Giriş yapmadınız.

1

02.08.2010, 19:51

Referanduma Evren Desteği



12 Eylül'de anayasa referandumu yapılacak.

Bu referanduma en büyük “evet” desteğini kim veriyor dersiniz?

AKP seçmeni mi?

Hayır.

Çünkü AKP seçmeni içinde en az %20 civarında hayır oyu olduğu söyleniyor.

Peki muhalefet partileri mi?

Hayır.

Onların tümü zaten 'kökten hayırcı'.

Peki bazı 'hık deyici yandaş medya grubu mu', yoksa patronlar kulübü mü?

Hayır, hiç birisi değil.

En büyük evet desteği bizzat 12 Eylül'ün kurucusu olan Evren Paşadan geldi.

Evet, yanlış duymadınız.

Netekim Paşa diye anılan Evren Paşadan.

Bakın 12 Eylül referandumu için ne demiş Paşamız:

"Eğer halk ‘evet’ der, geçici 15. maddeyi kaldırırsa, o zaman hiç yargılamaya da gerek yok, ben intihar ederim!"

Gördünüz mü ince desteği.

Şimdi düşünün bir kez, 12 Eylülden sıkıntı çekip de Evren Paşanın bu sözü üzerine kim evet demez?

...

Paşanın sözü kitleleri evet demek için çok ince ve hassas bir teşviktir.

Tıpkı ANAP'a verilen destek gibi.

Şöyle bir hatırlayın 1983 seçimlerini.

Evren Paşa ve şürekası 3 partiye müsaade etmişti.

Seçimlere yakın Turgut Sunalp'ın 'horoz Partisinden' yana açık tavır koymuştu Paşa.

Millet ise bu tavra karşı büyük bir tepki ile ANAP denilen partiye büyük bir destek vermişti.

O yıldan bu yana da 12 Eylül'ün en büyük hedefi olan Demokrat Kitle daha belini doğrultamamıştı.

İşte Evren Paşa ömrünün son noktasında yine aynı oyunu oynuyor.

Milleti tahrik edip 'ince bir evet desteği' veriyor.

Bu da AKP için verilmiş örtülü bir destek anlamını taşıyor.

Kendince haklı da.

Zira 12 Eylül ve 28 Şubat rejimleri AKP perdesi altında aynı hızı ile devam ediyor.

Ne idi 12 Eylül'ün hedefi?

Dindar cemaatleri dünyevileştirmek, Kemailizm ideolojisini devam ettirmek, sembolleşen başörtüsü yasağını acımasızca uygulamak, Askeri bürokrasinin ağırlığını sürekli olarak hissettirmek.

Tüm bunlar ise AKP tarafından isteyerek ve arzu edilerek uygulanan şeyler.

Bakmayın siz onların “dindar görüntülerine”

Ya da “hanımlarının başörtülü olmasına”

Perdeler arkasında nice oyunlar dönüyor.

Cemaatler ANAP'la başlayan dünyevileşme seyrinde AKP ile en üst seviyeye çıktılar.

Helal ve haram sınırları çiğnendi.

Sekiz yıldır örtü yasağı en acımasız bir şekilde tatbik ediliyor.

CHP bile iktidar olsa bu yasağı bu kadar katı uygulayamazdı.

Kemalizm ise adeta AKP ile bütünleşti.

Camilerde vaaz ve hutbelere kadar soktular bu işi.

Haktan, hürriyetten ve adaletten bahseden hükumet sekiz yıldır Ankara'da Bediüzzaman mevlidine izin vermiyor.

Bu gün askeri bürokrasi hiçbir devirde olmadığı kadar güçlüdür.

Bakmayın siz o sahte görüntülere.

AKP'nin samimiyetsiz 12 Eylül hesaplaşması sözlerine.

Bunlar bizzat işin içinde.

Şimdi bu durumda Evren Paşa AKP'ye örtülü destek vermesin de kime versin?

Ahmet Said AKGÜL

Kaynak www.SaidNursi.de
Biz muhabbet fedâileriyiz; husûmete vaktimiz yoktur.

2

02.08.2010, 22:35

yazarı tebrik ederim.
Ümirvâr olunuz: şu istikbal inkilâbı içinde en yüksek gür sadâ islâmın sadâsı olacaktır

:thumbsup:

3

03.08.2010, 10:38

Anayasada Değişen Bir Şey Yok!

Mustafa CAN

“Nev-i insanın yüzde sekseni ehl-i tahkik değil ki hakikate nüfuz etsin ve hakikati hakikat tanıyıp kabul etsin. Belki surete ve hüsn-ü zanna binaen, makbul ve mutemet insanlardan işittikleri mesaili takliden kabul ederler. Hatta kuvvetli bir hakikati zayıf bir adamın elinde zayıf görür ve kıymetsiz bir meseleyi kıymettar bir adamın elinde görse, kıymettar telakki eder.” (Barla, 2006, s. 36)

Adamın biri müthiş mide sancısından duramayarak doktora gider. Doktor muayene ettikten sonra “Sabah ve öğlen ne yedin?” diye sorar. Adam “Bakmadım ki doktor bey önüme ne koydularsa yedim” der. Doktor bunun üzerine “Al bu merhemi gözüne sür ve bir daha ne yediğine bak ona göre ye!” diye hastayı gönderir. Fıkra bu ya gerçekle hiç alakası yoktur. (!) Sadece insanları güldürmek için anlatılır o kadar…

Müslüman’ın ehl-i tahkik olması ve delile dayanmayan hiçbir şeyi kabul etmemesi gerekir. Yoksa ruhbanları taklit eden mutaassıp Hıristiyanlardan bir farkı kalmaz. Müslümanlar ne zaman ki aklı ve delili bıraktılar taklitçiliğe ve tembelliğe heves ettiler ve bunun faziletine inanmaya ve birbirlerine bunu anlatmaya başladılar, akıl ve delili, siyaseti ve kurnazlığı esas alanların oyuncağı ve kuklası olmaya başladılar. Bu çok tatlı bir rüya olduğu için 300 senedir uyumaya devam ediyorlar. Hakları da yok değil hani… 500 sene çalışanın 300 sene uyumaya hakkı vardır diye düşünülebilir.

Umarım bu uyku daha fazla sürmez, sabah yakındır. Şayet alışkanlık yapar da kuşluğa kadar yatmaya kalkarlarsa o zaman gelecek yüzyılı da kaybederiz. “Erken kalkan yol alır.” Uyuyan tavşanı kaplumbağa bile yarışta geçer. Tavşanın da hayvanlar dünyasında rezil olması yanına kalır.

Sözü Referanduma getirmek istedim. TBMM Anayasa Komisyonu Anayasa değişikliği referandum süresini 120 günden 60 güne indiren kanun teklifini kabul ederek Anayasa değişikliklerini Referandum ile halka onaylatarak yapacaklarının sinyalini daha önceden vermişlerdi.

Şurası muhakkak ki 1982 Anayasa’sına “Hayır!” diyenlerin haklılığı her geçen gün ortaya daha net çıkmaktadır. O gün “Hayır!” diyenleri komünistlikle suçlayanlar hala daha suçlamaya devam ediyorlar mı bilemiyorum ve ilgilenmiyorum. Çünkü o gün “12 Eylül Anayasa’sına hayır!” diye “Anayasa ne getirip ne götürüyor?” broşürünü dağıttığımız için ahmak dostlarımızdan çok büyük tepkiler almıştık. “Ahmak dost akıllı düşmandan tehlikeli” olduğunu bildiğimiz için onlara “Selam!” diye geçmeyi Kur’ânî bir vecibe telakki ederek bu günlere geldik.

Aradan geçen 30 sene içinde “şantaj, tehdit ve aldatma ile yapılan propagandalar sonucu % 92 kabul gören Anayasa’nın 83 Maddesi değişti. Ama ne var ki değişen fazla bir şey olmadı. Dostlarımızın o gün Anayasa’ya “Evet” demelerinin gerekçesi 24. Maddesinde bulunan ve okullarda “Zorunlu olarak okutulacak olan Din Kültürü ve Ahlak Dersi” idi. Bizi bununla vuruyor ve Anayasa’ya bu maddeyi koydukları için Prensilvanya’daki dini liderimiz Kenan Evren’i cennete bile koyuyordu. (1) 30 sene yasa gereği “Din Kültürü” okullarda zorunlu olarak okutuldu ve okutulmaya devam etmektedir. Dini hayat geriye gitti ve din önemsiz hale geldi. Zaten amaç da buydu ve bu amaç gerçekleşti. Dini hassasiyetler dahi törpülenerek “farzlar önemini yitirdi ve haramlar alışkanlık haline geldi.”

Şimdi ise uygulaması imkânsız hale geldikten sonra 12 Eylülü yargılama yolu açılacak” gerekçesi ile 12 Eylül Anayasasının değişmesini isteyenler “Evet” kampanyası açmış bulunmaktadırlar. “İyi uykular…” diyelim… Başka ne denebilir ki…

Anayasa’daki ilk değişiklik 1987’de siyasi yasaklarla ilgili maddelerin referandumda kabul edilmesiyle yapılırken en kapsamlı değişiklikler ise 23 Temmuz 1995 ve 3 Ekim 2001’de gerçekleşti.

- Bu beyler Anayasa’nın bir kısım maddeleri meclis tarafından değiştirilirken ne yapıyorlardı?
- Değişmemesi için direniyorlardı.
- Peki, bu gün ne değişti?
- İktidar değişti… Başka ne değişecek?

2007 yılında ise TBMM’de Cumhurbaşkanlığı seçimi oturumunda 367 milletvekili bulunmaması sebebiyle Anayasa Mahkemesi’nin cumhurbaşkanlığı seçimini iptal etmesinin ardından cumhurbaşkanının 5 yıllık süreyle en fazla 2 defa halk tarafından seçilmesi, seçimlerin 4 yılda bir yapılmasını içeren Anayasa değişikliği Meclis’te kabul edildi. Bu değişiklik, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından halk oylamasına sunuldu. Halk oylamasında bu değişikliğe yüzde 65 oranında ‘evet’ oyu çıkmasıyla değişiklik kabul edilmiş oldu. 16 Ekim 2007’de ise Anayasa’nın geçici 18 ve 19. maddeler kaldırılarak 11. Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesine ilişkin hükümler 21 Ekim 2007’de yapılacak olan referandum kapsamından çıkartıldı.

1982 Anayasası’nda ANAP döneminde 4 maddede, DYP-SHP döneminde 15 maddede ve Başlangıç Metni’nde, DSP-MHP-ANAP döneminde 37 maddede ve Başlangıç Metni’nde, AKP döneminde ise 27 maddede değişiklik yapıldı. Son olarak 9 Şubat 2008’de “Türban düzenlemesi” olarak bilinen Anayasa’nın 10. ve 42. maddelerinde yapılan değişiklik ise Anayasa Mahkemesi’nin 5 Haziran 2008 tarihli kararı ile iptal edilmişti. (2)

Sonuç olarak 12 Eylül 1980 darbesini yapanlar 1982 yılında 177 Maddelik bir Anayasa hazırlamış ve milletin önüne koyarak “Özgürlüklerin kısıtlanmasını” esas almışlardır. Bu yasakçı hükümler demokratik duyarlılıkla ortadan kalkamaya mahkûmdur. Özgürlükler bir haktır ve Allah'ın lütfudur. Bunu bir lütuf olarak, birilerinin verdiği hak olarak görmek çok yanlıştır. Ama ne var ki Anayasa’nın Başlangıç ve 174. Maddesi değişmeden yapılan tüm değişiklikler göstermelik olmaktan öte bir anlam ifade etmeyecek, ayrıca birçok tartışmayı ve karmaşayı da beraberinde getirecektir.

Kaynaklar:
(1) (http://www.haber3.com/gulen-kenan-evren-…edi-343824h.htm)
(http://www.odatv.com/n.php?n=gunun-en-co…vden-2502101200)
(2) http://www.idealhukuk.com/hukuk/hukuk.asp?mct
http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2…/20070616-1.htm

Bambaşka birşey ararken rast geldik, paylaşalım dedik..(=

4

03.08.2010, 12:50

Kenan Evren sizin böyle düşüneceğinizi bildiği için öyle konuşmuş bence. Kafasına sıkacak kadar mert olsaydı bugüne kadar çoktan sıkardı. Binlerce insanın ölmesine sebep oldu. Bunu kendisi de biliyor. Vicdan azabı yok çünkü vicdanı yok. Yani ne olursa olsun kafasına sıkamaz. Oyuna gelmeyelim...
Allah, yar yar... (Cem Karaca'nın vefatından önce yazıp söylediği son şarkısı)

  • "Nesl-i Cedit" bir erkek

Mesajlar: 33

Konum: Şanlıurfa

Meslek: Ögrenci

  • Özel mesaj gönder

5

03.08.2010, 12:53

Kenan evren beyaz beyaz dese ona da mı hayır diyeceğiz

6

03.08.2010, 14:21

Kenan Evren'in bir gün bile tedirgin yatması için ''EVET'' demeye değer. Gerisi laf-u güzaf. Hayır için kendinizi bu kadar germeyin. O bizim işlimiz değil. MHP-CHP ve PKK'nin işi.

7

03.08.2010, 14:25

Kenan evrenmi tedirgin yatacak güldürmeyin beni.. Akp'nin niyeti halis olsaydı bu meselede ilk kenan evrenden başlardı işe.. Ama nerde..
*
Dâvâsını ifâde eden kazanır.

Zübeyir Gündüzalp

8

03.08.2010, 14:42

Kenan evrenmi tedirgin yatacak güldürmeyin beni.. Akp'nin niyeti halis olsaydı bu meselede ilk kenan evrenden başlardı işe.. Ama nerde..


Maşaallah ne güzel de niyet okuyosunuz. Helal olsun gerçekten. Bu kadar yıl ne yapıldı ki, herşeyi bugün bekliyorsun. Hem bize ne AK Parti'den? Denmokraside bir adım dahi ileri gidilecekse destek olmamız gerekmiyor mu? Keşke Cindoruk ve Dmirel yapsaydı? Ne farkedser? Doğru nerden gelirse destek olmak N ur Talebesi olmanın şiarı? Yoksa yanılıyormuyum?
Yoksa tarafgirlik yapıp partiye göre mi davranacağız ve buna Nur Talebeliği mi diyeceğiz.

Aman, güldürmeyin beni Şahide Kardeş?

9

03.08.2010, 14:48

Kenan evrenmi tedirgin yatacak güldürmeyin beni.. Akp'nin niyeti halis olsaydı bu meselede ilk kenan evrenden başlardı işe.. Ama nerde..


Maşaallah ne güzel de niyet okuyosunuz. Helal olsun gerçekten. Bu kadar yıl ne yapıldı ki, herşeyi bugün bekliyorsun. Hem bize ne AK Parti'den? Denmokraside bir adım dahi ileri gidilecekse destek olmamız gerekmiyor mu? Keşke Cindoruk ve Dmirel yapsaydı? Ne farkedser? Doğru nerden gelirse destek olmak N ur Talebesi olmanın şiarı? Yoksa yanılıyormuyum?
Yoksa tarafgirlik yapıp partiye göre mi davranacağız ve buna Nur Talebeliği mi diyeceğiz.

Aman, güldürmeyin beni Şahide Kardeş?
Hangi hürriyetten bahsediyorsunuz..Demirelin zamanında kazanılan hürriyetler şimdi varmı bu hükümet zamanında..Görüyoruz işte bunların zamanında ehl-i islamın durumunu.. ne ar kalmış ne haya..Kimsenin tasası derdi değil başörtüsü, dini değerler..
*
Dâvâsını ifâde eden kazanır.

Zübeyir Gündüzalp

mny

Acemi

  • "mny" bir erkek

Mesajlar: 39

Konum: Kahramanmaraş

Meslek: Öğrenci

Hobiler: Risale-i Nur okumak Boş zamanlar değil ama dolu zamanlar oluyor

  • Özel mesaj gönder

10

03.08.2010, 15:14

Bir zaman bizlerle birlikte kimin bu anayasaya hayır dediği malum yine yok efendim şuanlar hayır diyor biz nasıl hayır deriz. Biz ne dersek deriz o bizi ilgilendirir. Senin evet demene bişey demeyiz git kullan. RABBİME şükürki genel meşverete bu konu alınmamış yoksa şimdi nasıl piyasada dolanırdılar. Bir ayrılık daha çıkarmak için.

11

03.08.2010, 16:16

Kenan evrenmi tedirgin yatacak güldürmeyin beni.. Akp'nin niyeti halis olsaydı bu meselede ilk kenan evrenden başlardı işe.. Ama nerde..


Maşaallah ne güzel de niyet okuyosunuz. Helal olsun gerçekten. Bu kadar yıl ne yapıldı ki, herşeyi bugün bekliyorsun. Hem bize ne AK Parti'den? Denmokraside bir adım dahi ileri gidilecekse destek olmamız gerekmiyor mu? Keşke Cindoruk ve Dmirel yapsaydı? Ne farkedser? Doğru nerden gelirse destek olmak N ur Talebesi olmanın şiarı? Yoksa yanılıyormuyum?
Yoksa tarafgirlik yapıp partiye göre mi davranacağız ve buna Nur Talebeliği mi diyeceğiz.

Aman, güldürmeyin beni Şahide Kardeş?
Hangi hürriyetten bahsediyorsunuz..Demirelin zamanında kazanılan hürriyetler şimdi varmı bu hükümet zamanında..Görüyoruz işte bunların zamanında ehl-i islamın durumunu.. ne ar kalmış ne haya..Kimsenin tasası derdi değil başörtüsü, dini değerler..


Benim nelerden bahsettiğim yazımda gayet açık ve net. Başka söze gerek yok sanırım. Başka tarafa çekmeyin.

mny

Acemi

  • "mny" bir erkek

Mesajlar: 39

Konum: Kahramanmaraş

Meslek: Öğrenci

Hobiler: Risale-i Nur okumak Boş zamanlar değil ama dolu zamanlar oluyor

  • Özel mesaj gönder

12

03.08.2010, 17:10

Abiciğim oynanan oyunlar net ve açık hala tevil'le nefsinizin avukatlığını yapıyorsunuz.

13

04.08.2010, 12:01

Abiciğim oynanan oyunlar net ve açık hala tevil'le nefsinizin avukatlığını yapıyorsunuz.



SÜKUT

14

07.08.2010, 11:19


Mehmet Kara'yı son yazısından ötürü kı-nı-yorum!!

15

07.08.2010, 11:21

Abiciğim oynanan oyunlar net ve açık hala tevil'le nefsinizin avukatlığını yapıyorsunuz.

Tebrikler aziz kardeşim..!

Biz o 12 Eylül'e bir can bile fedâ ettik.. Bu kazurat anayasaya yıllar evvel "evet" diyenler, O canın katlinde vebâl ortaklarıdırlar!

Bu cesareti o evetçiler verdi o katillere..!

16

07.08.2010, 11:37

EVET RUHEFZA ABLA MERAK ETME DÜŞMANIN BİR HESABI VARSA ALLAH'IN İKİ HESABI OLACAK ÇOK ŞÜKÜRKÜ CAMİAMIZDA SİZLER GİBİ EMSALİ NUR TALEBELERİ OLDUKÇA YANLIŞ YAPMAKTAN KORKMUYORUZ..... ''''MÜMİNİN FERASETİNDEN KORKUN ÇÜNKÜ O ALLAH'IN NURUYLA BAKAR'''' VESSELAM

17

07.08.2010, 14:01

s.a.
yorumları okudum herkesin maşallah bir fikri var tebrikler.
ama bizim rotamız Kuranın arsımıza bakan tefsiri olan Risale-i nur lardır.
buuradaki çoğu abi ve ablalamızında rotası böyle bellidir.


tabi bu konu ile alakalı meşveret kararı olsaydı,
gerekli tartışmalar yapılmış olacaktı
en sağlılı karar o olacaktı
ama ben duymadım meşveet kararı
duyanvarsa bilgilendirsin bizi
o halde
gazetenin tavrı ne ise o yönden bakılmalı mevzuya
gazetemizi daha dikkatli okuyalım
Arkadaş, gül padişahının yanında silaha
davranmış gül var. Zübeyir Gündüzalp

Bu konuyu değerlendir