Giriş yapmadınız.

1

08.10.2006, 13:27

Allah'a Karşı Edep Nasıl Olur ki O'ndan Hiçbirşey Gizlenemez

SUAL: Herşeyi bilen ve gören ve hiçbir şey Ondan gizlenemeyen Allâmü'l-Guyûba karşı edep nasıl olur? Sebeb-i hacâlet olan hâletler Ondan gizlenemez. Edebin bir nev'i tesettürdür, mucib-i istikrah hâlâtı setretmektir. Allâmü'l-Guyûba karşı tesettür olamaz.

Elcevap: Evvelâ, Sâni-i Zülcelâl nasıl ki kemâl-i ehemmiyetle san'atını güzel göstermek istiyor ve müstekreh şeyleri perdeler altına alıyor ve nimetlerine, o nimetleri süslendirmek cihetiyle nazar-ı dikkati celb ediyor. Öyle de, mahlûkatını ve ibâdını sair zîşuurlara güzel göstermek istiyor. Çirkin vaziyetlerde görünmeleri, Cemîl ve Müzeyyin ve Lâtîf ve Hakîm gibi isimlerine karşı bir nevi isyan ve hilâf-ı edep oluyor. ışte, Sünnet-i Seniyyedeki edep, o Sâni-i Zülcelâlin esmâlarının hudutları içinde bir mahz-ı edep vaziyetini takınmaktır.

Saniyen: Nasıl ki bir tabip, doktorluk noktasında, bir nâmahremin en nâmahrem uzvuna bakar ve zaruret olduğu vakit ona gösterilir, hilâf-ı edep denilmez. Belki, edeb-i tıp öyle iktiza eder denilir. Fakat o tabip, recüliyet ünvanıyla yahut vâiz ismiyle yahut hoca sıfatıyla o nâmahremlere bakamaz, ona gösterilmesini edep fetvâ veremez. Ve o cihette ona göstermek hayâsızlıktır. Öyle de, Sâni-i Zülcelâlin çok esmâsı var; herbir ismin ayrı bir cilvesi var. Meselâ, Gaffâr ismi günahların vücudunu ve Settâr ismi kusûrâtın bulunmasını iktiza ettikleri gibi, Cemîl ismi de çirkinliği görmek istemez. Lâtîf, Kerîm, Hakîm, Rahîm gibi esmâ-i cemâliye ve kemâliye, mevcudatın güzel bir surette ve mümkün vaziyetlerin en iyisinde bulunmalarını iktiza ederler. Ve o esmâ-i cemâliye ve kemâliye ise, melâike ve ruhanî ve cin ve insin nazarında güzelliklerini, mevcudatın güzel vaziyetleriyle ve hüsn-ü edepleriyle göstermek isterler. ışte, Sünnet-i Seniyyedeki âdâb, bu ulvî âdâbın işaretidir ve düsturlarıdır ve numuneleridir.

2

08.10.2006, 13:57

11.lemadan bir bölüm Allah razı olsun kardeşim..

3

08.10.2006, 14:14

Bir âyet-i kerimede şöyle buyuruluyor: « (Nur Suresi 24:30)

'kul lil mü'minine'

Mü'minlere yani mü'min erkeklere söyle

'yeğuddû min ebsârihim'

gözlerini indirsinler; gerek hariçte, gerek dahilde ve gerek başkalarinin evlerine girerken, çikarken, otururken, kalkarken gözlerini dikmesinler; harama bakmaktan, ayib şey görmekten sakinsinlar

Sofiyyeden iblî (kuddise sirruhu) ya, 'yeğuddû min ebsârihim' ne demektir diye sormuşlar. Demiş ki: Baş gözlerini muharremattan,(haram ve günahlardan) kalb gözlerini masivaullahtan(Allah'tan başka her şeyden)çeksinler.» (Elmalili Tefsiri sh: 3502)

Edep bir tac imiş nûr-i Hüdâdan Giy ol tâcı, emin ol her belâdan !!!!

vesselam..

4

08.10.2006, 14:16

Gözlerimizi masivaullahtan çekmek bize de nasip olur inşaallah.

5

08.10.2006, 15:17



eğer şeytanın başını ezmek dilersen,gözünü aç ve gör.şeytanın katili edeptir.

Allah razı olsun sizlerden.


Alkan

Usta

Mesajlar: 1,694

Hobiler: Risale-i Nur, Kur'an dinlemek

  • Özel mesaj gönder

6

08.10.2006, 16:27

ılim meclislerinde aradım, kıldım taleb, ılim geride kaldı illa Edeb illa Edeb. ...
"ey bedbaht nefsim! acaba ömrün ebedi midir? hiç kat'i senedin var mı ki, gelecek seneye, belki yarına kadar kalacaksın?

7

09.10.2006, 09:16

edep ya hu....
'

Bağ-ı cennette ümidim bu durur kim Zatî'yi
Cümle müminlerle ol server ede hem sâyesi


_

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir