Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

Zehracan

Süper Moderatör

  • Konuyu başlatan "Zehracan"

Mesajlar: 8,190

Hobiler: Risale-i Nur, DUA...

  • Özel mesaj gönder

1

14.05.2008, 15:48

Mayıs 2008 - Gençlik "Marka"jda

Gençlik "Marka"jda

[img:215:300]http://www.yeniasya.de/gencyaklasim/images/kapaklar/2008-05.jpg[/img]


Marka bize insanın sınırlarını zorlamayı öğretti. Daha iyi, daha güzel ve daha kaliteli üretimin kapılarını işaret etti dersem, sanıyorum birçok kişi buna karşı çıkar. Ama ben bunun böyle olduğuna inanıyorum.

ışin içine elbette ki, pazarlama, reklâm ve propaganda girince ve insanın değer yargıları da metaya dönüşünce tepki gösterilecek sonuçlar oluştu. Ama şunu da kabul etmek ve görmek gerek ki, marka belli bir standardın sınırlarını gösterdi.

ınsanın emrine verilen eşyanın her gün yeni bir yüzü keşfediliyor. Sınırsız olan ilim yolunda insan her gün farklı bir buluşla eşyayı şekillendirmeye, dönüştürmeye ve yeniden yorumlamaya devam ediyor. Bilgi öyle hızlı değişime ve dönüşüme uğruyor ki, onu takip etmek bir insan için imkânsız. O halde bu durumda insanın bu dönüşüm ve keşif karşısındaki duruşunu çok iyi tanımlaması önemli. Tabi ki, bunun için de önce bilmesi, düşünmesi ve anlam bütünlüğünü kurma

ışin içine elbette ki, pazarlama, reklâm ve propaganda girince ve insanın değer yargıları da metaya dönüşünce tepki gösterilecek sonuçlar oluştu. Ama şunu da kabul etmek ve görmek gerek ki, marka belli bir standardın sınırlarını gösterdi.

ınsanın emrine verilen eşyanın her gün yeni bir yüzü keşfediliyor. Sınırsız olan ilim yolunda insan her gün farklı bir buluşla eşyayı şekillendirmeye, dönüştürmeye ve yeniden yorumlamaya devam ediyor. Bilgi öyle hızlı değişime ve dönüşüme uğruyor ki, onu takip etmek bir insan için imkânsız. O halde bu durumda insanın bu dönüşüm ve keşif karşısındaki duruşunu çok iyi tanımlaması önemli. Tabi ki, bunun için de önce bilmesi, düşünmesi ve anlam bütünlüğünü kurması gerekiyor.

Bu ay dergimizde “gençliği marka”jına alan markalara söz hakkı tanıdık. Sayfalarımızda dolaşırken hangi değer yargısıyla eşyaya bakmamız gerektiğini bulacaksınız. Bununla birlikte; markanın, reklâmın, propagandanın bizi nasıl şekillendirdiğini anlayacaksınız.

Psikolog Belkıs Ertürk'ün, “Hayatımız kaç marka eder?” yazısında, markanın bizi nasıl şekillendirdiğini okuyacaksınız.

Marka Yönetim Danışmanı Hakan Kahraman'ın kaleminden, markayı ve markalaşmanın ne olduğunu keşfedeceksiniz.

Mustafa Gökmen'in kaleminden “Propaganda, reklâm, marka= Esaret” başlıklı yazı da yine kapak dosyamızda ilgiyle okuyacağınız yazılar arasında yer alıyor.

Araştırma grubumuz da bir reklâm arası verdiriyor bize ve “şimdi reklâmlar!” diyor.

Muha1'in teybinde arkadaşlarımızın marka düşünceleri yer alıyor.

Kapak dosyamızın dışında; Mehtap Yıldırım “Feth-i Mübin” diyerek, Fethi ve Fatih'i yorumluyor.

Tuba Nur Arıcan'ın kaleminden, Yassıada ve Adnan Menderes'le ilgili yakın tarih notları yaşanan acıları bir kez daha yaşatıyor adeta.

"Sürüden Ayrılma Zamanı Denemeleri"nde içimizi ferahlatacak bir yazıyla Levent Bilgi, “Güneşle göz arasında yalnız Sen varsın” diyor.

Faruk Saim Akhan “Futbolda endüstrileşme ve köle ticareti” başlıklı yazısında futbolun farklı bir yüzünü gösteriyor bize.

Kültürel Yaklaşım'da Kadir Karaca, ‘Semum'la bizi Türk sinemasının korku türü filmlerinde yolculuğa çıkarıyor.

H. Hüseyin Kemal'in bu ayki konuğu reklam sektörünün önemli isimlerinden; Ali Saydam.

Keyifli okumalar.

Kaynak: http://www.gencyaklasim.com/
"İnsan vardır fark edilmez süsünden.
Kimi farksızdırkoyun sürüsünden.
Her gördüğün şekle kapılma,
insan anlaşılmaz görüntüsünden...(!)"

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir