8

02.05.2007, 01:58

28 subat bile degil. iki gün önce bir yazi okudum diyorki: 1997 de 28 subattan önce Basbakan Erdogan, Gül disisleri diye karar veriliyor. Bu da ABD de oluyor. Allah hakkimizda hayirlisini nasip etsin. Bu 16.02.2007 cumhuriyet gaztesinde yaziyor.
Kur’an’a hücum edilecek; î’câzı, onun çelik bir zırhı olacak.Ve şu î’câzın bir nevini şu zamanda

izhârına, haddimin fevkinde olarak, benim gibi bir adam namzet olacak.Ve namzet olduğumu anladım.

9

02.05.2007, 02:21

daha açık yazın

hiç bir şey anlamadım bilmece gibi yazmışsın ben bilmeceleri bilemem

Hasan_Sinan

Moderatör

  • "Hasan_Sinan" bir erkek

Mesajlar: 2,136

Konum: Almanya

Meslek: Uzman Pazarlamaci

Hobiler: Okumak Okumak Okumak

  • Özel mesaj gönder

10

02.05.2007, 02:30

Amerikan birlesik devletleri Erdoganin Basbakan ve Abdullah Gülün disisleri bakani olacagina 1997 de karar veriyor.
Kur’an’a hücum edilecek; î’câzı, onun çelik bir zırhı olacak.Ve şu î’câzın bir nevini şu zamanda

izhârına, haddimin fevkinde olarak, benim gibi bir adam namzet olacak.Ve namzet olduğumu anladım.

11

02.05.2007, 02:46

peki neden bugün öğreniyoruz ? tam da cumhurbaşkanlığı seçimleri sırasında.

böyle komplo teorileri kaybedenlerin edebiyatıdır.

Bugün tv de Vural Savaş konuşuyordu. Aynı şeyleri tekrarladı. O gazeteci bunu yazdı bu gazeteci bunu yazdı. Sanki her yazılan doğruymuş gibi.

Abdullah Gül ' ün doktora yaptığı ıngiltere de ki okul da zaten mimliymiş. Ajan yetiştiriyorlarmış. Hatta ve hatta Dünyaca meşhur Green Peace adlı örgüt de bura kaynaklıymış. Öyle bir söyledi ki duyan da Green Peace kötü birşey yapıyor sanacak. Spiker de hemen sözleriniz sadece sizi bağlar kanalımızın görüşü değildir makamında birşeyler söyleyip sıyırttı.

Tabii ne kadarı doğru ne kadarı yanlış ancak Allah bilir. Dediğiniz gibi Allah hakkımızda hayırlısını nasip etsin.

"Layık olduğunuz şekilde yönetilirsiniz" mealindeki hadis-i şerifi hatırlatmak isterim.
hayalinin hevesinde hayal gibi oldum

Hasan_Sinan

Moderatör

  • "Hasan_Sinan" bir erkek

Mesajlar: 2,136

Konum: Almanya

Meslek: Uzman Pazarlamaci

Hobiler: Okumak Okumak Okumak

  • Özel mesaj gönder

12

02.05.2007, 02:48

Siyaset cok karisik onun icin bizatihi karismamak gerekir ama satilmislar cok siyaset aleminde.
Kur’an’a hücum edilecek; î’câzı, onun çelik bir zırhı olacak.Ve şu î’câzın bir nevini şu zamanda

izhârına, haddimin fevkinde olarak, benim gibi bir adam namzet olacak.Ve namzet olduğumu anladım.

13

02.05.2007, 02:52

Siyasetçilerin kirli çamaşırları, kullanılıp ATILACAKLARI ZAMAN ortaya çıkartılır. Türkiye'de yaşayan ve düşünen herkes buna vakıftır. :roll:

14

02.05.2007, 03:00

affedersiniz ama bu zaman kullanılıp atılacak zaman değil de daha çok faydalanılacak zaman gibi. Çamur atıp üzerinde iz bırakmak güzel olsa gerek.
Temiz eller, temiz elbiseler istiyoruz.
hayalinin hevesinde hayal gibi oldum

15

02.05.2007, 03:03

Ne yazık ki ülkemizde temiz siyasetçi yok. Dediğiniz gibi her millet layık olduğu şekilde yönetiliyor. Biz de siyasetle uğraşmayıp, önce kendi imanımızı sonra da milletin imanını kurtarma derdine düşmüşüz.

Çamur atan biz değiliz. Ayrıca Yeni Asya Gazetesi bugün söylenenleri, 4 sene önce ek olarak bastırıp bedavaya dağıtmıştı. O zaman bize inanmamışlardı. Neyse... Allah hakkımızda hayırlısını nasip etsin...

16

02.05.2007, 03:39

amerika planlıyor halk uyguluyor plan tutuyor


elde sonuc varsa ona senaryo yazmak çok kolay olur

4 rakamı sonuç olsa 2+2 3+1 4+0 bir çok sonuca gidecek senaryo yazılabilir

rte başkan oluyor abd bunu planlamıştı diyorlar delil yok bir arkadaşım dedi gazeteden okudum solcular dillendirdi sağcılardan şu dedi bu dedi kodu

akp yi destekliyorum ve inanıyorum bu senaryolara inanmıyorum

şu anda herkes demokratız diyor üstadda demokratlar diyor o zaman chp yide demokrat sınıfına almak gerekmiyor mu

dyp siz olmazmı tek demokrat onlarmı

akp de demokratız diyor bana daha yakın gözüküyorlar

senaryolar çıkıyor abdnin adamları

ya sizde var ya bende

ehveni şer akp gibi duruyor bunun ölçüsü asparagas olmamalı

açık açık deliller sunun

örtülü konuşmayın

17

02.05.2007, 04:13

Haklısın kardeş. Biz dedikodu yaptık. Sen doğrusun, biz yanlışız. Kusura bakma. Saygılar...

18

02.05.2007, 11:54

igneli konuşmuşsun. esasen ben doğru sen yanlışsın demişsin

delil getirin akp iktidarı abdnin piyonudur dediğinizi ispatlayın

19

02.05.2007, 12:19

Aslında samimi konuştum ama inanmak istememişsin. Sadece Irak için ABD'ye yapılan destek, ısrail askerlerine Bolu Dağları'nda Türk askeri tarafından gerilla savaşı eğitimi verilecek olması, yabancıların toprak sahibi olmalarını sağlayan yasanın çıkartılması bu icraatler normal değil.

Her ne ise...

Hasan_Sinan

Moderatör

  • "Hasan_Sinan" bir erkek

Mesajlar: 2,136

Konum: Almanya

Meslek: Uzman Pazarlamaci

Hobiler: Okumak Okumak Okumak

  • Özel mesaj gönder

20

03.05.2007, 02:47

ıÇTıMAı VE SıYASı DEğERLENDıRMELERı


Merhum Zübeyir Gündüzalp Nezih bir insandı. Bütün hal, hareket ve davranışlarında bu hususiyet öne çıkmıştı. Kur’an hakikatlerine karşı, son derece ihlâs ve kahramanca bağlılığının yanısıra Hazret-i Üstad’a karşıda son derece fedakârane bir edep içinde hizmetkârlığı mevcuttu.

Bu hususiyetleriyle birlikte, sosyal ilişkilerinin temelinde nezaket ve nezahet kaideleri hakimdi. Bir toplantıya giderken orada bulunmanın gereği ne ise, onu yapardı. Binlerce kalabalık muhatabına verdiği ders ve konferanstaki tutum, davranış, giyiniş ve hareketine dikkat ettiğinin yanısıra kaldığı dershanenin temizliğine de o derece dikkat ederdi. Sosyal ilişkileri insani ve islâmiydi.

“Geniş daire” denilen içtimai ve siyasi meselelerin tesbit ve değerlendirmesini daima Risale-i Nur’un bir bütün olarak anladığı mevcut hakikatlerinin içinde ele alır değerlendirirdi. Kılık kıyafetinin nezaheti yanısıra, bütün hal ve hareketleri de mensubu olduğu ve inandığı davasına bir halel gelmemesi için azami dikkat ve itina sarfederdi.

Mesela, görüşmesi gereken bir insan kravatlı, düzgün giyimli ise, o da ona mukabil öyle giyinirdi. Bunu sırf davasına ayine olması perde olmaması için yapardı.

Kendisi bir gün krant tuvalet içinde, güneş gözlüğünü takmış bir vaziyette biryere giderken onu gören dostlarının bu hal’ini sormaları üzerine o, “Ben bugün Risale-i Nur’u böyle giyinen birisine anlatmaya gidiyorum da ondan böyle giyinmişim” demişti.

Hazret-i Üstad’ın Kur’an, iman ve vatan namına desteklediği siyasi vizyonda onun hiçbir itirazı olmamıştır. Lahika mektuplarında mevcut siyasi değerlendirme ve kriterlerin aynen günümüzde halen şartlar ne olursa olsun devam ettiği hakikatı çizgisini daima muhafaza etmiştir.

ıçtimai ve siyasi değerlendirmelerde de Zübeyir Gündüzalp, daima bir rehber olmuştur. Ondan sonra gelen nur hizmetkarlarına örnek teşkil etti ve bütün meselelerin hallini meşveret esasına dayandırdı.

Yakın arkadaşı ve birlikte Üstad Hazretlerine yıllarca hizmet eden bahtiyar simalardan Bayram Yüksel, siyasi meseleler bağlamında Zübeyir Gündüzalp’ın bir değerlendirmesini anlatırken şunları ifade eder:

“Nizam Partisi kurulduğunda hiç taviz vermedi. Daima Nur’un içtimai hayatımıza dair derslerini anlatırdı. “Ama ağabey, bunlar müslüman değiller mi?” “Bunlar kardeşlerimiz değiller mi?” dediğimde. “Bunlar üstad’ı anlamamışlar. Bunlar bilmeyerek Nur talebelerini parçalıyorlar. Pek çok zarar veriyorlar” diyordu.

Zübeyir Ağabey, Risale-i Nur prensiplerine aykırı hareketlere katiyen müsamaha etmezdi. Nur talebelerini parçalamak isteyenler, Risale-i Nur’un düsturlarını bilmiyorlar. Bize siyasi bir gözle bakıyorlar, baktırıyorlar. Bizim siyasetimiz sırf reylerimizle halk partisini iktidara getirmemek, milleti bölmemektir. Biz üstadımızdan böyle dersimizi aldık. Lahikaları okumuyorlar. Veya okumak istemiyorlar, veya anlamak istemiyorlar. Bu hayat-i içtimaiyeye dair mektupları bize üstadımız ders vermedi mi? Bunları bize üstadımız yazdırmadı mı? Biz bunların hepsinide biliyoruz. Ve Üstadımız bu meselelere ne kadar ehemmiyet veriyordu onu da biliyoruz. Bunlar Üstadımıza tek taraflı bakıyorlar, Üstadımız vazifeli.

Üstad her cihetle Üstad değil mi de, bunlar başka bir çığır açmak istiyorlar. Nur talebelerini siyasi yapmak istiyorlar” diyor ve bunlara çok üzülüyordu. Halbuki, Üstadımız nazarları daima Nur’lara veriyordu. Evet mesleğimizde ihlas-ı tamm’meden sonra, en büyük esas sebat ve metanettir. Ve o metanet cihetiyle şimdiye kadar çok vukuat var ki, öyleler her biri yüze mukabil bu hizmet-i imaniyede muvaffak olmuş. Bir adam yirmi otuz yaşında iken, altmış yetmiş yaşındaki velilere teveffuk etmiş” derdi.

Bunun gibi, biz de Üstad Hazretlerinden ne görmüşsek, ne duymuşsak ona ittiba etmeye mükellefiz. Yeni bir çığır açmayalım. Onlar da inşallah anlayacaklardır. Üstadımızın son mektuplarını okumuyorlar. Okusalar her halde anlayacaklar. Eğer yine anlamazlarsa, o zaman anlamak istemiyorlar.”51

http://www.zubeyirgunduzalp.com/detay.ASP?db=h2&id=40&bul=meşveret


Bunun icine AKP de girer.
Kur’an’a hücum edilecek; î’câzı, onun çelik bir zırhı olacak.Ve şu î’câzın bir nevini şu zamanda

izhârına, haddimin fevkinde olarak, benim gibi bir adam namzet olacak.Ve namzet olduğumu anladım.

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir