Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

MıRZASAıD

Orta Düzey

  • Konuyu başlatan "MıRZASAıD"

Mesajlar: 319

Meslek: tecavüz değil tedafüdür.Hem tahrip değil, tamirdir. Hem hâkim değiliz, mahkûmuz

  • Özel mesaj gönder

1

29.03.2007, 14:26

!İsraf!

ısraf

Prof.Dr. Saffet Solak anlatıyor : Amerika’da master yaptığım yıllarda,çalıştığım üniversitenin yemek salonu açık büfe şeklindeydi.Herkes dilediği yemekten istediği kadar alabiliyordu.yemekhanenin kapısında “Take what you need.Eat what you take” (Yiyeceğin kadar al, aldığını da ye) diye yazmakta idi.

Bir gün aynı masada yemek yediğimiz Çinli bir arkadaşı,tabağında kalan son pirinç tanesini almaya çalışırken görünce dayanamadım ;denemek için dedim ki : “Bir pirinç tanesi için neden bu kadar uğraşıyorsun?Bırak tabakta kalsın.”

Çinli arkadaşın verdiği cevap çok düşündürücüydü: “Her Çinli bir pirinç tanesi israf etse,Çin nüfusu ile çarp bakalım,kaç ton pirinç yapar?Biz kalabalık bir ülkeyiz,israf etme lüksümüz yoktur.” dedi.

Yine denemek için dedim ki : ”şu anda Çin’de değil Amerika’dasın.Tabağında bırakacağın pirinç tanesi Çin’i değil,Amerika’yı zarara uğratacaktır”.

Bu sözlerim karşısında güldü ve şöyle dedi : “Yaşadığım ülke olan Amerika’yı bu şekilde zarara uğratmak onurlu bir davranış olmaz.”

Çinli arkadaşı bu onurlu davranışından dolayı tebrik ettim ve düşüncesini paylaştığımı söyledim.

ıslam dininin bu konudaki, Yiyiniz içiniz, fakat israf etmeyiniz. Çünkü Allah israf edenleri sevmez” buyruğunu açıkladım. Çok hoşuna gitti.

Tam o sırada ,Ürdünlü Müslüman bir arkadaş tabağındaki yemek artıklarını çöp sepetine boşalttı.Bunu gören Çinli arkadaş Ürdünlü’yü göstererek : “O Müslüman değil mi? dedi. O kadar üzüldüm ki ,ne diyeceğimi bilemedim.
:cry: :cry: :cry:

2

29.03.2007, 14:35

Ah malesef Müslüman kardeşlerimiz kapitalizmin balonlarına kapılmışlar. Hayatı üretmek değil tüketmek görür hale gelmişler.

Rabbim bizi ıslah etsin.
...
Çinli çok güzel bir ders vermiş.

Bir arkadaş su ile arabasını yıkıyor. Yetmemiş araba yıkaması bitmiş yolu yıkıyor.
Dedim;
"Susuzluk kapıda ne yapıyorsun"
"Aman benim şu kadar su harcamamla mı susus kalırız"
"Susuluğu ve ya suyu veren Allah'tır. Sen üstüne düşeni yap. Olur ki belki Rabbimiz bir iktisata düşkün ,tutumlu bir zatın üstüne şu gelen musibeti kaza etmez."

Allah razı olsun
Muhabbetle
Sakın, sakın, sakın! Çabuk, bu şimdiye kadar demir gibi kuvvetli tesanüdünüzü tamir ediniz...

3

29.03.2007, 14:38

Hem ilginçtir ki
"Neme lazım ,yada ben tutumlu olsam ne olur" zihniyeti madde perest insanın kendini ele vermesidir. Tokata müstehak olmasıdır.

Çünkü, bilmiyor ki netice Allah'a ait. Bilmiyor ki , bir duanın hürmetine dünya ayakta durabilir.

Neyse
Baki Selam
Sakın, sakın, sakın! Çabuk, bu şimdiye kadar demir gibi kuvvetli tesanüdünüzü tamir ediniz...

MıRZASAıD

Orta Düzey

  • Konuyu başlatan "MıRZASAıD"

Mesajlar: 319

Meslek: tecavüz değil tedafüdür.Hem tahrip değil, tamirdir. Hem hâkim değiliz, mahkûmuz

  • Özel mesaj gönder

4

29.03.2007, 14:40

cümlemizden :cry:

Rabbim Peygamberimiz hz muhammed (s.a.v) in ve üstadımızn ahlakıyla ahlaklandırsın..israfdan muhafaza eylesin.. :!:

5

29.03.2007, 15:28

Ceka tam da benim muzdarib olduğum konuya parmak basmışsınız.

ınsanlarımız çok bilinçsiz. şuan önümüzdeki yazın su kaynaklarını kullanmaktayız. Fakat insanlar su yu gerekli yerlerde kullanmak yerine her sabah düzenli (!!!!) olarak işyerlerinin kapısını hortumla yıkıyorlar. Daha da acısı uyarmak istiyorum fakat bir şey diyemiyorum.


Üzgünüm...Bir Çinli kadar da olamayacak mıyız.....
Bir saat ilim öğrenmek, [mesela ilmihal okumak] geceyi ibadetle geçirmekten daha çok sevaptır. ( Dürr-ül-muhtar)

Hasan_Sinan

Moderatör

  • "Hasan_Sinan" bir erkek

Mesajlar: 2,136

Konum: Almanya

Meslek: Uzman Pazarlamaci

Hobiler: Okumak Okumak Okumak

  • Özel mesaj gönder

6

30.03.2007, 10:21

Belki de o Cinli ve onun gibiler islama daha cok isinacakti eger biz Islami emredildigi gibi yasayabilseydik.
Kur’an’a hücum edilecek; î’câzı, onun çelik bir zırhı olacak.Ve şu î’câzın bir nevini şu zamanda

izhârına, haddimin fevkinde olarak, benim gibi bir adam namzet olacak.Ve namzet olduğumu anladım.

7

30.03.2007, 18:00

ılginç ve acı bir tevafuktur ki dün akşam ıktisat Risalesi denk geldi.

Size şu yazıları yazdığıma pişman oldum.
Aslı hasta benmişim
Hakkınızı helal edin :oops:

Muhabbetle
Sakın, sakın, sakın! Çabuk, bu şimdiye kadar demir gibi kuvvetli tesanüdünüzü tamir ediniz...

8

30.03.2007, 18:27

Helal ettik. Sizlerde edin inşaallah. :oops: Bunu (israf) anlamamız bile büyük bir mükafat. Bu konuyu günedeme getirdiği için MıRZASAıD kardeşten Allah razı olsun.
Bir saat ilim öğrenmek, [mesela ilmihal okumak] geceyi ibadetle geçirmekten daha çok sevaptır. ( Dürr-ül-muhtar)

Hasan_Sinan

Moderatör

  • "Hasan_Sinan" bir erkek

Mesajlar: 2,136

Konum: Almanya

Meslek: Uzman Pazarlamaci

Hobiler: Okumak Okumak Okumak

  • Özel mesaj gönder

9

30.03.2007, 18:39

iktisat sadece yemekte, giyecekte degil zamanda dahi olmali yani zamanimizi dahi israf etmemeliyiz. Allah hepimize iktisatli bir ömür nasip etsin. Ben sizden daha kötü durumdayim dua edin bana :oops: :cry:
Kur’an’a hücum edilecek; î’câzı, onun çelik bir zırhı olacak.Ve şu î’câzın bir nevini şu zamanda

izhârına, haddimin fevkinde olarak, benim gibi bir adam namzet olacak.Ve namzet olduğumu anladım.

MıRZASAıD

Orta Düzey

  • Konuyu başlatan "MıRZASAıD"

Mesajlar: 319

Meslek: tecavüz değil tedafüdür.Hem tahrip değil, tamirdir. Hem hâkim değiliz, mahkûmuz

  • Özel mesaj gönder

10

30.03.2007, 23:23

Alıntı sahibi ""Hasan_Sinan""

iktisat sadece yemekte, giyecekte degil zamanda dahi olmali yani zamanimizi dahi israf etmemeliyiz. Allah hepimize iktisatli bir ömür nasip etsin. Ben sizden daha kötü durumdayim dua edin bana :oops: :cry:


asıl ben hepinizden kötü durumdayım :cry:

Alıntı sahibi ""cosmo""

Bu konuyu günedeme getirdiği için MıRZASAıD kardeşten Allah razı olsun.


cümlemizden kardeşim
Zübeyir Gündüzalp diyor ki: "Dünyada huzur ve rahat mı arıyorsunuz? Ukbada saadet mi istiyorsunuz? Risale-i Nur okuyunuz.

MıRZASAıD

Orta Düzey

  • Konuyu başlatan "MıRZASAıD"

Mesajlar: 319

Meslek: tecavüz değil tedafüdür.Hem tahrip değil, tamirdir. Hem hâkim değiliz, mahkûmuz

  • Özel mesaj gönder

11

30.03.2007, 23:39

Alıntı sahibi ""Ceka""

ılginç ve acı bir tevafuktur ki dün akşam ıktisat Risalesi denk geldi.


bnde okudum :cry:

iktisad risalesinden bir bölüm ekliyorum..hele şunu bir okuyunn..

Alıntı

Sahabenin Abâdile-i Seb'a-i meşhuresinden olan Abdullah ibni Ömer Hazretleri ki, Halife-i Resulullah olan Faruk-u Âzam Hazret-i Ömer'in (r.a.) en mühim ve büyük mahdumu ve Sahabe âlimlerinin içinde en mümtazlarından olan o zât-ı mübarek çarşı içinde, alışverişte, kırk paralık bir meseleden, iktisat için ve ticaretin medarı olan emniyet ve istikameti muhafaza için şiddetli münakaşa etmiş.

Bir Sahabe ona bakmış. Rû-yi zeminin halife-i zîşânı olan Hazret-i Ömer'in mahdumunun kırk para için münakaşasını acip bir hısset tevehhüm ederek, o imamın arkasına düşüp, ahvâlini anlamak ister.

Baktı ki, Hazret-i Abdullah hane-i mübarekine girdi. Kapıda bir fakir adam gördü. Bir parça eğlendi, ayrıldı, gitti. Sonra hanesinin ikinci kapısından çıktı, diğer bir fakiri orada da gördü. Onun yanında da bir parça eğlendi, ayrıldı, gitti.

Uzaktan bakan o Sahabe merak etti. Gitti, o fakirlere sordu: "ımam sizin yanınızda durdu, ne yaptı?"

Herbirisi dedi: "Bana bir altın verdi."

O Sahabe dedi: "Fesübhânallah! Çarşı içinde kırk para için böyle münakaşa etsin de, sonra hanesinde iki yüz kuruşu kimseye sezdirmeden, kemâl-i rıza-yı nefisle versin!" diye düşündü. Gitti, Hazret-i Abdullah ibni Ömer'i gördü, dedi:

"Ya imam, bu müşkülümü hallet. Sen çarşıda böyle yaptın, hanende de şöyle yapmışsın."

Ona cevaben dedi ki: "Çarşıdaki vaziyet iktisattan ve kemâl-i akıldan ve alışverişin esası ve ruhu olan emniyetin, sadakatin muhafazasından gelmiş bir hâlettir, hısset değildir. Hanemdeki vaziyet, kalbin şefkatinden ve ruhun kemâlinden gelmiş bir hâlettir. Ne o hıssettir ve ne de bu israftır." 19.lema


dengeyi nasıl kurmuş mübarek maşallah barekallah...
Zübeyir Gündüzalp diyor ki: "Dünyada huzur ve rahat mı arıyorsunuz? Ukbada saadet mi istiyorsunuz? Risale-i Nur okuyunuz.

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir