Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

1

25.11.2010, 08:26

Bir Hilmi Doğan vardı

Raşit YÜCEL

Bir Hilmi Doğan vardı



A+ | A-



Anadolu, sinesinden nice gönül insanlarını çıkardı.
Nur hizmetinde Hilmi Ağabeyin çok önemli bir yeri vardı.
Onu ilk defa Barla’da tanıdım 1970’li yıllarda…
Yıllarca beraberliğimiz oldu.
Kayseri Yeşilhisar’da doğmuştu. Ve orada toprağa verilmişti. Yine böyle bir sonbahar günü, Kasım ayında.
Bir çok hizmet hatıralarını dinledik ve okuduk.
“Nurlu Hatıralar” adlı kitabını ikinci defa okudum.
Hatıralarım tazelendi.
Kendilerinden, bundan takriben on beş yıl önce “Risâle-i Nur’u nasıl tanıdım?” çalışmamıza katkıda bulunmalarını istemiştim.
Kırmamış ve hatıralarını gazetemizde neşretmiştik.
Bediüzzaman Hazretlerinin “ekâbir-i sahabe” diye bir tâbiri vardır.
Tâbirde hata olmasın, “ekâbir-i Nur” demekte sanırım yanlış yapmış olmam.
İşte Hilmi Ağabey böyle idi.
Üst seviyeli bürokrat olmasına rağmen, hizmetin hep içinde olmuştu.
Meselesinde ciddî idi.
Bütün ağabeyler ile münasebeti olmuştur.
Bekir Berk’ten Tahiri Ağabeye, Sungur Ağabeyden Zübeyir Ağabeye, Bayram Ağabeyden Birinci Ağabeye kadar ne kadar saff-ı evvel varsa hepsi ile yakın münasebetleri olmuştu.
Hizmetlerde birçok beraberliklerimiz oldu kendisi ile.
Çok zarif bir yapısı vardı.
Kadirşinastı.
Tam bir Osmanlı beyefendisi idi.
Gazetenin yönetim kurulunda beraber bulunduk.
1993’teki hac vazifemizde yine beraberdik.
Bizim Çorum’dan getirdiğimiz mantımızı çok beğenmişti. Her pişirdiğimizde beraber kaşık sallamıştık.
Ankara’daki hizmetlerde yıllarca istikamet üzere bir hayat sürdü.
“Çam Dağı” ve “Erek Dağı“ ile ilgili şiirleri bir harikadır.
Yıllardır söyleriz.
Son olarak Erkan Mutlu’nun besteleyerek söylediği “Çam Dağı” şiiri çok güzeldir.
Dinlemeye doyamazsınız.
Damadı Orhan Bey ve çocukları da çok hizmet ehli insanlardır.
İşte Hilmi Doğan…
2007 yılında zâhiren aramızdan ayrılmıştı.
Ama mânen daima andığımız vefalı bir insandı.
Çok zor zamanlarda Ankara’da yıllarca hizmetlere önemli katkısı olmuştu.
Mekke ve Medine’deki beraberliğimiz bir harika idi.
Merhum Ali Ulvi Kurucu Ağabeyle her akşam Medine dersanesinde beraber olduk.
Merhum Zübeyir Ağabeyin kardeşi Haydar Ağabey de o yıl bizlerle beraberdi.
Cenâb-ı Hak mekânını Cennet eylesin.

25.11.2010

2

25.11.2010, 09:58

Allah rahmet etsin.
bizde de son zamanlarda ahiret yolculuğu hızlandı.
abilerimizin davaya sadakatinden
risale-i nur ölçüsündeki yaşantılarından dersler alarak
kendimizi ahirete yolculukta en iyi bir şekilde
Kur'ân ve Sünneti Seniyye dairesinde Risale-i Nur bineği ile
hazırlama nasip etsin
ALLAH

Bu konuyu değerlendir