Giriş yapmadınız.

1

30.09.2006, 20:46

Allah dostları Ramazanları nasıl geçirirlerdi?

Allah dostları Ramazanları nasıl geçirirlerdi?
Ramazan mübarek bir ay. Mübarekliğini daha çok hissetmek için mübareklerin yaşadığı gibi yaşamak, onlar gibi bu ayın kıymetini bilmek gerekiyor.




Bunun en güzel yolunu da hiç şüphesiz Efendimiz (sas) ve O’nu yakından takip eden Allah ve Resulullah dostları bize gösteriyor. Bunlar da tabii ki bir araştırma ve gayret istiyor. Cenab-ı Hakk’ın araştırma vakti ve kabiliyeti verdiği insanların vazifesi de bu güzellikleri araştırarak toplumun istifadesine sunmaktır. Elime böyle güzel bir çalışma geçti, bu çalışmadaki güzellikleri sizlerle paylaşmak istedim. Kendisini yakından tanıdığımız kıymetli mesai arkadaşım Abdulkadir Süphandağı’nın yaptığı çalışmanın ismi “Allah Dostlarının Ramazan Hatıraları”. Timaş Yayınları arasında çıkan bu çalışmada başta Efendimiz olmak üzere Asr-ı Saadet’ten, çağımızı asrı saadet yapan günümüz büyüklerine kadar Allah dostlarının Ramazan hatıralarına yer veriliyor. Kitapta başta Efendimiz (sas)’in Ramazan’ı anlatılıyor. Ardından sahabe-i güzin efendilerimizin Ramazanları. Ardından mezhep imamları, Abdülkadir Geylani, Mevlânâ gibi Allah dostlarının Ramazanları ele alınıyor. Son olarak da asrımızda yaşamış ve birçok hizmetleri bulunan Allah dostlarının Ramazanları işleniyor. Onlardan bazılarını şöyle sıralayabiliriz:


Bediüzzaman Hazretleri, Muhammed Raşid Erol Hazretleri, Süleyman Hilmi Tunahan Hazretleri, Prof. Dr. Esad Coşan Hazretleri, Alvarlı Efe Hazretleri, Seyyid Abdülhakim Arvasi Hazretleri, benim muhterem hocam Gönenli Mehmed Efendi Hazretleri. şimdi sizi daha fazla meraklandırmadan kitaptan bir bölümle karşı karşıya bırakıyoruz.


Muhammed Raşid Erol Hazretleri: Bütün Allah dostları gibi Muhammed Raşid Hazretleri de hayatının bütününde Server-i Kâinat’ı rehber edinerek ona göre bir hayat yaşardı. On bir ayın sultanı olan Ramazan-ı şerife Receb-i şeriften hazırlanırlardı. Evlerinde olsun, camide olsun sürekli hûşu içinde dua ve zikir yaparak sevenlerine bu şekilde örnek oluyordu. Ramazan ayına daha çok ehemmiyet verirlerdi, devamlı aile fertlerine bu ayı ibadetle geçirmeyi, Kur’an-ı Kerim okumayı tavsiye ederlerdi.


Süleyman Hilmi Tunahan Hazretleri: Üç ayların fazilet ve bereketini ve bu üç aylarda birbirini takip eden mübarek gecelerin kudsiyetini ve Müslümanların bu günlerde manevi kazanç sağlamaları bakımından önemini halka anlatmak için ıstanbul’un selatin camilerinin kürsülerinden yaptığı vaaz ü nasihatlerle yetinmeyen Süleyman Hilmi Tunahan Hazretleri, talebelerini seferber ederek, yol paralarını da kendi cebinden vererek ıstanbul’un dışına, kaza ve köylerine göndermek suretiyle akıl almaz zorluklarla elde edilen vaaz müsaadeleriyle vaaz ettirirmiş.


Abdülhakim Arvasi Hazretleri: Seyyid Abdülhakim Arvasi Hazretleri, 11 ayın sultanına Receb-i şeriften hazırlanırlardı. Her ne kadar hilali gözleseler de mübarek ayın girdiğini kokusundan anlarlardı. Ramazan ayını büyük bir fırsat bilir, direkler arasında vakit geçirenlere çok şaşarlardı. Hatta ona göre insanlar bir ay boyunca kalabalık yerlerden kaçmalı, fikrini zikrini bozmamalı, evlerinde oturup hûşu içinde dua ve zikir yapmalıydı.


Bediüzzaman Hazretleri: Bediüzzaman Hazretleri’nin talebelerinden Mehmet Fırıncı ağabey, Üstad Hazretleri’nin her dakikası bire bin verebilen bir ayda ibadetsiz bir zaman boşluğu bırakmak istemediğini belirterek şu ifadeleri kullanıyor: “Onun için iftardan sonra zaten akşamla yatsı arası kendisinin her zaman normal olarak evrad vaktidir ve sahura kadar sürer. ımsak vakti girer girmez hemen sabah namazını kılar, kendisine has tesbihatını yaptıktan sonra kuşluğa kadar istirahata çekilirdi. Ondan sonra kalkar, gene Nur dersleri ve evrad u ezkâr ile meşgul olurdu. Üstad Hazretleri geceleri çok parlak ışıkta evrad ve ezkâra devam ederdi. Loşluktan hoşlanmadığını görürdüm.” Yine Üstad Hazretleri’nin talebelerinden rahmetli Bayram Yüksel de Necmeddin şahiner’in ‘Son şahitler’ isimli kitabında Üstad’ın Ramazan’ı ile ilgili şu bilgileri veriyor: “Üstadımız, Ramazan’ın on beşinden sonra kendisi yatmazdı, bizi de yatırmazdı. Hattâ çoğu gece kontrol ederdi. Eğer uyurken yakalarsa, bize su döker, uyandırırdı. Bizleri uyumamaya alıştırırdı.”
şu âlemde mü'minin mü'mine karşı en büyük yardımı dua iledir.Barla -247

3

30.09.2006, 20:53

fena alıştırdım milleti söbeye :dişler:

4

30.09.2006, 20:56

ben sitede yeniyim bu sobenin bir hikayesimi var yoksa.. :wink:

selam ve dua ile...
şu âlemde mü'minin mü'mine karşı en büyük yardımı dua iledir.Barla -247

5

30.09.2006, 20:58

hangimiz zaman zaman sobelenmedikki :D

örneklerini gösterirdim de sobelenince silindiği için gösteremiyorum :)

muhabbetle..

6

30.09.2006, 21:01

haklısınız...galiba :wink:
şu âlemde mü'minin mü'mine karşı en büyük yardımı dua iledir.Barla -247

7

30.09.2006, 21:02

Evet, aynı başlığı birden fazla açan söbeleniyor, 2 yıl öncesinin söbesini yaparak en uzun dönemli hafıza ve söbe rekoru bende. Tabi söbelenen de müzmin söbelenen kardeşimiz inşirah :D

8

30.09.2006, 21:04

ahhh...özür dilerim..bilmiyordum... :cry:
şu âlemde mü'minin mü'mine karşı en büyük yardımı dua iledir.Barla -247

9

30.09.2006, 21:08

:) niye üzülüyorsunuz ki, ne güzel bir oyun bulmuşuz aramızda işte, herkes dikkatli oluyor söbelenmemek için,

10

30.09.2006, 21:13

Alıntı sahibi ""Abdulkadir Said""

Evet, aynı başlığı birden fazla açan söbeleniyor, 2 yıl öncesinin söbesini yaparak en uzun dönemli hafıza ve söbe rekoru bende. Tabi söbelenen de müzmin söbelenen kardeşimiz inşirah :D


sanırım said abiden sonra rekor bnde olcak 8)

11

30.09.2006, 21:29

iyi bunda sobelendik inşallah diger yazılarda sobelenmem... :wink:
şu âlemde mü'minin mü'mine karşı en büyük yardımı dua iledir.Barla -247

Alkan

Usta

Mesajlar: 1,694

Hobiler: Risale-i Nur, Kur'an dinlemek

  • Özel mesaj gönder

12

30.09.2006, 21:46

sizi gidi söbeciler sizi :)
"ey bedbaht nefsim! acaba ömrün ebedi midir? hiç kat'i senedin var mı ki, gelecek seneye, belki yarına kadar kalacaksın?

Mesajlar: 1,518

Konum: istanbul

Meslek: NURolog

  • Özel mesaj gönder

13

30.09.2006, 23:54

Alıntı sahibi ""Abdulkadir Said""

Tabi söbelenen de müzmin söbelenen kardeşimiz inşirah :D


Ya yaa :) :oops:

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir