* Peygamber efendimiz buyuruyor ki:
(Bir odada su kadar bir iplik haramdan olsa, bu odada kilinan namaz kabul olmaz.)
Büyükler buyuruyor ki:
(Bir dank, yani bir kurus, üzerinde kul hakki olan Cennete giremez.)
Insanin giydigi elbisenin tamami helal olsa, bir dügmesi, bir ipligi haram olsa, bu elbise ile kilinan namaz helal olmaz.
Peygamber efendimiz yine buyuruyor ki:
(Ahirette sirat köprüsünde her Müslümana yedi sual sorulacaktir. Yedinci sualden Peygamberler dahi korkmustur. Birincisi imandan sorulacaktir, ikincisi namazdan, üçüncüsü oruçtan, dördüncüsü hacdan, besincisi zekattan sorulacaktir. Altincisi gusülden sorulacaktir. Yedinci suale gelince, orada bu sualden Peygamberler de, ben de hepimiz korktuk. O da kul hakkidir! )
Iste, o kul hakkinin da hesabi verildikten sonra, karsi tarafa geçiliyor, Cennete girilebiliyor.
Kul haklarindan bir tanesi, giybet ve dedikodudur. Duydugunda kalbi kirilacak bir lafi, bir kimsenin arkasindan konusmak, giybettir. Giybet, zinadan bile günahtýr, kul hakkina girer, kalb kirmaya girer. O halde sakin ola ki, hiç bir müslümanin, hiç bir sekilde aleyhinde konusmamali. Onun hesabini Cenab-i Hak görecektir.
Giybetin yol açtigi en büyük günahlardan biri de, kalb kirmaktir. Küfürden sonra en büyük günah, kalb kirmaktir. Kâbe’yi yikmaktan, daha büyük günah. Kalbi kirilan bir müminden, onun bedduasindan çok korkmali.... Kalb, nazargâhi ilahidir. Cenab-i Hakkin komsusudur. Eger kalb incitilirse yanindaki de incitilir. O halde müslüman olsun, kâfir olsun hiç kimsenin, kalbini kirmamali. Aksine, iyilik yapmali.
* Allahü teâlâ iyilik murat ettigi kullarini iyilikte, felaket murat ettigi kullarini, felakette kullanir. Müslüman için, en büyük felaket, nimetin kiymetini bilmemek olur.
* Eden kendine eder. Hata kusur görmemeli, olmusu da affetmeli. Hazret-i Muaviye’ye (radýyallahü anh) demisler, efendim siz valilikte çok kaldiniz, hiçbir halife sizi degistirmedi bunun hikmeti nedir? Buyurdu ki: Resulullah efendimizin bir hadis-i serifine sarildim, çok rahat ettim, herkes benden memnun kaldi. Cenab-i Peygamberden isittim [ravisi o], Peygamberimiz aleyhissalatü vesselam; buyurdu ki
(Ya Muaviye, iyilik edene iyilik et, kötülük edeni affet)
* San söhret insani rahatlatmaz. Para olur, söhret olur; fakat huzur olmaz.
* Bir kisi, [etraftakiler duysun diye, riya olarak] yüksek sesle besmele çekerek dükkanini açsa, kazanci uygun olmaz.
Kaynak: Mehmet Ali Demirtas 
